Konularýna Göre Ayetler
Pages: 1
Denemek By: meryem Date: 13 Ekim 2010, 09:59:33
Denemek

Hani Rabbi, Ýbrahim´i birtakým kelimelerle denemiþti. O da (istenenleri) tam olarak yerine getirmiþti. (O zaman Allah Ýbrahim´e): "Seni þüphesiz insanlara imam kýlacaðým" dedi. (Ýbrahim) "Ya soyumdan olanlar " deyince (Allah:) "Zalimler benim ahdime eriþemez" dedi. (2/124)

Andolsun, Allah size verdiði sözünde sadýk kaldý; siz O´nun izniyle onlarý kýrýp-geçiriyordunuz. Öyle ki sevdiðiniz (zafer)i size gösterdikten sonra, siz yýlgýnlýk gösterdiniz, isyan ettiniz ve emir hakkýnda çekiþtiniz. Sizden kiminiz dünyayý, kiminiz ahireti istiyordu. Sonra (Allah) denemek için sizi ondan çevirdi. Ama (yine de) sizi baðýþladý. Allah mü´minlere karþý fazl (ve ihsan) sahibi olandýr. (3/152)

Sonra kederin ardýndan üzerinize bir güvenlik (duygusu) indirdi, bir uyuklama ki, içinizden bir grubu sarýveriyordu. Bir grup da, canlarý derdine düþmüþtü; Allah´a karþý haksýz yere cahiliye zannýyla zanlara kapýlarak: "Bu iþten bize ne var ki " diyorlardý. De ki: "Þüphesiz iþin tümü Allah´ýndýr." Onlar, sana açýklamadýklarý þeyi içlerinde gizli tutuyorlar, "Bu iþten bize bir þey olsaydý, biz burada öldürülmezdik" diyorlar. De ki: "Evlerinizde olsaydýnýz da üzerlerine öldürülmesi yazýlmýþ olanlar, yine devrilecekleri yerlere gidecekti. (Bunu) Allah, sinelerinizdekini denemek ve kalplerinizde olaný arýndýrmak için (yaptý). Allah, sinelerin özünde saklý duraný bilendir. (3/154)

Yetimleri, nikaha eriþecekleri çaða kadar deneyin; þayet kendilerinde bir (rüþd) olgunlaþma gördünüz mü, hemen onlara mallarýný verin. Büyüyecekler diye israf ile çarçabuk yemeyin. Zengin olan iffetli olmaya çalýþsýn, yoksul olan da artýk maruf (ihtiyaca ve örfe uygun) bir þekilde yesin. Mallarýný kendilerine verdiðiniz zaman, onlara karþý þahid bulundurun. Hesap görücü olarak Allah yeter. (4/6)

Sana da (Ey Muhammed,) önündeki kitap(lar)ý doðrulayýcý ve ona ´bir þahid-gözetleyici´ olarak Kitab´ý (Kur´an´ý) indirdik. Öyleyse aralarýnda Allah´ýn indirdiðiyle hükmet ve sana gelen haktan sapýp onlarýn heva (istek ve tutku)larýna uyma. Sizden her biriniz için bir þeriat ve bir yol-yöntem kýldýk. Eðer Allah dileseydi, sizi bir tek ümmet kýlardý; ancak (bu,) verdikleriyle sizi denemesi içindir. Artýk hayýrlarda yarýþýnýz. Tümünüzün dönüþü Allah´adýr. Hakkýnda anlaþmazlýða düþtüðünüz þeyleri size haber verecektir. (5/48)

Ey iman edenler, Allah görünmezlikte (gaybte) kendisinden kimin korktuðunu ortaya çýkarmak için ellerinizin ve mýzraklarýnýzýn eriþeceði avdan bir þeyle andolsun sizi deneyecektir. Artýk kim bundan sonra haddi aþarsa, onun için acý bir azab vardýr. (5/94)

Böylece: "Allah içimizden bunlara mý lütufta bulundu " demeleri için onlardan bazýsýný bazýsýyla denedik. Allah, þükredenleri daha iyi bilen deðil mi (6/53)

O sizi yeryüzünün halifeleri kýldý ve size verdikleriyle sizi denemek için kiminizi kiminize göre derecelerle yükseltti. Þüphesiz senin Rabbin, sonuçlandýrmasý pek çabuk olandýr ve þüphesiz O, baðýþlayandýr, esirgeyendir. (6/165)

Musa, belirlediðimiz buluþma zamaný için kavminden yetmiþ adam seçip-ayýrdý. Bunlarý da ´dayanýlmaz bir sarsýntý´ tutuverince, dedi ki: "Rabbim, eðer dileseydin, onlarý ve beni daha önceden helak ederdin. (Þimdi) Ýçimizdeki beyinsizlerin yaptýklarýndan dolayý bizi helak edecek misin O da Senin denemenden baþkasý deðildir. Onunla sen dilediðini saptýrýr, dilediðini hidayete erdirirsin. Bizim velimiz Sensin. Öyleyse bizi baðýþla, bizi esirge; Sen baðýþlayanlarýn en hayýrlýsýsýn." (7/155)

Hani biz sana: "Muhakkak Rabbin insanlarý çepeçevre kuþatmýþtýr" demiþtik. Sana gösterdiðimiz o rüyayý insanlarý denemek için yaptýk, Kur´an´da lanetlenmiþ aðacý da. Biz onlarý korkutuyoruz. Fakat (bu) onlarda büyük bir azgýnlýktan baþka bir þey arttýrmýyor. (17/60)

Þüphesiz biz, yeryüzü üzerindeki þeyleri ona bir süs kýldýk; onlarýn hangisinin daha güzel davranýþta bulunduðunu deneyelim diye. (18/7)

Hani kýz kardeþin gezinip; "Onu(n bakýmýný) üstlenecek birini size haber vereyim mi " demekteydi. Böylece, seni annene geri çevirmiþ olduk ki, gözü aydýn olsun ve hüzne kapýlmasýn. Sen bir insan öldürmüþtün de, biz seni tasadan kurtarmýþ ve seni ´esaslý bir denemeden geçirip-denemiþtik.´ Medyen halký arasýnda da yýllarca kalmýþtýn, sonra bir kader üzerine (buraya) geldin ey Musa." (20/40)

Onlardan bazý gruplara, kendilerini denemek için yararlandýrdýðýmýz dünya hayatýnýn süsüne gözünü dikme. Senin Rabbinin rýzký daha hayýrlý ve daha süreklidir. (20/131)

Her nefis ölümü tadýcýdýr. Biz sizi, þerle de, hayýrla da deneyerek imtihan ediyoruz ve siz bize döndürüleceksiniz. (21/35)

Þeytanýn (bu tür) katýp býrakmalarý, kalplerinde hastalýk olanlara ve kalpleri (her türlü) duyarlýlýktan yoksun bulunanlara (Allah´ýn) bir deneme kýlmasý içindir. Þüphesiz zalimler, (gerçeðin kendisinden) uzak bir ayrýlýk içindedirler. (22/53)

Hiç þüphesiz bunda ayetler vardýr ve biz gerçekten denemeden geçiririz. (23/30)

Senden önce gönderdiklerimizden, gerçekten yemek yiyen ve pazarlarda gezen (elçi)lerden baþkasýný göndermiþ deðiliz. Biz, sizin kiminizi kimi için deneme (fitne konusu) yaptýk. Sabredecek misiniz Senin Rabbin görendir. (25/20)

Kendi yanýnda kitaptan ilmi olan biri dedi ki: "Ben, (gözünü açýp kapamadan) onu sana getirebilirim." Derken (Süleyman) onu kendi yanýnda durur vaziyette görünce dedi ki: "Bu Rabbimin fazlýndandýr, O´na þükredecek miyim, yoksa nankörlük edecek miyim diye beni denemekte olduðu için (bu olaðanüstü olay gerçekleþti). Kim þükrederse, artýk o kendisi için þükretmiþtir, kim nankörlük ederse, gerçekten benim Rabbim Gani (hiçbir þeye ve kimseye ihtiyacý olmayan)dýr, Kerim olandýr. (27/40)

Dediler ki: "Senin ve seninle birlikte olanlar yüzünden uðursuzluða uðradýk." Dedi ki: "Sizin uðursuzluðunuz (baþýnýza gelenler) Allah katýnda (yazýlý)dýr. Hayýr, siz denenmekte olan bir kavimsiniz." (27/47)

Andolsun, biz kendilerinden önce, Firavun´un kavmini de denedik. Onlara kerim bir elçi gelmiþti; (44/17)

Öyleyse, inkâr edenlerle (savaþ sýrasýnda) karþý karþýya geldiðiniz zaman, hemen boyunlarýný vurun; sonunda onlarý ´iyice bozguna uðratýp zafer kazanýnca da´ artýk (esirler için) baðý sýmsýký tutun. Bundan sonra ya bir lütuf olarak (onlarý býrakýn) veya bir fidye (karþýlýðý salýverin). Öyle ki savaþ aðýrlýklarýný býraksýn (sona ersin). Ýþte böyle; eðer Allah dilemiþ olsaydý, elbette onlardan intikam alýrdý. Ancak (savaþ,) sizleri birbirinizle denemesi içindir. Allah yolunda öldürülenlerin ise; kesin olarak (Allah,) amellerini giderip-boþa çýkarmaz. (47/4)

Andolsun, biz sizden mücahid olanlarla sabredenleri bilinceye (belli edip ortaya çýkarýncaya) kadar, deneyeceðiz ve haberlerinizi sýnayacaðýz (açýklayacaðýz). (47/31)

O, amel (davranýþ ve eylem) bakýmýndan hanginizin daha iyi (ve güzel) olacaðýný denemek için ölümü ve hayatý yarattý. O, üstün ve güçlü olandýr, çok baðýþlayandýr. (67/2)
Ki, kendilerini bununla denemek için. Kim Rabbinin zikrinden yüz çevirirse, (Allah), onu ´gittikçe þiddeti artan´ bir azaba sürükler. (72/17)

Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse: "Rabbim bana ikram etti" der. (89/15)

Ama ne zaman onu deneyerek, rýzkýný kýssa, hemen: "Rabbim bana ihanet etti" der. (89/16)


radyobeyan