Dostluk By: sidretül münteha Date: 23 Eylül 2010, 15:04:22
Dostluk
Dost ve dostluk dediðimiz, çokluk ruhlarýmýzýn beraber olmasýný saðlayan bir raslantý ya da zorunlulukla edindiðimiz ilintiler, yakýnlýklardýr. Benim anlattýðým dostlukta ruhlar o kadar derinden uyuþmuþ, karýþmýþ kaynaþmýþtýr ki onlarý birleþtiren dikiþi silip süpürmüþ ve artýk bulamaz olmuþlardýr. Onu (Etienne de la Boetie: Montaigne'in en iyi dostu. Ýyi yürekliliði ve bazý þiirleriyle tanýnmýþtýr.) niçin sevdiðimi bana söyletmek isterlerse bunu ancak þöyle anlatabilirim sanýyorum: Çünkü o, o idi; ben de bendim.
Ruhlarýmýz o kadar sýký bir birliktelikle yürüdü, birbirini o kadar coþkun bir sevgiyle seyretti ve en gizli yanlarýna kadar birbirine öyle açýldýlar ki ben onun ruhunu benimki kadar tanýmakla kalmýyor, kendimden çok ona güvenecek hale geliyordum.
Öteki sýradan dostluklarý buna benzetmeye kalkýþmayýn: Onlarý, hem de en iyilerini ben de herkes kadar bilirim. O dostluklarda insanýn, eli dizginde yürümesi gerekir: Aradaki bað, güvensizliðe hiç yer vermeyecek kadar düðümlenmiþ deðildir. Chilon (Eski Yunanistan'ýn ünlü bilgelerinden biri.) dermiþ ki: «Onu (dostunuzu), bir gün kendisinden nefret edecekmiþ gibi sevin; ondan, bir gün kendisini sevecekmiþ gibi nefret edin.» Benim anlattýðým yüksek ve yalýn dostluk için hiç yerinde olmayan bu davranýþ, öteki dostluklara uyabilir. Bunlar için, Aristoteles'in sýk sýk tekrarladýðý þu sözü de kullanabiliriz: «Ey dostlarým, dünyada dost yoktur...»
Onsuz yorgun ve bezgin sürüklenip gidiyorum: Tattýðým zevkler bile, beni avutacak yerde ölümünün acýsýný daha fazla artýrýyor. Biz her þeyde birbirimizin yarýsý idik; þimdi ben onun payýný çalar gibi oluyorum:
Mademki zamansýz bir ölüm seni, ruhumun yarýsý olan seni alýp götürdü, yeryüzünde varlýðýmýn yarýsýndan, en aziz parçasýndan yoksun yaþamakta ne anlam var? O gün ikimiz birden öldük.
Ne yapsam, ne düþünsem onun eksikliðini duyuyorum. O da benim için elbette ayný þeyi duyardý. Çünkü o, diðer bütün deðerlerinde olduðu gibi dostluk duygusunda da benden kat kat üstündü.
Montaigne