Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Hased By: reyyan Date: 30 Ekim 2010, 17:26:44
Hased

M. Sâmi Ramazanoðlu


Allah Teâlâ buyuruyor:

"Ey iman edenler "râînâ" demeyin, "Ünzurnâ" deyin. Söze iyi kulak verin. Kâfirler için çok acýklý bir azâb vardýr.

Ehl-i kitâbdan olan kâfirler de, müþrikler de size Rabbinizden herhangi bir hayýr indirilmesini asla istemezler. Allah ise kimi dilerse rahmetini ona tahsis eder. Allah büyük lütuf ve inâyet sâhibidir.

Biz bir âyeti nesheder, yâhud unutturur, yani hükmünü te'hir edersek, onun yerine ya ondan daha hayýrlýsýný, yâhud onun mislini getiririz. Bilmez misin ki Allah her þeye kâdirdir.

Bilmez misin ki göklerin ve yerin mülkü tasarrufu ancak ve ancak Allah'ýndýr. Yine bilmez misin ki sizin Allah'tan baþka ne bir dostunuz, ne de candan bir yardýmcýnýz vardýr.

Yoksa siz de ey mü'minler, bundan evvel Mûsâ'ya sorulduðu gibi peygamberinizi sual yaðmuruna tutmak mý istiyorsunuz? Kim imanýný küfür ile deðiþirse muhakkak dosdoðru yoldan sapýtmýþ olur.

Ehl-i Kitabdan bir çoðu, hak ve hakîkat kendileri için açýkça meydana çýktýðý halde nefislerindeki hasedden dolayý sizi imanýnýzdan sonra küfre döndürmeði ister oldular. Allah'ýn emri gelinceye kadar býrakýn þimdilik onlarý, söylediklerine aldýrýþ etmeyin, þüphesiz ki Allah her þeye kâdirdir.

Namazý dosdoðru kýlýn, zekâtý verin, kendiniz için önden ne hayýr yollarsanýz Allah katýnda onu bulacaksýnýz. Þüphesiz ki Allah ne yaparsanýz hakkýyla görücüdür.

Yahûdiler ve Hýristiyanlar dediler ki: "Yahûdi ve Nasranî olanlardan baþkasý asla cennete girmeyecek." Bu onlarýn boþ kuruntularýdýr. Habibim söyle onlara: "Eðer bu iddianýzda sadýk kimseler iseniz haydi burhanýnýzý getirin."

Hayýr, kim taatýnda ve amelinde ihsan mertebesinde vechini hakkýyle Allah'a teslîm ederse iþte onun ecri Rabbi katýndadýr. Onlara hiç bir korku yok, mahzun da olacak deðillerdir." (Bakara sûresi: 104-112)

Bir gün Yahûdiler Huzeyfe bin Yemân ve Ammar bin Yâsir -radýyallahu anhüma-'ya Uhud vak'asýndan sonra gelip:

-Gördünüz mü baþýnýza geleni? Eðer siz hak üzere olsa idiniz bu hezimete uðramazdýnýz. Haydi bizim dinimize dönün. Çünkü biz sizin yolunuzdan daha doðru bir yoldayýz, dediler. Ammar:

-Ahdini nakzetmek sizde ne gibi bir muamele görür? diye sordu. Dediler ki:

-Çok kötü bir muamele görür. Ammar dedi ki:

"-Ben yaþadýðým müddetce Muhammed'e küfretmemek üzere ahdettim!"

Yahûdiler dediler ki:

-Ammar bizim dinimizden öyle bir çýktý ki bir kerrecik yüz göstermesi bile umulmaz. Pekiyi ya Huzeyfe sen bize bey'at etmez misin? Huzeyfe:

-Ben Rabb olarak Allah'tan, peygamber olarak Muhammed'den, din olarak Ýslâm'dan, imam olarak Kur'an'dan, kýble olarak Kâ'be'den, kardeþlerim olarak mü'minlerden baþkasýný istemem.

Dediler ki: Mûsâ'nýn ilâhý sizin kalblerinize Muhammed'in sevgisini içirmiþ.

Huzeyfe ve Ammar onlardan ayrýlýp Resûlallah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e geldiler ve durumu anlattýlar. Resûlallah -sallallahu aleyhi ve sellem-:

"-Büyük hayýr kazandýnýz ve felâha erdiniz!" buyurdu.

Hased çok çirkin bir haslettir. Müslümanýn hayýrlý amellerini hased mahveder. Yahûdi ve Hýristiyanlar mü'minlere dâima hased ederler. Kendileri îman edip Allah'ýn fazlýndan istifade edemedikleri için mü'minlerin Rabblerinden nail olduklarý hayýrlarý gördükçe hasedleri artar. Türlü desîseler düþünürler. Kazdýklarý kuyulara neticede hep kendileri düþerler. Amma mü'minler arasýnda büyük sarsýntýlara, karýþýklýklara sebeb olurlar. Bunlarýn ekserisinin tam mücâzatý âhirete býrakýlýr.

Þöyle bir haber vârid olmuþtur:

"Kim Allah nezdindeki derecesini bilmek isterse, kalbinde Allah'ýn yerinin nasýl olduðuna baksýn. Zira kul Allah'ý kendi gönlünde nereye konuk ederse, Allah da kulu, kendi yanýnda oraya yerleþtirir."

Ýnsan, ilâhî füyûzâtý almaya müsâid ilâhi bir nüshadýr. Ýnsanýn alt yapýsý mülk, üst yapýsý melekût menzilindedir. Baþka bir ifade ile, tabiat ve nefis mülk; ruh ve sýr melekût mesâbesindedir.

Allah'ýn Rasûlü -sallalahu aleyhi ve sellem- þöyle buyurmuþlardýr:

"Dünya (fitnesin) dan sakýnýnýz, zira nefsim kudret elinde olan Allah'a andolsun ki, dünyâ Hârut ve Mârut'dan daha sihirlidir."

Ulemâ demiþtir ki: Dünyâ, Hârut ve Mârut'dan daha sihirlidir, zira o, kendisine karþý haris olmaya ve rakabete da'vet ettiði gibi, mal toplamayý ve bu malý baþkalarýna vermemeyi de tavsiye eder, böylece Allah'a itaatle senin aranda bir tefrikaya sebep olur, sana hakký görüp, gözetme imkaný vermez.

Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- þöyle buyurmuþlardýr:

"-Dünya mü'minin hapishanesi, kafirin cennetidir."

Yani mü'minler için ahirette Allah o kadar ni'metler hazýrlamýþtýr ki, dünyasý ahirete nisbeten hapishane gibidir. Kafirler için de o kadar azab vardýr ki, dünyâ âdetâ onlar için cennet sayýlmaktadýr.

Ynt: Hased By: SevD@_GüLü Date: 30 Ekim 2010, 17:38:07
Allah razý olsun Allah bizleri hasedden kibirden korusun

radyobeyan