Kalk ayaga desem filistin By: sumeyye Date: 03 Eylül 2010, 13:32:28
"KALK AYAÐA" DESEM FÝLÝSTÝN...
"Geçmiþten adam hisse kaparmýþ... Ne masal þey!
Beþ bin senelik kýssa, yarým hisse mi verdi?
Tarih'i “tekerrür” diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alýnsaydý, tekerrür mü ederdi?" *
Yýllardýr bu böyle... sorunsuz bir Filistin hiç olmadý aslýnda. Ne zaman tanklar geri çekildi, ne zaman durdu bombalar, ne zaman askerler aleni þiddetlerini azalttýlar; sustu herkes. Þimdi dökülen yaþlar, havaya savrulan her söz, yapýlan her yürüyüþ, yazýlan her mektup yerine ulaþsa da bir fayda vermeyecek. Neden her sükûnet döneminde biz de bombalarla beraber susuyoruz? Neden askerler geri çekildiðinde biz de kendi refah ve rahat hayatýmýza Filistin’i unutarak devam ediyoruz? Neden kan akmaya baþladýðýnda baðýrmaya baþlýyoruz da, ateþ kesilince sesimiz soluðumuz çýkmýyor? Neden ille de “birþeyler yapýlmalý” diyoruz sadece, ama hiçbir þey yapmýyoruz? Sorunsuz bir Filistin hiç olmadý ki! Biz hep bekledik konuþmak için, yardým çaðrýsýnda bulunmak için, dikkatleri Filistin’e çekmek için... bir merminin bir çocuk bedenine saplanmasýný. Biz bekledik, onlar hiç beklemediler hayâllerini gerçeðe dönüþtürmek için. Biz yerimizde saydýk, onlar her fýrsatý deðerlendirdiler. Biz hep bekledik. Olanlar olsun, ölenler ölsün, Ýsrail biraz daha ilerlesin diye...
Bu noktaya aniden mi gelindi? Hiç mi tarih okumuyorsunuz, hiç mi dönüp geçmiþe bakmak aklýnýza gelmiyor? Hiç mi düþünmüyorsunuz; siz, sizler, yani biz, bizler; kýsa vadeli projelerin ötesine geçemeyenler. Þimdi ne söyleseniz/söylesek boþ, ne yapsanýz/yapsak boþ... onlar bildiklerini yapacaklar, onlar 1800’lerin sonunda oluþturduklarý projeyi gün gün hayata geçirmeye devam edecekler, durmayacaklar, durur gibi yapacaklar ancak bilin ki durmayacaklar, durduramayacaksýnýz... çünkü siz, sizler/biz, bizler; anlýk yaþayan insanlar; birbirimize tutunmayý, destek olmayý bilmeyen ve sadece günü kurtarmayý düþünebilen zavallý bizler... bana dokunmayana dokunmam havasýnda yaþamaya devam edebilen dünyalýk insanlar. Uzaktan seyrederken aðlayan, yaklaþýnca korkuya kapýlan; cehennem ateþinin azâmetinden habersiz bizler. Peygamberlerin verdikleri kurtuluþ mucizelerine kulaðýný týkayan þu dünya rüyâsýndan bir türlü uyanamayan helâka müstehak insanlar. Her duanýn ardýndan “amin” derken yapmak için bir nebze olsun azmedin. Azmedin ki her uzandýðýnýz yer yeþersin, çiçeðe dursun kuruyan topraklar. Üzerimize sinen “bana ne”lerden silkinmeli, hedefi tutabildiðimiz kadar geniþ tutmalý, Kur’an’ýn bize çizdiði ölçüde yürüyebilmeliyiz. Ne kadar zor... hayat çizgisini aydýnlýk tutamadýk ki, karanlýklarýn gözünü korkutabilelim. Biz kendi bireysel yaþantýmýzda hata üstüne hata yapmasaydýk, bir çýð gibi üzerimize çullanmayacaktý musîbetler. Biz musîbeti de isabet ettiði yeri de pek farkedemedik. Ýþte bir kuþ gibi çýrpýnýyoruz þimdi.
Topraðý kanlý Filistin, hiçbir gözyaþý sana atýlan gülleler kadar aðýr deðil. Hiçbir kelime ve hiçbir kelâm seni ezen tanklar kadar yýkýcý deðil. Satýlan topraklarýný ve senden zorla alýnanlarý, bütün müslümanlar sahiplenmeliyken mücadelede tek býrakýlan bahtsýz ve yalnýz Filistin. Taþ kalmadýðýnda atmak için, vurulup bir bir topraða düþen þehit Filistin. Ýnsan yazdý tarihi külliyen, çoðunda kan, çünkü zalim olan insan, sen iyi bilirsin... “kalk ayaða” desem dermaný tükenmiþ ve bitkin ve halsiz ve yorgun Filistin. Bugün sancak kimin elinde?
“Olmaz ya... Tabiî... Biri insan, biri hayvan!
Öyleyse, "cehâlet" denilen yüz karasýndan,
Kurtulmaya azmetmeli baþtanbaþa millet.
Kâfi mi deðil yoksa bu son ders-i felâket?
Eyvâh! Bu zilletlere sensin yine illet...
Ey derd-i cehâlet, sana düþmekte bu millet,
Bir hâle getirdin ki, ne din kaldý, ne namus!
Ey sîne-i Ýslâm’a çöken kapkara kâbus,
Ey hasm-i hakîki, seni öldürmeli evvel:
Sensin bize düþmanlarý üstün çýkartan el!” *
* Mehmet Akif ErsoyNaz FERNÝBA