Din Psikolojisi
Pages: 1
Din psikolojisinin ilkeleri By: hafýz_32 Date: 12 Kasým 2010, 13:30:34
5. Din Psikolojisinin Ýlkeleri
 

Baþlangýçtan itibaren din psikologlarý arasýnda farklý eðilimler ve yaklaþýmlar bulunmakla birlikte, araþtýrmacýlarýn çoðu þu temel ilkeler çerçevesinde çalýþmalarým yürütmektedirler: [39]

 

a) “Aþkýn” (Transcendant; müteâl) olaný araþtýr­ma dýþý tutma :
 

Ýnsan tecrübesinin sýnýrlarýný aþan, deneye konu olmayan varlýk ve bununla ilgili mesele­lerin tabiatý ya da hakikati, bilimsel psikolojinin üste­sinden gelemiyeceði bir konudur. Bu yüzden din psi­kologunun “aþkýn” olaný, Yüce Tanrý'yý parantez içine almasý metodik bir zaruret olarak kendisini gösterir. Buna karþýlýk psikolog dikkatini kutsal, ilâhî ya da Mutlak Varlýk olduðuna inandýðý þeyle temas kuran insanýn kendine has tavýr ve davranýþlarýna yöneltir. Burada psikologun dinî inançlarý, sözlü, sembolik ve davranýþ ifadeleri seviyesinde, müþâhade edebildiði kadarýyla ele almasý ve sistemleþtirmesi, bilimsel bir araþtýrma için yeterli olacaktýr.

Bu noktada þöyle bir soru sorulabilir: Dinin, insan benliðinden baðýmsýz olan “aþkýn” kutbunun dýþta tutulmasý gerçekten mümkün müdür? Din, Allah'la insan arasýnda bir iliþki olduðuna göre, Allah'ý hesaba katmaksýzýn dinî olayý tasvir etmek nasýl mümkün olacaktýr? Bu mesele iki yönlü bir güçlüðü ortaya koymaktadýr. Bir yandan; dini bi­limsel ölçüler içerisinde incelemek, diðer yandan ise; dinî deðerlerin kendi hakikatýna zarar vermeye­cek bir sýnýrý göz önünde bulundurmak. Ne yazýk ki çoðu zaman psikologlar sýrf dýþ gözlemcilikle yetin­mekte ve üstünkörü bir inceleme sonucunda dinî niyeti, sýrf insanî bir olaya indirgemektedirler. Bu tipik bir “psikolojist” tutumdur; her dinî olayý insa­nýn kendi dinamikleri ile açýklamakla yetinmeyip, son noktada dini, psikolojinin bir ürünü imiþ gibi ele almaktadýr. Böylece, insanda tabiatüstü bir bo­yutun varlýðýný bize göstermek yerine, bu manevî boyutu sýrf insanî ve tabii dinamizmlerin ikinci de­recede bir olayý durumuna düþürmektedir.

Bütün bunlara raðmen, dini inanç ve davranýþý canlandýran niyeti, bu niyete varlýk kazandýran ger­çek deðerinden soyutlayarak incelemek bir ölçüde mümkündür. Ancak, yukarýda sözü edilen iki yönlü güçlüðü uzlaþtýrmak gerekmektedir. Herþeyden önce psikolog, Allah'ý, müþahede edilebilir bir olay gibi ele almaktan sakýnacaktýr. Taným yoluyla bile Allah, psikologun alanýna ait bir konu deðildir. Gerçekte hiçbir tecrübî metod Allah'ý müþahede edilebi­lir bir olay olarak ele alabilecek durumda deðildir. Psikolog nazarýnda Allah, insanýn ancak tam anla­mýyla insanî faaliyetleri içerisinde kendisine baþvur­duðu yerde mevcuttur. Diðer taraftan psikolog, dinî hayatla psikolojik hayatý bir ve ayný tutamaz. Dinî þuur ve davranýþýn niyete baðlý (intentionnel) ve bir baþvuru ya da atýf sistemiyle ilgili (referentiel) özelli­ðini psikolog dikkate almak zorundadýr. Psikolojik inceleme dünyaya, baþkalarýna ve Allah'a açýk bir þuur olan insan þuurunun bu aslî özelliðine saygý göstermek zorundadýr. Dini, kendi kendisi üzerine kapalý bir insan anlayýþýna indirgemek, Din Psikolo­jisinin asýl konusunun tabiatýný deðiþtirmek olur.

Aþkýn Varlýðýn, metod gereði dýþta tutulmasý ilke­si ayný zamanda psikologun, açýklama faktörü ola­rak Aþkýn Varlýðýn müdahalesine baþvurmasýný en­geller.    Din   psikologu   dinî   olaylarý   açýklarken, bunlarý doðrudan doðruya Allah'ýn etkisine baðla­mak yerine,  insanýn kendi dinamikleri açýsýndan düþünmek durumundadýr. Çünkü, Allah'ýn etki ya da müdahalesi bilimsel müþahedeye olduðu gibi açýk deðildir. Objektif bakýþ açýsý, hiçbir yerde insan davranýþlarý   ve   tecrübesi   içinde   tabiatüstü   bir gücün görünebilir belirtisini keþfedemez. Tabiatüs­tü sadece, insanýn içine koyduðu âyetleri çözmesini bilene kendisini gösterir. Fakat bunun için psikolo­jinin yorumlama metodu dýþýnda bir baþka yorum­lama ilkesine baþvurmak gerekir. Tam anlamýyla yalnýz metafizik veya ilahiyat kaynaklarý, görünebi­lir insanýn içindeki görünmeyen tabiatüstünün be­lirtilerini tanýmaya imkân verir.

O halde Din Psikolojisi, sebepler ve olaylar zinci­rinin içine bir tabiatüstü açýklama faktörünü dahil edemez. Din Psikolojisi dini, kiþiliði ve toplumu et­kilediði nisbette inceler. Prensip itibariyle Din Psikolojisi, Allah'ýn varlýðý meselesiyle uðraþmaz;  bu anlamda o tarafsýzdýr [40].

b)  Aþkýn olduðuna inanýlan gerçeklik ve kiþi­ler arasýnda  canlý  bir  þekilde  kurulmuþ  olan, þekil  olarak   dinî   iliþkiye  deðer  biçmenin imkânsýzlýðý :

Her kiþinin, kiþiliðinin bütünü nisbetinde   baðlandýðý   (muhtemelen   serbest)   vaziyet alýþý, rakamlarla ifade edilebilir bir gözlem konusu deðildir. Veliliðin psikolojik testi yoktur.

c) Asýl bilimsel araþtýrmanýn alaný heyecanlar, motivasyonlar, sözler, bilgiler, inançlar, tutumlar, davranýþlar vb. genelleþtirmeye elveriþli ve müþahedeye açýk çeþitli ruhî hallerdir :

Ruhî hal­ler, eðilimler veya þuurlu ya da þuuru etkisi altýna alan   insanî   tepkiler   toplamý   olarak  yorumlanýr. Bunlarýn faktörleri, mekanizmleri ve kanunlarý bi­limsel determinizm anlayýþýna uygun olarak araþtýr­ma konusu olabilirler.

d)  Ruhî haller bizatihi dinî veya ahlâkî deðil­dirler; fakat hiç olmazsa sübjektif olarak bunlara dinî anlam veren bir baðlanma içinde benimsen­miþ olabilirler :

Ruhî bir olayýn “dinî” bir mahiyet kazanmasý ancak kurulu bir dine, bir din olaylarý ilmi (din fenomenolojisi) ne veya belirli bir kültüre mahsus adlandýrmalara baþvuruyla olur. (Böylece, ilkel kültür içinde bir tabiat olayý karþýsýnda “büyüsel” bir davranýþ dinî davranýþ olarak sýnýflandýrýla­bilir; fakat bir Müslüman ya da Hýristiyan kültürün­de dinî davranýþýn anlamý daha baþka olacaktýr).

e)  Ruhî olgunluk ve manevî olgunluk iç içe baðlantý halinde deðildirler; biri diðerine göredir :

Fakat manevi olgunluk, bizzat kendiliðinden onlarý harekete geçirmeksizin veya geçici olarak onlarýn yerini almaya koþmaksýzýn (mucize hariç), normal olarak kendini ifade etmek için, ruhî olgunluða uygun düþen þekilleri davet eder. Bu iki grup “kuv­vet alanlarý” birbirlerinden hiç ayrýlmazlar, fakat farklý kalýrlar.

f) Yaþanmýþ, hayat tecrübesine katýlmýþ gerçek din ve ruhî hallerin bazý çizgileri arasýndaki baðlan­tý, bu ruhî çizgiler üzerindeki bazý faktörlerin etkisi gibi, ancak bu incelemeye göre ayarlanmýþ deðer­lendirme vasýtalarý düzenlenirse açýkça anlaþýlacak­týr. Böylesi araçlarý meydana getirme, onlarýn ayar­lanmasý ve geçerli hale getirilmesi, günümüzde pozitif bilim olarak Din Psikolojisinin en büyük gö­revini oluþturur [41].




radyobeyan