Denemeler
Pages: 1
Adamlar By: sumeyye Date: 06 Eylül 2010, 15:05:25
adamlar ...

Bildiðiniz adamlar bunlar; geçmiþten bugüne gelmiþler gibi Ýstanbul'a.

Doðudan, batýdan, kuzeyden, güneyden gelmiþler ayný anda, ayný duygularla.

Zenci, esmer, beyaz, sarý, buðday, kýrmýzý; Asya'dan, Afrika'dan, Avrupa'dan, Amerika'dan ayný duygularla, ayný duruþlarla, tam kýrk kiþiler.

Kimi uçakla gelmiþ, kimi otobüsle, kimi de tren ve gemiyle.

Tayyi mekânla gelenler bile var içlerinde.

Ellerinde kalem ve tespihleri, zikir hâlindeler sürekli.

Omuzlarýndaysa heybeleri; heybelerinde bir parça ekmek, kekik ve biraz da baharat!

 

Konuþurken tek bir sözcük çýkmaz aðýzlarýndan; israf sayarlar bunu, gözlerindedir çünkü bildikleri bütün kelimeler; yaþlýlarla yaþlý olurlar, çocuklarla da çocuk; engelleyemezler kanlarýnýn köpürüp, delirmesini: ver elini Üsküdar, ver elini Sultanahmet, ver elini Süleymaniye. Durduramaz artýk hiç kimse onlarý; tabiata açýlýr gibi açýlýrlar böylece, her bir yanýna Ýstanbul'un. Bu da yetmez, yetmez Ýstanbul! Binerler saf kan Arap atlarýna, açýlýrlar Anadolu'ya çýlgýnlar gibi. Bu da yetmez, yetmez Anadolu! Ver elini Ortadoðu, ver elini Uzakdoðu, ver elini bütün uzaklar, ver elini yeryüzü!

 

(Ver elini yeryüzü bakýþlým!

Ver elini Kudüs! Ver elini Kurtuba!

Sevgilim iþte yaktým, yaktým bütün gemileri

Târýk gibi Endülüs sahillerinde!)

 

Mevsimlerden yaz baþlangýcýný çok severler; aylardansa haziraný.

Sevmezler öyle boþ oturaný, bulvarlarda piyasa yapaný, hayatý ve insanlarý hiçe sayaný.

Göðe bakarlar dostlarýný özlediklerinde; leylek ve kýrlangýç arar gözleri bu yüzden ýsrarla.

Bildiðiniz adamlar bunlar; sermiþler kor gibi yüreklerini þehrin altýna.

Ölmeye yatar gibi keçelerinin içinde, sermiþler postlarýný þehrin üstüne.

Ellerinde dünyanýn en güzel çiçekleri; öperler, öperler her gece gözlerinden çocuklarý.

***             ***      ***

Adamlar bildiðiniz gibi, geldiler gülleriyle

Geçmiþten günümüze gibi, þehrimize

Yýldýzý bol bir gecede

Aþkýn ansýzýn kalbimize düþtüðü gecede

Ölüm de geldi bir o kadar ansýzýn

(Ölüm nereye, ölüm nereye?)

Kar beyazý gömleðiyle

Bir kelebek hafifliðinde

 

Dediler ki gözleriyle, (sözcüklerle hiç konuþmazlardý zaten!): ölüm dediler, gelmez öyle kelebek hafifliðinde her dâim ve herkese.

Her kar tanesini indiren bir melekse, ve kiþi buna iman etmiþ ise;

Ebâbil Kuþlarý da geldiyse bir zamanlar Mekke semâlarýna sürüyle, serdiyseler Ebrehe'yi ve ordusunu yerlere;

Göðe merdiven çizmeyi mi denersiniz þimdi, yoksa oturup aðlamayý mý?

 

Ýþte böyle söylediler önlerinde dalgalanan kalabalýða.

Ýþte böyle söylediler sokaklarda koþturanlara, bulvarlarda piyasa yapanlara.

Batan güneþten ayýrmadan gözlerini, iþte böyle söylediler.

Çömelmiþlerdi, ellerinde gülleri

Çömelmiþlerdi, ellerinde yürekleri

Þehrin öteye bakan yüzünü konuþuyorlardý bir yandan da gözleriyle…

***             ***      ***

Adamlar, bildiðiniz gibi kýrk kiþiydiler.


Adem TURAN

radyobeyan