Kuranda Yemin By: hafýz_32 Date: 22 Eylül 2010, 21:55:06
Kuran´da Yemin
ÝNSANLAR HANGÝ YEMÝNLERÝNDEN SORUMLU TUTULACAKLARAllah sizi, yeminlerinizdeki ´rastgele söylemelerinizden, boþ, amaçsýz sözler´den dolayý sorumlu tutmaz; fakat kalplerinizin kazandýklarýndan dolayý sorumlu tutar. Allah baðýþlayandýr, yumuþak davranandýr. (Bakara Suresi, 225)RASTGELE SÖYLENEN YEMÝNLERAllah sizi, yeminlerinizdeki ´rastgele söylemelerinizden, boþ sözlerden´ dolayý sorumlu tutmaz, ancak yeminlerinizle baðladýðýnýz sözlerden dolayý sizi sorumlu tutar. Onun (yeminin) keffareti, ailenizdekilere yedirdiklerinizin ortalamasýndan on yoksulu doyurmak ya da onlarý giydirmek veya bir köleyi özgürlüðüne kavuþturmaktýr. (Bunlara imkan) Bulamayan (için) üç gün oruç (vardýr.) Bu, yemin ettiðinizde (bozduðunuz) yeminlerinizin keffaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz. Allah, size ayetlerini böyle açýklar, umulur ki þükredersiniz. (Maide Suresi, 89)VASÝYET VE ÞAHÝTLÝKTE YEMÝNAnne-babanýn ve yakýnlarýn geride býraktýklarýndan ve her birine mirasçýlar kýldýk. Yeminlerinizin (akid ile) baðladýðý kimselere de kendi paylarýný verin. Þüphesiz, Allah, herþeye þahid olandýr. (Nisa Suresi, 33)
Ey iman edenler, sizden birinize ölüm gelip çattýðý zaman, vasiyet hazýrlanýþýnda, aranýzda içinizden adaletli iki kiþiyi (þahid tutun.) Veya yolculukta olup size ölüm musibeti gelip çatarsa, sizden olmayan baþka iki kiþiyi (þahid tutun. Ýkisini) Þayet kuþkulanacak olursanýz namazdan sonra alýkoyarsýnýz, onlar da (size): "Akraba dahi olsa onu (yeminimizi) hiçbir deðere deðiþtirmeyeceðiz ve Allah´ýn þahidliðini gizlemeyeceðiz. Aksi takdirde biz elbette günahkarlardan oluruz." diye Allah adýna yemin etsinler. Eðer o ikisi aleyhinde kesin olarak günahý hak ettiklerine iliþkin bilgi sahibi olunursa, bu durumda haksýzlýða uðrayanlardan iki kiþi -ki bunlar buna daha hak sahibidirler- öbürlerinin yerine geçerler ve: "Bizim þehadetimiz o ikisinin þehadetinden þüphesiz daha doðrudur. Biz haddi aþmadýk, yoksa gerçekten zulmedenlerden oluruz" diye Allah´a yemin ederler. Bu, gerektiði gibi þahidliði yapmalarýna veya yeminlerinden sonra yeminlerin reddedilmesinden korkmalarýna daha yakýndýr. Allah´tan korkup-sakýnýn ve dinleyin. Allah, fasýklar topluluðunu hidayete erdirmez. (Maide Suresi, 106-108)
Kendi eþlerine (zina suçu) atan ve kendileri dýþýnda þahidleri bulunmayanlar ise, onlardan da her birinin þahidliði, Allah adýna dört (kere yemin) ile kendisinin hiç þüphesiz doðru söyleyenlerden olduðuna þahidlik etmektir. (Nur Suresi, 6)YEMÝNLERÝNÝ BAHANE EDEREK ÝYÝLÝK YAPMAYA ENGEL KILANLARBir de yeminlerinizi bahane ederek; iyilik yapmanýz, sakýnmanýz ve insanlarýn arasýný düzeltmenize Allah´ý engel kýlmayýn. Allah iþitendir, bilendir. (Bakara Suresi, 224)YEMÝNLERÝNÝ BÝR BOZGUNCULUK UNSURU YAPARAK KULLANANLARBir ümmet diðer bir ümmetten (sayýca ve malca) daha geliþkindir diye, yeminlerinizi kendi aranýzda bir bozuculuk unsuru yaparak, ipini kuvvetle eðirdikten sonra bozup-çözen (kadýn) gibi olmayýn. Þüphesiz Allah, sizi bununla imtihan etmektedir. Kýyamet günü hakkýnda ihtilafa düþtüðünüz þeyi size muhakkak açýklayacaktýr. (Nahl Suresi, 92)
Yeminlerinizi kendi aranýzda, bir bozuculuk unsuru edinmeyin; sonra sapasaðlam basan ayak kayar ve Allah´ýn yolundan alýkoyduðunuz için kötülüðü tadarsýnýz. (Ayrýca) Büyük azab da sizin içindir. (Nahl Suresi, 94)YEMÝNLERÝNÝ SÝPER EDÝNENLEROnlar, yeminlerini bir siper edindiler, böylece Allah´ýn yolundan alýkoydular. Artýk onlar için alçaltýcý bir azab vardýr. (Mücadele Suresi, 16)
Onlar, yeminlerini bir siper edinip Allah´ýn yolundan alýkoydular. Doðrusu ne kötü þey yapýyorlar. (Münafikun Suresi, 2)YEMÝNLERÝNÝ AZ BÝR DEÐERE KARÞI SATANLARIN DURUMUAllah´ýn ahdini ve yeminlerini az bir deðere karþýlýk satanlar... Ýþte onlar; onlar için ahirette hiçbir pay yoktur, kýyamet gününde Allah onlarla konuþmaz, onlarý gözetmez ve onlarý arýndýrmaz. Ve onlar için acý bir azab vardýr. (Al-i Ýmran Suresi, 77)YEMÝNLERÝNÝ BOZANLARVe eðer antlaþmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hýnç besleyip-saldýrýrlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpýþýn. Çünkü onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar. Yeminlerini bozan, elçiyi (yurdundan) sürmeye çabalayan ve sizinle ilk defa (savaþa) baþlayan bir toplulukla savaþmaz mýsýnýz? Korkuyor musunuz onlardan? Eðer inanýyorsanýz, kendisinden korkmanýza Allah daha layýktýr. (Tevbe Suresi, 12-13)
Ahidleþtiðiniz zaman, Allah´ýn ahdini yerine getirin, pekiþtirdikten sonra yeminleri bozmayýn; çünkü Allah´ý üzerinize kefil kýlmýþsýnýzdýr. Þüphesiz Allah, yaptýklarýnýzý bilir. Bir ümmet diðer bir ümmetten (sayýca ve malca) daha geliþkindir diye yeminlerinizi kendi aranýzda bir bozuculuk unsuru yaparak ipini kuvvetle eðirdikten sonra bozup-çözen (kadýn) gibi olmayýn. Þüphesiz Allah sizi bununla imtihan etmektedir. Kýyamet günü hakkýnda ihtilafa düþtüðünüz þeyi size muhakkak açýklayacaktýr. (Nahl Suresi, 91-92)YALAN YERE YEMÝN EDENLERÖyleyse, nasýl olur da, kendi ellerinin sunduklarý sonucu, onlara bir musibet isabet eder, sonra sana gelerek: "Kuþkusuz, biz iyilikten ve uzlaþtýrmaktan baþka bir þey istemedik" diye Allah´a yemin ederler? (Nisa Suresi, 62)
Ýman edenler: "Olanca yeminleriyle elbette sizlerle birlik olduklarýna iliþkin Allah´a yemin edenler bunlar mýdýr? Onlarýn bütün yapýp-ettikleri boþa çýkmýþtýr, böylece hüsrana uðrayanlar olmuþlardýr." derler. (Maide Suresi, 53)
(Þeytan)Ve: "Gerçekten ben size öðüt verenlerdenim" diye yemin de etti. (Araf Suresi, 21)
Eðer yakýn bir yarar ve orta bir sefer olsaydý, onlar mutlaka seni izlerlerdi. Ama zorluk onlara uzak geldi. "Eðer güç yetirseydik muhakkak seninle birlikte (savaþa) çýkardýk." diye sana Allah adýna yemin edecekler. Kendi nefislerini helaka sürüklüyorlar. Allah onlarýn gerçekten yalan söylediklerini biliyor. (Tevbe Suresi, 42)
Sizi hoþnut kýlmak için Allah´a yemin ederler; oysa mü´min iseler, hoþnut kýlýnmaya Allah ve elçisi daha layýktýr. (Tevbe Suresi, 62)
Onlara geri döndüðünüzde kendilerinden vazgeçmeniz için Allah´a and içecekler. Artýk siz onlara sýrt çevirin. Onlar gerçekten pistirler. Kazanmakta olduklarýnýn bir cezasý olarak, barýnma yerleri cehennemdir. Kendilerinden hoþnut olmanýz için size yemin ederler. Siz onlardan hoþnut olsanýz bile þüphesiz Allah, fasýklar topluluðundan hoþnut olmaz. (Tevbe Suresi, 95-96)
Dediler ki: "Andolsun, biz, birbirini kollayan bir topluluk iken, kurt onu yerse, bu durumda þüphesiz kayba uðrayan (aciz) kimseler oluruz." (Yusuf Suresi, 14)
Yeminlerinin olanca gücüyle Allah´a and içtiler; eðer sen onlara emredersen (savaþa) çýkacaklar diye. De ki: "And içmeyin, bu bilinen (örf üzere) bir itaattýr. Allah, yaptýklarýnýzdan haberdârdýr." (Nur Suresi, 53)
Yeminlerinin olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarýcý-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin herhangi birinden mutlaka daha doðru olacaklarýna dair, Allah´a and içtiler. Ancak onlara bir uyarýcý-korkutucu geldiðinde (bu,) nefretlerinden baþkasýný artýrmadý. (Fatýr Suresi, 42)
Allah´ýn kendilerine karþý gazablandýðý bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinenleri görmedin mi? Onlar, ne sizdendirler, ne onlardan. Kendileri de (açýkça gerçeði) bildikleri halde, yalan üzere yemin ediyorlar. (Mücadele Suresi, 14)
Onlarýn tümünü Allah´ýn dirilteceði gün, sizlere yemin ettikleri gibi O´na da yemin edeceklerdir ve kendilerinin bir þey üzerine olduklarýný sanacaklardýr. Dikkat edin; gerçekten onlar, yalan söyleyenlerin ta kendileridir. (Mücadele Suresi, 18)
Þunlarýn hiçbirine itaat etme: Yemin edip duran, aþaðýlýk, (Kalem Suresi,10)ÝNKARCILARIN GEÇERSÝZ YEMÝNLERÝKendilerine Allah´ýn bir rahmet eriþtirmeyeceðine yemin ettiðiniz kimseler bunlar mýydý? (Cennettekilere de) Girin cennete. Sizin için korku yoktur ve mahzun olmayacaksýnýz." (Araf Suresi, 49)
Yoksa sizin için üzerimizde kýyamete kadar sürüp gidecek bir yemin mi var ki siz ne hüküm verirseniz o, mutlaka sizin kalacak, diye. (Kalem Suresi, 39)
Olanca yeminleriyle: "Öleni Allah diriltmez" diye yemin ettiler. Hayýr; bu, O´nun üzerinde hak olan bir vaattir, ancak insanlarýn çoðu bilmezler. (Nahl Suresi, 38)
"Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki atalarýmýza yapýlmýþtý; bu, geçmiþlerin uydurma masallarýndan baþka birþey deðildir." (Müminun Suresi, 83)ÞEYTANIN ÝNSANLARI SAPTIRMAYA ANT ÝÇMESÝDedi ki: "Rabbim, beni kýþkýrttýðýn þeye karþýlýk, andolsun, ben de yeryüzünde onlara, (sana baþkaldýrmayý ve dünya tutkularýný) süsleyip-çekici göstereceðim ve onlarýn tümünü mutlaka kýþkýrtýp-saptýracaðým." (Hicr Suresi, 39)ÝNANMADIKLARI HALDE MÜMÝN OLDUKLARINA DAÝR YALAN YERE YEMÝN EDENLERAllah´ýn kendilerine karþý gazablandýðý bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinenleri görmedin mi? Onlar, ne sizdendirler, ne onlardan. Kendileri de (açýkça gerçeði) bildikleri halde, yalan üzere yemin ediyorlar. (Mücadele Suresi, 14)
Olanca yeminleriyle, eðer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarýna dair Allah´a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah katýndadýr; onlara (mucizeler) gelse de kuþkusuz inanmayacaklarýnýn þuurunda deðil misiniz? (En´am Suresi, 109)
Gerçekten sizden olduklarýna dair Allah adýna yemin ederler. Oysa onlar sizden deðildirler. Ancak onlar ödleri kopan bir topluluktur. (Tevbe Suresi, 56)
Zarar vermek, inkârý (pekiþtirmek), mü´minlerin arasýný ayýrmak ve daha önce Allah´a ve elçisine karþý savaþaný gözlemek için mescid edinenler ve: "Biz iyilikten baþka birþey istemedik" diye yemin edenler (var ya,) Allah onlarýn þüphesiz yalancý olduklarýna þahidlik etmektedir. (Tevbe Suresi, 107)
Yeminlerinin olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarýcý-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin herhangi birinden mutlaka daha doðru olacaklarýna dair, Allah´a ant içtiler. Ancak onlara bir uyarýcý-korkutucu geldiðinde (bu,) nefretlerinden baþkasýný artýrmadý. (Fatýr Suresi, 42)KADINLARA ZÝHARDA BULUNMAK ÝÇÝN YAPILAN YEMÝNÝN HÜKMÜSizden kadýnlarýna "zýhar"da bulunanlar (bilsinler ki, kadýnlarý) onlarýn anneleri deðildir. Anneleri, yalnýzca kendilerini doðuranlardýr. Þüphesiz onlar, çirkin ve yalan söylemektedirler. Gerçekten Allah, çok affeden, çok baðýþlayandýr. Kadýnlarýna "zýhar"da bulunanlar, sonra söylediklerinden geri dönenlerin, birbirleriyle temas etmeden önce bir köleyi özgürlüðüne kavuþturmalarý gerekir. Ýþte size bununla öðüt verilmektedir. Allah, yaptýklarýnýzý haber alandýr. (Mücadele Suresi, 2-3)
Allah, bir adamýn kendi (göðüs) boþluðu içinde iki kalp kýlmadý ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptýðýnýz (zýharda bulunduðunuz) eþlerinizi sizin anneleriniz yapmadý, evlatlýklarýnýzý da sizin (öz) çocuklarýnýz saymadý. Bu, sizin (yalnýzca) aðzýnýzla söylemenizdir. Allah ise, hakký söyler ve (doðru olan) yola yöneltip-iletir. (Azhab Suresi, 4)EÞLERÝNDEN UZAKLAÞMAYA YEMÝN EDENLERÝN HÜKMÜKadýnlarýndan uzaklaþmaya yemin edenler için dört ay bekleme süresi vardýr. Eðer (bu süre içinde eþlerine) dönerlerse, þüphesiz Allah, baðýþlayandýr, esirgeyendir. (Bakara Suresi, 226)YEMÝNÝN KEFARETÝAllah, yeminlerinizin (keffaretle) çözülmesini size farz (veya meþru) kýldý. Allah, sizin mevlanýz (sahibiniz, yardýmcýnýz)dýr. O, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Tahrim Suresi, 2)
Allah sizi yeminlerinizdeki ´rastgele söylemelerinizden boþ sözlerden´ dolayý sorumlu tutmaz ancak yeminlerinizle baðladýðýnýz sözlerden dolayý sizi sorumlu tutar. Onun (yeminin) keffareti ailenizdekilere yedirdiklerinizin ortalamasýndan on yoksulu doyurmak ya da onlarý giydirmek veya bir köleyi özgürlüðüne kavuþturmaktýr. (Bunlara imkan) Bulamayan (için) üç gün oruç (vardýr.) Bu yemin ettiðinizde (bozduðunuz) yeminlerinizin keffaretidir. Yeminlerinizi koruyunuz. Allah size ayetlerini böyle açýklar umulur ki þükredersiniz. (Maide Suresi, 89)ALLAH´IN ÜZERÝNE YEMÝN ETTÝÐÝ ÞEYLERRabbine andolsun, onlarýn tümüne (bunu) soracaðýz. (Hicr Suresi, 92)
Andolsun, onlarýn söylemekte olduklarýna karþý senin göðsünün daraldýðýný biliyoruz. (Hicr Suresi, 97)
Andolsun hikmetli Kur´an´a, (Yasin Suresi, 2)
Saflar halinde dizilenlere andolsun, haykýrýp sürükleyenlere, zikir okuyanlara, (Saffat Suresi, 1-3)
Sad, Zikir dolu Kur´an´a andolsun; (Sad Suresi, 1)
Apaçýk Kitab´a andolsun; (Zuhruf Suresi, 2)
Tozu dumana katýp savuran (rüzgar)lara, derken, aðýr yük taþýyan (bulut)lara. Sonra kolaylýkla akýp gidenlere, Sonra iþ(ler)i taksim edenlere andolsun. (Zariyat Suresi, 1-4)
´Özen içinde yollar ve yörüngelerle donatýlmýþ´ göðe andolsun; (Zariyat Suresi, 7)
Ýþte, göðün ve yerin Rabbine andolsun ki, þüphesiz, o (size va´dedilen) sizin (aranýzda) konuþtuklarýnýz kadar, elbette kesin bir gerçektir. (Zariyat Suresi, 23)
Tur´a andolsun. Satýr (satýr) dizili kitaba, yayýlmýþ ince deri üzerine; ma´mur eve, yükseltilmiþ tavana, kabarýp, tutuþan denize, (Tur Suresi, 1-6)
Battýðý zaman yýldýza andolsun; (Necm Suresi, 1)
Hayýr, yýldýzlarýn yer (mevki)lerine yemin ederim. Þüphesiz bu, eðer bilirseniz gerçekten büyük bir yemindir. (Vakýa Suresi, 75-76)
Nun. Kaleme ve satýr satýr yazdýklarýna andolsun. (Kalem Suresi, 1)
Hayýr; gördüklerinize yemin ederim, görmediklerinize de. (Hakka Suresi, 38-39)
Artýk, doðularýn ve batýlarýn Rabbine yemin ederim; Biz gerçekten güç yetireniz; (Mearic Suresi, 40)
Hayýr; aya andolsun, dönüp gittiði zaman geceye, aðardýðý zaman sabaha, (Müddessir Suresi, 32-34)
Hayýr, kalkýþ (kýyamet) gününe and ederim. Ve yine hayýr; kendini kýnayýp duran nefse de and ederim. (Kýyamet Suresi, 1-2)
Birbiri ardýnca gönderilenlere andolsun; derken kökünden koparýp savuranlara. Yaydýkça yayanlara. Böylece ayýrdýkça ayýranlara, zikr (vahy, öðüt) býrakanlara; (Mürselat Suresi, 1-5)
Ta en derinden acýyla sökerek çýkaranlara andolsun. Yumuþacýk çekip alanlara, yüzdükçe yüzerek gidenlere, öncü olarak yarýþýp geçenlere, derken iþi bir düzen içinde evirip çevirenlere, (Nazi´at Suresi, 1-5)
Artýk hayýr; yemin ederim (gündüz) sinip (gece) dönen (gezegen)lere, bir akýþ içinde yerini alanlara; kararmaya ilk baþladýðý zaman, geceye andolsun, ve nefes almaya baþladýðý zaman, sabaha; (Tekvir Suresi, 15-18)
Yoo, þafak-vaktine yemin ederim, geceye ve toplayýp-taþýdýðý þeylere, ondördüne girdiði zaman aya; (Ýnþikak Suresi, 16-18)
Burçlarý olan göðe andolsun, o vadedilen güne, þahid olana (görene) ve þahit olunana (görülene). (Büruc Suresi, 1-3)
Göðe ve Tarýk´a andolsun, Tarýk´ýn ne olduðunu sana bildiren nedir? (Karanlýðý) Delen yýldýzdýr. (Tarýk Suresi, 1-3)
Dönüþlü olan göðe andolsun. Yarýlan yere de. (Tarýk Suresi, 11-12)
Fecre andolsun, on geceye, çifte ve tek´e, akýp-gittiði zaman geceye, bunlarda, akýl sahibi olan için bir yemin var, deðil mi? (Fecr Suresi, 1-5)
Hayýr; bu þehre yemin ederim, ki sen, bu þehirde oturmakta iken, babaya ve doðan-çocuða da. (Beled Suresi, 1-3)
Güneþe ve onun parýltýsýna andolsun, onu izlediði zaman aya, onu (güneþ) parýldattýðý zaman gündüze, onu sarýp-örttüðü zaman geceye, göðe ve onu bina edene, yere ve onu yayýp döþeyene, nefse ve ona ´bir düzen içinde biçim verene´, sonra ona fücurunu (sýnýr tanýmaz günah ve kötülüðünü) ve ondan sakýnmayý ilham edene (andolsun). (Þems Suresi, 1-8 )
Sarýp-örttüðü zaman geceye andolsun, parýldayýp-aydýnlandýðý zaman gündüze, erkeði ve diþiyi yaratana; gerçekten sizin çabalarýnýz (çeliþkili, parça parça) darmadaðýnýktýr. (Leyl Suresi, 1-4)
Kuþluk vaktine andolsun, ´karanlýðý iyice çöktüðü´ zaman geceye, (Duha Suresi, 1-2)
Ýncire ve zeytine andolsun, sina daðýna, ve þu emin beldeye (güvenilir þehre). (Tin Suresi, 1-3)
Soluk soluða koþan (at)lara andolsun, (týrnaklarýyla) ateþ saçanlara, sabah vakti baskýn yapanlara. Derken, orada tozu dumana katanlara, bununla bir (düþman) topluluðun orta yerine kadar dalanlara. (Adiyat Suresi, 1-5)
Asra andolsun; (Asr Suresi, 1)
Ynt: Kuranda Yemin By: saniyenur Date: 05 Aðustos 2014, 19:09:33
Yeminler konusunda da ayrýntýlý bilgi olmuþ. Boþ yere yemin etmekten uzak durmalýyýz, yeminleri basite almamalýyýz.
Ynt: Kuranda Yemin By: ceren Date: 18 Nisan 2015, 21:52:34
Aleykümselam.Rabbim razý olsun paylaþýmdan kardeþim.Rabbim boþ yere yada yalan yemin etmekden bizleri alý koysun inþallah...
Ynt: Kuranda Yemin By: Mustafa Yasin Date: 28 Mart 2018, 17:25:55
Selamýn aleyküm Eðer biz bir yemin veriyorsak onu mutlaka tutmalýyýz Allah razý olsun paylaþýmdan
Ynt: Kuranda Yemin By: Sevgi. Date: 29 Mart 2018, 00:56:45
Aleyküm Selam. Yerine getiremiceðimiz bir þey için söz veya yemin etmemeliyiz. Paylaþým için Allah Razý olsun
Ynt: Kuranda Yemin By: ceren Date: 29 Mart 2018, 13:22:58
Aleykumselam.Rabbim bizleri kur anýn rehberliðinde yaþayan kullardan eylesin inþallah.Ve yeminini hak yere eden ve yemininde duran kullardan olalim inþallah. ..