Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Bizi herkes sevsin mi By: sumeyye Date: 14 Temmuz 2010, 15:36:41
Bizi herkes sevsin mi?


Rabbimizin Kur'an-ý Kerimde en ziyade övdüðü insanlarýn baþýnda, adý ‘övülme liyakati’ni zaten ifade eder biçimde ‘Muhammed’ ve ‘Ahmed’ olan Peygamber Efendimiz gelir O, ‘âlemler için rahmet’tir, insanlar için ‘en güzel örnek’tir, ‘þahit, müjdeleyici ve uyarýcý, Allah’ýn izniyle O’nun yoluna çaðýrýcý ve aydýnlatýcý bir lamba’dýr Kur’ân’ýn tarifiyle Yine Kur’ân, ‘gözü kaymayan ve þaþmayan’ bir kudsî nebi olarak, “O asla hevasýndan konuþmaz” diye tasdik eder onu Yine Kur’ân’ýn bildirdiði üzere, ‘habibullah’týr o: Allah’ýn sevgisini kazanmamýz, ‘O’nun sevdiðine ittiba,’ yani Hz Peygamber’i kýlavuz ve rehber edinme þartýna baðlanmýþtýrRabbimizin bizden istediði, ‘Resûl bize neyi emrediyorsa yapmamýz, bizi neden sakýndýrýyorsa ondan sakýnmamýz’dýr
Baþtan sona Kur’ân, böylesi nice âyetiyle, Hz Peygamber’in Allah indindeki makamýný ve deðerini bildirir
Kur’ân’da Hz Peygamber aleyhissalâtu vesselama yönelik bütün bu övgülere karþýlýk, yine Kur’ân’dan biliriz ki, onun için aðza alýnmadýk sözler söyleyenler vardýrOnu yalancýlýkla, sihirbazlýkla, mecnunlukla itham edenler, ona gelen vahiy karþýsýnda hasedinden çatlar duruma gelip neredeyse gözleriyle onu devirmek isteyenler, Hz Peygamber’i yüreðini daraltýr derecede ra-hatsýz edenler vardýr Bu insanlara karþý Kur’ân’ýn Hz Peygamber’e hitabý ise son derece müþfik ve teselli edicidirÝlgili âyetler, Rabbi katýndaki deðerini ona bildirerek, “Sen o cahillerden yüz çevir!” ilâhî tavsiyesini getirmektedir
Velhasýl, kâinatýn sebeb-i vücudu olan, Allah katýnda ne kadar da sevgili olduðu bizatihî Kur’ân’da bildirilen Muhammed-i Arabî aleyhissalâtu vesselam, ‘Allah’ýn ve meleklerin kendisine salât u selam ettiði’ derecede deðerli olduðu halde, bazý-larýnýn gözünde son derece sevimsiz ve deðersizdir Allah’ýn sevdiði o en güzel kulu hiç sevmeyen, bir numaralý düþman ilan eden, kanýna susayan dünyalýlar vardýr
Demek ki, Allah katýnda en sevgili olmak, ‘herkes tarafýndan sevilme’ sonucunu garanti etmemektedir
Nitekim, bir Ebu Cehil’in hayatý, Habibullah’ý ve getirdiði daveti inkâr etmek, onu taciz etmek, onun elçiliðini engellemek üzerine kurulmuþ haldedir
Bir Ebu Leheb, üstelik amcasý olduðu halde, Kur’ân’da adýyla anýlýp beddua edilmesine yol açacak derecede çirkin davranýþlarý yeðeninden esirgememiþtir
Bir Ukbe b Ebi Muayt, Habibullah ve ‘rahmeten li’l-âlemîn’ olan o kudsî nebîye karþý namazda sýrtýna pislik koyacak derecede þedit bir öfke ve kin doludur
Bir Ümeyye b Ebi’s-Salt, tevhide dair þiirler de yazan biri olduðu halde, beklediði risaletin ‘yetim-i Ebu Talib’e ihsan edilmesinden dolayý hasedinden çatlar haldedir
Bir Velid b Muðire, bir Âs b Vâil, bir Ahnes b Þurayk, bir Ümeyye b Halef ve daha niceleri için en birinci mesele, o güzelim statükolarýný bozan, hayatlarýnýn o bildik ve yanlýþ akýþýný dumura uðratan, hakikat-ý halde sonu cehennem çukuruna gi-den bir yoldan kurtulup cennete müteveccih bir yolculuða onlarý çaðýran HzPeygamber’i safdýþý býrakmak, hatta mümkünse ortadan kaldýrmaktýr
Az bir kýsmý hariç, Arabistan Yahudilerinin çoðuna hâkim olan duygu da budur
Akýl hocalarý Abdullah b Ubeyy baþta olmak üzere münafýklarýn yahut Ebu Âmir Fâsýk’ýn peþine takýlanlarýn da en ziyade nefret ettiði kiþi Ahmed-i Mahmud-u Muhammed aleyhissalâtu vesselâmdýr
Sözün kýsasý, Allah katýnda en sevgili olan Nebiyy-i Zîþan’ý bile sevmeyenler vardýr Allah’ýn ve meleklerinin sevgisine mazhar olmak, her dünyalýnýn da illâ ki onu sevmesi sonucunu saðlamamýþtýr Bilakis, Ýblis-misal ruhanîler de, Ýblis’in yeryüzü þubesi hükmündeki dünyevîler de, Allah katýnda sevgisi nisbetinde ona düþmandýrlar Ýnsanlarýn ona sevgisi arttýkça da, nefretleri ve husumetleri katlanmaktadýr
Gelin görün ki, ‘Habibullah’ý dahi herkesin sevmediði þu dünyada, bugünün ehl-i dininde bir ‘herkes tarafýndan sevilme’ telaþý gözlemleniyor Allah’ýn rýzasýna uygun bir hayat yaþama yolundaki gayretimiz ölçüsünde bizi sevenlerin de, bizi sevmeyenlerin de beraberce var olmasý olgusu, bizi endiþeye sevkediyor
Ýstiyoruz ki, bizi herkes sevsin
Ýstiyoruz ki, kimse bizden sevgisini esirgemesin, kimse bize düþmanlýk göstermesin
Ýyi bir kul olduðumuzun teyidinin herkes tarafýndan sevilmemiz olduðu zehabýna kapýlmýþ gibiyiz Herkes tarafýndan sevildiðimiz ölçüde O’nun sevgisini kazanacaðýmýzý düþünür bir haldeyiz
Öyle ya da böyle, “Bizi herkes sevsin” endiþesi ölçülerimize iliþiyor: Salâbetimiz buharlaþýyor, söylemimiz bulanýklaþýyor, yaþantýlarýmýz ‘light’laþýyor
Sözümona herkesin sevgisini kazanarak herkese tebliðde bulunma sevdasýyla, tebliðin gerçek muhataplarý nezdinde bir derece sevimsizleþmeye, onlarýn bizden bir derece soðumasýna, iç dünyalarýmýzda bir uzaklaþmaya da sebebiyet veriyoruz
Herkes tarafýndan sevilme çabamýz, bizi sevmeye gerçekten açýk mü’min kalbler ve hakikati arayan dimaðlar nezdinde bir sevgi ve itibar aþýnmasý getiriyor açýkçasý
Öte yandan, sevgilerini kazanma uðruna dilimizi, tebliðimizi ve hayatýmýzý ‘light’laþtýrdýðýmýz insanlar nezdinde bir ilerleme de gerçekleþmiyor Bilakis, bugün dilleri bizi takdir ediyor gözükse bile, ‘olmamýz gereken yer’e yöneldiðimiz ilk anda bizi ayýplayýp yüzüstü býrakmaya hazýr gözüküyor kalbleri
Oysa Hz Peygamber’in þahsýnda Rabbimizin bize gösterdiði apaçýk bir gerçek var: Bizi ayný anda herkes sevemez Bilakis, herkes tarafýndan sevilme isteði, sevgisi halis olanlar nezdinde bir sevgi kaybýný beraberinde getirir
Kaderimizin tercihlerimiz doðrultusunda tayin olunduðu þu dünyada, bir sevgi tercihi yapmamýz da gerekiyor velhasýl
Bizi herkes mi sevsin?
Peygamberler tarihi ve Asr-ý Saadet þahit ki, bu mümkün deðil
Öyleyse bir karar vermemiz gerek:
Bizi kimler sevsin?



Metin Karabaþoðlu

radyobeyan