Konularýna Göre Ayetler
Pages: 1
Fakirlik ve Fakirler By: meryem Date: 07 Ekim 2010, 12:01:48
Fakirlik ve Fakirler

Yüzlerinizi doðudan ve batýdan yana çevirmeniz iyilik deðildir. Ama iyilik, Allah´a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine raðmen, onu, yakýnlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmýþa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazý dosdoðru kýlan, zekatý veren ve ahidleþtiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda hastalýkta ve savaþýn kýzýþtýðý zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranýþlarýdýr). Ýþte bunlar, doðru olanlardýr ve müttaki olanlar da bunlardýr. (2/177)

(Oruç) Sayýlý günlerdir. Artýk, sizden kim hasta ya da yolculukta olursa tutamadýðý günler sayýsýnca baþka günlerde (tutsun). Zor dayanabilenlerin üzerinde bir yoksulu doyuracak kadar fidye (vardýr). Kim, gönülden bir hayýr yaparsa bu da kendisi için hayýrlýdýr. Oruç tutmanýz -eðer bilirseniz- sizin için daha hayýrlýdýr. (2/184)

Sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: "Hayýr olarak infak edeceðiniz þey anne-babaya yakýnlara yetimlere yoksullara ve yolda kalmýþadýr. Hayýr olarak her ne yaparsanýz Allah, onu þüphesiz bilir." (2/215)

Kendilerine el sürmediðiniz mehirlerini tesbit etmediðiniz kadýnlarý boþamanýzda sizin için bir sakýnca yoktur. Onlarý yararlandýrýn zengin olan kendi gücü darda olan da kendi gücü oranýnda maruf (meþru ve örfe uygun) bir þekilde yararlandýrsýn. (Bu) iyilik edenler üzerinde bir haktýr. (2/236)

Þeytan, sizi fakirlikle korkutuyor ve size çirkin -hayasýzlýðý emrediyor. Allah ise size kendisinden baðýþlama ve bol ihsan (fazl) vadediyor. Allah (rahmetiyle) geniþ olandýr bilendir. (2/268)

(Sadakalar) Kendilerini Allah yolunda adayan fakirler içindir ki, onlar yeryüzünde dolaþmaya güç yetiremezler. Ýffetlerinden dolayý bilmeyen onlarý zengin sanýr. (Ama) Sen onlarý yüzlerinden tanýrsýn. Yüzsüzlük ederek insanlardan istemezler. Hayýrdan her ne infak ederseniz þüphesiz Allah onu bilir. (2/273)

Andolsun; "Gerçek Allah fakirdir, biz ise zenginleriz" diyenlerin sözlerini Allah iþitmiþtir. Onlarýn bu sözlerini ve peygamberleri haksýz yere öldürmelerini yazacaðýz ve: "Yakýcý olan azabý tadýn" diyeceðiz. (3/181)

Yetimleri nikaha eriþecekleri çaða kadar deneyin; þayet kendilerinde bir (rüþd) olgunlaþma gördünüz mü hemen onlara mallarýný verin. Büyüyecekler diye israf ile çarçabuk yemeyin. Zengin olan iffetli olmaya çalýþsýn yoksul olan da artýk maruf (ihtiyaca ve örfe uygun) bir þekilde yesin. Mallarýný kendilerine verdiðiniz zaman onlara karþý þahid bulundurun. Hesap görücü olarak Allah yeter. (4/6)

(Mirasý) Bölüþme sýrasýnda, yakýnlar, yetimler ve yoksullar da hazýr olursa onlarý ondan rýzýklandýrýn ve onlara güzel (maruf) söz söyleyin. (4/8)

Allah´a ibadet edin ve O´na hiçbir þeyi ortak koþmayýn. Anne-babaya, yakýn akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakýn komþuya, uzak komþuya, yanýnýzdaki arkadaþa, yolda kalmýþa ve sað ellerinizin malik olduklarýna güzellikle davranýn. Çünkü Allah her büyüklük taslayýp böbürleneni sevmez. (4/36)

Ey iman edenler, kendiniz, anne-babanýz ve yakýnlarýnýz aleyhine bile olsa Allah için þahidler olarak adaleti ayakta tutun. (Onlar) ister zengin olsun, ister fakir olsun; çünkü Allah onlara daha yakýndýr. Öyleyse adaletten dönüp heva (tutkularý)nýza uymayýn. Eðer dilinizi eðip büker (sözü geveler) ya da yüz çevirirseniz þüphesiz Allah, yaptýklarýnýzdan haberi olandýr. (4/135)

Allah, sizi yeminlerinizdeki ´rastgele söylemelerinizden boþ sözlerden´ dolayý sorumlu tutmaz ancak yeminlerinizle baðladýðýnýz sözlerden dolayý sizi sorumlu tutar. Onun (yeminin) keffareti ailenizdekilere yedirdiklerinizin ortalamasýndan on yoksulu doyurmak, ya da onlarý giydirmek veya bir köleyi özgürlüðüne kavuþturmaktýr. (Bunlara imkan) Bulamayan, (için) üç gün oruç (vardýr.) Bu, yemin ettiðinizde (bozduðunuz) yeminlerinizin keffaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz. Allah, size ayetlerini böyle açýklar umulur ki þükredersiniz. (5/89)

Ey iman edenler, siz ihramlýyken avý öldürmeyin. Sizden kim onu kasýtlý olarak (taammüden) öldürürse cezasý hayvandan öldürdüðünün bir benzeridir. Buna da Kabe´ye ulaþmýþ bir kurbanlýk olarak içinizden adalet sahibi iki kiþi hükmedecektir. Veya yoksullarý doyurmak veya onun dengi oruç tutmak olan bir keffaret vardýr. Böylelikle, iþlediðinin vebalini tadmýþ olsun. Allah, geçmiþte olaný baðýþladý. Ama kim tekrarlarsa Allah, ondan öc alacaktýr. Allah, üstün ve güçlü olandýr öc sahibidir. (5/95)
De ki: "Gelin, size Rabbinizin neleri haram kýldýðýný okuyayým: O´na hiçbir þeyi ortak koþmayýn, anne-babaya iyilik edin, yoksulluk-endiþesiyle çocuklarýnýzý öldürmeyin. -Sizin de onlarýn da rýzýklarýný biz vermekteyiz- Çirkin-kötülüklerin açýðýna ve gizli olanýna yaklaþmayýn. Hakka dayalý olma dýþýnda Allah´ýn (öldürülmesini) haram kýldýðý kimseyi öldürmeyin. Ýþte bunlarla size tavsiye (emr) etti; umulur ki akýl erdirirsiniz." (6/151)

Ey iman edenler, müþrikler ancak bir pisliktirler; öyleyse bu yýllarýndan sonra artýk Mescid-i Haram´a yaklaþmasýnlar. Eðer ihtiyaç içinde kalmaktan korkarsanýz, Allah dilerse sizi kendi fazlýndan zengin kýlar. Þüphesiz Allah, bilendir hüküm ve hikmet sahibidir. (9/28)

Sadakalar -Allah´tan bir farz olarak- yalnýzca fakirler düþkünler (zekat) iþinde görevli olanlar kalbleri ýsýndýrýlacaklar köleler borçlular Allah yolunda (olanlar) ve yolda kalmýþ(lar) içindir. Allah bilendir hüküm ve hikmet sahibidir. (9/60)

Akrabaya hakkýný ver yoksula ve yolda kalmýþa da. Ýsraf ederek saçýp-savurma. (17/26)

Yoksulluk endiþesiyle çocuklarýnýzý öldürmeyin; onlara da size de biz rýzýk veririz. Þüphesiz onlarý öldürmek büyük bir hata (suç ve günah)dýr. (17/31)

"Gemi denizde çalýþan yoksullarýndý onu kusurlu yapmak istedim (çünkü) ilerilerinde her gemiyi zorbalýkla ele geçiren bir kral vardý." (18/79)

Kendileri için birtakým yararlara þahid olsunlar ve kendilerine rýzýk olarak verdiði (kurbanlýk) hayvanlar üzerine belli günlerde (kurban adarken) Allah´ýn adýný ansýnlar. Artýk, bunlardan yiyin ve zorluk çeken yoksulu da doyurun. (22/28)

Ýri cüsseli develeri size Allah´ýn iþaretlerinden kýldýk, sizler için onlarda bir hayýr vardýr. Öyleyse, onlar bir dizi halinde (veya saf tutmuþcasýna ayakta durup) boðazlanýrken Allah´ýn adýný anýn; yanlarý üzerine yattýklarý zaman da onlardan yiyin kanaatkara ve isteyene yedirin. Ýþte böyle, onlara sizin için boyun eðdirdik umulur ki þükredersiniz. (22/36)

Sizden faziletli ve varlýklý olanlar yakýnlara yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasýnlar, affetsinler ve hoþgörsünler. Allah´ýn sizi baðýþlamasýný sevmez misiniz Allah, baðýþlayandýr esirgeyendir. (24/22)

Ýçinizde evli olmayanlarý kölelerinizden ve cariyelerinizden salih olanlarý evlendirin. Eðer fakir iseler, Allah kendi fazlýndan onlarý zengin eder. Allah, geniþ (nimet sahibi)dir bilendir. (24/32)

Öyleyse yakýnlara hakkýný ver, yoksula da, yolcuya da. Allah´ýn yüzünü (rýzasýný) isteyenler için bu daha hayýrlýdýr ve felaha erenler onlardýr. (30/38)

Ey insanlar, siz Allah´a (karþý fakir olan) muhtaçlarsýnýz; Allah ise Ðaniy (hiçbir þeye ihtiyacý olmayan)dýr Hamid (övülmeye layýk)týr. (35/15)

Ýþte sizler böylesiniz; Allah yolunda infak etmeye çaðrýlýyorsunuz; buna raðmen sizden kimi cimrilik ediyor. Kim cimrilik ederse, artýk o ancak kendi nefsine cimrilik eder. Allah, ise Ðaniy (hiçbir þeye ihtiyacý olmayan)dýr; fakir olan sizlersiniz. Eðer siz, yüz çevirecek olursanýz sizden baþka bir kavmi getirip-deðiþtirir. Sonra onlar sizin benzeriniz de olmazlar. (47/38)

Onlarýn mallarýnda dilenip-isteyen (ve iffetinden dolayý istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardý. (51/19)

Hayýr biz büsbütün yoksun býrakýldýk. (56/67)

Allah´ýn o (fethedilen) þehir halkýndan Resûlü´ne verdiði fey Allah´a Resûl´e (ve Resûl´e) yakýn akrabalýðý olanlara yetimlere yoksullara ve yolda kalmýþlara aittir. Öyle ki, (bu mallar ve servet) sizden zengin olanlar arasýnda dönüp-dolaþan bir devlet olmasýn. Resûl, size ne verirse artýk onu alýn sizi neden sakýndýrýrsa artýk ondan sakýnýn ve Allah´tan sakýnýp korkun. Þüphesiz Allah, cezasý (ikâbý) pek þiddetli olandýr. (59/7)

(Bundan baþka bu mallar) Hicret eden fakirleredir ki, onlar Allah´tan bir fazl (lütuf ve ihsan) arayýp Allah´a ve O´nun Resûlü´ne yardým ederlerken yurtlarýndan ve mallarýndan sürülüp-çýkarýlmýþlardýr. Ýþte bunlar, sadýk olanlar bunlardýr. (59/8)

"Bugün sakýn oraya hiçbir yoksul girip de karþýnýza çýkmasýn." (68/24)

"Hayýr biz (herþeyden ve bütün servetimizden) yoksun býrakýldýk." (68/27)

Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdý. (69/34)

Yoksul ve yoksun olan(lar)için. (70/25)

Yoksula yedirmezdik. (74/44)

Yoksula yedirmek için birbirinizi teþvik etmiyorsunuz. (89/18)

Veya sürünen bir yoksulu. (90/16)

Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi (93/8)

Ýsteyip-dileneni azarlayýp-çýkýþma. (93/10)

Yoksulu doyurmayý teþvik etmeyen odur. (107/3)

Ynt: Fakirlik ve Fakirler By: RAMAZAN 7/D Date: 02 Eylül 2016, 19:42:48
Es Selamün Aleyküm . Ýhtiyacý olana , yoksula yardým eli uzatabilecek durumdaysak  , hemen kardeþimize o muhabbet dolu yardým elimizi uzatmalýyýz. ALLAH-u Teâla gizli ve açýk yapýlan tüm hayrý bilir .
ALLAH-u Teâla bizlere merhamet , þefkat , iman ve sevgi dolu bir kalp nasip etsin.

ALLAH cc razý olsun
Ynt: Fakirlik ve Fakirler By: ceren Date: 02 Eylül 2016, 20:52:07
Aleykumselam.Rizki rabbimden bekleyen ve fakirlik karþýsýnda sabir cekip allahdan zenginliði alan kullardan olalim inþallah...

radyobeyan