Hz. Abdulmuttalib By: sidretül münteha Date: 11 Ekim 2010, 15:14:43
HAZRET-Ý ABDÜLMUTTALÝP
Peygamber Efendimiz, “Kureyþ” kabîlesinden,
Ve “Hâþimoðullarý” kolundandýr esâsen.
Babasý “Abdullah”týr, onun babasý “Þeybe”.
Bu, “Abdülmuttalip”tir, böyleydi ismi önce.
Þeybe’nin babasýnýn ismi de “Hâþim” idi.
Çok asîl, pek þerefli, sevilen bir kiþiydi.
Alnýndaki “Nûr” ile eylemiþti temâyüz.
O vefât ettiðinde, çocuktu Þeybe henüz.
Arkadaþlarý ile, bu Þeybe, Medîne’de,
Ok tâlimi yapardý evlerinin önünde.
Onlarý seyir için gelen bâzý büyükler,
Þeybe’nin alnýndaki “Nûr”u görüverdiler.
Dediler ki: (Bu çocuk, ne de çok mübârektir.
Þerefli bir kimsenin oðlu olsa gerektir.)
Çünkü diðerlerinden deðiþikti her hâli.
Alnýnda parlýyordu o Nûr “Yýldýz” misâli.
Ve ok atma sýrasý Þeybe’ye geldiðinde,
Herkes ona bakardý büyük merak içinde.
O, yayýný gererek oku attý nihâyet.
Baktýlar, ok hedefe eyledi tam isâbet.
Heyecanla dedi ki: (Ben Hâþim’in oðluyum.
Elbette hedefini bulur hep benim okum.)
Onun bu sözlerinden, insanlar bildiler ki:
Bu, Mekke’li Hâþim’in oðlu imiþ meðer ki.
O sýrada Hâþim de, Mekke’de etti vefât.
Bunun, “Muttalip” diye kardeþi vardý fakat.
Medîneden Mekkeye, bir kiþi o günlerde,
Gitti ve Muttalip’le karþýlaþtý bir yerde.
Dedi ki: (Medîne’de, senin bir yeðenin var.
Çok zekî ve akýllý, hayrân ona insanlar.
Alnýnda, yýldýz gibi parlýyor hem de bir Nûr.
Onun, sizden uzakta durmasý doðru mudur?)
Muttalip bunu duydu ve gitti Medîne’ye.
Yeðenini alarak, vâsýl oldu Mekkeye.
Yanýndaki Þeybe’yi görünce Mekkeliler,
(Bu çocuk kimin?) diye, ona suâl ettiler.
Muttalip de, cevâben her böyle soranlara,
(Benim kölemdir) diye söylerdi hep onlara.
Þeybe’ye, (Benim kölem) dediði için ki hep,
“Abdülmuttalip” dendi Þeybe’ye bundan sebep.
Misk kokusu duyardý herkes onun yanýnda.
Resûlullahýn “Nûr”u parlýyordu alnýnda.
O Mekkeye gidince, onun ile berâber,
Geldi Mekke þehrine çok hayýr, bereketler.
Her ne zaman Mekkede olsa idi kuraklýk,
Halk, Abdülmuttalib’e geliyordu hep artýk.
Bir duâ etsin diye, ona yalvarýrlardý.
O bir duâ edince, hemen yaðmur yaðardý.
Ýnsanlar "Reîs" seçip, ettiler ona bî’at.
Onun emri altýnda buldular huzûr, râhat.
O zaman meliklerden kim vardýysa dünyâda,
Onun büyüklüðünü tasdîk etti onlar da.
Hazret-i Ýbrâhimin dînine tâbi idi.
"ALLAH"ý ma’bûd bilen, hâlis bir mü’min idi.
Hiçbir puta tapmadý bu sebeple hayâtta.
Ve yanlarýna bile yaklaþmadý o hattâ...
ALINTI