Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Helal daire genistir By: sumeyye Date: 03 Haziran 2010, 10:13:36
Helal daire genistir

Helâl dairesi geniþtir, keyfe kâfi gelir Harama girmeye hiç lüzum yoktur



Bir balýk, bitkilerden ve cansýzlardan farklý olarak, dilediði yöne doðru hareket etme hürriyetine sahip Ama bu hürriyet, deniz ile sýnýrlý Ondan dýþarý çýkmasý yasaklanmýþ Karalar, ormanlar onun için yasak bölge Tilkilerle, aslanlarla arkadaþlýk etmesi, sanki, haram kýlýnmýþ O, denizde yaþayacak ve ömrünü diðer balýklarla geçirecektir
Ýnsanýn denizi de "helâl dairesi" dir



"Helâl dairesi geniþtir, keyfe kâfi gelir Harama girmeye hiç lüzum yoktur" (Sözler)

Ýnsan, bu daire içinde kalmak þartýyla, istediði gibi hareket edebilir, dilediði gibi safa sürebilir Ama bu dairenin dýþý, onun için cehennem tarlasýdýr Buna göre, hürriyeti þöyle de tarif edebiliriz: "Hürriyet, helâl ve haram dairelerinden dilediðini seçebilme yetkisi ve netice itibariyle de cennet ve cehennem yollarýndan istediðine girme serbestisidir"

Kul, hür olmaz, dedik Nasýl olsun ki, kölenin bile hürriyeti söz konusu deðil Kulluk ise, kölelikten çok daha ileri bir baðýmlýlýk Mutlak mânâda ve sýnýrsýz bir hürriyete sahip olmadýðýmýzý nefsimize iyice kabul ettirmek için þöyle bir düþünelim: Ýnsanoðlu, eliyle iþitip, gözüyle koku alýp, kulaðýyla görebiliyor mu? Hayýr Aklýyla hýfzedip, kalbiyle anlayýp, hafýzasýyla sevebiliyor mu? Cevap; yine hayýr

Demek ki, insan her organýný ve duygusunu yerinde kullanmaya mecbur Onu yaratan, organlarýný yerli yerine koyan ve ruh âlemini akýl almaz bir þekilde tanzim eden, her duyguyu, her hissi ayrý vazifelerde çalýþtýran biri var Þu var ki, bu organlarýn ve duygularýn önüne iki saha açýlmýþ: Helâl ve haram meydanlarý

Ayaðýyla dilediði yere gidip gözüyle istediði yöne bakabildiði gibi, aklýný her sahada kullanabiliyor ve hafýzasýna, olur- olmaz, her þeyi doldurabiliyorBu sermayelerden her biri insanýn akýl ve vicdanýna emrediyorlar ki: "Bizi dilediðin gibi yönlendiremezsin! Sen irade sýfatýný doðru deðerlendirmeli ve bizi yaratýlýþ gayemizde kullanmalýsýn!" Ýnsan iradesine tanýnan bu hürriyet, bu serbesti, bu seçme hakký, ne yazýk ki, çoklarýnca yanlýþ deðerlendiriliyor

Ýnsanoðlu, babasýna, amirine, devletine karþý gelme hürriyetine sahip olmadýðýný çok iyi bildiði halde, nasýl oluyor da, Rabbine, Hâlýkýna, Mâlikine karþý kendini hür ve serbest sanabiliyor!?

Nur Müellifi, hürriyet konusunda çok önemli bir noktaya da þöyle parmak basýyor:




"Bazý sefih ve lâübaliler hür yaþamak istemediklerinden, nefs-i emmarenin esaret-i rezilesi altýna girmek istiyorlar" (Hutbe-i Þamiye)



Hür olduðunu, dilediði gibi hareket edebileceðini iddia eden bir insan, gerçekte nefsinin esareti altýna girmiþtir Nefsi ona kötülüðü emreder; o da bu emre kayýtsýz þartsýz itaat eder

Ve bu esaret, rezil bir esarettir Bir alimin hizmetine girmiþ bir insanla, bir soygun þebekesinde çalýþan bir baþka insan ilk bakýþta ayný noktada birleþirler: Ýkisi de emir altýndadýr Ama birincisi büyük bir þereftir, sonu ilim ve irfana çýkar Diðeri ise rezalettir; neticesi azap ve zindandýr


ALINTI

radyobeyan