Davete icabet etmek By: sumeyye Date: 16 Aðustos 2010, 12:59:47
Davete icabet etmek
Ramazan ayýnda Müslümanlar olarak çok hareketli günler geçiririz Çoluðuyla çocuðuyla, genciyle yaþlýsýyla iftara kadar çeþitli hazýrlýklar ve alýþveriþler yapýlýr Fýrýnlarda pide kuyruklarý, bakkallardan iftar ve sahur için yapýlan alýþveriþler çok hareketli ve renkli geçer Ramazanda iftar ve sahur yemekleri ailelerin komþularýn, dostlarýn birlik ve beraberliðini güçlendiren onlarý birbirine yaklaþtýran en güzel anlardýr Ramazan ayýnda teravih namazlarý ise tüm cemaatin camileri doldurduðu ve camii lokallerinin ve gençlik teþkilatlarýnýn dolup taþtýðý, çaylarýn içildiði ve doyumsuz sohbetlerin yapýldýðý tatlý hatýralar olarak yýl boyunca hatýrlanýr
Ramazan ayýnýn bir diðer güzelliði ise akrabalarýn, dostlarýn ve komþularýn Ramazan süresince birbirlerini iftara davete etmeleridir Davetlere icabet, Müslümanlarýn birbirleri üzerindeki haklardan birisidir Ebu Hüreyre (ra)’den rivayet edildiðine göre, Resulullah sav þöyle buyurdu: “Müslümanýn Müslüman üzerindeki hakký beþtir: Selamý almak, hastayý ziyaret etmek, cenazeye iþtirak etmek, davete icabet etmek, aksýrana ‘yerhamukellah’ demek” (Buharî , Cenaiz 2 ; Müslim , Selam 4; Ibn Mace, Cenaiz 1) Düðün davetlerine mutlaka katýlmak gerektiði ve bunun vacip olduðu hususunda Ýslam âlimleri görüþ birliði içindedir Bunu dýþýndaki davetlere katýlmak sünnet ya da müstehabdýr (Riyazü’s Salihin , Ýmam Nevevi , Tercüme Þerhi M Yaþar Kandemir , Ýsmail Lütfi Cakan , Raþit Küçük , Erkam Yayýnlarý , Cilt 2, Sayfa 211)
Peki, Peygamberimiz sav, davetlere gidilmesini niçin bu kadar önemsemiþtir? Bunun en kýsa cevabý þudur: Allah-u Teâlâ, kullarýnýn bir araya gelmesini, birbiriyle kaynaþmasýný dilemektedir Nitekim Hucurat Suresi 10 ayetinde “Müminler elbette ki kardeþtirler” buyrulmaktadýr Sosyal münasebetlerin geliþmesinde, insanlarýn birbirleriyle kaynaþmasýnda davetin ve davete icabet etmenin önemli yeri vardýr Herþeyden önce, davet vermek ve verilen davete gitmek önemli bir Ýslam geleneðidir O kadar ki Resul-i Ekrem Efendimiz sav hiçbir mazereti olmadýðý halde, yemek davetlerine gitmeyen kimselerin Allah (cc)’a ve Resulüne sav karþý gelmiþ sayýlacaklarýný belirtmiþtir Ebu Hüreyre (ra)’den rivayet edildiðine göre Peygamberimiz sav þöyle buyurdu: (Caný istemediði için) davete gitmeyen kimse, Allah (cc)’a ve Resulüne sav karþý gelmiþ sayýlýr ( Müslim, Nikah 110; Ebu Davud, Et`ime 1)
Davet lügatte çaðrý anlamýnýn yaný sýra, dua anlamýna da gelmektedir ( Yeni Lugat, Abdullah Yeðin, Hizmet Vakfý Yayýnlarý, Sayfa 98 ) Bu durumda davete icabet, duanýn kabul edilmesi olarak da anlaþýlabilir Ayette: “Kullarým sana benden sorar(lar)sa (söyle): Ben (onlara) yakýným Bana dua edince dua edenin duasýna karþýlýk veririm O halde onlar da bana karþýlýk versin, (benim çaðrýma uysun)lar, bana inansýnlar ki doðru yolu bulalar,“ (Bakara Suresi, Ayet 186) buyrulur
Bunun içindir ki davet hem Ýslamî bir emir, davete icabet ise görevdir Ramazan ayýmýzý, oruçlarýmýzý, ailelerimizin kaynaþmasý, dostluklarýmýzýn güçlenmesi için bir fýrsat bilerek davet ederek ve davetlere icabet ederek geçirelim ki, Ramazanlarýmýz bereketlensin ALINTI