Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Sevmeyi bilmeyene bilmeyi sevmek ne ki By: sumeyye Date: 14 Temmuz 2010, 15:25:45
"Sevmeyi bilmeyene bilmeyi sevmek ne ki?"


"Sevmeyi bilmeyene bilmeyi sevmek ne ki?" diye soruyor Ýskender Pala* Ne kadar haklý! Ormanýn nerede olduðu bildiðin halde, ormana yürüyecek heyecanýn yoksa, vurdumduymazlýðýn kor ateþlerinde bütün ormanlarý yakmýþsýn demektir Çiçeklerin taç yapraklarýný sayýp sayýp da, bir çiçek yüzünü yüzündeki sevince katýþtýramayacaðýn bir sevdiðin yoksa, çiçek çiçek aþklarý doðramýþsýn, nice demektir Bülbüller gül yapraklarýnýn kýzýllýðýnýn kromotografik analizini yapmazlar, yapamazlar Seslerini güllerin yapraðýna doladýkça, sabahý da, gülü de, kendilerini de yeniden kýymetlendiren ve eþsiz bir deðere eriþtiren bir simya ustasý oluverirler Severler, sevmesini bilirler

Bilgi yarýþmasý deðildir yaþamak; sevgi yoðrulmasýdýr Bilmek, sadece saymadýr, sadece ölçmedir, sadece tartmadýr Bakýrcýlar meselâ Bakýrý sadece tartarlarOnlar için bakýr sadece kalýbýyla vardýr Bakýþlarý bakýrýn kalbine deðmez Bakýrýn yüzüne kazýnmýþ onbin yýllýk mühür onlarý ilgilendirmez Oysa, antikacý bakýrýn kalýbýna deðil kalbine bakar Kalbiyle tartar onu Antikacý ile bakýr fýsýldaþýrlar birbirlerine Aralarýnda hiçbir ölçüye gelmeyen, hiçbir terazi kefesine sýðmayan, hiçbir sayýyla hesaplanamayan bir bað kurulur Topraðýný üzerinden atmýþ bakýr ilk defa konuþur Bin yýllarýn suskunluðunu/beklemiþliðini antikacýnýn heyecanla inip çýkan göðsünde çaðýltýlý bir nutka dönüþtürür Yüreði kýpýr kýpýr atar gibidir kýymetinin bilindiði avuçlarda Bundan böyle kapladýðý yer kadar deðildir “o bakýr”ýn hacmi Baðlý olduðu zamanlarýn habercisi olduðu için önemlidir Sanatkârýna bizi baðladýðý için eþsizdir

Sevmek baðlanmak demektir Aþýk olmak, sarmaþ dolaþ olmak demeye gelir Bak ki; aþk bile sarmaþýktan ödünç almýþtýr anlamýný Sarmaþýk döner, dolanýr, kývranýr, ama hep baðlýdýr, her daim sarýp sarmalar, baðlanýr

Diyeceðim o ki

Dinin bilgisi, seni Allah’a baðlamayabilir Hatta aþýrý bilgi zorlamasý hazýr baðlarýný çözebilir bile Allah’ýn bir olduðunu bilmen ve bildiðini bildirmen, O’nun katýnda biricik olduðunu hissetmenin garantisi deðildir Sözgelimi, otuziki farzý eksiksiz yazabilsen sýnav kâðýdýna, “dinci” seni baþarýlý sayacaktýr Örneðin, “Aþaðýdakilerden hangisi Hz Muhammed’in katýldýðý savaþlardan deðildir?” sorusunun doðru seçeneðini kalbinden vursan kurþun kaleminle, sana puan verilecek

Sadece bilmeni ölçüyor sýnavlar Bilmeyi sevmeni umuyorlar sýnav koçlarý Sevmesen de bilmeni istiyorlar Sevmeye sevmeye bilmeni bile alkýþlýyorlar Seni hiç yokken sevip, özene bezene var eden Yaradan’ýný, ýþýðý yüzüne dokunmayan, sýcaðý tenine dokunmayan uzak bir yýldýz gibi tarif ediyor kimi vaazlar Sana þah damarýndan bile yakýn olduðunu fýsýldayan Rabbin ile sýcacýk ve içten bir bað kurmaya ayarlý deðil din bilgisi kitaplarý Seni hiçlikten çýkarýp “gözde”si eyleyen, kendi kutlu ve müþfik sözüne muhatap eden Rabbini sözel kalabalýklar arasýnda kuru bir bilgi olarak sunuyorlar sana Bilmeni istiyorlar sadece Saymaný, yazmaný, iþaretlemeni Kýlýna zarar gelmesin diye üzerine tir tir titreyen “ana yürekli” Peygamberin –ne hikmetse- çoðu kez savaþlarýný saydýrýyorlar sanaSarmaþ dolaþ olamýyorsun O’nunla da Sýnav kaygýsýyla terlemiþ ellerini O’nun ellerinin serinliðine býrakacak o baðlýlýðý hissetmene fýrsat verilmiyor gibiÝbadetleri de sanki Allah’a “sus payý” vermek diye bellemiþsindir Allah bilir “Tamam, tamam; namaz kýlacaðým Allah’ým, cehenneme atma yeter ki Bak, oruç da tutuyorum; kýzmayasýn sakýn!” der gibi içinin içi Sana o güzel yüzü veren, sana o eþsiz gözleri baðýþlayan Rabbin, sana niye sevemediðin ibadetleri, niye zoraki yapacaðýn meþguliyetleri emrediyor olsun ki? Yüzünü güzel eyleyenin dini de güzel deðil midir?

Rabbini bilmek, seni O'nu sevmeye vardýrmýyorsa, nasýl bilmek bu? Peygamberinin hayatýnýn detaylarýný bilmekle, sevildiðini, sevdiðini, sevindirildiðini hissedemiyorsan, nice bilmektir bu?


senai demirci
 

radyobeyan