Ahkam Hadisleri
Pages: 1
Hasta Ziyareti By: neslinur Date: 17 Aðustos 2010, 07:14:46
HASTA ZÝYARETÝ
 


Ýnsan kendisine verilen ömrün baþlangýç ve bitiþ noktalarý arasýnda ayný çizgi üzerinde durma þansýna sahip deðildir. Hayatýmýzýn acý ve tatlý, saðlýklý ve hastalýklý günleri birbirini iz­ler durur. Çünkü insan olarak bu ölçü ve düzeyde yaratýlmýþýz. Onu bütünüyle deðiþtirmemiz bir bakýma mümkün deðildir.

O halde birbirimizi sýhhatli, neþeli ve ikbal günlerinde zi­yaret ettiðimiz gibi, hastalandýðýmýz, musibete uðradýðýmýz, fela­ketle karþý karþýya geldiðimiz; makam ve servetimizi kaybet­tiðimiz zamanlarda da ziyaret etmemiz imanýmýzýn, Ýslam oluþumuzun gereði; asil düþünce ve davranýþýmýzýn ayrý bir görüntüsüdür.

Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz bu hususta da ümmetine bir çok güzel misaller vermiþ ve tavsiyelerde bulunmuþtur.

 

Konuyla Ýlgili Hadisler
 

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Müslüman'ýn müslüman üzerindeki hakký beþtir:

1- Verdiði selamý alýp cevaplamak,

2- Hastalandýðý zaman ziyaret edip sormak,

3- Öldüðü zaman cenazesini teþyi' etmek, (kabre kadar götürmek)

4- (Meþru sýnýrlar içindeki) davetine icabet etmek (gitmek)

5- Aksýrýp "el-Hamdu lillah" dediðinde, "Yerhamuke'llah" (Allah sana rahmetini indirsin veya sana merhamet etsin) demek..."[72]

Sevban (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Þüphesiz ki müslüman kiþi müslüman kardeþini (hastalandýðý zaman) ziyaret edip so­rarsa, oradan ayrýlýp donünceye kadar cennet bað ve bahçesinde bulunur."[73]

Ali (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Rasulüllah (s.a.v.) Efendi­miz þöyle buyurmuþtur:

"Müslüman kiþi hastalanan kardeþini ziyaret edip sor­maya giderse, oturuncaya kadar cennet, bahçesinde yürümüþ olur. Oturunca da rahmet her yandan onu kuþatýp, örter. Bu ziyaret sabahleyin yapýlýrsa, akþama ka­dar yetmiþbin melek onu rahmet ve gufranla; akþamleyin yapýlýrsa, sabaha kadar yetmiþbin melek onu rahmet ve gufranla anar, (Allah'tan onun için rahmet ve gufran dil­er)."[74]

Enes (r.a.) den yapýlan rivayete göre, "Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, hastayý ancak üç günden sonra ziyaret edip sor­ardý."[75]

Zeyd b. Erkam (r.a.) den yapýlan rivayete göre diyor ki:

"Gözümdeki bir aðrý  ve rahatsýzlýktan dolayý Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz beni ziyaret edip sordu."[76]

Ebu Said (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Ölülerinize (ölmek üzere olan kardeþlerinize) La Ýlahe Ýllallah'ý telkin ediniz."[77]

Telkin:

Þeddad b. Evs (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Ölenlerinize hazýr olduðunuz (onlarýn yanýnda bulunduðunuz) da, gözünü ka­payýn. Çünkü göz (bedenden çýkan) ruhu izler ve siz "hayrdýr" deyin. Çünkü ev halkýnýn söylediklerine "amin" denilir."[78]

Ma'kýl b. Yesar (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Ölüleriniz üzerine Yasin okuyun."

"Yasin Kur'an'ýn kalbidir. Kim Allah (ýn rýzasýný) ve ahiret yurdunu arzulayarak onu okursa mutlaka baðýþlanýr. Artýk siz Yasin'i ölüleriniz üzerine okuyun."[79]

Teçhiz:

Husayn b. Vahvah'dan yapýlan rivayetlere göre: Talha b. Bera' (r.a.) hastalandý. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz gelip onu ziya­ret ederek sordu. Sonra þöyle buyurdu:

"Doðrusu ben Talha'nýn ölmek üzere olduðunu görüyorum. Ölüm olayý vuku' bulun­ca bana haber verin ve onu defnetmekte acele edin. Çünkü müslüman kiþinin ölmüþ bedeninin ev halký arasýnda tutulmasý uygun deðildir."[80]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapýlan rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Mü'minin caný borcuna baðlý bulunur, borç ödeninceye kadar o baðlýlýk devam eder."[81]

Hz. Aiþe (r.a.) den yapýlan rivayete göre, adý geçen diyor ki:

"Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz vefat edince alaca bir örtüyle örtündü."[82]

Hz. Aiþe ve Ýbn Abbas (r.a.) den yapýlan rivayete göre:

"Rasulüllah'ýn (s.a.v.) vefatýndan sonra Ebu Bekir'in (r.a.) gelip O'nu öptüðünü söylemiþtir." [83]

Yine Hz. Aiþe (r.a.) den yapýlan rivayete göre, adý geçen þöyle demiþtir:

"Osman b. Mez'ûn (r.a.) ölmüþ bulunuyordu. Ra­sulüllah (s.a.v.) Efendimiz gelip (yüzünü açarak) onu öptü. Bu arada gözlerinin yaþardýðýný gördüm."[84]

 

Hadislerin Iþýðýnda Müctehidlerin Ýstidlal Ve Ýhticaclarý
 

a) Hanefilere göre: Hasta ziyareti sünnettir.

Hasta ölmek üzere olursa, mümkün olduðu takdirde sað yaný üzerine getirilerek kýbleye tevcih edilir. Kendisine La Ýlahe Ýllallah telkin edilir. Ölünce de gözleri açýk kalmýþsa kapatýlýr; çenesi baðlanýr. Yakýnlarý, dostlarý, sevenleri onmri cenazesini teþyi’ için haberdar edilir.[85]

b) Þafiilere göre: Herkes, özellikle hastalanan kimse ölümü çokça hatýrlamalý, kendini toparlayýp tevbe etmeli ve yaptýðý haksýzlýklarý asýl sahibine yönelerek helallaþmalý, üzerinde olan haklarý sahiplerine vermelidir.

Ölmek üzere olan kimse sað yaný üzerine uzatýlarak yüzü kýbleye yönelik olarak bulundurulur. Böyle yapmak zorlaþýrsa, sýrt üstü yatýrýlýp yüzü kýbleye gelecek þekilde düzenlenir. Israr et­meksizin kendisine Kelime-i Þehadet telkin edilir. Baþ ucunda Ya­sin okunur ve Rabbýna karþý hüsn-i niyet beslemesi söylenir.

Hasta ölünce gözleri kapatýlýr ve çenesi sarkmasýn diye baðlanýr. Bedeninin tamamý hafif bir örtüyle örtülür. Karnýnýn üzerine aðýrca bir cisim konur..[86]

c) Hanbelilere göre: Ölümü hatýrlamak ve ona hazýrlanmak müstehabdýr.

Hastayý ziyaret edip sormak müstehabdýr. Ayný zamanda ölmek üzere olan hastanýn yanýna ehlinden en þefkatli, onun siya­setini en iyi bileni ve rabbýndan en çok korkaný gelmeli ve ona Al­lah'ý hatýrlatmalý, günahlardan tevbe etmeyi, yaptýðý haksýzlýklarý telafi etmeyi ve gereken vasiyeti yapmayý telkin etmelidir. Ayrýca ona La Îlahe Îllallah'ý telkin etmelidir. Ancak bunu fazla tekrarlamamalý ve hastayý sýkmamalýdýr.

Ölüm olayý meydana gelince veya gelmeden önce Yasin Sure­si okunur. Yüzü kýbleye gelecek þekilde uzatýlýr. Ölüm olayý vuku' bulunca gözleri açýksa kapatýlýr. Sarkmasýn diye çenesi baðlanýr. Karný üzerine, þiþmesin diye bir cisim konulur.[87]

d) Malikilere göre: Ölmek üzere olan kimseyi kýbleye tev­cih etmek, yani sað yaný üzerine uzatýp kýbleye getirmek; bunda zorluk olursa, sýrtüstü uzatýp baþýnýn altýna bir þey koymak sure­tiyle yüzünü kýbleye yönelik hale getirmek müstehabdýr. Ayný za­manda La Ýlahe Ýllallah telkin edilir.[88]

Ölmek üzere olan hastaya telkinde bulunmak müstehabdýr. Defnedildikten sonra ise mekruhtur. Ayný zamanda ölmek üzere olan kimsenin yanýnda Kur'an'dan bir þey okumak da mekruh sayýlmýþtýr. Çünkü selef-i salihin böyle yapmamýþtýr. Ancak Maliki fakihlerinden bir kýsmý, Yasin okumanýn müstehab olduðunu söylemiþtir.

Ölüm olayý vuku’ bulunca, gömleði dýþýndaki elbiseleri çýkartýlýr ve bedeni üzerine bir örtü örtülür. Sarkmasýn diye çenesi baðlanýr.[89]

 

Tahliller Ve Diðer Rivayetler
 

581 nolu Ebu Hüreyre hadisi sahihtir. Müslim'in rivayetinde ise, müslümanýn müslüman üzerine olan hakkýnýn altý olduðu be­lirtilir ve bu altýncýsýnýn da "Sana nasihatta bulunduðu zaman, nasihatlarýný al!" cümlesi olduðudur.

Bera' (r.a.) den yapýlan rivayette ise, bunun yedi olduðu be­lirtilmiþtir. Beþi, yukarýda sýralananlarý, diðer ikisi ise, "Zulme uðradýðýnda kendisine yardým etmek" ve "yeminini doðru kabul etmek"dir.

Hadiste geçen "hak" kavramý çok yönlüdür: Vacip, sabit, lazým ve sýdk (doðru) gibi manalara delalet eder. Ýbn Battal'a göre, buradaki "hak"tan maksat, hürmet ve sohbettir. Hafýz Ýbn Hacer'e göre: Vücub-i Kifaye'dir. Yani müslümanlardan bir kýsmýnýn has­tayý ziyaret edip sormasýyla bu vücup yerine gelmiþ olur, diðer müslümanlardan kalkmýþ olur.[90]

583 nolu Hz. Ali hadisinin sahih bir veçhile isnad edilme­diðini Ebu Davud belirtmiþtir. Ona göre, bunun Hz. Ali'ye isnadý, sahih vech üzere deðildir. Tirmizi ise, bunun hasen ve garip olduðunu söylemiþtir. Hafýz Bezzar ayný hadisin Ebu Muaviye tarikýyla  Abdurrahman b. Ebi Leyla'dan rivayet   edildiðine deðinerek baþka tariklerden de rivayet edildiðini anlatmak iste­miþtir.

584 nolu Enes hadisi ise, isnadýnda metruk kabul edilen Müslim b. Ali bulunuyor.[91]

585 nolu Zeyd b. Erkam hadisi hakkýnda Ebu Davud ve el-Münzeri susup bir þey dememiþlerdir. Buhari onu el-Edebü'l-Müfred'de tahric etmiþ; Hakim ise onu sahihlemiþtir.

Bu babda Buhari'nin Ebu Musa'dan yaptýðý rivayette ise, þöyle buyurulmuþtur:

"Hastayý ziyaret edip sorun; aç olaný yedirip doyurun; esirin baðýný çözün."

Ayrýca Ebu Davud bu konuda þu hadisi de rivayet etmiþtir:

"Kim abdest alýr da abdestini güzelleþtirir ve müslüman kardeþini Allah için (hastalanmasýndan dolayý) ziyaret ederse, cehennemden yetmiþ yýl mesafe uzak­laþtýrýlýr."[92]

Ancak bu hadisin isnadýnda Fazl b. Delhem bulunuyor ki, bu zat kassap, þair ve mu'tezilîdir. Ýbn Main onun zayýf olduðunu, Ebu Davud ise kavi olmadýðýný, Ýbn Hibban onun rivayetiyle ihticacda bulunmanýn doðru olmadýðýný belirtmiþtir.[93]

Ayrýca bu babda Buhari, Müslim, Ebu Davud ve Nesai'nin Hz. Aiþe (r.a.) den yaptýklarý þu rivayet de Zeyd hadisini kuvvet­lendirmekte ve hastayý ziyaret edip sormanýn sünnet olduðunu or­taya koymaktadýr:

"Hendek Savaþýnda ensardan Sa'd b. Muaz (r.a.) yara­lanmýþtý. Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz onu yakýnýnda bulundurup sýk sýk sormak için nýescidde onun için bir çadýr kurdurdu."

Sa'd kýzý Aiþe (r.a.) da babasýndan þunu rivayet etmiþtir:

"Rahatsýzlandým, aðrý ve sýzýdan þikayetçi oldum. Derken Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz teþrif etti ve benim halimi sordu; son­ra elini alnýmýn üzerine koydu, arkasýndan göðsüme dokundurdu ve karnýma elini sürdükten sonra þöyle dua etti:

"Allah'ým! Sa'd'e þifa ver ve onun hicretim kendisine tamamla."[94]

Bu rivayeti de Buhari ve Ebu Davud tahric etmiþler; Tirmizi de buna iþarette bulunmuþtur.

Tirmizi ile Ýbn Mace bu konuda Ebu Hüreyre (r.a.) den þunu rivayet etmiþlerdir:

"Kim bir hastayý ziyaret edip sorarsa, gökten bir çaðrýcý þöyle nida eder: "Güzel ve hoþ ol; yürüyüp gelmen de güzel ve hoþ olsun. Cennette kendine bir konak hazýrlamýþ oldun."[95]

586 nolu Ebu Said hadisi sahihtir. Bu babda Müslim'in Ebu Hüreyre (r.a.) den yaptýðý bir rivayet vardýr ki, Ýbn Hibban da onu rivayet etmiþ ve þunu fazla olarak nakletmiþtir:

"Çünkü kimin son sözü La Ýlahe Ýllallah olursa, Cennete girer. Ýsterse içinde yaþadýðý zamandan bir gün kalmýþ olsun ve isterse bundan önce baþýna birtakým (haktan uzaklaþtýran) olaylar gelmiþ olsun."

Yine Ýbn Hibban'ýn Ebu Hüreyre dan (r.a.) yaptýðý bir diðer rivayette þöyle buyurulmuþtur:

"Hastanýz aðýrlaþtýðý zaman, ona La Ýlahe Ýllallah kelimesini (çok tekrarlamakla) býkkýnlýk vermeyin; ama bu kelimeyle telkini yapýn. Çünkü bu kelime ile hiçbir münafýðýn ömrü noktalanmaz."

Ancak bu hadisin isnadýnda Muhammed b. Fazl b. Atýyye bulunuyor ki bu zat metruktür.[96] Ýmam Ahmed onun hadisi­nin yalancý zümrenin hadisi olduðunu, Yahya ise onun hadisinin yazýlamayacaðýný söylemiþtir. Ancak bu zatýn otuz küsur defa hac yaptýðý söylenir.[97]

Sonuç olarak rivayetlerin tamamýndan, hasta ziyaretinin sünnet olduðu ve ona La Ýlahe Ýllallah kelimesini telkinin müstehab sayýldýðý anlaþýlmaktadýr. Nitekim ilim adamlarýnýn bu hususta icma'ý vardýr. Ancak býkkýnlýk ve usanç verecek þekilde bir telkinde bulunmanýn sünnete uymayacaðýný unutmamak gere­kir.

587 nolu Þeddad b. Evs hadisini ayný zamanda Hakim tahric etmiþ ve Taberani ile Hafýz Bezzar da kendi kitaplarýnda nakletmiþlerdir. Ancak hadisin isnadýnda Kazaa b. Süveyd bulunuyor ki bu zatýn kavi olmadýðý söylenir. Buhari de ayný görüþü izhar etmiþtir. Ýbn Main ise bu zat hakkýnda iki ayrý görüþ izhar etmiþ: Birinde onun sýka (güvenilir) olduðunu, diðerinde ise zayýf bulun­duðunu söylemiþtir. Ebu Hatim ise "Onun hadisiyle ihticac olun­maz" diyerek güvenilir olmadýðýna iþarette bulunmuþtur. Nesai de onun zayýf olduðuna dikkat çekmiþtir.[98]

Ancak bu babda Müslim'in Ümmü Seleme'den rivayet ettiði sahih bir rivayet vardýr. Rasulüllah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

"Doðrusu ruh bedenden çekilip alýnýnca, göz onu izlemeye baþlar."

588 nolu Ma'kýl hadisini ayný zamanda Nesai tahric etmiþ ve Ýbn Hibban sahihlerken Ýbn Kattan onu ýzdýrap ile muallel göstermiþtir. Darekutni de bu hadisin zayýf olduðunu belirtmiþtir. Çünkü ona göre, metni meçhuldür.

589 nolu Husayn b. Vahvah hadisi hakkýnda Ebu Davud sus­up bir þey dememiþtir. Ebu Kasým el-Beðavi ise "Bu hadisin ravileri arasýnda  Sa'd b. Usman el-Belvi'den baþkasýný bilmiyorum" demiþ ve onu da garip saymýþtýr.[99]

Bu babda bir diðer hadisi Tirmizi Hz. Ali'den þöyle rivayet etmiþtir:

"Ya Ali! Üç þey var ki onlar geciktirilmez: Vakti giren namaz, hazýr olan cenaze, dengi bulunan bakire kýz."

Bunu ayný zamanda Ahmed tahric etmiþ ve Tirmizi bu rivayet için "Hadisün Garibun" demiþtir. Çünkü Tirmizi bunun isnadýný mut­tasýl görmemiþtir. Ebu Hatim'e göre muttasýldýr.

590 nolu Ebu Hüreyre hadisinin isnadýndaki ricalin hepsi sýkat (güvenilir) kabul edilirse de içlerinden Ömer b. Ebi Seleme b. Abdirrahman istisna edilmiþtir. Çünkü bu zatýn hem doðru bir kimse olduðu, hem de hata yaptýðý görülmüþtür. Bununla beraber onun hadisiyle istidlal edilebilir. Zira bu babda birçok hadis ve ri­vayetler daha vardýr. Hepsi bir araya gelince, kuvvet kazanýr ve ihticaca uygun sayýlýr.

591 nolu Hz. Aiþe (r.a.) hadisi sahihtir. Onun 592 nolu hadisi de öyle.. Ancak 593 nolu hadisinin isnadýnda Asým b. Ubeydullah b. Amr b. Hattab bulunuyor ki, bu zat zayýftýr.[100] Ýmam Malik de ayný görüþtedir. Yahya da onun zayýf olduðuna dikkat çekmiþ ve "Onun hadisiyle ihticac olunmaz" demiþtir. Ýbn Hibban ise, onun çok vehimli olduðunu belirtmiþtir. Nesai de ayný görüþtedir.[101]

 

Çýkarýlan Hükümler
 

1- Hasta yatan din kardeþimizi ziyaret edip sormamýz sünnettir.

2- Hastayý teselli etmek ve duasýný almak müstehabdýr.

3- Ölen müslümanýn tekfin, teçhiz ve defninde bulunmak sünnettir.

4- Hastayý ziyaret eden kimse, onun yanýnda bulunduðu sürece cennet bahçesinde bulunuyor gibi feyiz ve rahmete nail olur.

5- Ölüm döþeðinde yatan müslümanýn sýk sýk iki þehadet ke­limesini söylemesi sünnettir.

6- Ölmek üzere olan hastanýn yanýnda kelime-i þehadeti söylemek sünnettir. Bir kýsým müctehidlere göre, müstehabdýr.

7- Hastaya býkkýnlýk verecek veya onu üzecek kadar telkin yapýlmamalýdýr.

8- Ölen müslümanýn gözleri açýk vaziyette ise onlarý yum­mak sünnettir.

9- Ölen din kardeþimizle ilgili sadece hayýr düþünüp hayýr söylememiz müstehap veya sünnettir.

10- Ölen müslüman üzerine, -yýkanýp kefenlenmiþse- Yasin okumak müstehabdýr.

11- Ölüm olayý kesinlik arzedince, artýk onu biran önce yýkayýp kefenlemek müstehabdýr.

12- Ölen kimsenin defninden hemen sonra insanlara olan borcu varsa ödenir ve bu vaciptir.

13- Ölen kimsenin üzerine bir örtü örtmek müstehabdýr.

14- Ölen kimseyi yakýnlarýnýn öpmesinde bir sakýnca yoktur.

Ynt: Hasta Ziyareti By: ceren Date: 12 Haziran 2018, 04:35:37
Esselamu aleykum. Hasta ziyaretinde bulunmak sunnettir.Hasta kardesimizi teselli etmek onun duasýný almak  mustehabtir.ve ölen müslüman kardesimize karþý yapmamýz gerekenleride öðrenmiþ olduk.Rabbim razý olsun paylasimdan kardeþim. ..
Ynt: Hasta Ziyareti By: Sevgi. Date: 13 Haziran 2018, 03:30:37
Aleykümüsselam dinimizde hasta ziyareti çok önemlidir ihmal etmeyelim çünkü bir gün kendimizde ayný durumda olabiliriz
Ynt: Hasta Ziyareti By: ceren Date: 30 Ocak 2019, 15:39:35
Esselamu aleykum. Hasta ziyaretinde bulunan dua eden ve allahin rizasina kavusan kullardan olalim inþallah. ..
Ynt: Hasta Ziyareti By: Bilal2009 Date: 30 Ocak 2019, 17:42:18
Ve Aleykümüsselam Rabbim paylaþým için razý olsun

radyobeyan