Tibet Budizm'i Veya Lamaizm By: ayten Date: 28 Ekim 2010, 00:18:24
5. 10- Tibet Budizm'i Veya Lamaizm
Tibet'e VII. yüzyýlda ayak basan Budizm'in Mahayana Mezhebi, Tibet'te özel bir geliþme gösterdi. Daha önce burada, Animizm'e ve Þamanizm'e dayanan, hatta bugün de memleketin kuzeyinde ve güneyinde yaþayan, “Bon Dini” bulunuyordu. Himalayalarm bu daðlýk ülkesinde yaþayan insanlar, kendilerini görünmeyen kuvvetlerin tehdidinde görüyor, büyücülere, cincilere kurtarýcý olarak inanýrlar ki, zamanla bunlar, Budist rahipleri olmuþlardýr. Tibet'te Mahayana Mezhebi'nÝn Mantra yahut Tantrizm denen bir kolu geliþmiþtir. Kült ayinleri, yemin formülleri ve büyülü sözlerle dolu bir takým merasimler önem kazanmýþtýr. “Tantra” kelimesi dokumada kullanýlan çözgü ipliði için kullanýlýr. O görünmeyen, kendisiyle uygun temrinlerin yapýldýðý gizli “Formül” sayýlýr. Bu mezhebe “Elmas Araba” da denir. Burada önemli olan Mantra'nýn kýraatidir: Duyularla anlaþýlamayan sýrlar, gizemli sözlerle metinlerin gücünden ortayaçýkar. Ýslam'daki murakabe tasavvurunda olduðu gibi vücut, ses ve ruh birlikte etki gösterirler. Temrinlerde vücudun durumu da çok önemlidir. Tantrayana'da meditasyon dört kademeli olarak yapýlýr:
1- Eþyanýn boþluðu.
2- Mantra (mesela: Om mani padme hum) konularýný düþünmek.
3- Kendini kurtarýcý yerinde ve suretinde tasavvur etmek.
4- Kurtarýcýyla (Buda, Bodhisattva) bir ve beraber olma üzerine meditasyonudur. Dua, duacý ve dua edilen birbiri içinde kaybolur.
Mezhep zengin literatüre sahiptir. Hint dilindeki pek çok metinler Tibetçe'ye tercüme edilmiþ ve rahiplerin tefsirleriyle muazzam kutsal yazýlar yýðýný ortaya çýkmýþtýr ki, yaklaþýk 300 cildin üzerindedir. Bu kutsal kitaplar serisi m.s. 1300 yýllarýnda son þeklini almýþtýr. Lama denen Tibet rahiplerinin teþkilatý özel bir geliþme göstermiþtir. Çünkü burada rahipler, diðer Budist ülkelerindeki meslektaþlarýndan ayrýdýr. Sadece dini iþlerle deðil siyasetle de uðraþýrlar, dünyevî bir otorite olarak önemli hükümet makamlarýný ellerinde tutarlar. Halkýn yedide biri ruhaniler sýnýfýna dahildir. 3000 manastýrla memleketin iktisadi hayatýna ruhaniler hakim olurlar. Bu sebeple Tibet'e “Rahipler Cenneti” de denir. Baþlangýçta rahiplerin evlenmeleri yasak deðildi, bu sebeple idareci rahip sülâleleri meydana gelmiþti. Fakat XV. yüzyýlda reformatör Tsung-khapa (1356-1418) nýn gayretiyle, rahiplik Ýþareti olarak sarý bir elbise giymeleri ve yardýmlar için bir çanak taþýmalarý mecbur kýlýnarak, alkol içmeleri, evlenmeleri ve bilhassa büyücülükle uðraþmalarý yasak edildi. Ayrýcý, Lama'ya iman da bunlara ilave edildi . Bu suretle “Sarý Mezhep” ortaya çýktý. Buda'nýn öðretisi yeni bir istikamet aldý. Buda'nýn halefleri, Dalaylamalarm ölüm saatinden sonra doðan çocuklar arasýnda aranmaya baþlandý. Bulunan çocuk yeni vücutta görünen, evvelki kutsal zat, yani Dalaylama Ýdi. Dalaylamalar, Tsung-khapa zamanýndan beri Tibet'tin baþþehri Lhasa'da taht sürmektedirler.
Yeni Lama ise, çok nadir bir sistemle erkek çocuklar arasýndan aranýr. XV. yüzyýldan beri Lamaizm'in yahut Tibet Budizm'inin baþý, ne sultanlarda olduðu gibi kan mirasýyla, ne de Papalýkta olduðu gibi seçimle baþa gelir. Burada ölçü inkarnasyonun ruhsal mirasýdýr. Buradaki güçlük Buda'nýn hakiki inkarnasyonunu, hakiki halefini tanýyabilmektir. Bütanýma ve bulma yüzyýllardan beri ayný kaidelerle olmaktadýr. Son Lama için büyük Lama'nýn ölümümden 49 gün sonra Kumbum Manastýrý'nýn 40 km. doðusunda Çin'e ait bir köylü evinde doðan halefi hakkýnda da þu bilgi verilir: “Þimdiki ziyaret 6 Haziran 1935 de doðan Pabo Dongrub'a yapýldý. Çocuk içeri girenleri dikkatle karþýladý ve “Sera Lama” diye baðýrdý, hizmetçi kýlýðýna girmiþ seyahat gurubunun idarecisine koþtu. Hiç çekinmeden 13. Dalaylama'dan kalan tespihe sarýldý. Ertesi gün rahipler esas kýyafetlerini giyerek geldiler ve çocuðu kaideye göre imtihana çektiler. O, önce Dalaylama tarafýndan kullanýlan tespihi bir birinden farksýz dört çeþit tespih arasýndan bir kere daha bulmak zorunda idi. Yine, çocuk Dalaylama'nýn hizmetçilerini çaðýrmak Ýçin kullandýðý davulunu, ayný þekilde yapýlmýþ pek çok davulun arasýndan, kesinlikle tanýdý. Yine ayný þekilde, çocuk eski Dalaylama'nýn bastonunu, gümüþ ve fildiþi süslü diðer yeni bastonlara göz dahi gezdirmeyerek, aldý. Çocuðun vücudu da muayene edildiðinde, Buda'nýn inkarnasyonu olduðunu ispat edecek iþaretler bulundu: Büyük kulaklarý ve dört kollu tanrý Patmapani'yi tasvir eden ikinci bir çift kol yerleri bulunmakta idi” [220]
Çocuðun Tibet'e geçirilebilmesi iþi Çiang Kay Þek Hükümeti'ne yüksek bir meblað ödemekle çözümlendi. Kurtarma ücretleri yapýlan görüþmelerde yükselmesine raðmen, 1939 da çocuk Çin'i terk edebildi ve Þubat 1940'da Lhasa'da merasimle tahta oturtuldu. Ayný zamanda yapýlan merasimlerle “Mukaddes, Hatip, Mutlak Hakikat, Doktrin Hakikati, Büyük Okyanus, Büyük Zafer Mücevheri” vs. gibi unvan ve isimleri de aldý.
Burada, Þamanizm ve Budizm öncesi tasavvurlar görülmektedir. Dalaylama bir halife ve “Yaþayan bir Tanrý'dýr”. O, kurtarýcý Buda'dýr. Dünya ve ahiret arasýnda aracýlýðý, rahiplik hizmetleri gibi görevleri yanýnda, Tibet Hükümeti'nin politikasýný da yürütmektedir. Ona yardýmcý olarak Taçilhumpol Manastýrý'nda oturan Pançen Lama yahut Rinpoçe bulunmaktaydý. O da yine, Dalaylama gibi ayný yolda bulunur ve Buddha Amitabhanýn inkarnasyonu sayýlýr. Pançen Lama, Tibet'in ikinci adamý ve en büyük alimi olarak ruhanî bir hayat sürer. Zamanla Dalaylama Lhasa'daki tahtmda Tibet'in en yüksek dünyevi hakimi olurken, Pançenlama da daha ziyade dinî iþleri üzerine almýþtýr.
Tibet'teki son geliþmeler ise, durumu tamamen deðiþtirmiþtir. Kýzýl Çin'in Tibet'e hakimiyetinden sonra, Pançen-Lama, Komünizm taraftarý olarak politik hakimiyetini sürdürürken, XIV. Dalaylama memleketi terke mecbur kalmýþ ve bugün Hindistan'da mülteci olarak yaþamaktadýr.
Lamaizm'in tanrýlar panteonunu saymak çok yorucu bir iþ olurdu. Tanrýlar, tanrýçalar ve çeþitli dinlerin kült þekilleri, eski Boh Dini'nin çýplak, çirkin dev figürleriyle kaynaþmýþ olan, dini bir karýþým göze çarpar. Dua reçeteleri, tespihler, büyü kaðýtçýklarý, dua bayraklarý, kutsal formüllerle yazýlmýþ kaðýtlar, mabetlere asýlmýþ veya gelip geçenler tarafýndan çevrilen dua formülleriyle dolu büyük çarklar, bu dinin þekil ve ihtiþamýný bir kat daha artýrmaktadýr. Dua çarklarý rüzgarla veya gelip geçenlerin hareketleriyle döndükçe, Lamaizm'in meþhur dua formülü olan “Om Mani Patme Hum” ibaresi söylenmiþ olmaktadýr. “Om” ve “Hum” gizemle dolu büyülü sözlerdir. “Mani”, mücevher yani Buda ve “Patme” de lotus çiçeði olarak manalandýrýhr. Bu sözleri sihir ve cinsel anlamlarla tefsir edenler de vardýr.