Kimlerle Evlenilir ya da Evlenilmez By: meryem Date: 01 Kasým 2010, 23:02:33
Kimlerle Evlenilir-Evlenilmez
1694 - Soru: Ýki kardeþ var. Bunlardan büyüðü evli ve iki tane de çocuðu var. Küçük olan ise henüz bekar. Büyük kardeþ, bir trafik kazasýnda vefat etti. Küçük kardeþ, her ne kadar istemediyse de, babasýnýn ýsrarýna dayanamayarak aðabeyinin dul kalan karýsý ile evlendi. Dinimizce böyle bir evlilik caiz midir?
Cevap: Ölmüþ kardeþin, dul karýsýný hayatta bulunan kardeþi alablir. Bunda herhangi bir mahzur yoktur. Arkadan kalan kardeþ büyük veya küçük olsun durum aynýdýr. Ancak, o kadýnla evlenebilmek için, kocasýnýn ölümünden itibaren iddetinin (dört ay on günlük bir müddetin) geçmesi gerekir.
1695 - Soru: Bir kýzýn babasý Türk, dedesi Türk, annesi ise çingene. Bu anneden olan kýz Müslüman bir erkekle evlenebilir mi?
Cevap: Bir Müslüman erkek, Müslüman olan bir çingene kadýn ile evlenebilir. Evliliklerde ýrk ayrýlýðý bir engel teþkil etmez. Ýman ve Ýslam bakýmýndan bir eksiklik yok ise evlenmelerinde bir mahzur yoktur. Geri kalan mide ve gönül meselesi! Gönlü sever, midesi çekerse evlenmesinde bir mahzur yoktur.
1696 - Soru: Bir kimsenin, kendisine aile olarak almak istediði kadýn veya kýzý, okutmak suretiyle sihir yaptýrarak almasýnda bir mahzur var mý?
Cevap: Bu asla caiz ve doðru bir hareket deðildir. Her iþ aklýn düþünmesi ve gönlün sevmesiyle olmalýdýr. Onu sihirle ve efsunla düþünemeyecek hale getirmek katiyen doðru deðildir. Haramdýr.
1697 - Soru: Adamýn birisi evlenmiþ, daha sonra da sakal býrakmýþ. Bu yüzden ailesi ile boþanmýþ. Þimdi tekrar evlenmek istiyor, sakalý evlenmesine mani oluyor. Evlenebilmek için sakalýný kazýtmakta bir mahzur var mý?
Cevap: Elbette vardýr. Resul-i Ekrem'in (sav) sünneti oyuncak deðildir.Tiyatro artistlerinin, rol icabý sakal býrakýp, rolü son bulduðunda kestirmeleri gibi, dilediðinde sakal býrakmak, arzu ettiðinde de sakalýný kazýtmak, Resul-i Ekrem'e (sav) sevgisi olan kimsenin yapabileceði bir davranýþ deðildir. O kimse de kendine göre bir Müslüman kadýnla evlenmenin yolunu arasýn. Býrakýlmýþ bulunan sakalý kazýtmak haramdýr.
1698 - Soru: Dul kalan bir erkek, dul bir kadýný kendisine nikahladýktan sonra, ilk karýsýndan olan kýzýný, bu kadýnýn oðluna nikahlayabilir mi?
Cevap: Evet, nikahlayabilir. Bunda bir mahzur yoktur.
1699 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Kendisiyle gerdeðe gridiði karýsýnýn, diðer kocasýndan olmuþ oðlunun kýzý ile evlenmek caiz olmaz" (H.Ec. 1/33) Açýklama: Böyle bir evlilik caiz olmaz. Çünkü bu kýz üvey oðlu yolu ile torun mevkiinde bulunmaktadýr. Bu itibarla hürmet-i müsahare yoluyla kendisiyle evlenmek haramdýr.
1700 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Zeyd'e, ahiret ana edindiði Hind ile evlenmek caiz olur" (H.Ec. 1/34)
Açýklama: Ahiret anne ve ahiret evladý gibi sözlerle nesep sabit olmadýðý gibi, bu kimselerin birbirleriyle nikahlanmalarý sahih ve caizdir. Bu itibarla "Ahiret kardeþim ol!" veya "Ahiret evladým ol" diyen kimseler, birbirine mahrem olmazlar. Diðer yabancý kadýnlarýn ve erkeklerin birbirine karþý takýndýðý tavýr ve tesettür esaslarýna riayet etmeleri gerekir.
1701 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Karýsý ile karýsýnýn oðlan kardeþinin kýzýný, zevcesiyle birlikte nikahý altýnda toplamak caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/42) Açýklama: Bu fetvada belirtilen kýz, o erkeðin karýsýnýn yeðeni olmakta ve bahsi geçen kadýn da onun halasý bulunmaktadýr. Bir önceki fetvanýn açýklanmasýnda belirtilen ölçü dikkate alýndýðýnda, böyle bir evliliðin dini hükümlere göre caiz olmadýðý açýklýða kavuþmuþ olur.
Ýki yakýn kadýnýn, bir erkeðin nikahý altýnda toplanmasýnýn haramlýðýndaki hikmet, akrabalýk baðlarýnýn ve büyük ile küçük arasýnda korunmasý lazým gelen saygýnýn sarsýlmamasýdýr. Bunlar arasýnda geçimsizlik olduðunda, bahsi geçen baðlar yara alacak ve büyük-küçük saygýsý kalkmýþ olacaktýr. Bir cemiyet içinde bu gibi hallerin doðmasý ve yayýlmasý, o cemiyeti sarsar ve önü alýnmayacak hadiselerin yayýlmasýna sebep olur.
Bir milletin payidar olabilmesi, istiklalini ve istikbalini garanti altýnda tutabilmesi, cemiyeti teþkileden fertlerin arasýnda, sevgi, saygý ve baðlýlýklarýn korunmasýna þiddetle ihtiyaç göstermektedir. Geçmiþ milletlerin bazýlarýnýn çöküþ sebeplerinde bu gibi kaidelere riayet gösterilmeyiþinin acý iz-eri görülmektedir. Tarihin acý hadiseleri arasýna bir halka daha eklemek niyetinde olmayan milletler, bu gibi kaideleri korumakta asla ihmal göstermezler, göstermemelidirler.
1702 - Netice Fetvalarýndan: "Boþandýðý kadýnýn babaannesini nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. 1/34)
Açýklama: Bir erkek, boþamýþ olduðu bir kadýnýn annesini nikahlayamadýðý gibi, o kadýnýn nenesini de nikahlayamaz. Bu nene, ister ana tarafýndan, ister baba cihetinden olsun hüküm aynýdýr.
1703 - Feyziye Fetvalarýndan: "Ana tarafýndan olan dedesinin terk ettiði kadýný nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/34)
Açýklama: Bir erkeðe, üvey nenesini nikahlamak, aynen üvey annesini nikahlamak gibi, haram bulunmaktadýr. Dede, ister ana tarafýndan, isterse baba tarafýndan bulunsun hüküm budur.
1704 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Gerdeðe girmeden boþanmýþ bulunan kadýnýn annesini nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/38)
Açýklama: Kayýnvalide, nikah yapýldýðý andan itibaren damadýna haram olur. Karýsý ile gerdeðe girmeden ayrýlmýþ veya karýsý ölmüþ olsa bile bu haramlýk aynen devam eder.
1705 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Baba bir kýz kardeþinin oðlunun kýzýný nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/34)
Açýklama: Fetvada belirtilen kimse, bahsi geçen kýzýn babasýnýn dayýsý olmaktadýr. Babaya dayý olan kimse, onun çocuðunun da dayýsý olur. Bu açýk bir hükümdür. Baba bir kardeþ, nesep yoluyla olan haramlýkta aynen ana baba bir kardeþ gibidir.
1706 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Zevcesinin kýz kardeþinin kýzý, karýsý ile birlikte nikahý altýnda toplamak caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/41)
Açýklama: Fetvada bahsi geçen kýz, onun hanýmýnýn yeðeni; kadýn da bu kýzýn teyzesi olmaktadýr. Bunlardan birinin erkek olduðu farz edilse, birbiri ile evlenmesi nasýl haram ise, ayný zamanda bir erkeðin nikahý altýnda toplanmalarý da haramdýr.
1707 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Karýsýnýn halasýnýn kýzýný, zevcesi ile birlikte nikahý altýnda toplamak caiz olur" (H.Ec. c. 1/42)
1708 - Netice Fetvalarýndan: "Hind (isimli kadýn)ýn ilk kocasýndan olmuþ oðlu, halen nikahý altýnda bulunduðu kocasýnýn diðer karýsýndan olma kýzýný nikahlasa caiz olur" (H.Ec. 1/35)
Açýklama: Bu fetvada bahsi geçen çocuklar, karý ve kocanýn, karþýlýklý olarak üvey evladý olmaktadýr. Bu sebeple birbirleri ile evlenmelerinde bir mahzur bulunmamaktadýr.
1709 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Annesinin ana-baba bir kýz kardeþinin kýzýný nikahla almak caiz olur" (H.Ec. 1/34)
Açýklama: Bu fetva, teyze oðlu ile teyze kýzýnýn birbiriyle evlenmesinde mahzur olmadýðýný ifade etmektedir. Amca çocuklannýn, hala ve dayý çocuklarýnýn birbirleriyle nikahlanmalarýnda bir mahzur bulunmamaktadýr. Halkýn arasýnda kardeþ çocuklarýnýn birbiri ile evlenemeyeceðine dair kanaat tamamen yanlýþ olup, dini hiçbir mesnede dayanmamaktadýr.
1710 - Netice Fetvalarýndan: "Zeyd, hanýmý ile onun ana baba bir kardeþinin kýzýný kendi nikahý altýnda toplamasý caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/36)
Açýklama: Ana baba bir kardeþ, erkek ise, Zeyd'in karýsý o kýzýn halasý; kýz kardeþ ise, kadýn o kýzýn teyzesi olur. Bir kadýn, kardeþinin kýzý ile ayný erkeðin nikahý altýnda toplanamaz.
1711 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Zeyd'in karýsý (bulunan) Hind'ten doðmuþ Amr, Zeyd'in diðer hanýmý Zeynep'in baþka kocadan olma kýzý Hatice'yi nikahlamasý caiz olur" (H.Ec. c. 1/32)
Açýklama: Ýkinci defa evlenmiþ bulunan bir kadýnýn ilk kocasýndan bir oðlu bulunsa, ikinci kocanýn da baþka bir kadýndan kýzý mevcut olsa, bu oðlan ile kýzýn arasýnda soy akrabalýðý ve musaharet hürmeti olmadýðýndan evlenmelerinde bir engel yoktur. Fetva bu tabloyu tasvir ve böyle kimseler arasýndaki evliliðin caiz olduðunu ifade etmektedir.
1712 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Ana baba bir kýz kardeþinin oðlunun kýzýný nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. 1/41)
Açýklama: Bahsi geçen adam, kýz babasýnýn veya annesinin dayýsý olmaktadýr.
1713 - Netice Fetvalarýndan: "Dört tane hür kadýnla evli bulunan bir erkek, bunlardan birini boþasa, bu kadýn iddet beklediði sýrada beþinci bir kadýný nikahlayamaz" (H.Ec. 1/33)
Açýklama: Boþanmýþ bir kadýn, üç adet göresiye kadar iddet bekler. Bu iddet, doðacak çocuðun kimden olduðunu tesbit ve onun haklarýný korumak içindir. Ýddet devam ederken, kadýnýn kocasý ile olan baðlantýsý tamamen kopmuþ sayýlmaktadýr. Bu sebeple, o erkeðin baþka bir kadýnla evlenmesi "Muvakkaten" haramdýr.
1714 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Karýsý ölen bir erkek, birkaç gün geçtikten sonra, baldýzýný nikahlasa caiz olur" (H.Ec. 1/33)
Açýklama: Bir erkek, ailesinin nikahý devam ettiði müddet içerisinde, baldýzýný ailesinin üzerine nikahlayamaz. Bu haramlýk, müebbet olmayýp, karýsýnýn ölmesi veya boþanmasý halinde kalkar. Baldýzý ile evlenecek olan bir kimse, karýsýnýn ölümü halinde iddet beklemeye muhtaç olmaz. Fetvadaki "birkaç gün" tabiri, beklenilmesi gereken bir zaman olarak tesbit edilmiþ olmayýp ölümünden kýsa bir zaman sonra nikah akdinin caiz olacaðýný ifade içindir. Karýsýný boþadýktan sonra, boþadýðý ailenin iddeti dolmadan baldýzý ile nikahlanamaz.
1715 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Vefat eden oðlunun karýsýný nikahlamak helal olmaz."
Açýklama: Oðlunun veya oðlunun oðlunun karýsý, yahut kýzýnýn oðlunun karýsý, baba veya dedeye haramdýr. Gelinlerin kayýnpederlerine haramlýðý, Ayet-i Kerime ile sabit bulunmaktadýr.
1716 - Netice Fetvalarýndan: "Boþadýðý kadýnýn annesini nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. 1/34)
Açýklama: Kayýnvalide, damadýna ebediyen haramdýr. Bu haramlýðýn tahakkuku için, gerdeðe girmiþ olmasý þartý yoktur. Þahitlerin huzurunda "aldým-verdim" denilmesi kafidir.
1717 - Ali Efendi Fetvalarýndan: "Baba bir, kýz kardeþinin oðlunun kýzýný nikahlamak caiz olmaz" (H.Ec. 1/34)
Açýklama: Ana-baba bir kardeþ ile tek taraflý kardeþler arasýnda nikah haramlýðý bakýmýndan bir fark yoktur. Bir erkek, dayýsý olduðu kimsenin kýzý ile evlenemez, haramdýr.
1718 - Soru: Bir kýz, yalnýz Ýslam dinini, Kelime-i Þehadet getirerek kabul ediyor. Lakin "Namaz kýlmam, oruç tutmam, gusül abdestini istediðim zaman alýrým" diyor. Yani cinsel mukarenetten sonra yýkanmasý gerekirken, bir hafta veya bir ay sonra yýkanýrým diyen bir kadýn ile hayat sürdürüldüðü takdirde insan günah kazanýr mý? Yoksa böyle birisiyle evlenmemek doðru olmaz mý?
Cevap: Bu yazdýðýnýz þeyler kendisinde mevcut olan bir kadýnla evlenmemeli. Yazdýklarýnýz doðru ise, önce ýslah çarelerini aramalý, ona öðüt vermeli, bu gibi hareketlerin doðru olmadýðýný etraflýca anlatmalýdýr. Fikrinde ýsrar ederse yataðýný ayýrmalý, bu da fayda vermezse babasýna teslim etmelidir. Bundan da bir netice alýnmazsa, o zaman boþama yoluna gitmelidir.
1719 - Soru: Ýki oðlan kardeþ, her ikisi de evli. Her ikisinin ailesi de sað. Küçük kardeþi karýsýný tamamen boþadý. Onun boþadýðý kadýný, büyük kardeþi alabilir mi?
Cevap: Ýki kardeþten birinin ölümü veya karýsýný boþamasý ile, ölüm veya talak iddeti tamam olduktan sonra, dul kalan ailesini hayatta olan kardeþinin nikahlamasýnda dinen bir mahzur yoktur. Bu hususta küçük kardeþ ile büyük kardeþ arasýnda bir fark bulunmamaktadýr.
1720 - Behce Fetvalarýndan: "Bir babanýn gerdeðe girmeden (veya tenine deðmeden) boþadýðý kadýn, oðluna haramdýr" (H.Ec. 1/27)
Açýklama: Hiçbir erkek, hiçbir zaman üvey annesi ile evlenemez. Bu haramlýk ebedidir. Hiçbir suretle kalkmaz. Babasý onunla gerdeðe girmemiþ ve hatta tenine dahi deðmemiþ olsa hüküm yine deðiþmez.
1721 - Soru: Kayýnvalide ile bir erkeðin nikahlanmasýnýn haram olduðunu biliyoruz. Kayýnvalide olacak kadýnýn annesi veya ana yahut baba tarafýndan olan neneleri de damat olan erkeðe haram mýdýr?
Cevap: Evet, hem kayýnvalide hem de onun annesi ve neneleri damat olan erkeðe haramdýr.
1722 - Soru: Müslüman bir erkek, baþkasý ile zina eden bir kadýnla evlenebilir mi? Genelevde çalýþan kadýnlarý o yerden kurtarmak maksadýyla onunla evlenmek sevaptýr diyorlar. Bu doðru mu?
Cevap: Evlenecek erkeðin alacaðý kadýnýn namuslu olmasýna peþinen dikkat etmesi gerekir. Onun mazisine bakarak, hali ve geleceði hakkýnda bir kanaate varýr, daha sonra onunla evlenmeye karar verir. Kötü yoldaki bir kadýnýn dönüþ yapmasý ihtimali olsa bile, kafi deðildir. Hakikat varken hayale dayanmak sonunda piþmanlýk getirebilir.
1723 - Soru: Bir baba, kýzýný bir erkeðe nikahladýktan sonra, damadýnýn dul anasýný kendisine nikahlayabilir mi?
Cevap: Evet, nikahlayabilir.
1724 - Soru: Bir kýzý, hiç namaz kýlmayan bir erkekle evlendirmenin ahirette cezasý var mýdýr?
Cevap: Elbette vardýr.
1725 - Soru: Bir kimse, ailesi öldükten sonra, karýsýnýn halasý ile evlenebilir mi?
Cevap: Evet, evlenebilir.
1726 - Soru: Bir erkek, zina ettiði bir kadýný daha sonra kendisine nikahlayabilir mi?
Cevap: Evet, baþkaca bir engel yok ise nikahlayabilir. Zina etmiþ olmasý, onunla nikahlanmaya mani olan bir sebep deðildir.
1727 - Soru: "Ýslam'da Kadýn ve Aile" adlý eserinizin 37. sayfasýnda "Erkek, asil bir kadýn ile evlenmelidir" denilmektedir. Burada mezkur asalet, soy, sop veya ýrk mýdýr? Ýslam nazarýnda, kiþinin deðeri soy ve sopla olmayýp "takva" ile deðilmidir?
Cevap: Asýl kadýn, imanlý ve temiz bir soya mensup kadýn demektir. Buradaki asalet tabirinden hasep deðil, nesep dikkate alýnmalýdýr. Ýçtimai mevkiine deðil, ferdi davranýþlara kýymet verilmelidir. Asaletten iman, Ýslam ve ýrki temizliðin bütünü anlaþýlmalýdýr. Zira mutlak ifadeler kemaline masruftur.
1728 - Soru: Bir adam karýsýnýn fahiþelik yaptýðýný bildiði halde boþanmayýp bile bile onu nikahý altýnda taþýsa bu adamýn hükmü nedir?
Cevap: Dinimizce namusunu kýskanmayan adama "Deyyus" denir. Böyle bir adam, azabýný çekmedikçe cennete giremez.
1729 - Abdürrahim Fetvalarýndan: "Amca kýzýný nikahlamak caiz olur" (H.Ec. 1/41)
Açýklama: Bazý kimseler arasýnda, amca, hala, dayý ve teyze kýzlarýyla evlenilmeyeceðine dair yanlýþ bir kanaat mevcuttur. Böyle bir kanaat, dinimizde yeri olmayan yanlýþ bir hükümdür. Bu çekingenlik, ileride doðabilecek geçimsizlikleri vehmederek iki kapýnýn birbirine kapanmasý ihtimalinden doðmakta ise, bir mazeret olarak kabul edilebilir. Ancak, vehme dayalý bir kanaate dini kisve giydirip daha sonra "Amca kýzý, dayý ve teyze kýzý ile evlenmek haramdýr" demek, yanlýþ olduðu kadar dini bakýmdan tehlikelidir de. Yanlýþtýr. Çünkü, dinimizde bunun aksine verilmiþ hüküm ve tatbikat vardýr. Hazret-i Ali ile Hazret-i Fatýma (ra)'nýn evlilikleri gibi. Tehlikelidir.Zira, harama helal demek ne kadar tehlikeli ise, helal olan bir þeye haram damgasýný vurmak da ayný derecede korkunçtur.
Nesep itibariyle amca kýzý ile evlenmek, helal olduðu gibi, rada (süt emzirme) yolu ile amcasýnýn kýzý ile evlenmek de helaldir.
radyobeyan