Sizden Gelenler( Aile Hayatý )
Pages: 1
Sevginin bittigi yerde By: sumeyye Date: 22 Aðustos 2010, 13:39:28
SevgÝnÝn BÝttÝÐÝ Yerde

Ne hayallerle evleniyor insan  Ýdeal bir baba, mükemmel bir kadýn olacaðýný, üstün vasýflarý sayesinde baþ tacý edileceðini umarak, çoðunlukla da severek-anlaþarak yuvalar kuruluyor Kýsa sürede nikah masasýna oturanlar olduðu gibi, yýllarca karþý arkadaþlýk(!) ederek birbirini tanýdýktan sonra da evleniliyor Niyetler güzel, baþlangýçlar güzel Peki ya sonra?
Sevginin Bittiði Yerde Mutluluk coþkusu nasýl oluyor da bir huzursuzluk kâbusuna dönüþüyor? Akýl almaz yýpratma senaryolarý icad olunuyor, nasýl “aile” olarak adlandýrýlan ulvi kavram psikolojik bir savaþ ortamýnda katlediliyor?
Eþler birbirine öyle nâhoþ muamelede bulunabiliyor ki, yýllarca güzel geçinmiþ iki insan günün birinde eþine “seni hiç tanýyamamýþým” diyebiliyor Evlilik sürecinde gerçekten de deðiþime uðruyoruz, yani mecburen deðiþmek zorunda býrakýlýyoruz ! Neden?
Býrakýn baþkalarýný, Allah rýzasý diyerek, Peygamberimiz'in Sünneti diyerek, ibadet niyetiyle kurulan yuvalardan dahi kara dumanlar tütüyor Umduðunu bulamayanlar, hayal kýrýklýðýna uðrayanlar, sonradan aklý baþýna gelenler, gözü açýlanlar, rahatý sindiremeyenler
Çocuklar ne olacak?
Ýster kavga-gürültü devam etsin, ister boþanmayla sonuçlansýn, nihayetinde olan çocuklara oluyor Bir denge kuralý vardýr, çocuk düþünür:
Ben annemi seviyorum (+) Ben babamý seviyorum (+) Devamýnda, anne ile babanýn arasýndaki baðýn yada iliþkinin de (+) pozitif yani olumlu olmasý gerekir Sözü edilen iliþkinin yönü olumsuz ise bir tutarsýzlýk vardýr
Anne ile çocuk veya baba ile çocuk arasýndaki sorunlar çözülebilir Ancak, bazý anne-babalar bir çocuk kadar da olsa makul düþünemedikleri için sorunlar çýð gibi çoðalýr, gider Halbuki çocuklar ne kadar çok seviliyordur! Evde herþey yolunda giderken çocuklar baþ tacý, ayrýlýk söz konusu olunca birer ayak baðýdýr
Ayrýlýk durumunda çocuklar iki þekilde kullanýlmaya mahkûmdurlar: Çocuðu hangi taraf aldý ise, en kýsa zamanda karþý tarafa nefret duymasýný temin etmek Ýkincisi, yüreði cýz etse de çocuklarý karþý tarafa terkedip , kendi yoksunluðunu hissettirerek kendi kýymetini bildirmeye çalýþmak Bu iki tavrýn dengeli ve saðlýklý bir orta noktasýný uygulayabilmek ne yazýk ki pek mümkün olmuyor
Hangisi yetiþkin?
Anneler bazen çocuklarýna iliþkin sorunlarý dile getirerek çözüm önerisi bekliyorlar Okula ilgisizlik, söz dinlememe, baþarýsýzlýk, þýmarýklýk, içe kapanýklýk, istenmeyen davranýþlar ve benzeri Sohbet biraz derinlere indiðinde ise, maalesef þu kanaat hasýl oluyor: “Çocuklar gerçekten dayanýklýlar Hatta bazen öyle olgun bir tavýr takýnabiliyorlar ki, adeta bir psikolog gibi anne ya da babalarýný dinleyip, anlayýþ gösterip, onlarý yönlendirip yuvanýn daðýlmasýný önlemeye çabalýyorlar”
Aslýnda durum çok basittir Beþ yaþýnda bir çocuk ne annesinden ayrýlmak ister ne de babasýndan Kime sözünü dinletebilecekse ona boyun eðer “Anneciðim beni seviyorsan ne olur babamdan ayrýlma” diye yalvarýr
Ergen olmuþ bir evlat, her ikisini de karþýsýna alýp “siz ayrýlacaksanýz ikinizin de yüzüne bakmam veya beni yok bilin” diye haykýrabilir Kendini bilen insanlar için evlatlarýndan bu tür sözler duymak ne utanç vericidir
Ve þüphesiz, ve mutlaka karþý taraf suçlu, kendisi masumdur Farkýna varmadan bir karar verirler: “Boþanmalýyým Anam-babam bana sahip çýkar, çocuklarýma onun yokluðunu da hissettirmem” Erkek ise kýsa zaamanda ideal eþ ve evlilik hayalleri, kadýn da bir iþ bulup kendi ayaklarý üzerinde durma, yani baðýmsýzlýðýný kazanma fantezileri kurar durur Süreç artýk baþlamýþtýr Adeta bir bilim adamý gibi ev içinde cereyan eden tüm süreçler, bu tür yargýlarýn desteklenmesi için delil olarak hafýzalara kazýnýr
Ayrýlýk gerçekleþip murad hasýl olduðunda(!) ise, ortaya çýkan tablonun insaný mutsuz etmenin çok ötesinde, ciddi ruhi bunalým ve hastalýklar için çok elveriþli bir zemin olduðu ve ikinci evliliklere raðmen birinciye ait sorunlarýn kiþileri mutsuz etmeye yetip arttýðý da tecrübe edilmiþ olur Ýyi ki “kader” tesellisi var Yoksa insanýn baþýný taþtan taþa vurasý gelir
Paylaþa paylaþa artan dertler
Tek taraflý da olsa, aile sorunlarýna iliþkin görüþmelerde, mesleki manada psikolojik danýþma yapýlýrken þu olgu çok dikkatimi çeker:
Daha ziyade hanýmlar, “dertler paylaþa paylaþa azalýr” zihniyetiyle, pek çok arkadaþýyla bu özel mevzularýný konuþurlar Kendi aile efradý da dahil olmak üzere, bazý kiþilere dayanýrlar, “doðru” yaptýðýna dair kuvvetli destek alýrlar Hatta “o öyle yapýyorsa sen de böyle yap” diye misilleme tavsiyeleri alýnýr Yemek tarifi gibi kocaya karþý koyma yöntemleri öðrenilir Karþý taraf birlikte yargýlanýr, kesin suçluluðu tescil edilir, onaylanýr Bu arkadaþ/sýrdaþ danýþmanlara göre onun hatalarý incir çekirdeði kadar önemsizdir Karþýdakinin ise daðlar gibi
Bu arkadaþ-sýrdaþ-danýþman konusu bizde gerçekten sosyal bir yaraya dönüþmeye baþlamýþtýr Bir anda onlarca tavsiye sýralayýveren bu insanlarýn çok ama çok büyük çoðunluðu eskilerin bilgelik ve ferasetinden yoksun olduklarý için kaþ yaparken göz çýkarýrlar Dahasý, karþýsýndakinin acýsýný, dertlerini kendi yarasý için pansuman olarak kullanarak rahatlarlar Yüzleri buruk olsa da içten içe haz duyarlar yani Kendi yapmak isteyip yapamadýklarýný tavsiye ederler Bu yüzden genellikle sertlik, saldýrganlýk yanlýsýdýrlar Ya da kendilerinin hep hayalini kurduklarý her þeyi bir anda deðiþtirecek büyü gibi gayrimeþru yollara yöneltirler
Böyle hanýmlarýn karþýlarýna gerçekten onlara yardýmcý olabilecek profesyonel bir danýþman ya da feraset ehli biri çýkarsa iþi gerçekten zordur Eleþtiriye veya hatalarý ile yüzleþtirmeye hafiften baþlamalýdýr Yoksa yüzü allak-bullak olur, nihayetinde kendinin anlaþýlmadýðýný düþünerek danýþmaktan vaz geçebilir! Bu aþamayý baþarýlý geçirip, hatalarýn farkýna vardýrýp, ikna edip, sýra eþi ile iliþkisini yeniden düzenleme önerilerine geldiðinde, aslýnda sonradan kadýnýn teselli bulma maksadýyla anlatýp, farkýna varmadan kendini hapsettiði aþýlmasý güç bir duvar karþýsýna çýkar Bu, “Baþkalarý ne der?” duvarýdýr Þöyle düþünür: “Ben herkese onu öyle kötüledim ki, þimdi geri dönemem Dönersem aptal olduðumu düþünürler veya onlarýn yüzüne bakamam!”
Eþiyle tekrar barýþma kararý alan bir haným þu noktada kilitlenmiþti: “Bu kararýmý babama nasýl söyleyeceðim?” Oysa bir babanýn böyle bir karara kýzmasý deðil, destek olmasý gerekmez mi? Bir kez daha denemekten ne kaybedilir ki Atalar boþuna dememiþler: Ýnsan ne çekerse dilinden çeker
Karþýmýza geçimsizlik kaynaðý olarak getirilen sebeplerin içeriðine bakýldýðýnda, çoðunun ne vicdana ne de kitaba uymadýðýný esefle görürüz Anlaþmazlýk sebebi olarak gösterilen buzdaðýnýn ana maddesi, nefsin bir balon gibi þiþirilmiþ olmasýdýr Enaniyet hissi, benlik duygusu, kendine reva veya layýk görülen dünyalýk miktarý veya muamele tarzý Sahi, biz tasavvufla ilgilenmiyor muyduk?
Arayana bahane çok
Baþkalarýyla kendini mukayese etmek, baþkalarý üzerinden kendi iliþkilerimizi yorumlamak ciddi bir mutsuzluk kaynaðý olabiliyor Üzerinden yýllar geçse bile bu sebepler aile tarihi içerisinde dipdiri ayakta tutuluyor Yeni doðan çocuða isim verme meselesi - kocanýn bir süre iþsiz kalmasý veya çalýþma hayatýnýn düzenli olmamasý - doðum yaptýðýnda bilezik alýnmamasý - eltiye daha ihtiþamlý bir düðün yapýlýp kaliteli eþyalar alýnmasý - emekli olan kocanýn evde ona-buna karýþarak varlýðýný hissettirmesi - bazý kocalarýn ev iþlerine yardým etmesi, kendi eþinin kaytarmasý - çocuklarýn derslerine yardýmcý olmama - gezdirmeme - sülaleden herhangi birini eleþtirme - tasarrufa zorlama - dilediði eþyalarý almasýna izin vermeme vs vs
Daha buna benzer birçok konu alt alta toplanýp, çýkan sonuca “þiddetli geçimsizlik” adý veriliyor! Tabii ki çok gezmek, çok tv seyretmek gibi gayrý ciddi olanlarýn yaný sýra, aldatma gibi çok ciddi sebepler de var
Ýnsan bazý gerekçeleri duyduðunda, içinden “sen tam dayaklýksýn!” veya “seni huzur dürtüyor” diye düþünmekten kendini alamýyor
Sevginin çeþitli maddeler ile sembolleþtirilme beklentisi evlilikte muhabbet baðýný öylesine örseliyor ki, eþler artýk sevilmedikleri kanaatine varýyorlar Sevgiyi veya aþký evlilik için ön þart sayanlar, evlendikten kýsa süre sonra sevginin tükendiðini hissediyorlar Neden acaba? Sevenler hep birlikte olmak istemezler mi? Ýþten izin alýp, okuldan firar edip sevgilisine koþanlar, sevdiðiyle evlenebilmek için ana-babadan geçip ölümü göze alanlar, evlendikten sonra neden geçinemezler? Yoksa sevgi baþka bir þey mi? Sevgililer neden “önce canan sonra can” der de, evlenince bu tabir “önce can sonra canan”a döner? Ýþte asýl huzursuzluk sebebi budur
Sokakta Allah'ýn rýzasý aramak ya da müslüman feminizmi
Temel bir yanlýþýmýz var Ýyi bir mümin olmanýn ve Rabbimiz'in rýzasýný kazanmanýn yegane yolunun çok çok “ibadet” ve “hizmet-hasenat” olduðunu zannediyor ve aile kavramýný önemsemiyoruz Kadýnlar, “erkekleri abartmanýn lüzumu yok, kendilerini ne zannediyorlar?” gibi düþüncelerle, güya “büyük” gayelerin ardýna düþüyorlar Allah'ýn rýzasýný aramak üzere kendilerini dýþarý koyverip , çoluk-çocuðu da “mallarýnýz ve evlatlarýnýz sizleri Allah yolundan alýkoymasýn” ayet-i kerimesinin -güya- mucibince baþlarýndan defediyorlar
Nasýl bir dindarlýktýr bu? Kocasýna, evine, çoluk-çocuðuna hayrý dokunmayan bir kadýn kimi kurtaracak? Kocasýna itaat etmeyen haným Allah'a nasýl itaat edecek? “Kulun kula secdesi caiz olsaydý, kadýnlarýn kocalarýna secde etmesini emrederdim” hadis-i þerifinin yürürlükten kalkmýþ olabilir mi? Çok tuhaf, herkes dindar ama herkes baþka bir alemde
Bazý hanelerde ise farklý bir durum sözkonusudur : Eþler -hâþâ- Kirâmen Kâtibîn meleklerinin iþine müdahale edercesine birbirlerinin hata ve günahlarýnýn takipçisi olur, eleþtiri bombardýmanýna tutarlar Bir zaaftýr, bir insanlýk halidir; önemli bir milli maç günü adam kahveden geç gelmiþ, sabah namazýna uyanamamýþ Vay, sen misin bunu yapan! Günlerce süren tartýþma ve saða-sola þikayetler
Çeþitli dinî yayýn organlarýnýn da ima ve ifadeleriyle örtülü bir feminizm akýmýnýn bizi etkilediðini kabul etmeliyiz Þu örnek hiç aklýmýzdan çýkmaz: “Kadýn, doðurduðu çocuðu emzirmeye bile mecbur deðildir Ýsterse, kocasý süt anne bulmaya mecburdur” (Gerçi günümüzde süt anne bulma yerine kimyasal mama parasý kazanmasý gerekiyor) El insaf vel merhamet! Hükmü öðreniyoruz ama nerede, hangi þartlarda geçerli olduðunu deðil Bu ve benzeri hükümler, bir yargýlama söz konusu olduðunda gerekirse baþvurulmak üzere var Günlük hayatta ise tabiilik ve itaat esas Eðer öyle idiyse niye her annenin göðsünde süt yaratýldý? Boþa gitsin veya hormon iðneleriyle süt kesilsin diye mi? Bir annenin bebeðiyle emzirme saatlerindeki sevgi alýþveriþine paha biçilebilir mi? Çocuklarý sevmek ve haklarý olan doðal anne sütü ile beslemek sevap deðil mi?
Onlarýn hayatýný dolduramýyorsak
Geleneksel kültürümüzde erkek çocuklarýmýzý kýzlardan farklý yetiþtiriyoruz Anneler olarak onlara biraz daha esnek davranýp, isteklerini kocalarýmýzýn isteklerinden bile daha çok önemseyip, fedakârca yerine getiriyoruz Doðal olarak evlendiklerinde de eþlerinden böyle bir tavýr umabilirler Müslüman feminizmine göre onlara “aþçýlýk” yapmak zorunda deðilmiþiz Fakat insaf edin, sabah iþe geç kalma telaþý içinde önüne doðru düzgün bir kahvaltý koymuyorsak, evden çýktýðýndan bazen haberimiz bile olmuyorsa, anne sofrasýný aramayýp ne yapacaklar?
Ýþten eve döner dönmez, “akþama kadar ben ilgilendim, hadi þimdi sýra sende” diyerek çocuklarý gergin ve yorgun bir babanýn önüne sürüyorsak ve sonra onu ilgisizlikle suçluyorsak, doðru mu yapýyoruz?
Evde özensiz, sallapati, estetik ve çekicilikten fersah fersah uzak olmaktaki mazeretimiz nedir? Kadýn, erkeðin hayatýnda zerafetin tamamlayýcýsýdýr Ne kadar kaba-saba olsa da, her erkek zerafete meftundur, hayrandýr Bunu ondan esirgeyince, doðacak sonuçlardan suçlu olan kimdir? Dindarýz ama dinin emrettiðinin zýddýný yaparýz Dinimiz, kadýn evde süslü-püslü, bakýmlý ve zarif; dýþarýda ise alabildiðine gösteriþsiz olsun diyor Hem kýlýk kýyafet olarak, hem de hal ve tavýr olarak böyle Biz ise ýsrarla tam tersini yapmaya devam ediyoruz
Müdahaleci, eleþtirici ve yargýlayýcý kadýnlar ne kadar itici oluyor! Unutmamak gerekir, insanlar evlerinde hatalar yapabilecek kadar özgür olmalýlar Savunma olarak o da sizi eleþtirecektir Evin atmosferi sýcaklýðýndan irtifa kaybetmeye baþladýðý anda, evdeki “itici” kadýna karþýn, dýþarýda yapmacýk da olsa, her ortamda bolca bulunan “çekici” kadýnlar devreye girer Sonuçta “ Mevlâm görelim neyler, neylerse güzel eyler” diyemezsiniz !
Öyle eksikler var ki
Siz mümine hanýmlar, gerçekten hepiniz birer kristal, birer cevher gibisiniz Ancak bir kristalin farklý yüzeyleri olur ve tüm yüzeylerinin iþlenip parlatýlmasý gerekir Taat ve ibadet yönünüz pýrýl pýrýl ýþýldýyor Fakat arýnmasý gereken yönlerimiz, törpülenmesi gereken köþelerimiz var Nefsimiz üzerinde çalýþmamýz lazým Ýtaat, teslimiyet ve adanmýþlýk, bizim hem imtihanýmýz, hem miracýmýz Küçük ve basit iþler belki bize büyük sýnavlar kazandýrýr Büyük bir Allah dostu nefsini kýrmak için medresenin tuvaletini temizliyorsa ve bunun çok erdemli bir davranýþ olduðuna inanýyorsak, niye ev iþlerimizin, eþimize-çocuðumuza hizmetin de böyle bir niyetle yapýlýp ibadet olmasýný düþünmeyelim? Sevaplar sokakta mý satýlýyor?
Karþý tarafýn kendi sorumluluklarýný yerine getirmemesi bizi asla alçaltmaz, enayi de sayýlmayýz Bilakis Rabbimiz'in rýzasý niyetiyle sorumluluklarýmýz ve hatta sorumlu olmadýklarýmýzý yerine getirmek önce bizi mutlu eder Siz olumlu ve yumuþak, yani pozitif oldukça, karþý taraf ne kadar sert ve olumsuz olsa da siz onu kendinize çekersiniz! Ýþte asýl marifet budur Kadýn cazibesi diye bir þey var Ama gözümüz erkekle erkeklik yarýþýnda ise söyleyecek bir þey yok Hele de eþimizi ona-buna ispiyonlamak veya mahkeme kapýlarýnda “çözülme” aramak müslüman bir aile için çözüm sayýlamaz
Sevginin bittiði yerde, daha doðrusu sevgi zannettiðimiz nefsani beklentilerin ve hedeflerin cazibesini kaybettiði noktada gerçek bir sevgi baþlar Fakat bu emek ve özen isteyen bir þeydir Hüner ister
Gençlik heyecanlarýnda kendini hissettiren kul sevgisi, evlilik sürecinde Allah sevgisi veya rýzasýna doðru bir yöne meyletmeyince, yani zihniyetimiz deðiþmeyince, aile ortamýmýz ne bizleri ne de çocuklarýmýzý mutlu eder Gençlik çaðýnýn coþkulu sevgi ýrmaðý Allah sevgisi denilen uçsuz bucaksýz ummana doðru bir yol bulmalý
Ve eþler bu yönde birlikte yol almaya çabalamalý Ýyi örneklere yönelelim Her ailenin kendine özgü bir iç ortamý vardýr, baþkalarýyla kýyaslayarak eþlerimizi yargýlamamýz hem yanlýþtýr hem de vebaldir Bunu yapýnca elimize ne geçiyor kýzmaktan, üzülmekten baþka
Kocalarýnýzýn kaç þapkasý, sizlerin kaçar tane eþarbý var, hiç saydýnýz mý ?


 ALINTI


radyobeyan