Kevser By: ezelinur Date: 21 Ekim 2010, 19:17:13
Kevser
"Biz sana ‘Kevser'i verdik." Alýþtýrýldýðýmýz haliyle, "(Ey Muhammed)" eklemesiyle okursak, Kevser Sûresi peygamberimize hitap ediyor sadece. "Ýniþ sebepleri" üzerinden okumaya tâbi tuttuðumuzda ve "iniþ sebepleri"nde kaldýðýmýzda, ayetleri 1400 yýl öncesine gönderiyoruz, sahabelerin devrine kilitliyoruz. Parantez içi "Ey Muhammed" eklemeleri, hitabýn muhatabý olmaktan çýkarýyor bizi. Bize hiç söylenmemiþ gibi geliyor ayetler! Þimdi bize konuþmuyor gibi Kur'ân! Buraya dair güncel bir derdi yokmuþ gibi vahyin! (*)
Bu yüzden, "Biz sana Kevser'i verdik" diye kýsalýðýný fýrsat bilip "inna atayna" formülüyle dudaðýmýza deðdirdiðimiz ayet, bir türlü dimaðýmýza çýkmaz. Yazýk ki, ýskalar bizi. Uzaklara söylenir gibi. "Bana Kevser'i verdiðini söylüyor Rabbim, öyleyse nerede benim Kevser'im?" diye sormayýz. "Kimdir o halde benim Kevser'im?" diye bir davamýz olmaz. Zaman aþýmýna uðramýþtýr "Kevser verme" davasý. Olay yeri Arabistan'dýr ve dava dosyasý kapanmýþtýr. Bizi ilgilendirmez edasýyla akýl tarlamýzý vahyin yaðmurundan kaçýrýveririz.
Bana her gün, her okuduðumda "Biz sana Kevser'i verdik" diyen Rabbimi duymazlýktan geliyorsam... Eyvah! Ardýndan bak ki ne geliyor: "Namaz kýl Rabbin için kurban kes! Asýl seni kýnayandýr soyu kesik, serveti devamsýz olan!"
Bana (da) verildiðini fark ettiðimde Kevser'in saðýmda solumda önümde arkamda "Kevser olasýca" güzellikler arýyorum. Ve buluyorum da..
Demek ki zaman bir Kevser; bana veriyor Rabbim; namaz kýlarak ebedileþtiriyorum zamaný, ömrümden beþ vakti Rabbim için kurban olarak, keserek ömrüme devam kazandýrýyorum.
Demek ki bedenim bir Kevser; bana hiç yoktan baðýþladý Rabbim; seccadeye atarak bu çürüyen, eksilen, eskiyen, gözden düþen bedenimi sonsuz bir diriliðe kavuþturuyorum. Gözümü ayýrýyorum dünyanýn süslerinden kurban gibi. Kalbimi sýyýrýyorum fani sevmelerin yüzünden kurban kesercesine. B/akýþýmý sonsuzlaþtýrýyorum. Sevdalarýmý faniliðin paslý kýlýcýndan, ölümün insafsýz uçurumundan kurtarýyorum.
Demek ki servetim bir Kevser; bana tam ihtiyacým kadar, tam arzu ettiðim biçimde, hak etmediðim halde veriliyor. Servetimin yüzünü ALLAH'a çeviriyorum namazýmdaki kýble gibi ve bana verildiðini biliyorum, tükenmezlik kazanýyor. Nimet elimden çýksa da, Mün'im olan ALLAH bana kalýyor, benimle kalýyor. Nimet hiç kesilmiyor, ebter olmuyor.
Demek ki "bana verilenler" Kevser, "bana verilenleri" infak ederek kurban edersem, servetim devamlýlýk kazanýyor, zenginliðim hiç bitmiyor.
Demek ki, þükür bir Kevser; yediðimi içtiðimi aðzýmla þükre dönüþtürerek namaz kýldýrýrsam, burada biten ve tükenenler adýna söylediðim "Elhamdülillah"ý orada bitmez tükenmez bir "Elhamdülillah" olarak yerim içerim.
Demek ki þükür bir Kevser; "nimeti ziyadeleþtiriyor", çok ediyor, sonsuza taþý(rý)yor. Þükürsüzler biriktirdiklerini, istiflediklerini, oburlukla yýðdýklarýný çoðaltmayý umarken, asýl onlarýnki "ebter" oluyor, bereketten kesiliyor. "Dille deðil elle þükretmek" anlamýna gelen "infak"ýmla kurban ettiðim, eksilttiðim malým kesintisiz ve bitmez oluyor.
En önemlisi de: "Muhammed'e [asm] Kevser'i veren" bana da "Muhammed'i [asm] Kevser olarak veriyor. "Çünkü...
"...bütün nimet hazinelerini açmak salâhiyetinde olan, nimet-i imana vesile olan Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm dahi öyle bir nimettir ki, nev-i beþer ilelebed o Zâtý medh ü senâ etmeye borçludur." (Yirmi Dokuzuncu Lem'â, Said Nursî)
"Biz sana Kevser [olarak Muhammed]i verdik. O halde sen de [O'nun gibi] namaz kýl Rabbin için [baþkaca sevmelerini Muhammed'e itaat hatýrýna] kurban et. Asýl, [sevmelerini Rabbin için harcadýn diye] seni kýnayanlar [boþ yere yaþamaktadýr ve sevmeleri] kýsýrdýr."
(*)Kur'ân'ýn hiçbir yerinde "ikinci tekil þahýs' olarak "Muhammed"e hitap edilmez. Yani Rabbimiz, "Habibim" dediði Elçisi'ne ismiyle hitap etmez. Belagatin ve sevme inceliðinin gereðidir bu. Kiþi sevdiðine adýyla hitap etmez; aksine "hayatým" "bir tanem", "sevgilim" gibi sürekli deðiþen ve her defasýnda aþkla tazelenen, yeniden icat edilen unvanlarla hitap eder. Bana göre, (Ey Muhammed) eklemeleri, zaruri olduklarý yerler olabilirse de, vahyi hem tarihselleþtiriyor hem de Mahbub-u Ezelî'nin Habib-i Ekrem'ine hitabýndaki tarifsiz nezaketi incitiyor. ALLAH en iyisini bilir.Senai Demirci
Ynt: Kevser By: 8/A Date: 24 Mart 2014, 19:28:01
ESSELAMÜ ALEYKÜM VE RAHMETULLAHÝ VE BEREKATÜH
Ben ismim ile gurur duyuyorum....
ALLAH bizlere Cennete girip o
muhteþem KEVSER suyunu içmeyi
nasip kýsmet eyler ÝNÞALLAH(...)Bana her gün, her okuduðumda "Biz sana Kevser'i verdik" diyen Rabbimi duymazlýktan geliyorsam... Eyvah! Ardýndan bak ki ne geliyor: "Namaz kýl Rabbin için kurban kes! Asýl seni kýnayandýr soyu kesik, serveti devamsýz olan!"
Ynt: Kevser By: 7/C Date: 24 Mart 2014, 19:43:15
VE ALEYKÜME SELAM VE RAHMETULLAHÝ VE BERAKATU;Amin amin ÝNÞALLAH Kevser suyunu içmeyi bizlere nasip eyler;