ilim ve ibadet yeter mi By: sumeyye Date: 26 Temmuz 2010, 15:59:26
ÝlÝm Ve Ýbadet Yeter MÝ?
Alim olsak, ilâhi hakikatleri bilsek, hayatýmýzý ibadet ve taatla geçirsek, baþýmýzý secdeden kaldýrmasak, yine de ilâhi rahmetten kovulmak, cehennemi haketmek mümkün mü? Nasýl mümkün olabilir diye soruyor insan Oysa
Allahu Tealâ , “ben yeryüzünde bir halife yaratacaðým” diyerek Meleklerle konuþmaya baþladý Aralarýnda ateþten yaratýlan Þeytan da var Bilgisi geniþ, ibadeti hadsiz hesapsýz Ayrýca bizzat Cenab-ý Mevlâ tarafýndan üstün görevler verilmiþ
Yüce Mevlâ'nýn hitabýna þöyle karþýlýk verdiler:
-“Bizler hamd ederek Seni tesbih ve takdis edip dururken, yeryüzünde bozgunculuk çýkartacak, kan dökecek birisini mi halife kýlýyorsun?”
Bunun üzerine Allahu Tealâ þöyle buyurdu:
-“Sizin bilemeyeceðiniz þeyleri ben biliyorum” (Bakara, 30)
Ýblis'in kibiri
Cenab-ý Mevlâ, bundan sonra ilk insanýn, Adem as' ýn vücudunu topraktan þekillendirdi ve cennete koydu Henüz ona can vermemiþti Þeytan, topraktan yapýlmýþ bu cansýz bedeni gördükçe rahatsýz oluyor, onun yeryüzüne halife yapýlacaðýný bir türlü hazmedemiyordu Halbuki Allahu Tealâ'nýn bahþettiði ilim, nasip eylediði kulluk, itaat etmesini gerektiriyordu Fakat hem itaat etmiyor, hem de gururunda ýsrar ediyordu Bunu da açýða vurmayýp içinde saklýyordu
Sonra Allahu Tealâ Adem as'a can verdi, varlýklarýn isimlerini öðretti Sonra içlerinde Þeytan da aralarýndayken meleklere bu varlýklarý sordu Þöyle cevap verdiler:
-“(Ey Rabbimiz!) Seni noksan sýfatlardan tenzih ederiz, senin öðrettiklerinden baþka bizim bilgimiz yoktur Þüphesiz bilen ve hikmet sahibi olan yalnýz Sensin” (Bakara, 32)
Allah Tealâ , Adem as'dan varlýklarýn isimlerini söylemesini istedi Adem as'da varlýklarýn isimlerini anlattý Yüce Mevlâ þöyle buyurdu:
-“Ben size, göklerin ve yerin gaybýný bildiðim gibi açýða vurduðunuzu da, gizlemiþ olduklarýnýzý da bilirim dememiþ miydim?” (Bakara, 33)
Her þeyi bilen Allah, Þeytanýn içinden geçenleri de elbette biliyordu Belki de ona inadýndan vazgeçmesi için fýrsat veriyordu Fakat Þeytan içindeki rahatsýzlýðý açýða vurmadý; Rabbinden bu hastalýðýný gidermesi için yardým istemedi
Sonra Mevlâmýz, meleklere Adem as'a secde etmelerini emretti Bütün Melekler secde etti Þeytan ise secde etmedi Nihayet bu son imtihanda gizlemeye çalýþtýðý kibri açýða çýkýyordu
Allahu Tealâ, ona þöyle sordu:
-“Ey Ýblis! Sen ne diye secde edenlerle beraber olmadýn?” (Hicr, 32) Þeytan cevap verdi:
-“Ben kuru bir çamurdan yarattýðýn insana secde edecek deðilim (Hicr, 33) “Ben ondan daha üstünüm Beni ateþten yarattýn, onu ise çamurdan” (A'raf, 12; Sâd, 76)
Bunun üzerine Allahu Tealâ, Þeytaný lânetledi ve rahmetinden kovdu:
-“Öyleyse in oradan! Orada kibirlenmen, büyüklük taslaman senin haddin deðil Git! Çünkü sen aþaðýlýklardansýn!” (A'raf, 13)
Þeytanýn iþlemiþ olduðu suçu ve bu suçun onu mahkum ettiði kötü sonucu da þöyle açýkladý:
-“O (emrimizden) yüz çevirdi ve kibirlendi, böylece kâfirlerden oldu” (Bakara, 34)
Ýlâhi hikmet ve ibret
Þeytan, Allah Tealânýn yaratýcýlýðýný, ilâhlýðýný inkâr etmemiþti Sadece kibirlenip bir emrine itaat etmemiþti Ýlmi, ibadetleri, üstün görevleri onu kurtaramadýKibir bunlarýn hepsini silip süpürdü Sonunda Þeytan Allah'ýn düþmaný, cehennemin yakýtý oldu
Bu olay, ilk insan henüz yeryüzüne indirilmeden meydana geldi Henüz insan sorumlu tutulmadan Daðlarýn bile üstlenmekten kaçýndýðý ilâhi emanetin sorumluluðunu alan insanoðlunun daha yaratýlýþýnda bu olayýn meydana gelmesi tesadüf olabilir mi? Kesinlikle deðil O'nun iþinde tesadüf yoktur Ancak hikmet ve ibret vardýr
Þöyle görmek gerekir: Bir þey oluyor, en yakýn olan ebedi düþman oluyor Topraktan henüz yaratýlan ise en yakýn olmaya aday Ama kibirlenmediði sürece
Yüce Mevlâ, Mukaddes Kitabýmýz'da bu olayý defalarca hatýrlatýyor Ýbret almamýz, þöyle anlamamýz için:
“Ey insan! Allah'a yakýn olmak ne güzel! Ama onu korumak, kendi varlýðýný üstün görerek bu yakýnlýðý heba etmemek gerek Bir düþün: Yer-gök kimin? Seni ayakta tutan kim? Güvendiðin ibadetlerini, kýldýðýn namazý, yaptýðýn zikri, verdiðin zekâtý sana sevdiren, yaptýran kim?
O deðil mi O Seni ve sana dair herþeyi yaratan Madem herþey O'na ait, büyüklük niye, insanlara tepeden bakmak niçin? Secdelere sürünen baþýn, gurur çatýsýnda dolaþmasý reva mý? Hakiki büyük karþýsýnda küçüklüðünü anlayýp Allah için yaþ akýtan gözleri, gönülleri kanatacak süngü haline dönüþtürmek yaraþýr mý? Mevlâ'yý zikrederek arýnan kalpleri kibirle kirletmek olur mu?”
Oluyor Maalesef oluyor Þeytan, kovulmasýna sebep olan kibir mikrobunu ona bulaþtýrýyor Öyle bir mikrop ki ne taat býrakýyor ne amel Efendimiz sav'in ifadesiyle “Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse cennete giremiyor” (Müslim, Ebu Davud, Tirmizî)
Ýhlâs, tevazu ehli yapar
Þeytanýn tuzaklarýndan sadece ve sadece ihlâslý kullar kurtulabiliyor Çünkü Þeytan, Allahu Tealâ'dan kýyamete dek mühlet istediðinde þöyle demiþti:
-“ben de yeryüzünde onlara (günahlarý) süsleyeceðim ve onlarýn hepsini azdýracaðým Sadece ihlâslý kullarýn bunun dýþýnda kalacak”
Allahu Tealâ da þöyle buyurdu:
-“ (Ýhlâslý) kullarým üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur Ancak azgýnlardan sana uyanlar hariç Cehennem, onlarýn hepsine vaadolunan yerdir” (Hicr, 39-43)
Ýhlâslý kullar, yaptýklarýný sadece Allah için yapanlardýr Riyadan-kibirden uzak, kalbi bulandýracak ne varsa hepsinden fersah fersah kaçanlardýr Ýbadetlerini Cenab -ý Mevlâ istediði için yapan, sadece O'nun hoþnutluðunu arayanlardýr
Ýhlâs, temiz kalplere bahþedilen öyle bir sýrdýr ki, az olan ibadetler onunla sýnýrsýz hale gelir Resul-i Ekrem sav Efendimiz bunun için þöyle buyurmuþtur:
-“Dininde ihlâslý ol, az amel sana yeter” (Münavî, Feyzu'l-Kadir)
-“Amellerinizde her zaman ihlâsý gözetin Allah, amelin sadece halis olanýný kabul eder” (Feyzu'l-Kadir)
Kibirden kurtulmak ve ihlâsý elde etmek, ebedi kurtuluþun reçetesi Ve kibir, ilmi faydasýzlaþtýran, ibadet ve taatýn insaný rabbine yakýnlaþtýrýcýlýðýný yok eden, aksine uzaklaþtýran bir çirkinlik
Mümine tevazu yaraþýr Herkese, herþeye Boyun eðmiþ olgun baþaklar gibi ALINTI