Ýz Býrakanlar
Pages: 1
Nesillerin maariften bekledikleri By: sumeyye Date: 25 Haziran 2010, 15:18:43
Nesillerin Maariften Bekledikleri



Nesillerin Maariften BekledikleriTâlim ve terbiyeden ne anlamalýyýz? Nesiller, nasýl ve ne suretle terbiye edilmelidir? Onlara, neleri, nasýl ve niçin okutmalýyýz? Ve bu kutsi vazîfeyi kimler görecektir?

Terbiye ile alâkalý mevzûlarý ele alýrken, kendi kendimize soracaðýmýz bu suâllere, inandýrýcý cevaplar bulma mecburiyetindeyiz

Hedef ve gâyesi belirlenememiþ bir talim ve terbiye sistemi, nesilleri þaþkýna çevireceði gibi, nelerin nasýl öðretileceði ve terbiyede takip edilecek usûl ve metodun neler olacaðý bilinmeden, gençlerin kafa ve ruhlarýna yerleþtirilen þeyler de onlarý sadece birer bilgi hamalý yapacaktýr

Milletlerin içtimaî yapýlarýyla, terbiye usûl ve esaslarý arasýnda açýk bir alâka, yakýn bir bað mevcuttur Millet fertlerine nasýl bir terbiye verilirse, toplum da yavaþ yavaþ giderek o þekli almaya baþlar Zira, bugün yetiþtirilen nesiller, yarýnýn yetiþtiricileri olarak vazife baþýna geçecek ve üstatlarýndan aldýklarý ayný þeyleri, çýraklarýnýn gönüllerine boþaltacaklardýr Milletlerin, cismanî varlýklarýný devam ettirmelerinde, evlenme ve üreme ne ise onlarýn ahlâkî ve içtimaî hayatlarý için terbiye de ayný þeydir Evlenme mevzuunu saðlam esaslara baðlayamamýþ milletler, kendilerini inkirazdan kurtaramayacaklarý gibi, cemiyetin rûhî ve ahlâkî durumuna gereðince ehemmiyet veremeyen milletler de kat'iyyen uzun süre varlýklarýný sürdüremeyeceklerdir

Bir milleti meydana getiren fertlerden her biri, az çok diðerine tesir eder veya ondan bir þeyler alarak onun tesirinde kalýr Bunun gibi an'ane ve gelenekler, uzak-yakýn çevrenin tesiri de yetiþmede önemli birer yer iþgâl ederler Bir âile reisi kendi âile fertleri arasýnda, milleti idare edenler de cemiyetin çeþitli kesimleri ve fertleri arasýnda kuvvetli tesir ve nüfûza sahiptirler Buna göre, bir milletin kabiliyeti ölçüsünde yükselmenin en son noktasýna ulaþmasý ve fonksiyonunu tamý tamýna edâ etmesi, o milleti meydana getiren fertlerin düþünce, tasavvur, kültürüyle ve zimamdârlarýnýn da plân, basîret ve hasbîlikleriyle yakýndan alâkalýdýr Ýdare edenlerin eðilip fertleri görüp gözetmeleri, fertlerin de birer içtimaî varlýk hâline gelme yolundaki gayretleri, bir taraftan "herkes çoban ve herkes güttüðünden mes'ûldür" prensibinin, diðer taraftan da "yaþama yerine yaþatma zevkine" göre akort olmanýn ifâdesidir

Nesillerin yetiþtirilmesiyle meþgûl olanlar, bu vazifeyi hangi nam altýnda yerine getirirse getirsinler, üzerlerine aldýklarý mesûliyetin büyüklük ve ehemmiyetini bir an bile hatýrdan çýkarmamalýdýrlar

Bizler, çocuklarýmýzýn geleceðini teminat altýna alma uðrunda, her yolu dener, her ihtimâli deðerlendirir, onlarýn hiçbir þeye muhtaç olmamalarý için her sýkýntýyý göðüsler, her zorluða katlanýr, onlara "cennet-âsâ" bir dünya hazýrlamaya çalýþýrýz Acaba onlarý, gerçek sermaye olan ahlâk ve fazilete yükseltemediðimiz; idrak ve kültürle istikrara ulaþtýramadýðýmýz zaman, bütün himmet ve gayretlerimiz boþa gitmeyecek midir?

Evet, bir milletin en büyük sermayesi, talim ve terbiyenin baðrýnda geliþen kültür, irâde saðlamlýðý, ahlâk ve fazilet sermayesidir Bu sermayeyi elde eden milletler, cihanlarý fethedebilecek bir silahý yakalamýþ ve dünya hazinelerini açabilecek sýrlý bir anahtara mâlik olmuþ sayýlýrlar Aksine, bu terbiye ve bu anlayýþa yükselememiþ yýðýnlar, ilerde verecekleri hayat mücadelesinin daha ilk raundunda nakavt olup eleneceklerdir

Eðer nesillerin dimaðlarý yaþadýklarý devrin fenleriyle, gönülleri de ötelerden gelen esintilerle donatýlarak, rûhlarýnda birer fener hâline getireceðimiz tarih menþuruyla, onlarý geleceðe baktýrabilirsek, inanýn; bu uðurda sarfettiðimiz þeylerin en küçük parçasý dahi heder olmayacaktýr! Heder olmak þöyle dursun, kat kat fazlasýný dahi alacaðýmýz söylenebilir Hatta diyebilirim ki; nesillerin yetiþtirilmesi uðrunda harcanan her kuruþ, o saðlam gönüllerde, o terbiye görmüþ rûhlarda âdeta bir gelir kaynaðý hâline gelecek ve milletçe, bitip tükenme bilmeyen bir hazine elde etmiþ olacaðýz

Ýyi bir terbiye görmüþ ve yetiþtirilmiþ nesiller, hayat mücadelesinde, karþýlarýna çýkan her engeli göðüsleyebilecek, maddî-manevî her çeþit zorluðu yenebilecek ve hiçbir zaman ümitsizliðe düþmeyeceklerdir Böyle bir idrakten mahrum tâlihsizler ise babalarýndan intikâl eden maddî serveti, har vurup harman savurduklarý gibi, mânen de hep boþlukta, sallantýda ve karamsar bir hayat geçirecek, sonra da sefâletin kuduz diþleri arasýnda kahrolup gideceklerdir

Bugün yollarýn ayrýmýnda; kendi evlâtlarýný ya insanlýða yükseltme veya insan azmaný olmaya terk etme mevkiinde bulunan zimamdarlar, nasýl Kaf daðýndan aðýr bir sorumluluk yüklendiklerini düþünerek, yýllar yýlý ihmâllerin meydana getirdiði ciddî çürümelere karþý; daha saðlam, daha tutarlý tedâvi yollarý bulma mecburiyetindedirler Yoksa bugüne kadar, çeþitli erozyonlarla, ellibin defa varlýðýnýn en kýymetli cevherlerini meçhûl denizlere kaptýrmýþ bahtsýz nesiller, bütün bütün "kuvve-i inbâtiye" lerini kaybederek, tamamen verimsizleþecek ve bir daha da kendi özleriyle varlýða eremeyecek, geçmiþteki ihtiþamlarýna ulaþamayacaklardýr



Fethullah Gülen

radyobeyan