Ticaret Ekonomi By: neslinur Date: 05 Temmuz 2010, 14:58:33
TÝCARET / EKONOMÝ
1. Soru:
--Ailemin izni olmadýðý halde çalýþýyorum. Doðru mu yapýyorum; ne dersiniz?
--Ýyi yapýyor. Çünkü, çalýþmak güzel bir þeydir. Meþrû bir yolda, helâl bir kazanç için çalýþýlabilir.
(Elkâsibu habîbullah) "Çalýþýp kazanç saðlayan kimse, Allah'ýn sevgili kuludur." diyor Peygamber Efendimiz... Neden?.. Bir þey üretiyor. Ya bir hizmet üretiyor, ya bir îmâlât yapýyor, ya bir ziraat yapýyor; insanlýða faydalý bir þey üretiyor. Beleþten yaþamýyor ya!.. Baþkasýnýn sýrtýndan geçinmiyor ya!.. Yük olmuyor ya; o bakýmdan sevaptýr.
2. Soru:
--Askerden yeni geldim. Hangi mesleði seçmemi tavsiye edersiniz?
--Mesleklerin çok çeþitleri vardýr. En faziletli meslek nedir diye sorular sorulmuþ, bunun da cevaplarý sýralanmýþtýr. En faziletli meslek, Alylah'ýn dinini öðretmeye çalýþmaktýr. Ayet-i kerimede buyruluyor ki:
(Ve men ahsenü kavlen mimmen deâ ilallah) "Allah'ýn yoluna çaðýran insanýn sözünden daha güzel sözlü kim olabilir?" En güzeli Rasûlüllah'ýn mesleðidir. Ýnsanlarý Allah'ýn yoluna dâvet etmektir. Ondan sonra cihaddýr. Ondan sonra kazanç yollarýnýn çeþitleri içinde ticarettir, sanattýr, ziraattir... Sýralanýyor. Ticaret bayaðý önde geliyor. Doðru sözlü, doðru özlü bir tüccar bayaðý medhediliyor hadis-i þeriflerde...
Meslekler çeþitlidir. Ýnsanlar mesleklerini keyiflerine, temâyüllerine ve kendi yapýlarýna göre seçerler. Ama bizim bu kürsüden insanlarýn meslekleri hakkýnda bir þey söylememiz gerektiði zaman, söyleyeceðimiz: Allah'ýn rýzâsýný en çok kazandýracak bir yol tuttur!.. Madem yeni bir meslek seçmeðe yeni karar vermek durumundasýn, hayatýný yeni kuruyorsun; o halde Allah'ýn rýzâsýný kazanmaya en uygun olan mesleði seçmeye çalýþmak lâzým!..
3. Soru:
--Kuyumcu dükkâný açmak istiyorum; cevaz var mý?..
--Altýn üzerinde, kuyumculuk üzerinde yasak yoktur. Doðrudan doðruya ticareti ve imali yasak deðildir. Yasak iþler yapmamak þartýyla, açabilir.
4. Soru:
--"Arsama müþteri bul, sat; sana þu kadar vereyim!" veya "Yüzde þu kadar veririm!" demek caiz midir?
--Vazifelendiriyor, o da bir iþ yapýyor. Olabilir.
5. Soru:
--Ýslâm'da sosyal sigortalardan emekli olmanýn hükmü nedir?
--Ýslâm'da sigorta, bir bilimsel araþtýrma konusudur, tez konusudur.
Alimlerimiz sigortanýn belli bir ölçüde caiz olduðunu, belli bir ölçüden sonra caiz olmadýðýný; kendi yatýrdýðý taksitler kadarýný alabilmesinin olacaðýný, ondan sonrasýnýn caiz olmayacaðýný ifade ediyorlar. Ama, Ýslâmî bir devlet kendi vatandaþlarýna birtakým baðýþlar, birtakým haklar saðlayabilir.
Sigortanýn uygun olmamasý, herkes ayný parayý ödüyor, herkes ayný þekilde istifade etmiyor. Kimisi ediyor, kimisi etmiyor. O bakýmdan bir adaletsizlik oluyor.
6. Soru:
--Bir emekli memurun maaþýný sadece zorunlu ihtiyaçlar için kullanabileceði doðru mu?
--Öyle bir þey doðru deðil... Emekli memur aldýðý maaþýn hepsini rahatça kullanabilir. Çünkü, memur olarak iþe girdiði zaman devletle yapýlan anlaþmanýn bir maddesidir bu... "Sen þu yaþý geçtikten sonra ben seni emekli edeceðim, þu tarzda emekli maaþý ödeyeceðim." diye garanti vermiþtir. Devletin fertlere yardým etmeðe selâhiyeti vardýr. Bunun için hepsini kullanabilir.
7. Soru:
--Ýslâm'da kâr haddi var mýdýr?
--Þu kadar diye sabit bir yüzde yok... Piyasanýn genel durumu içerisinde, insaf dairesinde bir kâr olacak. Ýnsafsýzca olmayacak. Adama, "Yâhu beni amma aldatmýþsýn, belimi bükmüþsün!" dedirtecek tarzda olmayacak. Mâkul bir ölçü içinde olacak.
Meselâ, bazan insan bir yerden bir kelepir mal düþürmüþ oluyor. "Ýlle ben bunu yüzde bilmem kaç kârla satacaðým!" demesine lüzum yok... Kelepir düþürmüþtür, halletmiþtir, imar etmiþtir; onun kârý serbesttir. Piyasanýn normal deðerinden; yâni malý bilen, almasýný satmasýný bilen bir insanýn kabul edebileceði bir mâkul fiyatla satacak. Hiç bilmeyen bir insana ikibin liralýk þeyi otuz bin liradan sat, parasýný aldýktan sonra da kýs kýs gül; Ýslâm'da böyle þey yok... Ona gabn-i fâhiþ derler; yâni büyük bir aldatma... Bu Ýslâm'da haramdýr.
Ama, mâkul ölçüler içerisinde, piyasanýn þartlarýna göre, mal bir azalýr, deðeri birden yükselir. Gazetelerde her gün okuyorsunuz: Altýn düþtü, dolar çýktý, mark yükseldi... Bir sürü piyasa hareketleri oluyor. O piyasa hareketleri içinde, normal ölçülerde kârlarýný tesbit edebilirler.
8. Soru:
--Bir kimse vadesi gelen borcu ödeyemedi. Ne zaman ödeyebileceði de belli deðil. Bir baþka bir para birimine çevirmek caiz olur mu?
--Karþýlýklý konuþarak olabilir.
9. Soru:
--Parayý borsa ve hisse senedinde deðerlendirebilir miyiz?
--Hissesini aldýðý fabrika helâl iktisâdî faaliyet yapýyorsa, olur. Haram iktisâdî faaliyet yapýyorsa, o zaman haram faaliyette bulunan bir þeye ortak olacaðý için günah olacaðýndan, olmaz! Faizli iþlem yapýyorsa veya bira üretiyorsa, yaptýðý iþte kusur varsa veya ürettiði þeyde Ýslâm'a aykýrý bir durum varsa, o zaman olmaz. Ýslâmî usüllere göre çalýþýyorsa, böyle bir müessesenin hisse senedini almak câizdir. Ortak olmak demektir. Onlarý alarak parayý deðerlendirmek mümkün...
Fakat ben borsadaki bu hisse senetleri hikâyesini, bu adamlarýn kumara döndürdükleri kanaatindeyim. Amerika'dan aþýlama bir moda... Bu iþi artýk hisse senedi alýp, o fabrikaya ortak olmak tarzýnda deðil de; alýyor, deðerlendiði zaman satýyor. Güyâ kâr ediyor ama, çoðu zaman deðerini kaybediyor, zarar ediyor. Güzel oynayamýyor borsada, çok kere zarar oluyor.
Saðlam yürümek daha iyi... Bildiðiniz insanlarla, samîmî dostlarla iþ yapmayý tavsiye ederim.
10. Soru:
--Döviz alým-satýmý câiz midir? Enflasyondan korunmak için ne yapýlmalý?
--Döviz alým-satýmý câizdir. Buna sarf derler; yâni paranýn bir baþka para ile tebdili, deðiþtirilmesi, exchange câizdir.
Enflasyondan korunmak için elde para bulundurmamalý, parayý dâimâ kullanmalý!.. Tek kelime ile söylemek gerekirse, duran para durduðu yerde aðzý açýk benzin tenekesi gibidir, uçar gider. Onun için ya parayý çalýþtýracaksýnýz; ya bir hayra sarfedeceksiniz, mânevî kazanç kazanacaksýnýz; ya bir mala baðlayacaksýnýz ki, para para olmaktan çýksýn, baþka bir þeye dönüþsün! Siz de enflasyonun þerrinden kurtulun!..
11. Soru:
--Bir kimsenin þahsý için hayat sigortasý yaptýrmasý câiz midir?
--Sigorta Ýslâmî bir müessese deðildir. Birileri veriyor, hiç karþýlýðýný almýyor; ötekiler alýyor, istifade ediyor. Gayr-i adil oluyor. Onun için caiz deðil... Mecburiyet yoksa yaptýrmamasý lâzým!..
Ama, meselâ arabasý var, sigorta olmadan trafiðe çýkartmýyorlar. Böyle mecburiyet olduðu zaman yaptýrabilir. Keyfi olarak yaptýrmamasý lâzým!..
12. Soru:
--Babamýz, "Yabancýlarla ortaklýk yapmayýn!" demiþti. Onun tavsiyesine uymamak günah olur mu?
--Baba nasihati tutulmamýþ oluyor. babanýn nasihatýný tutmak da bir berekettir. Ayrýca hakîkaten insan, iyi insanlarla ortaklýk yapmalý!.. Ýyi insanlarla ortaklýk yaptýðý zaman, "Üçüncüsü ben olurum!" buyuruyor Allah-u Teâlâ Hazretleri... Allah iyi kimselerle ortaklýklar nasib etsin...
13. Soru:
--Avrupa'da çalýþmaya gitmenin mahzuru nedir?
--Avrupa Ýslâm diyarý olmadýðý için günah çokçadýr, açýk-saçýklýk fazladýr. Ýnsan þaþýrabilir, kendini kaybedebilir. Cuma namazý kýlamaz. Kâfirler arasýnda gýdasýna dikkat edemez. Bunun gibi mahzurlar var... Bu mahzurlarý bertaraf ederse, baþka faydalar mülâhaza edilirse, gidilebilir. Ýnsanýna göre, adamýna göre deðiþir.
Ben þahsen, bekâr bir insanýn Avrupa'ya gitmesinin zor olduðu kanaatindeyim. Talebe veya iþçi bekâr olarak oraya gittiði zaman orada durmasý zor... Çünkü, adamlar edepsiz... Açýklýk saçýklýk yaygýn... Aldatýrlar, kandýrabilirler diye, insanýn evli barklý gitmesi, korunmuþ olmasý uygun olur.
radyobeyan