Fatima Binti Esed By: ayten Date: 02 Ekim 2010, 16:51:55
7)Hz. Ali’nin annesi: FÂTÝMA BÝNTÝ ESED
Fâtima binti Esed, Ýslâm’ýn baþlangýcýnda Müslüman olmuþtur. Resulullah efendimiz, Ýslâmiyet’i, önceleri açýktan açýða bildirmedi. Üç yýl bir gizlilik devresi geçti. Tedrici, yani yavaþ yavaþ bir yol takip ediliyordu.
Ahiret ile Korkut!
Üç sene sonra, nihayet Ýslâmiyet’i açýktan bildirme zamaný gelmiþti. Nereden ve kimden baþlanacaðý Resul-i ekreme vahiy ile bildirildi. Allahü teâlâ Þuara suresinin 214. ayet-i kerimesinde þöyle buyurmaktadýr:
وَاَنْذِرْ عَشيرَتَكَ الْاَقْرَبينَ
“Ey Resulüm, sen, önce en yakýn akraba ve hýsýmlarýný Allah’ýn dinine davet ederek, ahiret azabý ile korkut!”[792]
Resulullah efendimiz, akrabalarýný bir araya topladýktan sonra, onlara þu konuþmayý yaptý:
-Hamd ancak Allahü teâlâya mahsustur. O’na hamdederim. Ancak O’ndan yardým isterim. Yalnýz O’na inanýr, O’na güvenirim. Ben gözümle görmüþ gibi bilir ve size de þunu bildiririm ki; Allahü teâlâdan baþka ilâh yoktur. O birdir, eþi ve ortaðý yoktur. Sizi O’ndan baþka ilah olmayan, Allahü teâlâya iman etmeye davet ediyorum.
Ben O’nun bütün insanlara gönderdiði, son Peygamberiyim. Vallahi siz, uykuya daldýðýnýz gibi öleceksiniz. Uykudan uyandýðýnýz gibi de diriltilecek ve bütün yaptýklarýnýzdan hesaba çekileceksiniz.
Ýyiliklerinizin karþýlýðýnda iyilik, kötülüklerinizin karþýlýðýnda ceza göreceksiniz. Bu da ya devamlý Cennette veya devamlý Cehennemde kalmaktýr. Ýnsanlarý ahiret azabýyla korkuttuðum ilk kimseler, sizlersiniz.
Ey Abdülmuttaliboðullarý! Ben size çok üstün ve kýymetli, dünya ve âhiretiniz için faydalý þeyler getirdim. Araplar içerisinde kavmine bundan daha hayýrlýsýný getiren bir kimse bilmiyorum.
Ben sizi, dile kolay, hafif ve mizanda aðýr gelecek iki kelimeye davet ediyorum. O da, “Eþhedü en la ilahe illallah ve eþhedü enne Muhammeden abdühü ve resulüh” [Allahü teâlâdan baþka ilâh olmadýðýna ve Muhammedin O’nun kulu ve Resulü olduðuna þehadet ederim] demenizdir.
Kim Yardýmcým Olur?
Resulullah efendimiz akrabalarýna bu konuþmalarý yapýnca, birçoðu Müslüman oldu. Hz. Fâtýma binti Esed de bunlar arasýnda idi. Kendisinden önce veya daha sonra olmak üzere, Zevci Ebû Talib’in dýþýnda, bütün çocuklarý da Ýslâm’ý kabul ettiler. Hatta Resûl-i Ekrem efendimiz, yakýn akrabalarýna konuþmalar yapýp, “O hâlde, hanginiz bu yolda bana tâbi olup, vezirim ve yardýmcým olur?” buyurunca, henüz, 12-13 yaþlarýnda bulunan Hz. Ali hemen ayaða kalkmýþ, Resul-i Ekrem de ona, "Sen otur" buyurmuþtu.
Resulullah efendimiz, bu suallerini üç defa tekrar etmiþler, üçünde de hemen cevap Hz. Ali’den gelmiþti. Hz. Ali bu suallere söyle cevap vermiþti:
- Ya Resulallah! Her ne kadar yaþça en küçük ben isem de, sana ben yardýmcý olurum.
Hz. Ali’nin, daha oniki, onüç yaþlarýnda iken, Resulullah efendimize, hiç kimseden korkmadan, çekinmeden, bu yolun yolcusuyum, gönül vermiþlerdenim manasýndaki bu sözleri, Resul-i Ekrem efendimizi son derece sevindirdi. Ýþte Allahü teâlâ, Hz. Fatýma binti Esed’e böyle salih evlatlar vermiþti.
Gül Yaðýyla Yaðlardý
Hz.Fatýma binti Esed üstün bir ahlaka sahipti. Güzel ahlaký vardý. Yaþayýþý mükemmel, Resul-i Ekrem efendimizin yanýnda itibarlý bir hanýmefendi idi. Peygamberimizin sevgisine kavuþma bahtiyarlýðýna eriþmiþti.
Resulullah efendimiz onu methetmiþlerdi. Fatýma binti Esed, çocukluðundan beri Peygamberimize çok yakýnlýk göstermiþ, Ondan hiçbir yardýmý esirgememiþtir. Resulullah efendimiz, Ebu Talib’den sonra, kendilerine en fazla yakýnlýk gösterenin Fatýma binti Esed olduðunu buyurmuþlardýr.
Hz. Fatýma binti Esed, Resul-i Ekremin bakýmýnda çok titizlik göstermiþti. Kendi çocuklarý dururken, önce Resulullahý doyururdu. Kendi çocuklarýnýn temizliðinden önce, Onun mübarek baþýný tarar, mübarek saçlarýný gül yaðýyla yaðlardý. Bu yüzden Resul-i Ekrem efendimiz, onun için, "O benim annemdi" buyurmuþlardý. Bu bildirilen sözün, iki cihanýn Efendisinin mübarek aðzýndan çýkmasý, Fatýma binti Esed için büyük bir saadet idi.
Zaman akýp gitmiþ, Fatýma binti Esed’in ömrü de sona ermiþti. Peygamberimiz, gömleðini sýrtýndan çýkararak, Fatýma binti Esed’e kefen yaptýrmýþtý. Bilahare Peygamber efendimiz, Fatýma binti Esed’e Cennet elbiselerinin giydirilmesi için böyle yaptýklarýný söylemiþlerdir.
Cenaze namazýný da kýldýrdýktan sonra buyurdular ki:
- Allahü teâlânýn emriyle, yetmiþ bin melek onun cenaze namazýný kýldýlar.
Cenaze namazý kýlýnmýþ, artýk defnedilecekti. Resulullah efendimiz bizzat kendileri kabre indiler. Kabir hayatýnýn rahat ve hoþ olmasý için, kabrin köþelerini geniþletir gibi iþaret buyurdular. Kabirden çýkýnca gözleri yaþarmýþ, gözlerinden akan yaþlar kabre damlamýþtý.
Peygamberlerin Hakký Ýçin
Orada bulunan Hz. Ömer ve baþkalarý, Resulullahýn, Fatýma binti Esed’den baþka hiçbir kimseye böyle yapmadýðýný söylemiþlerdir. Bundan sonra Resul-i Ekrem efendimiz, Fatýma binti Esed için þöyle duâ buyurmuþlardýr:
-Allahü teâlâ seni maðfiret etsin, baðýþlasýn, seni mükâfatlandýrsýn. Ey annem! Allahü teâlâ sana rahmet eylesin. Kendin aç iken beni doyurdun. Kendin giymez, bana giydirir; yemez, bana yedirirdin. Dirilten de, öldüren de Allahü teâlâdýr. O daima diridir. O ölmez.
Allahým! Annem Fatýma binti Esed’i affeyle, baðýþla. Ona hüccetini bildir. Kabrini geniþlet. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allahým! Ben Peygamberin ve geçmiþ Peygamberlerin hakký için bu duâmý kabul buyur.