Sende mi? derse Efendimiz ne diyeceksin? By: sidretül münteha Date: 20 Ekim 2010, 20:30:27
"Sende mi?"derse Efendimiz(sav)..Ne diyeceksin?
Ben de mi?
Peygamber Efendimizin -sallallâhu aleyhi ve sellem-, Mekke'den Medine'ye hicret için yola çýktýðýný duyan Mekke'nin azýlý kâfirleri, onu yakalayana yüzlerce deve, mal ve mülk vad ettiler. Bunu duyan bir çok bahtsýz yollara düþtü. Bunlardan biri de Büreyde'ydi.
Efendimiz, meþakkatli ve tehlikeli bir yolculuktan sonra Kuba'ya ulaþmýþ, Mü'minler sevinç çýðlýklarý içinde mübârek Nebîlerini karþýlamýþlardý.
Daha önce görenler yeniden gördüðü, hiç görmeyenler ise içlerindeki hasret volkanýný söndürmek üzere gözyaþlarý içinde koþuyorlardý. Ortalýk bir þenlik meydaný gibiydi. Sevinçten kimse kimseyi görmüyor, tek merkez etrafýnda heyecan fýrtýnasý halinde dönüyorlardý. Zenginlik hülyalarýnýn gözlerini kör ettiði Büreyde isimli bu dünya tâlibi de kâfirlerin mükâfâtýna kavuþabilmek için orada fýrsat kolluyordu.
Hazret-i Ebû Bekir ise, ALLAH Rasûlü'nün kâh önüne, kâh arkasýna geçiyor; O'nun etrafýnda adeta pervane gibi dönüyordu.
Ýki cihan serveri:
"-Ne yapýyorsun?" diye sorunca,
Hazret-i Ebû Bekir, gözyaþlarý içinde:
"-Sana zarar gelmesinden korkuyorum, ya Rasûlallâh!" diyor, ALLAH Rasûlü de:
"-Korkma, hüzünlenme ey Ebâ Bekir! ALLAH bizimle beraber!.." buyurarak, yüreðindeki itmi'nanla yâr-ý gârýný teskin ediyordu.
Tam bu sýrada Büreyde, aradýðý fýrsatý yakalamýþtý. ALLAH'ýn Habibi'ne iyice yaklaþmýþ, aralarýnda bir kýlýçlýk mesafe kalmýþtý. Kýlýcýný kýnýndan sýyýrdý, havaya kaldýrdý ve tam Efendimiz'e vuracaktý ki, kâinâtýn iftihar tablosu hafifçe geriye döndü. O rahmet ummâný, nûr menbaý, mübârek nazarlarýný Büreyde'nin parlayan gözlerine çevirdi. Göz göze gelmiþlerdi.Büreyde için o anda sanki bütün dünya yok olmuþ, hayat donmuþ ve her þey öyle kalakalmýþtý. Sanki hiçbir þeyin bulunmadýðý sonsuz bir düzlükte bir Rasûl, bir de kendisi kalmýþtý. Eridi, eridi, eridi... Bu öyle bir bakýþtý ki, muhatap da insaflý ve hûþyâr olunca, o bakýþta sonsuz mânâlar okumuþtu.
Kutlu Nebî, ölüleri diriltecek, en katý kalpleri pamuk gibi yumuþacýk yapacak, evlâdýna merhametin zirvesinden seslenen müþfik bir anne edasý ile:
"-Sen de mi Büreyde?!! Ben seni tanýrdým. Sen asil bir insandýn. Yoksa sen de mi dünyanýn süs ve zînetine kandýn? Sen de mi az bir dünya karþýlýðý âhiretini sattýn!.. Sen de mi diriltmeye geleni öldürecek kadar aldandýn! Sen de mi?!.." buyurdu.
Büreyde için o anda sanki bütün dünya yok olmuþ, hayat donmuþ ve her þey öyle kalakalmýþtý. Sanki hiçbir þeyin bulunmadýðý sonsuz bir düzlükte bir Rasûl, bir de kendisi kalmýþtý. Eridi, eridi, eridi... Bu öyle bir bakýþtý ki, muhatap da insaflý ve hûþyâr olunca, o bakýþta sonsuz mânâlar okumuþtu.
Kutlu Nebî, ölüleri diriltecek, en katý kalpleri pamuk gibi yumuþacýk yapacak, evlâdýna merhametin zirvesinden seslenen müþfik bir anne edasý ile:
"-Sen de mi Büreyde?!! Ben seni tanýrdým. Sen asil bir insandýn. Yoksa sen de mi dünyanýn süs ve zînetine kandýn? Sen de mi az bir dünya karþýlýðý âhiretini sattýn!.. Sen de mi diriltmeye geleni öldürecek kadar aldandýn! Sen de mi?!.." buyurdu.
Büreyde öylece duruyordu. Yavaþça kýlýcýný indirdi. Sonra baþýndaki sarýðýný çözüp, onu kýlýcýnýn ucuna baðladý. Aradýðýný bulan insan edasýyla Kutlu Rasûle yaklaþtý. Elini göðsüne vururken hýçkýrýklarla karýþýk:
"-Ben de Ya Rasûlullah, Ben de!.." dedi. Sonra hemen kendisini toparlayýp:
"-Senin gibi bir peygamber Medine'ye girerken nasýl bayraktarsýz olur. Ben de senin bayraktarýn olayým." dedi.
Böylelikle Büreyde ilk bayraktar, ucunda sarýk baðlý o mütevâzî kýlýç da ilk bayrak oldu.
Zaman zaman Rasûlullâh Efendimiz'in ebedî rehberliðine ve sünnete kýlýç çeken duruma düþenlerimiz kendilerine sorsalar acaba Büreydeyle ortak noktalarý var mý?
Acaba bizim de Büreydeye benzer yönlerimiz oluyor mu?
O çaðlarý delen bakýþlar, bize dönüp baktýðýnda... Ve celalle sorduðunda:
"Ýnsanlýk Kur'an'a muhtaçken, imansýzlýk ateþine düþüp yanarken, her kurumuþ kuyunun baþýnda "Su! Su!" diye inlerken ve ümmetim cihanda kan aðlarken,sen de mi?
Sen de mi kýlýcýný çekmiþ, aydýnlýða hücum ediyorsun!
Sen de mi, seni diriltmeye geleni öldürmeye kast ediyorsun?
Sen de mi, bütün güzellik, kemal ve hakikatleri tarihe devrettin de nefsinin oyuncaklarýyla meþgul oluyorsun?
Sende mi?"derse, acaba ne cevap veririz...Fatma Feride