Namaz By: YBNGL Date: 13 Eylül 2010, 14:24:47
NAMAZ
Abdullah b. Ömer (r.a.) þöyle anlatýr:
Müslümanlar (muhacir olarak) Medine´ye geldikleri zaman toplanýrlar ve namazlarýn vakitlerini gözetlerlerdi. Namaz vakitlerini hiçbir kimse ilan etmezdi. Bir gün bu hususta konuþtular. bazýlarý Hýristiyanlarýn çaný gibi bir çan edinin; diðer bazýlarý da Yahudilerin borusu gibi bir boru olsun dediler. Ömer (Halký) namaza çaðýrmak için niye bir adam göndermiyorsunuz? dedi. Allah Resulü (a.s.): "Ey Bilâl! kalk namaz için çaðrýda bulun" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 568
Enes (r.a.) þöyle anlattý:
Bilâl´e Ezan lafýzlarýný ikiþer ikiþer, kamet lafýzlarýný da birer birer söylemesi emredildi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 569
Ýbn Ömer (r.a.) þöyle anlattý:
Allah Resulü´nün (a.s.) iki müezzini vardý. Birisi Bilâl, Birisi de a´ma olan Ýbn Ümmü Mektum idi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 573
Ebu Saîd Hudrî´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Müezzinin çaðrýsýný iþittiðiniz zaman siz de onun dediði gibi deyiniz."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 576
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) þöyle buyurdu: "Namaza çaðrýldýðýný iþittiði vakit þeytan müezzin sesini duymamak için yellenerek hýzla kaçar, müezzin susunca döner vesvese verir. Kameti iþittiði zaman, sesini duymamak için yine kaçar. Müezzin susunca tekrar döner ve vesvese vermeye çalýþýr."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 582
Abdullah b. Ömer (r.a.) þöyle anlattý:
Allah Resulü´nün (a.s.) namaz kýlýþýný gördüm. Allah Resulü, namaza baþladýðý zaman rükuya gitmeden evvel ve bir rükudan doðrulduðu zaman ellerini omuzlarý hizasýna getirinceye kadar kaldýrýrdý. Secdelerde ise ellerini kaldýrmazdý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 586
Ebu Kýlâbe (r.a.)
Malik b. Huveyris´i þu þekilde namaz kýlarken gördüðünü haber vermiþtir: O, namaza durduðu zaman tekbir alýr, sonra ellerini kaldýrýrdý. Rükuya varmak istediði zaman ellerini yine kaldýrýr, rükudan baþýný kaldýrýnca da ellerini tekrar yükseltirdi. Hem de Malik b. Huveyris Allah Resulü iþte böyle yapardý diye anlattý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 588
Ebu Seleme b. Abdurrahman´ýn (r.a.) göre:
Ebu Hureyre insanlara namaz kýldýrýrdý da her eðilip kalktýkça "Allah´ü Ekber" der idi. Namazdan çýktýðý zaman Ebu Hureyre: "Allah´a yemin ederim ki, þüphesiz içinizde namazý Allah Resulü´nün namazýna en çok benzeyeni benim" derdi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 590
Imran b. Husayn´in (r.a.) Mutarrýf b. Abdullah´tan rivayetinde Mutarrýf þöyle anlattý:
Ben Imran b. Husayn´la beraber Ali b. Ebu Talib´in ardýnda namaz kýldým. Ali, secde ettiði zaman, baþýný kaldýrdýðý zaman, iki rekâtýn sonunda kalktýðý zaman, her defasýnda "Allah´ü Ekber" demiþti. Namazdan çýktýðýmýz vakit Imran elimi tuttu, sonra: Vallahi bu zat bize Muhammed´in (a.s.) kýldýrdýðý namazý kýldýrdý, dedi. Yahut da: bu zat bana Muhammed´in namaz kýldýrýþýný hatýrlattý, dedi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 594
Ubade b. Samit´in (r.a.) naklettiðine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) þöyle buyurmuþtur: " (Namazda) Fatihatu´l-Kitab´ý okumayanýn namazý olmaz."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 595
Ebu Hureyre´den (r.a.) nakledildiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurmuþtur: "Kýraatsýz hiç bir namaz yoktur"
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 599
Ebu Hureyre´nin (r.a.) anlattýðýna göre:
Allah Resulü (a.s.) Mescide girdi. Derken biri de girip namaz kýldý. Sonra Allah Resulü´ne gelip selam verdi. Allah Resulü selamý aldýktan sonra: "Dön de yeniden kýl. Çünkü sen namaz kýlmýþ olmadýn," buyurdu. O kimse dönüp evvelce kýldýðý gibi namazý tekrar kýldý. Sonra Peygamber´e gelip selam verdi. "Sana da selam olsun," dedikten sonra: "Dön de yeni baþtan kýl. Çünkü sen namaz kýlmýþ olmadýn," buyurdu. Ta ki Allah Resulü bunu üç kere yaptý. Nihayet o kimse: seni hak ile gönderen Allah´a yemin ederim ki bundan daha iyisini bilmiyorum. Bana (doðrusunu) öðret dedi. Allah Resulü (a.s.) buyurdu ki: "Namaza durduðun vakit baþlangýç tekbirini al, sonrada Kur´an´dan kolayýna geleni oku. Sonra rükuya varýp ta beden azalarýn yerleþmiþ oluncaya kadar dur. Sonra baþýný kaldýrýp ayakta (büsbütün) doðruluncaya kadar dur. Sonra secdeye var ve azalarýn yerleþinceye kadar kal. Sonra baþýný kaldýrýp ta azalarýn yerleþinceye kadar otur. Sonra namazýnýn bütününde de (aynen böyle) yap."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 602
Enes (r.a.) þöyle anlattý:
Ben Allah Resulü, Ebu Bekr, Ömer ve Osman ile namaz kýldým. Fakat onlarýn hiçbirisinden Besmeleyi açýktan okuduðunu iþitmedim.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 605
Enes b. Malik (r.a.) þöyle anlattý:
Bir gün Allah Resulü (a.s.) aramýzda bulunduðu sýrada birden hafifçe uykuya dalmýþtý. Sonra gülümseyerek baþýný kaldýrdý. Biz: Seni güldüren nedir? Ey Allah´ýn Resulü! dedik. "Hemen az önce bana bir sure indirildi" buyurdu ve: Biz sana gerçekten kevseri verdik, bunun için Rabbine ibadet et ve kurban kes; Asýl soyu kesik olan, o seni kötüleyendirayetlerini okudu. Bitirdikten sonra: "Kevser nedir bilir misiniz?" diye sordu. Allah ve Resulü en iyi bilendir dedik. Buyurdu ki: "O, bir nehirdir. Þaný yüce olan Rabbim onu bana vaat etti. Onun üzerinde pek çok hayýr vardýr. O bir havuzdur ki ümmetim Kýyamet günü onun baþýna gelecek. Onun kaplarý yýldýzlar sayýsýncadýr. Derken içlerinden bir kul hýzla çekilir, atýlýr. Ey Rabbim! O benim ümmetimdendir, derim. Hak Teala buyurur ki: Bilmezsin o (ümmet veya nefis) senden sonra neler neler uydurdu."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 607
Abdullah b. Mesûd (r.a.) þöyle anlattý:
Allah Resulü´nün (a.s.) ardýnda namaz (oturuþun) da: Allah´a selam olsun, falana selam olsun der idik. Allah Resulü bir gün bize þöyle buyurdu: "Selam Allah´ýn kendisidir. Herhangi biriniz namazda oturduðunda: Her türlü övgüler Allah´a döner ve ona aittir. Dualar Allah´adýr. Güzellikler de ona aittir. Ey Peygamber, Allah´ýn rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun. Bize ve Allah´ýn salih kullarýna selam olsun desin. Zira bu "Allah´ýn salih kullarýna" sözünü söylediði vakit göklerde ve yerde olan her salih kulu kapsamýþ olur. (Bundan sonra da:) Þahadet ederim ki Allah´tan baþka mabud yoktur. Yine þahadet ederim ki Muhammed onun kulu ve elçisidir. Bundan sonra istemekten (duadan) dilediðini seçer, yapar."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 609
Kaab b. Ucra´nýn Abdullah b. Ebu Leyla´dan rivayetinde, Abdullah b. Ebu Leyla:
Bir kere Kaab b. Ucra benimle karþýlaþýnca þöyle dedi: Ey Ýbn Ebu Leyla! Peygamber´den iþittiðim bir selat-u selamý sana hediye edeyim mi? (Bir gün) Allah Resulü (a.s.) yanýmýza geldi. Bunun üzerine Ey Allah´ýn Resulü! Sana nasýl selam vereceðimizi öðrendik. Fakat sana nasýl dua edeceðiz? diye sorduk. O bize þöyle deyiniz buyurdu: "Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed. Kema sallayte ala ali Ýbrahim. Ýnneke hamîdun mecîd. Allahümme barik ala Muhammedin ve ala ali Muhammed. Kema barekte ala ali Ýbrahim. Ýnneke hamîdun mecîd."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 614
Ebu Humeyd Saidî (r.a.) þöyle haber verdi:
Kendileri: Ey Allah´ýn Resulü! Sana nasýl salat getirip dua edelim diye sormuþlardý. Allah Resulü: Þu duayý okuyunuz buyurdu: Ey Rabbim! Muhammed´e (þerîatýný ve þefaatini) kutlu kýl, ailesine ve bütün ümmetine de rahmet eyle! nasýl Ýbrahim ailesine kutlu kýldýn, rahmet ettinse! Muhammed üzerine þeref ve saadeti daim ve mübarek kýl. Kadýnlarýnýn ve bütün ümmetinin üzerinde de sabit ve mübarek kýl. Nasýl Ýbrahim ailesi üzerinde sabit ve mübarek kýldýnsa. Ey Rabbim! Sen Hamîd´sin mecîd´sin!.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 615
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Ýmam, Semiallahu limen hamideh dediði zaman sizler, Allahümme Rabbena leke´l hamd, deyiniz. Çünkü her kimin (böyle) demesi meleklerin (böyle) demesi ile ayný anda olursa geçmiþ günahlarý baðýþlanýr."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 617
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Ýmam, amin dediði zaman arkasýndan siz de amin deyiniz. Çünkü her kimin amin demesi meleklerin amin demesine uyarsa geçmiþ günahlarý baðýþlanýr."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 618
Enes b. Malik (r.a.) þöyle anlatýr:
Hz. Peygamber bir attan düþtü de sað yaný sýyrýldý. Biz hasta ziyareti yapmak için huzuruna girdik. Derken namaz vakti geldi. Pegamber (a.s.) bize oturarak namaz kýldýrdý. Biz de onun arkasýnda oturarak namaz kýldýk. Namazý bitirdiði vakit þöyle buyurdu: "Ýmam ancak kendisine uyulsun diye imam yapýlmýþtýr. Öyle olunca o tekbir aldýðý zaman siz de tekbir alýnýz, o secdeye gittiði zaman siz de secdeye gidiniz, o kalktýðýnda siz de kalkýnýz, o semiallahu limen hamideh dediði zaman sizler, Rabbena ve leke´l-hamd deyiniz. O, oturduðu halde namaz kýldýðý vakit hepiniz oturarak kýlýnýz."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 622
Hz. Aiþe (r.ah.) þöyle anlatýr:
Allah Resulü (a.s.) hastalandý. Sahabelerinden bir kýsým halk ziyaret için yanýna girdi, arkasýndan Allah Resulü (a.s.) oturduðu halde namaz kýldý. Hasta ziyaretine gelenler de ayakta dikilerek onun namazýna uyup namaz kýldýlar. Allah Resulü onlara: Oturunuz diye iþaret etti. Onlar da oturdular. Namazý bitirdiðinde: "Ýmam ancak kendisine uyulsun diye imam yapýlmýþtýr. Öyle olunca o, rükuya gittiði zaman siz de rükuya varýnýz, baþýný kaldýrdýðý zaman siz de baþýnýzý kaldýrýnýz. Oturduðu halde kýldýðý vakit siz de oturarak kýlýnýz" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 623
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Ýmam ancak kendisine uyulmak içindir. Öyle ise imama muhalif hareket etmeyiniz. O, tekbir aldýðý zaman siz de tekbir alýnýz. O rükuya vardýðý zaman siz de rükuya varýnýz. Semiallahu limen hamideh dediði zaman siz: Allahümme! Rabbena leke´l-hamd deyiniz. Secde ettiði zaman, secde ediniz. Oturduðu halde kýldýðý zaman hepiniz oturarak kýlýnýz."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 625
Aiþe´nin (r.ah.) Ubeydullah b. Utbe´den (r.a.) rivayet ettiðine göre, Ubeydullah b. Utbe þöyle anlattý:
Aiþe´nin huzuruna girdim ve ona: Allah Resulü´nün (a.s.) hastalýðýndan bahseder misiniz? dedim. Evet diyerek þöyle anlattý: Peygamber´in hastalýðý aðýrlaþtýðý zaman, "Ýnsanlar namazý kýldýlar mý?" diye sordu. Hayýr, seni bekliyorlar ey Allah´ýn Resulü! dedik." (Öyle ise) benim için leðene su koyunuz" diye emretti. Su koyduk, o yýkandý. Sonra kalkmaða davranýrken bayýldý. Sonra ayýldý. Yine: "Ýnsanlar namazý kýldýlar mý?" diye sordu. Hayýr, seni bekliyorlar Ey Allah´ýn Resulü! dedik. Yine: "Benim için leðene su koyunuz," buyurdu. Biz suyu koyduk, (oturup) yýkandý. Sonra kalkmaða davranýrken yine bayýldý. Sonra ayýldý. Yine: "Ýnsanlar namazý kýldýlar mý?" diye sordu. Hayýr, seni bekliyorlar Ey Allah´ýn Resulü! dedik. Yine: "Benim için leðene su koyunuz" buyurdu. Biz suyu koyduk, o yýkandý. Sonra kalkmaða davranýrken tekrar bayýldý. Sonra ayýldý ve: "Ýnsanlar namazý kýldýlar mý?" diye sordu. Hayýr, onlar seni bekliyorlar Ey Allah´ýn Resulü! dedik. O sýrada halk mescitte Allah Resulü´nü yatsý namazýna bekleyip duruyorlardý. Bunun üzerine Allah Resulü, halka namaz kýldýrmasý için Ebu Bekr´e (haber) gönderdi. Haberci Ebu Bekr´e gidip Allah Resulü sana insanlara namaz kýldýrmaný emrediyor dedi. Ebu Bekr (ki yüreði yufka bir zat idi): Ey Ömer! Ýnsanlara sen kýldýr, dedi. Ömer ona: Sen bunu yapmaya daha layýksýn cevabýný verdi. (Allah Resulü´nün hasta olduðu) O günlerde halka namazý Ebu Bekr kýldýrdý. Sonra Allah Resulü vücudunda hafiflik hissedip birisi Abbas olan iki kiþi arasýnda öðle namazýný kýlmak için çýktý. Ebu Bekr halka namaz kýldýrýyordu. Ebu Bekr Peygamber´i görünce geriye çekilmek için davrandý. Peygamber ona: Geriye çekilme, diye iþaret etti. Peygamber kendisini götüren iki kiþiye: "Beni onun yanýna oturtunuz," dedi. Onlar Peygamber´i Ebu Bekr´in yanýna oturttular. Ebu Bekr ayakta olduðu halde Peygamber´in namazýna uyarak namaz kýldýrýyordu. Cemaat da Ebu Bekr´in namazýna uyarak namaz kýlýyorlardý. Halbuki Peygamber oturduðu yerde namaz kýlýyordu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 629
Enes b. Malik (r.a.) þöyle haber verdi:
Hz. Peygamber´in vefatý ile neticelenen hastalýðý günlerinde Ebu Bekr kendilerine namazý kýldýrýyordu. Nihayet (vefatýnýn tesadüf ettiði) pazartesi günü oldu. Ashap(sabah) namazý içinde saf saf durmuþlardý. Allah Resulü Aiþe´nin odasýnýn kapý perdesini açtý ve ayakta durarak bizlere baktý. Yüzü Mushaf yapraðý gibi bembeyazdý. Sonra (onlarýn namazda saf baðlayarak durduklarýný görüp çok sevindi ve) tebessüm ederek güldü. Enes der ki: Biz namazda olduðumuz halde Allah Resulü´nün çýkýþý ile sevincimizden þaþýrdýk. Ebu Bekr, Allah Resulü´nün namaz kýlmak arzusu ile çýktýðýný sanarak topuklarý üzerinde geri ilk safa ulaþmak için çekildi. Allah Resulü onlara eliyle: Namazýnýzý tamamlayýnýz diye iþaret etti. Sonra (Aiþe´nin odasýna) girdi ve kapý perdesini indirdi. Enes der ki: Ýþte Allah Resulü göründüðü bu pazartesi günü vefat etti.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 636
Ebu Musa (r.a.) þöyle anlattý:
Allah Resulü (a.s.) hasta oldu. Hastalýðý þiddetlenince, "Ebu Bekr´e söyleyin de halka namazý kýldýrsýn" buyurdu. Aiþe Ey Allah´ýn Resulü! Ebu Bekr pek yufka yürekli bir kimsedir. Ne vakit senin makamýnda durursa halka namaz kýldýramaz, dedi. Bunun üzerine (tekrar): "Ebu Bekr´e söyle namazý o kýldýrsýn! Þüphesiz ki siz Yusuf´un (a.s.) Sahibelerisiniz (yani onun günündeki kadýnlar gibisiniz) " buyurdu. Böylece Allah Resulü hayatta iken Ebu Bekr halka namaz kýldýrdý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 638
Sehl b. Sa´d Saidî´nin, anlattýðýna göre:
Allah Resulü (a.s.) aralarýný düzeltmek için (bir kere) Amr b. Avf oðullarýnýn yurduna gitmiþti. Namaz vakti geldi. Müezzin (Bilâl) Ebu Bekr´e gelip: Halka namaz kýldýrýr mýsýn, ikamet edeyim mi? diye sordu. O da, evet, dedi. Arkasýndan Ebu Bekr namaza baþladý. Halk namazda iken Allah Resulü çýkageldi. Saflarý yara yara birinci safa vardý. Onu gören cemaat el çýrptýlar. Ebu Bekr namazý kýlarken baþýný çevirmezdi. Arkasýndaki cemaat el çýrpmayý çoðaltýnca baþýný çevirdi ve Allah Resulü´nü gördü. Allah Resulü: "Yerinde dur!" diye kendisine iþaret etti. Ebu Bekr ellerini kaldýrýp Allah Resulü´nün kendisine olan bu emrinden dolayý Aziz ve Celil Allah´a hamd etti. Sonra Ebu Bekr birinci safa girinceye kadar geri gitti. Allah Resulü de ileriye geçip namazý kýldýrdý. Sonra namazdan çýktý ve: "Ey Ebu Bekr! Sana emrettiðim vakit yerinde kalmaktan seni engelleyen ne idi?" diye sordu. Ebu Bekr de: Ebu Kuhafe´nin oðlu için Allah Resulü´nün önünde (durup) namaz kýlmak layýk olmaz, dedi. Allah Resulü cemaate dönüp: "Size ne oluyordu? El çýrpmayý neden bu kadar çoðalttýnýz? Namazda iken her kim farklý birþey olduðunu görürse sübhanallah desin. Tesbih ettiði vakit elbette kendisine (imam tarafýndan) iltifat ve dikkat olunur. El çýrpmak kadýnlara mahsustur" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 639
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.): "Sübhanallah demek erkeklere, el çýrpmak kadýnlara mahsustur" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 641
Ebu Hureyre (r.a.) þöyle anlattý:
Bir gün Allah Resulü (a.s.) bize namaz kýldýrdý. Sonra namazdan çýkýnca þunlarý söyledi: "Ey falanca! namazýný niye güzel kýlmazsýn? Namaz kýlan kimse, namaz kýldýðý zaman nasýl namaz kýldýðýna bakmaz mý? Çünkü namaz kýlan, ancak kendisi için namaz kýlar. Vallahi ben önümden gördüðüm gibi muhakkak arkamdan da görürüm (yahut: Önümdekini gördüðüm gibi arkamdakini de muhakkak görürüm)."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 642
Enes b. Malik´in (r.a.) naklettiðine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) þöyle buyurdu: "Rükuyu ve sücudu dosdoðru yapýnýz. Vallahi ben sizi rüku ettiðiniz ve secdeye vardýðýnýz zaman arkamda iken de (yahut: sýrtýmýn arkasýndan da) muhakkak görüyorum."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 644
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Hz. Muhammed (a.s.) þöyle buyurdu: "Namazda baþýný imamdan evvel kaldýran kimse, Allah´ýn onun baþýný eþek baþýna dönüþtürmeyeceðinden emin olamaz" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 647
Enes b. Malik´in (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Saflarýnýzý doðru tutunuz, çünkü saflarýn doðru tutulmasý namazýn kemalindendir" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 656
Enes b. Malik´in (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Namazda saflarýnýzý tamamlayýnýz. Çünkü ben sizi arkamda iken görmekteyim" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 657
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) buyurdu ki: "Namazda saflarý doðrultunuz. Çünkü saf doðrultmak namazýn güzelliðindendir."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 658
Numan b. Beþir (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü´nden (a.s.) iþittiðime göre þöyle buyurdu: "Ya saflarýnýzý düzeltiniz, ya da Allah Teala´nýn yüzlerinizi ayrý ayrý taraflara çevireceðini muhakkak bilesiniz."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 659
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Ezan okumakta ve birinci safta ne (bereket ve) hayýrlar olduðunu bilseler de (onlara nail olmak için) kura atmaktan baþka çare bulmasalar, muhakkak kura atarlar, (her namazýn) ilk vaktinde olan fazileti bilseler (ona yetiþmek için) muhakkak yarýþ ederler ve yatsý ile sabah (cemaatlerin) daki ilahî lütuflarý bilseler emekliyerek de olsa onlara giderlerdi."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 661
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Eðer öndeki safta olan (hayýr) larý bilseydiniz (yahut bilselerdi) mutlaka kura atmak gerekirdi" buyurmuþtur.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 663
Sehl b. Sa´d (r.a.) þöyle anlattý:
Vallahi ben (bazý) kimseleri bellerindeki fûtalarý dar olduklarý için çocuklar gibi boyunlarýna baðlamýþ olarak Peygamber´in arkasýnda namaz kýlarlarken gördüm. Bir sözcü (kalkarak cemaate gelen kadýnlara): Ey kadýnlar topluluðu! Erkekler doðrulup kalkmadýkça baþlarýnýzý secdeden kaldýrmayýnýz, dedi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 665
Abdullah b. Ömer (r.a.)
Hz. Peygamber´in (a.s.) þöyle buyurduðunu nakletti: "Herhangi birinizden hanýmý mescide gitmek için izin isterse sakýn onu engellemesin."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 666
Hz. Peygamber´in eþi Aiþe (r.ah.) þöyle anlatýr:
Allah Resulü (a.s.), þimdiki kadýnlarýn yaptýklarýný bir görseydi, mutlaka Ýsrail oðullarýnýn kadýnlarýnýn engellendiði gibi, onlarýn mescide gitmesini de engellerdi. Ravi der ki: Ben Amre´ye, Ýsrail oðullarý kadýnlarý mescitlerden menolunmuþlar mýdýr? diye sordum, Amre: Evet, dedi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 676
Ýbn Abbas (r.a.)
Namazýný kýlarken sesini yükseltme, o kadar da kýsma, ikisinin ortasýnda bir yol tut!ayeti hakkýnda þöyle dedi: Bu ayet indiði sýralarda Allah Resulü (a.s.) Mekke´de gizli yaþýyordu. Fakat ashabýyle namaz kýldýðý zaman Kur´an okurken sesini yükseltiyordu. Müþrikler ise, Kur´an´ý duyunca hem Kur´an´a, hem onu gönderene, hem de kendisine Kur´an gelene küfrediyorlardý. Bunun üzerine Yüce Allah Peygambere: Namazda kýraatýný yüksek sesle okuma,sonra müþrikler kýraatýný iþitirler. Kýraatýný ashabýndan tamamen de gizleme.Kur´an´ý onlara iþittir, fakat bunu baðýrmak derecesine de vardýrma. Bunun ikisi arasý bir yol tut,baðýrmakla gizlemek arasý, buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 677
Hz. Aiþe (r.ah.)
Namazýný kýlarken sesini yükseltme, o kadar da kýsma, ikisinin ortasý bir yol tut!ayeti hakkýnda þöyle dedi: Bu ayet, dua hakkýnda indirilmiþtir.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 678
Ýbn Abbas (r.a.)
Onu tekrarlayýp dilini kýmýldatmaayeti hakkýnda þöyle dedi: Peygamber (a.s.), Cebrail vahyi getirdiði zaman, onlarý ezberleyip zaptetmek kendisine güç gelir ve bundan dolayý çok kereler dilini ve dudaklarýný oynatýrdý. Vahy´in geldiði, durumundaki deðiþikliklerden anlaþýlýrdý. Bunun üzerine Allah Teala ona meâlen þöyle dedi: Onu acele kavrayýp ezberlemek için dilini onunla kýmýldatma!Çünkü onu toplamak ve okutmak þüphesiz bizim iþimizdir.Þüphesiz onu göðsünde toplamak ve dilinde akýtýp okutmak bizim iþimizdir. Sen onu okuyacaksýn. Öyle ise biz onu okuduðumuz vakit, sen onun okunuþuna uy!Dedi ki: Onu indirdiðimiz vakit onu dinle. Sonra onu açýklamak da þüphesiz bizim iþimizdir.Onu senin dilinle beyan etmek bizim iþimizdir. Ýþte bundan sonra Cebrail ona geldiðinde susardý. Cebrail gittiði zaman ise Allah´ýn ona vadettiði gibi gelen vahyi okur idi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 679
Ýbn Abbas (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü (a.s.), ne cinne Kur´an okudu ne de onlarý gördü. Allah Resulü (a.s.) ashabýndan birkaç kiþi ile birlikte Ukaz çarþýsýna doðru yürüyorlardý ki o tarihte þeytanlar, semadan haber almalarý yasaklanmýþ, (haber almaya çýktýkça) üzerlerine yýldýzlar atýlmaya baþlanmýþ bulunuyordu. (Semaya doðru çýkýp da kovulan) þeytanlar kavimleri yanýna döndüklerinde kendilerine: Ne oluyorsunuz? (neden hiç bir haber getirmiyorsunuz) dediler. Onlar da: (Ne yapalým?) gökten haber almamýz yasaklandý. Üzerimize yýldýzlar döktüler, dediler. (Bunun üzerine) Onlar da: Sizin haber almanýza engel olan her halde yeni meydana gelmiþ bir þeydir. Yeryüzünün doðusu ve batýsýný dolaþýn da gökten haber almanýza engel olan (bu yeni þey) ne imiþ öðreniniz denildi. Daha sonra bunlar yerin doðu taraflarýný ve batý taraflarýný dolaþmaya gittiler. Ýþte bunlarýn içinden Tihame yönünü (araþtýrmayý üzerine) almýþ olan takým, Ukaz panayýrýna gitmek üzere Nahle´de bulunan Hz. Peygamber´in bulunduðu yere uðradýlar. O sýrada Peygamber ashabýna sabah namazý kýldýrýyordu. (Namazda okuduðu) Kur´an´ý iþitince bunlar kulak verdiler ve birbirine: Gökten haber almaktan sizi alýkoyan Vallahi iþte budur, dediler. Ýþte o zaman bu haberciler kendi kavimlerine döndüklerinde: Ey kavmimiz! Gerçekten biz hayranlýk uyandýran, doðru yolu gösteren bir Kur´an dinledik ve ona iman ettik; Artýk Rabbimize kimseyi ortak koþmayacaðýzdediler. Yüce Allah da Peygamber´i Muhammed´e (a.s.) De ki: Bana, cinlerden bir zümrenin Kur´an okuyuþumu dinleyip þöyle dedikleri vahyolundu...þeklinde baþlayan Cin suresi indirildi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 681
Ebu Katâde (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü (a.s.) bize namaz kýldýrdý (Namaz kýldýrýrken) öðlen ve ikindi namazlarýndaki ilk iki rekâtlarda Fatihatu´l-Kitap ile birer sure okurdu. Bazen bize (sessiz okuduðu) ayeti de duyururdu. Öðlen namazýnýn ilk rekâtýný uzatýr, ikinciyi kýsaltýrdý. Sabah namazýnda da böyle (yapardý).
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 685
Ebu Berze (r.a.) þöyle anlatýr:
Allah Resulü (a.s.) sabah namazýnda altmýþtan yüz ayete kadar okurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 702
Berâe b. Azib (r.a.) þöyle rivayet etmiþtir:
Allah Resulü bir seferde idi, (günün son namazý olan) yatsý namazýný kýldýrdý. Ýki rekâtýn birinde "ve´t-tîni ve´z-zeytûni" suresini okudu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 706
Cabir b. Abdullah (r.a.) þöyle anlattý:
Muaz b. Cebel her defa Peygamber´in arkasýnda (yatsý) namazýný kýlar sonra kavmine (yani Seleme oðullarýna) gelir, onlara imamlýk yapardý. Bir gece yine Peygamber´le beraber yatsýyý kýldý. Sonra kavmine gelip, onlara imam oldu. Bakara suresini okumaya baþladý. Bunun üzerine cemaatten bir kimse selam verip ayrýldý, sonra namazý yalnýz baþýna kýlýp çýktý. Namazdan sonra o kimseye: Ey Falanca! Sen münafýk mý oldun? dediler. O da: Hayýr, münafýk deðilim. (Hele sabah olsun) vallahi, Allah Resulü´nün (a.s.) huzuruna muhakkak gideceðim ve ona mutlaka haber vereceðim, dedi. Ertesi gün Allah Resulü´ne gelerek þunlarý söyledi: Ey Allah´ýn Resulü! Biz su çeker develer sahibiyiz. Bütün gün iþimizin baþýnda didiniriz, (akþam olunca gelip namaz kýlarýz). Muaz sizinle birlikte yatsýyý kýldý sonra geldi ve Bakara suresinden baþlayýp okumaya kalktý. Bunun üzerine Allah Resulü (a.s.) Muaz´a dönüp: "Ey Muaz! Sen dinden nefret ettirici misin? Falanca sureyi oku, falanca sureyi oku!" buyurdu. Sufyan der ki: Amr´a Ebu Zubeyr´in Cabir´den naklen kendilerine Hz. Peygamber (a.s.): "ve´þ-þemsi ve duhaha" yý, "ve´d-duha" yý, "ve´l-leyli iza yaðþa" yý, "ve sebbih isme rabbike´l-a´la" yý oku buyurmuþtur, dedim. Bunun üzerine Amr Ýþte bunlar gibi sureler, cevabýný verdi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 709
Ebu Mesûd Ensari (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü´ne biri gelip: Falanca bize (namaz kýldýrýrken) o kadar uzatýyor ki, sabah namazýna gitmekten (adeta) geri kalýyorum, dedi. Allah Resulü´nü (a.s.) hiçbir konuda o günkü kadar kýzgýn görmedim. Bunun üzerine þöyle buyurdu: "Ey insanlar! Ýçinizde bazý kimselerde cemaatý nefret ettirme hasleti vardýr. Herhangi biriniz insanlara imam olursa hafif tutsun. Çünkü arkasýndaki cemaatte yaþlý olaný, zayýf olaný ve iþ güç sahibi olaný var."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 713
Ebu Hureyre´den (r.a.) nakledildiðine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) þöyle buyurdu: "Herhangi biriniz halka imamlýk yapacak olursa hafif tutsun. Çünkü içlerinde küçük olaný var, yaþlý olaný var, zayýf olaný var, hasta olaný vardýr. Yalnýz baþýna namaz kýldýðýnda ise namazýný nasýl isterse öyle kýlsýn."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 714
Enes (r.a.) þöyle anlatýr:
Hz. Peygamber (a.s.) namazý hem kýsa, hem de tamam surette kýldýrýrdý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 719
Enes (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü (a.s.) kendisi namaz kýldýrýrken saflarda annesiyle beraber bulunan çocuðun aðlamasýný iþitirdi de hemen hafif bir sure okur, yahut kýsa bir sure okur idi.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 722
Berâe b. Azib (r.a.) þöyle dedi:
Muhammed (a.s.) ile birlikte kýlýnan namazý gözetleyip dikkat ettim. Kýyamýný, rükuunu, rükudan sonraki ayakta bekleyiþini, secdelerini, iki secde arasýndaki oturuþunu, tekrar secdesini, selam vermekle kalkýp gitmesi arasýndaki oturuþunu, (ve bunlarý vakit olarak) birbirine denk buldum.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 724
Enes (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü´nü (a.s.) bize nasýl namaz kýldýrýrken gördüysem size de öylece namaz kýldýrmaktan vazgeçmeyeceðim. Enes´in namazýný tarif eden ravi Sabit b. Eslem Bünani þöyle dedi: Enes (r.a.), sizde görmediðim bir þey yapardý: Baþýný rükudan kaldýrdýðý zaman, gören secde etmeði unuttu diyecek kadar ayakta dikilirdi. Baþýný secdeden kaldýrdýðý zaman iki secde arasýnda da yine gören unuttu diyecek kadar dururdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 726
Bera´nýn (r.a.) anlattýðýna göre:
Kendileri Allah Resulü´nün arkasýnda þöyle namaz kýlýyorlardý: Allah Resulü (a.s.) baþýný rükudan kaldýrdýðý zaman, o alnýný yere koymadýkça hiç bir kimseyi (secdeye varmak için) belini büker görmedim. Sonra Allah Resulü´nün arkasýndakiler secdeye vararak yere kapanýrlardý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 728
Aiþe (r.ah.) þöyle dedi:
Allah Resulü (a.s.) rükuunda ve sucudunda: "Ey Allahým! Seni tesbîh ederim. Ey Rabbim seni, senin övgünle överiz. Ey Allahým! Beni maðfiret eyle! tesbih ve istiðfarýný çokça söylerdi. Allah Resulü bunu demekle Kur´an´ý imtisal ediyordu."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 746
Ýbn Abbas (r.a.) þöyle nakletti:
Hz. Peygamber´e (a.s.) yedi aza üzerine secde etmesi emredildi, saçlarýný ve elbisesini eliyle gidermesi (toplamasý) de yasaklandý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 755
Enes´in (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.): "Secdede itidal üzere bulununuz. Hiç biriniz de kolunu (secde esnasýnda) köpeðin ayaklarýný yaydýðý gibi yaymasýn" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 762
Abdullah b. Malik b. Buhayne´nin (r.a.) anlattýðýna göre:
Allah Resulü (a.s.) namazý kýlarken koltuklarýnýn aklýðý görünecek derecede pazýlarýnýn arasýný açardý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 764
Abdullah b. Ömer´in (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) bayram günü (namaza) gideceði zaman bir mýzrak getirilmesini emreder ve derhal bir mýzrak önüne dikilirdi, arkasýndaki cemaatle birlikte ona doðru namaz kýlardý. Seferi iken de ayný þeyi yapardý. Emîrlerin (bayram namazlarýnda) önlerine mýzrak dikmeleri bundan dolayýdýr.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 773
Ýbn Ömer´in (r.a.) anlattýðýna göre:
Hz. Peygamber (a.s.) binek devesini kendisiyle kýble arasýna alýr ve ona doðru namaz kýlardý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 775
Ebu Cuhayfe (r.a.) þöyle dedi:
(Bir seferde) Mekke´de iken Peygamber´e geldim. Kendisi (Mina´ya yakýn) Ebtah denilen yerde kýzýl sahtiyandan bir kubbe içinde idi. Bilâl, Allah Resulü´nün abdest suyunu dýþarý çýkardý. Ýnsanlardan kimisi o sudan ele geçirdi, kimisi de ele geçirenlerin serpintilerine ve ýslaklýðýna ulaþabildi. Akabinde Peygamber kýrmýzý bir cübbe giymiþ olarak çýktý. Bacaklarýnýn aklýðý hâlâ gözümün önündedir. Abdest aldý, Bilâl de ezan okudu. Ben onun aðzýna þuraya buraya dönerek takip ettim (saða ve sola yönelerek) "hayye ale´s-salati, hayye ale´l-felahi" diyordu. Sonra Allah Resulü için bir mýzrak dikildi. Allah Resulü ileri geçip öðleni iki rekât kýldýrdý. Önünden eþek, köpek geçerdi de engel olunmazdý. Sonra ikindiyi iki rekât kýldýrdý. Sonra da Medine´ye dönünceye kadar hep ikiþer rekât kýldýrdý durdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 777
Ýbn Abbas (r.a.) þöyle dedi:
Allah Resulü (a.s.) Mina´da insanlara namaz kýldýrdýði sýrada diþi bir merkebe binerek karþýdan geldim. Ben o zaman bulûð yaþýna yaklaþmýþtým. Safýn önünden geçtim. Merkebi otlasýn diye salýverdim, ondan sonra safa girdim. Bu yaptýðýma kimse ses çýkarmadý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 780
Ebu Saîd Hudrî´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Ýçinizden biri namaza durduðu zaman, önünden geçecek olan hiçbir kimseyi býrakmasýn. Gücü yettiði nisbette onun geçmesine engel olsun. Eðer dinlemezse onunla döðüþsün. Çünkü o ancak bir þeytandýr."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 782
Ebu Cuheym´in naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) "Namaz kýlanýn önünden geçen kimse, ne kadar günah iþlediðini bilse, önünden geçmektense kýrk (...) durmasý daha hayýrlýdýr." buyurmuþtur. Hadisin ravilerinden Ebu´n Nadr kýrk rakamýyla kastedilen gün mü, ay mý, yýl mý bilmiyorum demektedir.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 785
Sehl b. Sa´d Saidî (r.a.) þöyle anlattý:
Allah Resulü´nün (a.s.) namazgâhý ile (kýble cihetindeki) duvar arasýnda bir davar geçebilecek kadar yer vardý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 786
Seleme b. Ekva´dan (r.a.) nakledildiðine göre:
Kendisi Mushaf sandýðýnýn konduðu yeri araþtýrýr orada nafile namaz kýlardý. Ve zikretti ki Allah Resulü de (a.s.) bu yerde namaz kýlmayý tercih ederdi. Kýble duvarý ile minber arasýnda bir davar geçebilecek kadar uzaklýk vardý.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 787
Aiþe (r.ah.)
Hz. Peygamber (a.s.) geceleyin, kendisi ile kýblesi arasýnda ben, cenazenin uzanmasý gibi karþýsýnda uzanmýþ olduðum halde namaz kýlardý, demiþtir.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 791
Hz. Peygamber´in zevcesi Meymune (r.ah.) þöyle dedi:
Ben karþýsýnda iken hayýzlý olduðum halde Allah Resulü (a.s.) namaz kýlardý. Bazen da giydiði elbise, secdeye vardýðý zaman, (ben hayýzlý iken) bana dokunurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 797
Ebu Hureyre´nin (r.a.) anlattýðýna göre:
Bir kimse Allah Resulü´ne (a.s.) bir tek elbise ile kýlýnan namazý sordu. Allah Resulü de: "Her birinizin ikiþer elbisesi var mý ki?" buyurdu.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 799
Ebu Hureyre´nin (r.a.) naklettiðine göre:
Allah Resulü (a.s.) þöyle buyurdu: "Hiç biriniz, üzerinde bir tek elbise varken onun bir miktarýný omuzlarýnýn üstüne dolamaksýzýn namaz kýlmasýn."
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 801
Ömer b. Ebu Seleme (r.a.) þöyle dedi:
Ben Allah Resulü´nü (a.s.) Ümmü Seleme´nin evinde bir tek elbise ile, ona sarýlmýþ ve iki tarafýný omuzlarý üzerine koymuþ olarak namaz kýlarken gördüm.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 802
Cabir (r.a.) þöyle dedi:
Ben Peygamber´i (a.s.) bir kýsmýný omuzuna dolayýp baðladýðý bir tek elbise ile namaz kýlarken gördüm.
Sahih-i Müslim´deki hadis numarasý: 805
Ynt: Namaz By: ceren Date: 04 Mayýs 2015, 22:18:32
Aleykümselam.Namaz dinin direðidir.Ve insan kabir de ilk olarak namazdan hesaba çekilecektir.Rabbim namazlarýný zamanýn da kýlan kullarýndan eylesin bizleri inþallah..
Ynt: Namaz By: Sevgi. Date: 25 Nisan 2021, 04:51:00
Esselamü Aleyküm. Namaz dinin direði gözümüzün nurudur. Rabb'im bizlere namazý vaktinde ve hakkýyla kýlanlardan eylesin inþaAllah
Bilgiler için Allah sizlerden razý olsun kardeþim
Ynt: Namaz By: ceren Date: 26 Nisan 2021, 22:01:52
Esselamu aleyküm.namazini hakkýyla ve vaktiyle kýlan ve Allah'ýn rahmetine kavuþan kullardan olalým inþallah...
Ynt: Namaz By: Bilal2009 Date: 16 Mayýs 2021, 05:40:02
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri namazý huþu ile kýlan ve sevabýný yalnýzca Allah tan beleyen kullarýndan eylesin Rabbim paylaþým için razý olsun