Hz.Hasan By: ayten Date: 05 Ekim 2010, 01:04:58
66)Cennet gençlerinin efendisi: Hz. HASAN
Peygamber efendimizin, "Cennet gençlerinin seyyidi, efendisidir" buyurduðu, torunu Hz. Hasan, 625 senesinin Ramazan ayýnýn ortasýnda doðdu. Peygamber efendimiz, kulaðýna ezan ve ikamet okuyup, ismini Hasan koydu. Doðumunun yedinci günü akika olarak iki tane koç kesti. Saçýný da kestirip, aðýrlýðýnca gümüþ sadaka verdi.
Hep Onu Tutuyorsunuz
Âlemlerin efendisi olan sevgili Peygamberimizin terbiyesiyle yetiþip, büyüyen Hz. Hasan, mükemmel bir tahsil ve terbiye gördü. Peygamberimiz, Hz.Hasan'ý çok sever, ona þefkatle muamele ederdi.
Bir defasýnda Hz. Hasan, kardeþi Hz. Hüseyin ile Resulullahýn huzurunda güreþiyorlardý. Resulullah efendimiz, Hz. Hasan'ý teþvik buyurdular. Anneleri Fatýma-tüz-Zehra, babasýna dedi ki:
-Ya Resulallah! Hasan büyüktür, hep onun tarafýný tutuyorsunuz. Hâlbuki küçüðe yardýmcý olmak daha uygun deðil midir?
Bunun üzerine buyurdular ki:
-Ya Fatýma! Cebrail aleyhisselam, Hüseyin'e yardým ediyor.
Ebu Eyyûb-el-Ensarî, Hasan ile Hüseyin'in, Resulullahýn huzurunda oynadýklarý sýrada huzurlarýna girince dedi ki:
- Ya Resulallah! Sen bunlarý çok mu seviyorsun?
Peygamber efendimiz de buyurdu ki:
- Nasýl sevmem. Bunlar benim dünyada öpüp, kokladýðým iki reyhanýmdýr.
Ebu Hureyre'nin naklettiðine göre, birgün Resulullah efendimiz Hz. Hasan'ý kucaðýna oturtmuþtu. O da mübarek sakallarýyla oynuyordu. Resulullah efendimiz üç defa buyurdu ki:
- Ben bunu çok seviyorum. Sen de sev! Onu sevenleri de sev!
Hz. Hasan henüz akýl ve balið olmadan Resulullaha biat eden çocuklardandý. Sekiz yaþýna geldiði zaman, 632'de, önce dedesi, sonra da annesi Fatýma-tüz-Zehra vefat edince, yetim kaldý. Bundan sonra da babasý Hz. Ali'nin terbiyesinde büyüdü.
Abdullah bin Sebe taraftarlarý fitne çýkarýp, Hz. Osman'ýn evini sardýklarý zaman, onun imdadýna gitti. Babasýnýn þehit olmasýndan sonra, altý ay halifelik yaptý.
Hz. Hasan daha küçük yaþtayken, Resulullah efendimizin; “Bu oðlum seyyiddir. Ümit ederim ki, Allahü teâlâ onun vasýtasýyla iki tarafýn arasýný bulur” hadis-i þerifine mazhar oldu.
Cennet Gençlerinin Büyüðü
Hz. Hasan, zevcesi Cade binti Eþas tarafýndan, 669 senesinde zehirlenerek þehit edildi. Cenaze namazýný Said bin As kýldýrdý. Kardeþi Hz. Hüseyin tarafýndan Medine-i münevveredeki Bakî kabristanlýðýna defnedildi.
Hz. Hasan hakkýnda sevgili Peygamberimiz; “Hasan ile Hüseyin, cennet gençlerinin büyüðüdür. Babalarý onlardan efdaldir” buyurdu.
Onbeþ erkek ve sekiz kýz evladý olan Hz. Hasan'ýn soyundan gelenlere Þerif denir. Resulullah efendimizin soyu, Hz. Hasan ve kardeþi Hz. Hüseyin'in çocuklarý ile devam etmiþtir.
Peygamber efendimiz birgün Hasan, Hüseyin, Fatýma ve Ali’yi, abasý altýna alýp, Ahzâb suresinin 33. ayetini okuyup; "Ey ehl-i beytim! Allahü teâlâ sizlerden ricsi, her kusur ve kirleri gidermek istiyor ve sizi tam bir taharet ile temizlemek irade ediyor" buyurduktan sonra, þunlarý ilave ettiler: “Allahým! Benim ehl-i beytim bunlardýr!”
Her müslümanýn sevmesi lazým gelen ehl-i beytten olan Hz. Hasan, beyaz ve güzel yüzlü olup, yüzü Resulullaha çok benzeyen yedi kiþiden birisidir. Resulullah efendimize ondan daha çok benzeyen kimse yoktu.
Resulullaha benziyor.
Birgün Hz. Ebu Bekir, ikindi namazýný kýldýktan sonra, yolda oynayan Hz. Hasan’ýn yanýna gitti. Onu omuzlarýna aldý. Hz. Ali’ye buyurdu ki:
- Ya Ali! Sana deðil de, tamamen Resulullah efendimize benziyor.
Bunun üzerine, Hz. Ali tebessüm etti.
Hilm, yani yumuþaklýk, rýza, sabýr ve kerem, yani cömertlik sahibiydi. Ýki defa her þeyini Allah rýzasý için daðýttý.
Bir kiþinin, münacatýnda; “Ya Rabbî! Bana on bin altýn ihsan eyle!” dediðini iþitince, aceleyle evine gitti ve adamýn münacatýnda istediðini gönderdi.
Bol sadaka verirdi. Alýþ-veriþlerinde pazarlýk eder, ucuz almaya çalýþýrdý. Kendisine dediler ki:
- Bir günde binlerce dirhem sadaka veriyorsun da bir þey satýn alýrken niçin uzun uzun pazarlýk edip yoruluyorsun?
-Verdiklerimi Allah rýzasý için veriyorum. Ne kadar versem yine azdýr. Fakat alýþ-veriþte aldanmak, aklýn ve malýn noksan olmasýdýr.
Aldýðý bir hediyeye deðerinden fazla karþýlýk verirdi. Yirmi beþ kere yaya olarak hacca gitti. Bir gün Abdullah bin Zübeyr ile yola çýkmýþtý. Bir hurmalýkta dinlendiler. Abdullah bin Zübeyr dedi ki:
- Aðaçta hurma olsaydý, iyi olurdu.
Hz. Hasan, sessizce duâ etti. Bir aðaç hemen yeþerip hurma ile doldu. Orada bulunanlar; “Bu sihirdir” dediler. Hz. Hasan buyurdu ki:
-Hayýr, sihir deðil, Resulullahýn torununun kabul olan duâsý ile Cenab-ý Hak yaratmýþtýr.
Hz. Hasan, kýzýna ve yeðenlerine nasihat eder; “Ýlme çalýþýnýz! Ezber zorunuza gidiyorsa, yazýnýz ve evlerinize götürünüz” buyururdu.
Aslýnda Ben Bilmiyormuþum
Hz. Hasan ve Hüseyin bir gün çölde gidiyorlardý. Bir ihtiyarýn abdest aldýðýný gördüler. Abdesti doðru almýyor, þartlarýna uymuyordu. Yaþlý olduðu için, “Böyle abdest sahih olmaz” demeye sýkýldýlar. Yanýna giderek dediler ki:
-Mübarek efendim! Birbirimizden daha iyi abdest aldýðýmýzý söylüyoruz. Birer abdest alalým. Hangimizin haklý olduðunu bize bildirir misiniz?
Önce Hz. Hasan, sonra Hz. Hüseyin güzel bir abdest aldýlar. Aldýklarý abdest tamamen birbirinin aynýydý. Ýhtiyar, dikkatle baktý ve sonra dedi ki:
-Evlatlarým! Aldýðýnýz abdestin birbirinden hiçbir farký yok. Aslýnda ben abdest almasýný bilmiyormuþum. Abdest almasýný þimdi sizden öðrendim.
Ynt: Hz.Hasan By: Bilal2009 Date: 14 Ocak 2019, 17:57:18
Esselamu aleyküm Rabbim paylaþým için razý olsun Rabbim bizleri Peygamberimiz in ve sahabe efendilerimizin yolundan ayýrmasýn