Evliyalarýn Hayatý
Pages: 1
Cabir Bin Zeyd By: armaðan Date: 27 Nisan 2009, 22:58:15
Tâbiînden yâni Peygamber efendimizin Eshâb-ý kirâmýný gören büyüklerden ve evliyâdan. Hadîs ve fýkýh âlimidir. Ýsmi,Câbir bin Zeyd el-Ezdî el-Basrî'dir. Künyesi, Ebü'þ-Þa'sâ el-Cevzî'dir. Aslen Ummanlý olup, Basra'da yaþamýþtýr. Doðum ve vefât târihleri bilinmemektedir.

Tâbiînin ileri gelenlerinden olan Câbir bin Zeyd, Ýbn-i Abbâs, Ýbn-i Ömer, Ýbn-i Amr, Ýbn-i Zübeyr, Hakem bin Amr, Muâviye bin Ebî Süfyân, Ýkrime (radýyallahü anhüm) gibi pekçok Sahâbîden hadîs-i þerîf dinledi. Tâbiîn arasýnda ilmiyle ve zühdü yâni dünyâdan uzaklaþmasýyla meþhûr oldu. Ondan da Katâde, Amr bin Dînâr, Ya'lâ bin Müslim, Eyyûb-i Sahtiyânî, Amr bin Herem ve birçok âlim hadîs-i þerîf rivâyet edip, ilim öðrendiler.

Eshâb-ý kirâmdan Abdullah bin Abbâs'a bir mesele soruldu. Soru soran kiþiye; "Câbir bin Zeyd aranýzdayken bana soru mu soruyorsunuz? Bana soru sormanýza lüzûm yok. Ona sorun." buyurarak, Câbir bin Zeyd'in ilmî üstünlüðünü açýkladý. Eshâb-ý kirâmdan bâzýlarý ve Tâbiîn'den olan pekçok kimse, Câbir bin Zeyd'in sika, güvenilir bir râvî olduðunu söylediler. Ýbn-i Muîn ve Ebû Zûr'a bunlardandýr.

Ýclî: "Câbir bin Zeyd, Tâbiîndendir ve sikadýr. Buhârî târihinde Câbir bin Zeyd'den rivâyetle; "Ýbn-i Ömer ile görüþtüm. Bana; "Yâ Câbir muhakkak ki sen, Basra'nýn fýkýh âlimlerindensin." dedi. Ýbn-i Hibbân; "Câbir, sika râvilerden olup, fakîh idi. Enes bin Mâlik ile ayný gün vefât etti. O gün Cumâ idi. O, Allahü teâlânýn kitâbýný en iyi bilenlerden idi." demiþtir. "Haricîlerin bir kolu olan ibâdiyye mezhebinden idi." diyenler var ise de bu doðru deðildir. Fakat bu sözlerin yayýlmasý üzerine Haccâc, onu Umman'a sürdü. Bir müddet sonra tekrar Basra'ya döndü. Dâvûd bin Ebî Hind, Uzrâ'dan rivâyet ederek dedi ki: Câbir bin Zeyd'in yanýna girdim; "Ýþte þunlar ibâdiyye fýrkasýndandýrlar ve seni kendilerinden sayýyorlar." dedim. Câbir bana; "Böyle birþeyden Allahü teâlâya sýðýnýrým." diye cevap verdi.

Vefâtýna çok yakýn, ölüm döþeðinde yatarken kendisine bir isteði, arzusu olup olmadýðý sorulduðunda; Hasan-ý Basrî hazretlerini görmek istediðini söylemiþtir. Hasan-ý Basrî geldiði zaman; "Ey kardeþlerim! Ýþte bu saatte ben sizden ayrýlýyorum. Ya Cennet'e veya Cehennem'e gideceðim." dedi ve ondan mânevî yardým istedi.

Ýbn-i Ömer bir gün tavaf sýrasýnda Câbir bin Zeyd'e rastladý ve ona; "Sen Basra fukahâsýndansýn. Elbette senden fetvâ isterler. Delilin Kur'ân-ý kerîm ve Sünnet-i Resûl olmadýkça fetvâ vermeyesin. Eðer böyle yapmazsan hem kendin helâk olur hem de baþkalarýný helâk edersin." dedi. Câbir bin Zeyd daha önceden olduðu gibi bundan sonra da Kur'ân-ý kerîm ve Sünnet-i Resûlullah'a çok daha sýký yapýþmaða baþladý. Çok cömerd olup kendisine hediye edilen þeylerin hepsini daðýtýrdý.

Câbir bin Zeyd bir gün Mâlik bin Dinâr'ý ziyârete gitti. Namaz vakti gelince Mâlik bin Dinâr onu imâmete geçirmek istedi. Câbir bin Zeyd imâmete geçmek istemedi ve; "Ev sâhibi imâm olmaya daha lâyýktýr" buyurdu.

Câbir bin Zeyd üç þeyde pazarlýk etmezdi: Birincisi, Mekke-i mükerremede kirâ ücretinde, ikincisi âzâd etmek için satýn aldýðý kölede ve üçüncüsü kurban edeceði hayvanda. Câbir bin Zeyd hazretleri Cumâ namazý için mescide gelince ellerini açar ve; "Yâ Rabbî ben bugün sana (kavuþmaðý) isteyenlerin en çok isteyeni, sana yaklaþanlarýn en yaklaþaný, sana duâ eden ve seni isteyenlerin en baþarýlýsý (duâsý ençok kabûl olaný) eyle." diye duâ ederdi.

Hammâd bin Zeyd Amr bin Dinâr Câbir bin Zeyd'den, o da Ýbn-i Abbâs'tan Resûlullah'ýn (sallallahü aleyhi ve sellem) "Kim bana salevât okumayý terk ederse, Cennet yolunu bulamaz."

"Neseb yolu ile evlenilmesi haram olanlar süt kardeþliði yoluyla da haramdýr." buyurduðunu rivâyet etmiþlerdir.

Ne Ýyi  Yapýyorsun

Haccac bin Ebî Uyeyne anlatýyor: Câbir bin Zeyd bir gün bizim namazgâhýmýza geldi ve ayaðýnda deriden eskimiþ iki ayakkabý vardý. Buyurdu ki:

"Ömrümün altmýþ yýlý bunlarla geçti, ömrümün geçtiði bu iki ayakkabýyý hayýr, iyilik ve Allahü teâlâya kulluk ile geçirdiðim zamanlar dýþýnda kalan þeylerden çok daha severim."

Mâlik bin Dinâr buyuruyor ki: Bir gün ben Ýslâm ilimlerinden bir þey yazarken Câbir yanýma çýkageldi. Ona; "Bu sanatýmý nasýl buluyorsun ey Ebü'þ-Þa'þâ!" dedim. "Evet, sanat senin sanatýndýr. Allahü teâlânýn kitabýndaki hükümleri insanlara bildirmekle ne iyi yapýyorsun. Bir yapraktan diðer yapraða, bir kelimeden diðer kelimeye ve bir âyetten diðer bir âyete. Senin bu yaptýðýnda hiç uygunsuz birþey yoktur." dedi.

Ýbn-i Sîrîn; "Câfer bin Zeyd dünyâyý ve parayý sevmekten kurtulmuþtu. Yâni dünyâya ve paraya hiç kýymet vermezdi." buyurmuþtur. Buyurdu ki: "Farz olan haccý yaptýktan sonra bir fakire veya yetime az bir þey sadaka vermeyi, nâfile hac olan umre yapmaktan daha çok severim."

1) El-A'lâm; c.2, s.104
2) Tezkiret-ül-Huffâz; c.1, s.72
3) Tehzîb-üt-Tehzîb; c.2, s.38
4) Hilyet-ül-Evliyâ; c.3, s.85
5) Tehzîb-ül-Esmâ ve'l-Lüga; c.1, s.141

Ynt: Cabir Bin Zeyd By: Bilal2009 Date: 13 Ekim 2020, 11:20:48
Esselamu aleyküm Rabbim paylaþým için razý olsun
Ynt: Cabir Bin Zeyd By: ceren Date: 14 Ekim 2020, 21:23:12
Esselamu aleyküm.sahabei kiramýn yolunda giden onlar gibi salih kul hayirli ümmet eylesin rabbim bizleri inþallah ..
Ynt: Cabir Bin Zeyd By: Sevgi. Date: 15 Ekim 2020, 00:52:05
Aleyküm Selâm. Rabb'im bizleri sevdiklerinin yolundan ayýrmasýn inþaAllah

radyobeyan