Peygamber sevdasi By: sidretül münteha Date: 10 Ekim 2010, 14:30:27
DOÇ.DR NÝHAT HATÝPOÐLU ÝLE PEYGAMBER SEVDASI
'KÝM ONUN KADAR SEVÝLMÝÞTÝR YERYÜZÜNDE'
Sayýn Hocam, çoçukluðunuzda Efendimizin hayatýný kimlerden öðrendiniz? Tanýþýklýðýnýz nasýl baþladý?
Rahmetli dedem ve babam müftü olduðu için Ýslâmi ahlâk Ýslâmi güzellikler aile içinde zaten konuþuluyor idi. Peygamberi sevmek, insanlara sevgi nazarý ile bakmak ve bütün bunlarý kelime deðil, gerçekten yaþayarak kulaðýmýza fýsýldayan rahmetli babamýz idi. O hakikaten ALLAH ve Rasulünü seviyordu.Kürsüde vaaz ederken bunu ifade ediyordu. Biz de Nebi'ye (S.A.V.) sevgi beslemeyi O'nunla bütünleþmeyi ondan öðrendik. Sonunda kendisi de sevdiði Efendisine komþu oldu. Medine'de vefat etti, Baki mezarlýðýna defnedildi. Benim ilk öðretmenim babam oldu. Peygamber aþýký olmanýn manevi hazzýný tattýran rahmetli babam oldu.
Peygamber Efendimizin mübarek hayatýndan sizi en çok etkileyen tablo hangisidir?
Asrý saadetin bütün hepsi birer þahikadýr. Hepsi ayrý ayrý altýn kelimelerle anlatýlmalý,hepsi insanlýðýn belleðine iþlenmelidir. Ama biz o konuda pek baþarýlý deðiliz. Biz müslümanlar olarak peygamberimizi tam tanýyamýyoruz. Ama son yýllarda bir öze dönüþ baþlamýþtýr. Vahyin sýcaklýðý her yaný sarýyor. Yine de biz peygamberimizi iyi temsil edemiyoruz. Ama aslýnda her satýr, her dakika, her an Hz. Peygamberin adýnýn kendisi bile ayrý bir mana ifade ediyor.
Diri iri topraða gömülen bir kýz çocuðu anlatýlýrken mesciddeki Resulullah'ýn aðlayýþý, mescide saygýsýzlýk yapan kiþiye karþý hamle yapmak isteyenlere müdahale edip onu rencide etmeden doðruyu anlatmasý, amcasýný þehid eden Vahþi'nin yanýna gelip müslüman oldum dediði anda 'müslümanlýðýn kabulümdür? demesi. Kýzý Zeyneb'in katillerine Mekke'nin Fethi günü 'gidin, serbestsiniz' demesi, dahasý Asr-ý Saadet'ten her bir tablo bir harika ve eþsiz güzellikler,ibretler taþýyor.
Efendimizin dostlarý ile iliþkisi nasýldý, Nasýl bir Dosttu ALLAH Resulü?
Bir babadan daha müþfik, bir dededen daha kuþatýcý, bir iþverenden daha gözetleyici. Bir komutan askerini nasýl gözetlerse öyle gözetleyen. Onlar sýkýntýya düþtüðünde sýkýntý yaþayan.
Kur'an bunu ifade ederken 'Harîsun aleykum' diyor. Haris, hýrslý demektir. Muhammed (A.S.) sizin için hýrslýdýr diyor. Ama bu hangi hýrs, para, mal mevki deðil. 'Müminlerin baðýþlanmasý konusunda Muhammed (S.A.S.) 'çok hýrslýdýr' diyor, kimse cehenneme girmesin diye. Hz. Peygamber, ateþin etrafýnda dönen pervanelere benzetiyor bizi. Ben diyor sürekli ateþten uzaklaþtýrýyorum sizi. Siz habire yaklaþýyorsunuz, gidin gidin diyorum siz içine düþüyorsunuz. Böyle orada durup da ateþten uzaklaþtýrmaya çalýþan, ateþin etrafýndaki pervaneler yanmasýn diye uðraþan bir mümin Hz. Peygamber, en büyük mümin.
Elini sahabisiyle tutuþurken, karþýsýndaki elini çekmeden elini çekmeyen, bir sahabisi açken, sahabisinden daha büyük açlýðý yaþayan, sahabenin evinde iki yemek varken, evinde bazan iki ay boyunca çorba piþmeyen, ama bunu da kimseye söylemeyen bir insan. Böyle güzellik kimde bir araya gelir. Hz. Muhammed'de bir araya gelir, baþka kimsede biraraya gelmez. O'nun bütün hareketleri müthiþ birer örnektir. Dostlarý, eþi, çocuklarla kýzý ile. Hangi birimizin hanýmý Hz. Aiþe kadar rahattýr, hangi birimizin kýzý Hz. Fatýma kadar rahattýr, Hz. Peygamberin evinde rahat olduðu kadar' Onun biz insancýllýðýndan sevecenliðinden, örnekliðinden çok uzaktayýz.
Muhterem Hocam, Efendimize yakýn olmak, Onun Sevdiði Bir mümin olabilmek için ne yapmalýyýz?
Onun sünnetine uymak lazým. Kur'an-ý Kerim: 'De ki:ALLAH'ý seviyorsanýz Muhammed'e uyun, ALLAH da sizi sever ve günahlarýnýzý baðýþlar' Velev ki Peygamberi sevmenin yolu O?na tabi olmak O'nun izinde yürümektir. O?nun gittiði yerde gitmektir. O'nun gittiði yerden gitmeden sevdiðini iddia etmek, kuru bir iddiadýr.
Peygamberi seviyorum diyorsak, o sözün içini doldurmalýyýz. Komþuya iyilik etmekle, mazlumun hakkýný almakla, yetimin baþýný okþamakla, maðdurun yanýnda olmakla olur. Düþeni kaldýrmakla olur. O'nu sevmek O'nun yaptýðýný yapmaktýr.
Efendimizin adý anýldýðý zaman salavatý þerife getirmeninin öneminden bahseder misiniz?
Salavat hakkýnda kitaplar yazýlmýþtýr. Ýmam Suyuti, Ýmam Nebevi, Ýbn-i Hacer gibi zatlar Salavatýn önemini , kýymetini bildiren yüzlerce malzeme verirler bize. Efendimiz de 'En cimri olan benim adým anýldýðýnda salavat getirmeyen' buyuruyor. Bunun kaynaðý var mý? Var. Kur'an: ' ALLAH ile melekler peygambere salat ederler. Siz ey mü'minler, en kamil tarzda Resulullah'a salat ve selam getirin' Burda salat selam ettiler demiyor. Ederler diyor. Yani kýyamete kadar devam edecek. Bize ise salat selam ediniz buyuruluyor. Emir kipinde. Bu farzdýr, Ömürde bir defa da olsa yerine getirilmelidir.Ama sürekli getirmek sünnetir, edeptir. Resulullah'ýn ruhaniyetini hatýrlamaktýr. Bu bir duadýr. Kalpteki bir çok kirin temizlenmesi için de en büyük tedavi tarzýdýr.
Muhterem hocam peygamber aþýðý olmak nasýl bir duygu.Peygamber aþýðý deyince gözünüzde muþahhas olarak kimler canlanýyor.
Rahmetli babamý gördüm. 10 ciltlik Ýbn-i Mace'yi þerh ediyordu. Ýlk þerhini babam yapmýþtýr. Yýllarca uðraþtý onun üzerinde. Hakiki bir aþýktý. Gece yarýlarý sabaha kadar gözlüðü gözünde þerhi daktilo ederdi. Ama sürekli önündeki kitaplarý ýslak bulurdum. Resulullah'tan sünnetten bahsederken sürekli aðlardý. Son iki yýlda sünnetle meþgul olunca yüzü daha da güzelleþti. Bazý kitaplarda der, bu tür çalýþmalarla meþgul olanlarýn simalarýnýn güzelleþeceðini. Hakikaten öyleydi. Özellikle son yýllarýnda Hz. Peygamberin adý anýldýðýnda sofradaysa yemek bile yiyemezdi.
Ben doktora tezimi hazýrlarken hadislerle ilgili sorular soruyordum. Mesela, Ebu Hüreyre 'Gale Rasulullah' diyemiyordu. Rasulullah'ýn adýný anýnca gözyaþlarýný tutamýyordu. Müthiþ bir sevgi yani müthiþ. Ve o mithiþ sevgi onu Peygamber Efendimiz'e komþu yaptý. Keþke Resulullah beni göndermese keþke burada ölsem diye, burada kalsam diye dualar etti. Ankara'da son vaazýný verirken, bu seneki haccýmda inþaALLAH Efendimiz beni kabul eder orada kalýrým dedi ve bu duasý kabul edildi.
Peygamber sevgisinin en büyük coþkusunu ben onda gördüm. Her vaazýný Resulullah'tan ve sahabeden örnek vererek bitirirdi. Ama her örneði söylerken de aðlamamaya çalýþsa da gözyaþlarý sicim gibi akardý.
Onun dýþýnda merhum Ali Ulvi Kurucu'nun peygamber muhabbetinden çok etkilendim. Televizyondan ilk kez izlerken ne güzel konuþuyor, ne kadar muhabbet dolu diye söylendim. Kim bu zat diye sordum. Ali Ulvi Kurucu hocamýzmýþ. ALLAH mekanlarýný cennet eylesin. Ayrýca Yaman Dede'nin Peygamber muhabbeti, Fuzuli'deki, Nabi'deki Peygamber muhabbeti. Onun muhabbeti kimde yok ki... Bakýnýz kim onu sevmiþse büyümüþtür.kim saygýsýzlýk yapmýþsa küçülmüþtür. Bu da Resulullah'ýn ayrý bir mucizesidir.
Deðerli hocam Efendimiz hakkýnda yazýlmýþ þiirlerden sizi en çok etkileyenlerini sorsam?
Arif NÝhat Asya'nýn naatý tartýþýlmaz tabii ki. Mevlid kendi baþýna bir harika. Sezai Karakoç, Nurullah Genç, güzel bir kalem. Fakat Kaside-i Bürde hepsinin þahikasýdýr. Kaside-i Bürde'de ki Hazreti Peygambere terennümler 'Selem daðýndaki dostlarýný mý hatýrladýn kanlý gözyaþlarýný dökerken' diye baþlayan o þiir çok özel bir þiirdir. Ýmam Busiri'nin kasidesi çok özeldir. Hepsine ALLAH rahmet etsin. Yani kim O'nu anmýþsa aþkla anmýþ. Suyuti diyor ya ' An O'nu anabildiðin kadar'. Bakýnýz 20. Asýrda, son dönemlerde Kutlu Doðum vs. sebeplerle yeniden Resulullah'a
yöneliþ baþladý. Yeniden merkeze dönüþ baþladý. Her yerden bütün bereketler, himmetler Resulullah'a dönmeye baþladý. O?nun olmadýðý yer yok ki. Çanakkale'yi anlatýyorsun orda var, Afganistan'ý anlatýyorsun orda var.
Nerde bir mazlum varsa orda var. Þahsý olmasa da getirdiði güzellikler var. Akif'in dediði gibi'Medyundur O'na bütün beþeriyyet, Yâ Rab! Mahþerde bizi bu ikrar ile haþret'. Yani bütün insanlýk Hz. muhammed Mustafa'ya borçludur. Aynen iman ediyorum.
Bir büyüðün dediði gibi 'Zaman ilerledikçe Kur'an gençleþir' Ben de diyorum ki acizane; zaman ilerledikçe Hazreti Muhammed Mustafa'ya olan iþtiyak, ihtiyaç, özlem günden güne çoðalacaktýr. Gelecek dönemlerde Ýslam yöneliþlerin merkezi Hz. Muhammed Mustafa (SallALLAHu Aleyhi ve Sellem) olacaktýr.
Batýdaki saygýsýz çýrpýnýþlarýn sebebi de bu diyebilir miyiz?
Ýslam büyüyor tabii ki batýda. Okuyan kesiminde Kur'an ile tanýþma var. Mevlana ile baþlayan yöneliþler var. Mevlana vb. güzellerimizi tanýyanlar þunu söylüyor: Mevlana bu ise, Mevlana'yý Mevlana yapan inanç nasýl bir inanç diye arayýþlar baþlýyor. Batýdaki çýrpýnýþlarýn sebebi Efendimize olan bu yöneliþi önlemek için Ýslami deðerleri gözden düþürmeye çalýþmak. Ruhlarý aç, tatminsizlik, kaos batýnýn iliklerine iþlemiþ.
Üsküdarda meftun ALLAH dostunun 'Biz mariziz tabibimiz Sensin, biz muhibbiz habibimiz sensin' dediði gibi hastanýn ilacý ortaya çýkýyor. Hastalýklarýn ilacý Kur'an'dýr. Hz. Peygamber'dir. Onun için olumsuzluk görmüyorum. Biz müslümanlar islamý doðru yaþayalým, endiþeye gerek yok. Biz iyi yaþayalým, birbirimize düþman olmayalým, kimseye önyargýlý olmayalým. Kalbi mühürlenenler hariç, kazanýlmayacak insan yoktur. Sevgi ile yaklaþalým.
Ecdadýmýzýn Peygamberimize olan muhabbeti nasýldý Hocam?
Osmanlý müthiþ bir örnektir. Hep anlatýlagelir I. Ahmet'in
'Nola tacým gibi baþýmda götürsem daim, Kademi resmini ol Hazreti Þah-ý Resulün'
Ayak izini sarýðýna çizdirip baþýnda taþýmasý basit bir olay deðildir. Osmanlý padiþahlarýnýn Mekke Medine'ye gidemedikleri zaman sürre alaylarý düzenlemeleri, hediyeler göndermeleri, biz gidemedik hediyelerimiz gitsin demeleri, Sultan Selim'in, Hakimu'l-Haremeyn-i Þerif deðil, Hadimi'l-Harameyn-i Þerif (Mekke ve Medine?nin hizmetkarýyým) demesi... Bunlar azýmsanacak þeyler deðil.Bir milleti ayakta tutan temel dinamiklerdir. Demiryolu yaparken Medine?ye yaklaþýldýðý sýrada Hazreti Peygamberin þehrinde gürültü olmasýn diye demirlere keçe konulmasý ne müthiþtir. Resulullah rahatsýz olmasýn diyecek kadar nazik ve nefis bir düþünce, ince bir saygý. Onlar da biliyor ki Efendimiz o sesten rahatsýz olmaz. Ama ecdadýmýz bir incelik göstererek bize ders veriyor.Diyor ki biz rahatsýz olmayý göze alýrýz. O'nun mezarýnda bile rahatsýz olmasýný kabul etmeyiz. Hz. peygamber sevgisi aziz bir sevgidir. Yeryüzünde hiç kimse O'nun kadar sevilmedi. Bir Bedr'i düþünün, bir Uhud'u düþünün. Bir Hudeybiye'yi düþünün.Hudeybiye için Mekkeliler adýna anlaþma yapmaya gelen kiþi Hz. peygamberin sakalýyla þaka olsun diye oynaþmak ister. Sahabe hemen ellerine kýlýçlarýný alýp 'Çek elini Resulullah'ýn sakalýndan' derler. Düþünün baðlýlýðý. Kim O'nun kadar sevilmiþtir yeryüzünde'
Efendimize baðlýlýðýmýz, onun sünnetini yaþamakla mümkün olacaðý muhakkak. Ama tatbiki kolay olduðu halde ihmal ettiðimiz sünnetler nelerdir ?
Kitaplarda görüyoruz. Sürekli uyguladýðý sünnetler vardýr. Sahabenin teþvik ettiði sünnetler vardýr. Mesela, hasta ziyareti, bir mezar ziyareti, bir yetim baþý okþamak, bir çocuðun üstünü örtmek, Hz. Peygamberimiz torunlarýnýn üstünü örterdi, gece Fatýma annemizin evine gider torunlarýnýn üstünü örter tekrar evine dönerdi. bunlar hep sünnetir. Bir tesbih namazý, bir teheccüd namazý, haftada bir oruç tutabilme geleneði, müslüman kardeþimizin yüzüne gülme. Bütün bunlar bizim ihmal ettiðimiz ama bunlar toplumu ayakta tutacak temellerdir. Ayrýca Kur'an'ý bol bol okumak Hazreti Peygamberin en çok yaptýðý zaten bütün hayatý Kur'an'dý. Bunun yanýnda namazlardan önce ve sonra tesbihatta bulunmak bizim çok ihmal ettiðimiz sünnetlerdir. Ýbn-i Abbas diyor ki: 'Peygamberin her sünneti hayatta en az bir kere yapýlmýþ olmalýdýr, bunlarý ihmal etmememiz gerekiyor.
Sayýn hocam gençlere ve çocuklara Peygamberimizi ve O'nun örnek hayatýný nasýl anlatmalýyýz?
Hz. Peygamberi içimizden biri olarak tanýtmak gerekiyor. Çocukluðunu çocuklara anlatmak gerekir. Hz. Peygamberin bir dede olarak çocuklara sevgisini iyi anlatmak gerekir. Benim bütün programlarýmýn en büyük müdavimleri çocuklardýr. 6 yaþýnda, 7 yaþýnda çocuklar programlarý ilgiyle takip ediyor, biz orda vesile oluyoruz. Fakat gerçek þu ki onlarýn fýtratlarý Resulullah'a akýyor.
Her konuþmamýn baþýnda iman ettiðim için söylüyorum, ben bir hiçim. Sadece vesileyim, güzellikleri anlatmaya çalýþýyorum. Kur'an diyor ya : 'Þeref ve izzet ALLAH Resulüne aittir'. Hakikaten öyledir. Görünen güzellik ne varsa O'ndan yansýyan güzeliklerdir. Ama yansýtýcý olmamýza raðmen çocuklar bizi seviyor. Çünkü biz onlara Efendimizi anlatýyor O'nu hatýrlatýyoruz. Güleryüzle, onlarý kýrmadan ürkütmeden ama doðruyu söyleyerek anlatýrsak çocuklar almasý gerekeni alýrlar.
DOÇ.DR NÝHAT HATÝPOÐLU