Sizden Gelenler (Peygamber Efendimiz )
Pages: 1
Akabe By: sidretül münteha Date: 09 Kasým 2010, 16:57:00
Akabe



Þâhbâz-i evc-i kurb-ârâ habib-i Kibriyâ

Bülbül-i gülzâr-ý ve ednâ habib-i Kibriyâ

 

Câm-e mevvâc-ý her âyet neþvenin mestânesi

Feyzâb-ý sâgar-i ma'nâ habib-i Kibriyâ

 

Âlem-i feyz-i Hüdânýn sâkin-i meyhânesi

Pâdiþâh-ý hüsnde vâlâ habib-i Kibriyâ

 

Zerredir aþkýnda þekl-i müstedir-i nüh-kubâb

Âfýtâb-ý nûr-i þer'efza habib-i Kibriyâ



Suku Ukaz Panayýrý Günleri. Mekke ve çevresi Hac ve alýþ-veriþ için köylerden, komþu þehirlerden gelenlerle dolu.

Resulullah, her sene bu günlerde Mekke dýþýna çýkarak misafir kabilelere Ýslamiyeti anlatýyor.

Bisetin, kendisine Peygamberlik mes'uliyetinin tevdi edilmesinin onbirinci senesinde de öyle yapýyor.

Sevgili Peygamberimiz, kabile ve kalabalýklar arasýnda gezerek tebliðe müsait insanlar arýyor.

Burasý Akabe.

Þu altý kiþi insaf ehli olabilir.

Efendimizin nurlu dikkatleri bu altý yabancý üzerinde...

Es'ad bin Zürare, Râfi bin Malik, Avf bin Haris, Kutbe bin âmir, Ukbe bin âmir, Cabir bin Abdullah bin Riyab, Medine þehrinde.

Evet, bunlar Medineli ve Hazreç kabilesinden. Hazreçlilerin Haþimoðullarý ile hýsýmlýklarý da mevcut.

Resulullah soruyor:

-Siz kimlerdensiniz?

Yabancýlar sualin sebebini bilmiyorlar ama "Bu nur yüzlü insan, bir hikmetle sormalý" diye düþünerek merakla cevap veriyorlar:

-Biz Hazreç kabilesindeniz; Medineli...

Sevgili Peygamberimizin aydýnlýk yüzü daha bir güzelleþti. Mütebessim dudaklarýnýn aralýðýndan inci diþlerini ýþýltýsý farkediliyor.

-demek Hazreçli. O halde uzaktan da olsa hýsýmýz. Dedem Abdülmuttalibin annesi Selma Hatun'un mensup olduðu Neccaroðullarý da sizin kabilenin bir þubesidir.

-A, evet doðru.

Beklediði yumuþaklýðý bulan ALLAH Resulü:

-Lütfen þöyle buyurunuz. Oturalým. Sizle azcýk sohbet etmek isterim...

Son Resul, muhatablarýna evvela bir miktar Kur'an-ý Kerim okudu... Adamlar baþlarý önlerinde dinliyor. Bu güzel yüzlü insan kim; þu okunan ne? Kur'an bitince bakýþlarý bir birinin yüzünde. Çarpýcý kelimeler meraklarýný son hududuna kadar kamçýlamasýna raðmen bir þey de soramýyorlar:

-Ben Peygamberim, dedi Resulullah. En son Peygamberim. Ýsmim Muhammed. Benden sonra bir daha Peygamber gelmeyecek. Kendisinden baþka ilah olmayan ALLAHü teâlâ beni islam dinini yaymak için Resul olarak vazifelendirdi... Bana iman edenler olduðu gibi düþmanlýk edenlerde var. Sizin diyeceklerimi kabul ederek cehennemden kurtulmanýzý ve hidayete ererek cennet ehli olmanýzý beklerim.

Medineliler, düþüncelere daldýlar... Yoksa komþusu yahudilerin her darda kalýþta: "Siz durun hak Peygamberin gelmesi yakýndýr. O, bir ortaya çýksýn; biz kendisine tabi olarak sizinle o zaman hesaplaþacaðýz" dedikleri Nebi bu muydu?

Evet buydu yahudilerin kastettiði büyük insan; iþte hemen yanýbaþlarýndaydý.

......

Medine'de iki kabile vardý Hazreç ve Evs. Bir de yahudiler yaþýyor.

Bu iki kabile aslýnda iki kardeþten türedikleri halde birbirleri ile sürekli çekiþme içinde olduklarý gibi ayrýca yahudilerle de geçinmiyorlardý... Bu yüzden yahudiler, ne zaman zor durumda kalsa Hak Peygamberi beklediklerini o gelir gelmez kendisine iman ederek Hazreç ve Evs kabileleri ile döðüþecekleri tehdinini savuruyorlardý...

Peygamberimiz, Hazreçli bu altý kiþiyi Ýslamiyete çaðýrýnca akýllarýna hemen yahudilerin sözleri geldi ve kendi kendilerine:

-Aman Son Peygambere tabi olma þansýný düþmanýmýz o musevilere kaptýrmayalým, diye fýsýldaþarak Habibullah'a döndüler:

-Nasýl Müslüman olacaðýz, ne diyeceðiz.

Ne diyeceklerini Efendimiz öðretti ve O'nun öðrettiði gibi derhal imana geldiler. ALLAH'ýn Resulü çok memnun. Altý kiþinin ayný anda iman lezzetini tatmasý az þey deðil. Helel bu altý müminin Medine'den olmasý hadiseyi daha çok kýymetlendiriyor.

Medineli altý mümin, radýyallahü anhüm ecmain, yüce ALLAH'a hamd Resulullah'a teþekkür ve birbirlerini tebrik ettiler... Bu ne büyük þanstý böyle? Þu kadar bin insan arasýndan devlet kuþu hem de Peygamber eliyle onlarýn baþýna konuyordu.

Sevgili Peygamberimiz soruyorlar:

-Ýslamiyeti Medinelilere teklif için þehrinize gelsem bana sahip çýkar ve yardýmcý olur musunuz?

-ah ya Resulallah! Sana nasýl köle olmayýz? Ama malumaliniz olduðu veçhile bizim iki kabile arasýnda eskiden beri süre gelen kanlý kavgalar var. Lütfen önümüzdeki haç mevsimine kadar müsaade ediniz. Biz zaten Ýslamiyeti Medine'de yaymak için var gücümüzle çalýþacaðýz.

Bunlarý söyleyen edebinden terlemiþti. Kolay deðil Peygamber huzurunda konuþuyor. Ve ikinci Hazreçli devam etti:

-Evet ya Resulallah! ALLAH yardýmý ve zatýâlinizin duasý bereketiyle var gücümüzle çalýþacaðýz. Bakarsýnýz ve inþALLAH Evs'lilerden de mümin olanlar çokar.

Sözü üçüncü mümin aldý:

-Ve böylece o manasýz didiþme de bitmeye yüz tutar. ÝnþALLAH gelecek mevsimde Evs'lilerle birlikte yüksek huzurunuza geleceðiz.
Altý Sahabi, Medine'ye nur meþ'aleleri gibi girdiler. Ýslamiyeti kapý kapý yayýyorlar. Medineliler, Mekke'nin aksine islam dinine raðbet ediyor.

Ertesi Hac mevsimi oldu.

Peygamberliðin onikinci yýlý.

Altý Sahabi, Medine'ye nur meþ'aleleri gibi girdiler. Ýslamiyeti kapý kapý yayýyorlar. Medineliler, Mekke'nin aksine islam dinine raðbet ediyor.

Ertesi Hac mevsimi oldu.

Peygamberliðin onikinci yýlý.

Bu defa Akabe'de ikisi Evc'li, onu Hazreç'li olmak üzere oniki Medine'li, Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'in huzurundalar...

Sevgili Peygamberimiz, Ýslamiyetin iman þartlarýndan baþka kendilerine yaþama þekli olarak da þu kurallarý þart ve teklif ediyorlar...

1-Þir/ALLAH'a ortak koþmak,

2-Zina,

3-Hýrsýzlýk,

4-Ýftira,

5-Kýz veya erkek evlad öldürmek,

6-ALLAH ve Peygamberin emirlerine itaatsizlik yasaktýr...


Medineli müminler þartlarý gönülden kabul ve ALLAH Resulüne biat ettiler... peygamberimiz Mekke'ye, oniki Müslüman Medine'ye döndüler.

Ýslamiyet Medine'de çok güzel intiþar ediyor.

Medine'li müminler, liderleri Es'ad bin Zurare radýyallahü anh'ýn öncülüðünde bütün güçleri ile dinimizin yayýlmasý için uðraþýyorlar... Bu arada haklý bir ihtiyaç doðdu. Çoðalan müminlere dinimizi öðretecek bir öðretim üyesi lüzumu. Ýki kabile, Resul aleyhisselama müþterek imza ile bir dilekçe göndererek maruzatlarýný arz ettiler.

Ana-babasýnýn çaðdaþ ilimlerle donatarak gözleri gibi sakýndýklarý; ancak mümin olunca ayný ana-babadan büyük kötülük gören Mus'ab bin Umeyr radýyallahü anh tensip buyuruldu.

Mus'ab radýyallahü anh'ýn geldiði günlerde Medine'de mümin sayýsý kýrký gösteriyor. Ne ilginçtir ki ayný esrarlý sayý Mekke için de vardý... Ama Medine, Hazreti Mus'ab'ýn da gelmesi ile ataða kalkmýþtýr.

Medineli müminler þehrin dýþýnda bile olsa Cuma namazý da kýlabiliyorlar. AncakÝslam dininin Medine-i Münevvere'de alabildiðine yayýlmasýna iki kiþi mani. Evs kabilesinin reisi Sa'd ibni Mu'az ile yine reislerden Üsseyid ibni Hudayr. Halbuki bu Sa'd ayný zamanda müminlerin lideri Es'adla teyze çocuðu. Beni Zufer evlerinden birindeyiz.

mus'ab bin Umeyr müminlerle sohbet etmekte. Es'ad radýyallahü anh da orada... Herkes aðzýndan bal akan bu mübarek insaný kendinden geçmiþ halde dinliyor. Âniden içeriye biri daldý. Üsseyid ibni Hudayr! Kaba ve çirkin bir geliþ.. Ama Cenab-ý Hak bu kalabalýðý nezakete, çirkinliði güzelliðe tebdil edemez mi? Ona ne þüphe..

Üsseyid ayakta ve maðrur. Acaba bu gururun sebebi elindeki yataðan mý, yoksa bir reis olmasý mý? Tepeden ve küçümseyerek soruyor:

-Nedir bu hal? Bir takým zayýf insanlarý baþýnýza toplamýþ nutuk çekiyor; onlarý yoldan çýkarýyorsunuz?

Mus'ab, o kibar ve zarif sahabi hiç kýzmadý; sanki bir þeycik olmamýþ, sanki bir tehdit altýnda deðil de kýrk yýllýk bir dostla karþýlaþmýþ gibi, sakin, yumuþak, meni...

-Öfkelenmeyin lütfen. Þöyle oturun ve bizi dinleyin. Gayemizi anlamaya çalýþýn. Ýnsaf ve vicdana aykýrý bir söz duyarsanýz ne derseniz yeridir. Bakýn þimdi bir mikdar Kur'an-ý Kerim okuyacaðým.

Ve Mus'as radýyallahü anh, kelamý kadimden okumaya baþladý.. Ayetler ilerledikçe o eli silahlý sert adam, yavaþ yavaþ eriyor. Dýþtaki o sert kabuk eridikçe de sanki alttan hakiki þahsiyet ortaya çýkýyor..

-Bu dine nasýl girilir?

Kur'an-ý Kerim'in mücizesi bereki ve Hazreti Mus'ab'ýn sabýr ve yumuþaklýðý ile çok mühim bir mani bertaraf ediliyordu. Bu güzel din Üsseyid'e de mübarek olsun. Ama birine daha! Sa'd ibni Muaz... Evs'in reisi... Üsseyid Ýslamla þereflenince:

-Size Sa'd ibni Muaz'ý göndereceðim. Þayet o da son dinin mensuplarý arasýna girerse bu þehirde herkes Resulullah'a tabi olur, dedi ve din kardeþlerine veda ederek gitti.

O heyheyli geliþ neredeydi? O geliþin mânâsý yýkýldý, kýrýldý, devrildi, tuz-buz oldu. Þimdi ayný adam, alçak gönüllü ama soylu bir tavýrla geri gidiyor.

......

Sa'd de odaya þiddetle ve nezakete aykýrý þekilde girdi ama müminler O'nu da yaný tevazu ve sabýrla karþýladýlar. Mus'ab, Sa'd de yaný cevabý verdi ve O'na da Kur'an okudu. Daha Kur'an okunurken Sa'd'in kalben imana geldiði yüzünün nurlanmasýndan belli oluyordu... Tilavet bitince Kelime-i Þehadet getirerek mümin oldu ve doðruca aþireti Abdül Eþhel'e gitti:

-Ey Abdül Eþheloðullarý beni nasýl bilirsiniz?

-Sen bizim büyüðümüz ve en iyimizsin!

-Öyleyse Muhammed aleyhisselama inanacak ve müslüman olacaksýnýz. Aksi halde hiç birinizle konuþmam bunu böylece bilin.

-Sen dedikten sonra biz nasýl sözünden çýkarýz? Madem ki müslüman olmamýzý istiyorsun iþte biz de Ýslam dinine intisap ediyoruz.

Gerçekten Abdül Eþheloðullarýnýn bütün erkek ve kadýnlarý bir tek fireyle müslüman oldular. Zaten temiz bir sülale olan bu aþiretten hiç münafýk çýkmamýþtýr.

Þimdilik imanla þereflenemeyen Ýsram lakaplý Amr bin Sabit.

Bi'set'in onüçüncü yýl haccýnda Mus'ab bin Umeyr yetmiþüç erkek ve iki haným müslüman ile birlikte Mekke,i Mükerreme'ye Ýki Cihan Güneþi'ni ziyarete gittiler...yine Akabedeler.

...Gelenler Sevgili Peygamberimizi Medine'ye davet ediyorlar. Medine'de nerede ise Müslüman olmayan ev kalmamýþtýr.

Haber ve davet ALLAH Resulünü fevkalade sevindirdi...

Ama ne gariptir...

Baðrandan çýktýðý Mekke, küfürde inat ederken Medine O'na kollarýný uzatýyor.

Resulullah, sallallahü aleyhi ve sellem, "Þu þartlyarla bana biat ederseniz davetinize icabet ederim" buyurdular:

1-Kendinizi, çocuklarýnýzý, kadýnlarýnýzý tehlikelerden sakýndýðýnýz gibi ALLAH Resulünü de düþmandan koruyacaksýnýz.

2-ALLAH Resulünün uðruna icabederse arap olana da olmayana da silah çekeceksiniz.

3-ALLAH'ýn emir ve yasaklarýný / emr-i maruf ve nehyi anilmünker'i teblið etmekten vazgeçmeyeceksiniz.

Bir müslümanýn bir caný deðil bin caný olsa hepsi hepsi Resulullah'a feda olsun. O'nun istek ve iradesine þeksiz, þüphesiz, tereddütsüz "evet", binlerce, milyonlarca kere evet...

Medineli müslümanlar, Sevgili Peygamberimizin mübarek ellerine sarýlarak:

-Evet, dediler. Canýmýz uðruna feda olsun ey ALLAH'ýn Habibi. Buyurduklarýna ve buyuracaklarýna evet!..

Ah Mekke!

Ah Kureyþ!

Ah kadir kýymet bilmez diyar!

Artýk gurbetleþme baþladýðýnýn farkýnda mýsýn?

Ana yurdu, ata yurdu bir þehir gurbetleþirken Ýslam yurdu bir belde vatanlaþmakta...

Merhaba yeni vatan.

Merhaba Hicret'i bekleyen Medine...

ALINTI


radyobeyan