Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Kar ve bahar By: sumeyye Date: 06 Haziran 2010, 17:21:44
Kar ve Bahar



 
ÖLÜM SON DEÐÝLDÝR

Kar ve Bahar
----------------------------------------
“Bir beyaz lerze Bir dumanlý uçuþ
Eþini gaaib eyleyen bir kuþ gibi kar
Geçen nev baharý arar”
—Cenab Þehabeddin
----------------------------------------

-I-
Cemrelerin düþmeye hazýrlandýðý þu günlerde—büyük ihtimalle—mevsimin son kar yaðýþýný seyrediyorum Çok zaman geçmeyecek, dünyanýn takvimi, çiçek çiçek bahar diyecek Ama þimdi, bu sessiz beyazlýkta sükûnun lezzetini çýkarmaktayým Nicedir bu lezzetten mahrumdum çünküÞehrin birbirine girmiþ binalarýnýn ve sokaklarýnýn arasýnda ne kar, ne de bahar fark edilebiliyordu Þehre mevsimler buradaki gibi gelmiyor
Buradayým…
Þehrin dýþýnda, göz alabildiðine uzanýp giden tarlalarýn, tepelerin, bahçelerin, küçük korularýn çevrelediði burada Karýn yaðýþýný seyrediyorum
Hiçbir mekanik ses yok etrafýmda Köpekler havlýyor Minik serçeler, pencere saðanlýklarýna, ýlýk kuytucuklara sýðýnýp, tüylerini olabildiðince kabartarak soðuktan korunmaya çalýþýyorlar Cam kenarýna býraktýðým ekmek kýrýntýlarýný gelip ürkek ürkek topluyorlar Yüreciklerinin nasýl attýðýný düþünüyorum serçelerin, ekmek kýrýntýlarýný toplarken
Sonra çocuklar var Çýðlýklarý tepeleme neþe, yýðma mutluluk Karýn yaðýþýný, ürkek serçeleri ve onlarý seyrediyorum Mevsimin soðuðuna meydan okuyan sýmsýcak gülümsemelerini Çocuklarýn, her mevsimde ýlýk gölgeli bir yazý yaþýyormuþ halleri var Belki de bu gülümsemeler sýcaklýðýný oradan alýyordur Ama belki de, çocuklar, her kýþýn ardýnda saklanmýþ ve çið damlasý kadar temiz bir Mart sabahý, pencerelere “CE!” diyecek bir baharýn olduðunu hissediyor ve ümitlerini yüzlerinde gülücük olarak taþýyorlardýr

-II-
Asaf Halet, “Bir tohumda aðaç görüyorum” diyordu Ben de bu beyaz manzarada baharý görmeliyim
Bahar gelecek
Þimdi bu bembeyaz örtünün altýnda uyuyan milyonlarca tohumcuk uyanacak Güneþ pýrýltýlý yüzünü gösterecek Þu dallarýnda tortop kar yýðýnlarý ve buz damlalarý sarkan aðaç, az zaman sonra tepeden týrnaða çiçeðe, daldan aþaða meyveye kesilecek
Bu bembeyaz manzara, boþ bir kâðýt gibi Çok yakýnda, Kudret kalemi, “kün fe yekün” satýrýný çiçeklerden, meyvelerden, yaprak yaprak dallardan harfleriyle yazacak, bu beyaz sayfaya Yeryüzü yeniden diriltilecek
Sevgili dostum Selahattin Þimþek, “özdeyiþ yazan adam, okunmak deðil ezberlenmek ister” derdi Ezbere bildiðim bir özdeyiþinin, bir cümlesi geliyor aklýma:
“Karla kaplý yollar, bahara gider”

-III-
“Ey kuru dallara can veren Allah’ým, bizi de gör” diyordu þarký
Son karlarýn ardýndan bahar çýkageldi Her mevsim olduðu gibi yine sözünde durdu Serçelerin titreyen, üþümüþ sesleri, neþeli þakýmalara döndü Cemrelerin ardýndan, hava ve toprak ýsýnmaya baþladý Penceremden baktýðýmda oldukça uzakta görünen—oysa onunla aramýzdaki mesafeyi hiçbir zaman tam olarak bilemeyiz—mezarlýk bile bahara hazýrdý Aðaçlar, aðaçlarýn dallarý hazýrdý Köklerini titreten rüzgâr artýk baþlarýný okþuyordu onlarýn “Daha çýkmadý mý yapraklarýnýz, az kaldý bekleyiniz” dermiþçesine Mevsim konuþuyor, bahar bir ayin yapýyordu bahçelerde
Daha bir iki gün önce, üzerlerine yaðan kardan boyunlarýný bükmüþ öyle mahzun duran þu iki bodur çam aðacý, þimdi eskisinden de uzun, eskisinden de canlý ve dimdik ayaktalar Üzerlerindeki karý silkeleyip onlarý doðrultmaya çalýþmak ne beyhude bir iþmiþ
Bahar geldi Gelirken bir de mektup getirdi Mektupta þunlar yazýlýydý:
“Ey insanlar, ey ölü canlar! Topraðýn üstü böyle dirilirken alttakiler unutulur mu? Ey kurumuþ kemikler için yas tutanlar, bir bahar daha var O benim kardeþim, büyük bir bahar Ben onun habercisiyim Bu küçük yeryüzünün neþesi ben isem; o, kâinatýn neþesidir Benim mektubumda ondan çok haberler var Okuyun mektubumu Mektubum her kuru dal üstünde, her tozlu kemiðe müjdem var”


Selim Gündüzalp
 

radyobeyan