Evliyalarýn Hayatý
Pages: 1
Ata Bin Ebu Rebah By: armaðan Date: 26 Nisan 2009, 15:57:04
Tâbiînin büyüklerinden, velî, fýkýh ve hadîs âlimi. Babasýnýn ismi Eslem veya Sâlim'dir. Yemen'in Cened bölgesinde 647 (H.27) senesinde doðduðu, Mekkeli Cümeh veya Fihr kabîlesinin âzâdlýsý olduðu rivâyet edilir. 732 (H.114) senesinde Mekke'de vefât etti. Mekke'de Eshâb-ý kirâmýn sohbetleriyle yetiþti. Zamânýnda Mekke-i mükerremenin müftüsü ve en büyük hadîs-i þerif âlimiydi. Ýbn-i Abbâs, Ýbn-i Ömer, Ýbn-i Amr, Ýbn-i Zübeyr, Usâme bin Zeyd, Câbir bin Abdullah, Zeyd bin Erkam, Akîl bin Ebî Tâlip, Ömer bin Ebî Tâlip gibi büyüklerden hadîs-i þerîf dinledi. Kendisinden de birçok âlim hadîs-i þerîf rivâyet etti.

Atâ bin Ebû Rebâh, verâ sâhibi, þüphelilerden çok sakýnan, fazîlet ve ilim ehli bir zât idi. Gece namazlarýna devâm ederdi. Gece namazýnda iki yüz veya daha fazla âyet-i kerîme okurdu. Kýrk sene boyunca mescidde devamlý ibâdet etti. Tâdil-i erkâna riâyet edip, rükû ve secdeleri arasýnda tumânîneti, namazda biraz hareketsiz kalmayý gözeterek çok güzel ve mükemmel namaz kýlardý. Alnýnda secde izleri açýkça belli olurdu. Yetmiþ defâ hac yaptý. Sevenleri ziyârete geldiðinde; "Zaman ne kadar da deðiþmiþ, artýk bizim gibiler ziyâret edilmeye baþlandý." derdi.

Atâ hazretleri, pekçok kimseye ve devlet adamlarýna ders verirdi. Emevî halîfelerinden Velîd ve Süleymân bin Abdülmelik ondan ders alan talebeler arasýndaydý. Süleymân bin Abdülmelik, Atâ hazretlerinin huzûruna gelir, diz çöker, hac ziyâretinin usûlünü, edeblerini öðrenip, sonra çocuklarýna ilim öðrenmelerini teþvik ederdi. Yine Halîfe Velîd bin Abdülmelik (705/H.86-715/H.96) rivâyete göre kapýcýsýna; "Kapýda dur ve yoldan geçen ilk þahsý huzûruma getir. Onunla konuþalým." dedi. Kapýcýsý bir müddet bekledikten sonra Atâ bin Ebû Rebâh'ýn geçmekte olduðunu gördü, fakat tanýmýyordu. Ona seslenip; "Emîr-ül müminîn seni çaðýrýyor. Ýçeri buyur!" dedi. Atâ hazretleri içeri girince; "Ey Velîd! Selâmünaleyküm." dedi. Halîfe selâmý alýp, onunla sohbet etti; "Cehennem'de Hembeb adýnda bir vâdi var. Zâlim hükümdârlar orada yanacaktýr." buyurmasýyla Halîfe Velîd, bayýlýp yere düþtü. Devrin âlimlerinden ve daha sonra halîfe olanÖmer bin Abdülazîz; "Emir'i öldürdün!" deyince; "Ey Ömer! Ýþ ciddîdir. Zulüm kötü bir þeydir. Þakaya gelmez." buyurup, onunla müsâfeha etti. Ömer bin Abdülazîz daha sonra; "Elimi öyle kuvvetli sýkmýþtý ki, bir sene acýsý elimden çýkmadý." dedi.

Atâ bin Ebû Rebâh'a; "Zikir meclisi nedir?" diye sorulduðunda, "Namaz nasýl kýlýnýr, oruç nasýl tutulur, nikâh nasýl yapýlýr, alýþ-veriþ nasýl olur, abdest ve gusül nasýl alýnýr, helâl ve harâm gibi meselelerin konuþulduðu meclistir." cevâbýný verdi.

Atâ hazretlerine soruldu: "Kullara verilen en kýymetli þey nedir?" O da; "Dîni bilmektir." cevâbýný verdi.

Atâ bin Ebû Rebâh yeðenine þöyle nasîhat etti: "Ey kardeþimin oðlu! Sizden öncekiler, dünyâya ve âhirete faydasý olmayan boþ sözü sevmezler, Kur'ân-ý kerîmi okumak, Allahü teâlânýn emir ve yasaklarýný, Resûlünün sünnet-i seniyyesini okuyup, öðrenip, bunlardan ve ihtiyaç hâlinde konuþmaktan baþkasýný boþ söz ve fuzûlî iþ kabûl ederlerdi."

Atâ bin Ebû Rebâh hazretleri buyurdu ki:

"Kim, Allahü teâlânýn anýldýðý bir mecliste bulunursa, Allahü teâlâ, onun bu meclisini, on kötü meclisine karþý keffâret yapar. Eðer bir kimse, Allahü teâlânýn rýzâsý peþinde olursa, bu hareketi, bulunduðu yedi yüz kötü meclise keffâret olur."

"Üç gün geçince kardeþlerinizi arayýnýz. Hasta iseler ziyâret ediniz. Eðer bir iþle meþgûl iseler, yardýmda bulununuz. Eðer sizi ziyâreti unutmuþlarsa kendilerine hatýrlatýnýz."

Ey Halife  Allah'tan  Kork!

Halîfe Abdülmelik'in, hac için Mekke'ye geldiðini duyan Atâ bin Ebû Rebâh, onunla görüþmek istedi. Bu görüþmeyi Esmâî þöyle anlatýr: "Halîfe Abdülmelik, devletin ileri gelenleriyle birlikte oturuyorlardý. O sýrada Halîfeye, Atâ bin Ebû Rebâh'ýn içeri girmek istediðini haber verdiler. Bunu duyan Halîfe hemen ayaða kalkarak, Atâ hazretlerini karþýladý. Elinden tutup, yanýna oturttu. Hâlini hatýrýný sorup, gönlünü aldý. Ziyâretinin sebebini sordu. Bunun üzerine; "Ey müminlerinEmîri! Mescid-i Harâmýn ve Mescid-i Nebînin bakým ve tâmiri hakkýnda Allahü teâlâdan kork, bu hususa çok ehemmiyet ver." diye tavsiyede bulununca, Halîfe; "Bu tavsiyenizi yerine getirmek için bütün gücümle çalýþacaðým." dedi. Atâ hazretleri tekrar þu nasîhatý yaptý: "Eshâb-ý kirâmýn evlâdýna iyi muâmele et. Onlarý incitme. Çünkü sen, onlarýn vâsýtasýyla bu makâma gelebildin. Emrin altýnda bulunanlarýn durumlarýný da gözet. Sýnýr boylarýnda düþmana karþý nöbet bekleyen müslümanlar hakkýnda da Allahü teâlâdan kork. Çünkü onlar düþmana karþý müslümanlarýn kal'asýdýr. Ýhtiyaçlarýný gider. Onlarý unutma. Sonra müslümanlarýn iþlerini, hâllerini yokla araþtýr. Çünkü sen bunlardan mes'ûlsün. Kapýnda emrin altýnda bulunanlar hakkýnda da Allahü teâlâdan kork, onlarýn hâllerinden habersiz olma. Kapýyý kilitleyip, onlarý kapý dýþýnda býrakma." Atâ bin Ebû Rebâh hazretleri nasîhatýný yapýp, bitirdikten sonra, gitmeye hazýrlanýrken, Halîfe; "Ey Ebû Muhammed! Bütün buyurduklarýný yapacaðým. Fakat hep baþkasýnýn ihtiyâcýndan söz ettin. Sizin hiç ihtiyâcýnýz yok mu?" diye sorunca; "Ben, dileklerimi, her þeyin sâhibi ve mâliki olan Allahü teâlâya arz eder, O'ndan isterim. Burada size, müslümanlarýn ihtiyaçlarýný dile getirdim." deyince, Abdülmelik; "Ýþte þeref ve üstünlük budur. Zâten seni yükselten de bu hâlindir." dedi.

1) El-A'lâm; c.4, s.235
2) Tehzîb-üt-Tehzîb; c.7, s.199
3) Hilyet-ül-Evliyâ; c.3, s.310
4) Vefeyât-ül-A'yân; c.1, s.318, c.3, s.261
5) Tabakât-ý Ýbn-i Sa'd; c.5, s.467
6) Tam Ýlmihâl Seâdet-i Ebediyye; s.344
7) Tabakât-ül-Kübrâ; c.1, s.39, 138
8- Muhâdarat-ül-Ebrâr; c.1, s.179
9) Ravd-ur-Reyyâhin; s.46,152,199
10) Ýslâm ÂlimleriAnsiklopedisi; c.2, s.128

Ynt: Ata Bin Ebu Rebah By: Bilal2009 Date: 14 Ekim 2020, 09:08:40
Esselamu aleyküm Rabbim bizleri manevi önderlerin yolundan ayýrmasýn Rabbim paylaþým için razý olsun
Ynt: Ata Bin Ebu Rebah By: ceren Date: 14 Ekim 2020, 21:15:19
Esselamu aleyküm.rabbim razý olsun paylaþým dan kardeþim...

radyobeyan