Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Nefis muhasebesi By: sumeyye Date: 15 Temmuz 2010, 14:37:57
NEFÝS MUHASEBESÝ



Herkese kendi âdeti hoþ gelir

Fenalýk ve iftiralara ne kadar fecî bir surette maruz kalýnýrsa kalýnsýn, mukabele-i bilmisil etmemek, tevbe ve istiðfara devam etmek, sabýr ve tahammüle çalýþmak, öyle hâdiselerden ibret ve ders almak, mütecaviz ve müfterilerle uðraþmamak, yüksek bir ahlâk ve kemâlâtýn þiarýndandýr Enbiyalar, velîler, sulehalar ahlâký ile ahlâklanmaktýr

Kendi nefsini daima kötülemek, kendi küçük kusurlarýný büyük görmek, baþkalarýnýn büyük kusurlarýný küçük görmek, yüksek bir fazilettirTakvada, doðrulukta, edep ve ahlâkta kendisi azametle amel etmeye çalýþmak, baþkalarýn lâkaydlýklarý ile meþgul olmamak veya ikaz ve hatýrlamakta mütevaziyane ve yumuþaklýk göstermek büyük bir fazilet ve din kardeþlerinin dinine hizmet edebilmek için semeredâr bir düsturdur

Ýnsan beþerdir, hata edebilir Hususen küllî ve umumî bir dâvanýn hizmetkârlarýna yapýlan taarruzlarýn çokluðu, þerâitin aðýrlýðý; dâvâyý inkiþaf ettirmek, hizmetin önüne çekilen dehþetli mâniâlarý yýkabilmek için çeþitli hizmet þýk ve þekilleri ararken hepsinde yüzde yüz isabete muvaffak olmak pek müþküldür Böyle bir hengâmede müsbet netice vermeyen tedbirleri o müdebbire söylemek lâzým iken, her ne sebeple olursa olsun, kat'iyyen baþkasýna söylememek ruh, kalb, akýl ve feraset eseridir Bunun aksine baþkalarýna dert yanmak, safderunluk ve düþünce za'fýnýn delilidir Fayda vereceðim zannýyla fikrinde taannüd ve taassub göstermek zarar vermenin en bâriz bir delilidir ki, bu da ahmaklýðýn gözlere görünecek derecede aþikâr olmasýdýr Zira ahmaklýðýn tarifi, "Fayda vereceðim niyetiyle zarar vermektir"

Kendisinin bir rey ve fikir sahibi olduðu gururuna kapýlan, asýl rey, tedbir ve vazife sahibi kimseleri kötüleyen, fakat kendisine toz kondurmayan bir kimse, "Herkes için birer kusur buluyorum; acaba kusursuz bir ben mi kaldým? Onlar benim aklýmýn ermediðini yakînen biliyorlar da, tehevvüre kalkýþýp veya o sözü içime atýp nefsimin, arkadaþlarýmýn kusurunu veya aslýnda kusur olmayýp ta benim kusur görmek ve baþkalarýna nakletmek hususunda zorlatýcý bir kuvvet haline gelmemesi için, benim yüzüme vurmamak edep ve hayasýna mý riâyet ediyorlar?" diye mülâhaza yapýlsa, bir zararý bin zarara çýkaran dedikoculuktan kurtulunmasý mümkün olur

Ýyi olmanýzý istiyorsanýz evvelâ kötülüðünüze inanýnýz, kusurlardan kurtulmak istiyorsanýz evvelâ kendi kusurunuzu görüp, kendinizi kusursuz zannederken, kusurlu olduðunuzu müþahede ediniz

Bahtlý ve talihli kimse, baþkasýna va'z edilirken ibret alandýr

Kusurlu, hatalý bir arkadaþýnýzýn yanlýþlarýný yumuþaklýkla, hürmet ve tevâzu ile yalnýz ona söyleyiniz Kabullenmezse dahi, ikinci bir kimseye onun hakkýnda gýybet etmeyiniz Birisinin kusurunu, kusuru düzelteceðim diye etrafa yaymak, þahsî kin, garaz, nefsin karýþmasý gibi hallerin zorlamasýnýn neticesidir Veyahut fayda veriyorum zannýyla zararlarýn üremesine sebep olan bir safdillik ve bilememezliktir Baþkalara yaymak deðil, dâima ve dâima ona söylemektir Söylerken de "Acaba, hakîkaten ve bizzat nefsü'l-emirde hata mýdýr? Yoksa benim fikrime, görüþüme göre mi hatalýdýr?" diye insan kendini murakebe etmelidir

Hiddetle, heyecanla konuþmanýza asla îtimad etmeyiniz Zira nefis ve þahsî hissiyat karýþýr Yapacaðým derken parçalarsýnýz Hem de kendinizi parçalamýþ olursunuz Çok defa kendisini tenkîd etmek kâmilliðine eriþememiþ, yakýn akraba veya mesâi arkadaþlarýný tenkid etmeye alýþanlarla bir yerde oturmayýnýz Onu dinleye dinleye siz de münekkid ve yýkýcý bir ahlâk sahibi olursunuz

Adaletten ayrýlmamak, hakikati itiraf ve tasdik etmektir Zýddý zulümdür

Nefsini daima itab eden, din ve dâvâ arkadaþlarýnýn iyiliklerine hasr-ý nazar eden baþkalarýnca nefret edilmekten kurtulur

Dedikodu ile, arkadan çekiþtirmekle mesele halletmeye çalýþmak, ya safdillik, ya þuur altý veya þuur üstü garaz ve muhalefet niþanýdýr Veya caný incitilmiþin intikam kokusudur

Dýþarýdan tenkid kolaydýr Ayný iþin içine girdikten sonra, tenkidin zulümkârlýðýný anlamak o kimse için ne acý, ne felâketli, ne hasaretli ve ne derece mânevî mes'uliyetlere dûçâr olucudur!


Zübeyir Gündüzalp

radyobeyan