O nu Sevince By: rabia Date: 27 Mayýs 2010, 02:37:33
O’nu Sevince
Ey Rasûlüm! De ki; Eðer Allah'ý seviyorsanýz, bana itaat edin ki, Allah da sizi sevsin ve günâhlarýnýzý baðýþlasýn. Muhakkak ki Allah çok baðýþlayýcý ve son derece esirgeyicidir. " (Âl-i Ýmrân, 31).
Sevmek... Allah ve Rasûlü'nü sevmek. Sevmek ve severek itaat etmek. Seveceðiz, Allah ve Rasûlü'nü her þeyden çok seveceðiz. Çünkü seven, sevdiðine, severek, büyük bir arzu ve aþkla itaat eder.
Sahâbe-i Kiram efendilerimiz, Allah ve Rasûlü'nü her þeylerinden çok seviyorlardý. Allah Rasûlü'ne öylesine kopmaz baðlarla baðlanmýþlardý ki, O'nun için canlarýný seve seve feda ederlerdi.
O sevgiyle yaþarlar, o sevgiyle hayat bulurlardý.
Bunlardan biri de Abdullah b. Zeyd el-Ensârî hazretleridir. Hz. Peygamber (sav) sevdalýsý olup çýkmýþtý Hz. Abdullah.
Bir gün Rasûlüllah (sav) 'in yanýna hüzünlü bir þekilde gelerek, gül yüze bakýp içini çekerek þöyle bir dert yandý:
"Yâ Rasûlallah! Sen bana kendi nefsimden, çoluk çocuðumdan, malýmdan mülkümden, her þeyden daha çok sevgilisin. Ben Seni her þeyden çok seviyorum yâ Rasûlallah! Eðer, gelip de Seni görmek gibi bir nimet olmasaydý, ölmeyi tercih ederdim."
Bunu dedikten sonra, hýçkýrýklarla aðlamaya baþladý. Rasûlüllah (sav), þefkat dolu bir sesle "Niçin aðlýyorsun? " diye sordu.
Hz. Abdullah b. Zeyd, yine hýçkýrýklarla cevap verdi:
"Yâ Rasûlallah! Bir gün gelecek, o gün Sizin de bizim de öleceðimizi düþündüm. Sizin Peygamberlerle beraber yüksek makamlarda olacaðýnýzý, bizim ise eðer cennete girsek bile, aþaðý makamlarda olacaðýmýzý düþünerek, orada Seni göremeyeceðim endiþesiyle aðlýyorum!”
Hz. Abdullah'ýn bu endiþesi, orada bulunan bütün Sahabeleri de aðlattý. Hz. Peygamber (sav) de, hiçbir cevap vermedi. Ortalýðý hýçkýrýk sesi kaplamýþtý. Ýþte bu anda Rasûlüllah (sav)' e vahiy geldi. Yüce Allah (cc) þöyle ferman buyuruyordu...
"Kim Allah'a ve Rasûlü'ne itaat ederse, iþte onlar, Allah'ýn kendilerine nimet verdiði Nebiler, Sýddîkler, Þehîdler ve Sâlihlerle beraber olacaklardýr. Onlar ne güzel dostlardýr. "(Nisa, 69).
Rasûlüllah (sav) bu Âyet-i Kerîmeyi okuyunca, Sahâbe-i Kiram hazretleri de sevinerek, büyük bir aþk, muhabbet ve coþkuyla tekbir getirdiler. Öyle ki, bu sefer de ortalýk güllük gülistanlýk haline gelmiþti.
Gül yüzlü Can Efendimiz de, güller gibi gülümsediler.
Ýþte O 'nu bu kadar seviyorlardý. O'nu sevince deðiþmiþlerdi. O, onlarýn her þeyini deðiþtirmiþti. O, onlarýn her þeylerine yansýmýþtý. O'na göre þekillenmiþlerdi. Çünkü onlar, O'nu her þey edinmiþlerdi.
O'nun sevgisi, onlarý hayatta tutan hayat kaynaklarý idi. Öyle ki, O'nsuzluðu düþünemiyorlardý. O'nsuz duramýyorlardý. O, onlarýn Caný idi. Cananý idi.
Her þeyi O'nunla bulmuþlardý. Her þeye O'nunla baþlamýþlardý.
Gözleri O'nu gördüðü için ayrý bir deðer kazanmýþtý. O'nu gören gözlere de kurban olmasýný çok iyi biliyorlardý.
O olmayýnca, onlar da olamýyorlardý.
O Can Efendimiz (sav), vefat edince öylesine periþan olmuþlardý ki, akýl kuþlarýný bile kaçýrmýþlardý. Deli divane olmuþlar, kendilerinden geçmiþlerdi. Kimde can kalmýþtý ki. Canlarý gitmiþti çünkü...
Hz. Abdullah b. Zeyd de bunlardan biriydi. Önce inanmak istemedi. Rasûlüllah (sav)'in vefat ettiðini öðrendiði an, birden sesi soluðu kesildi. Nefes alamayacak bir duruma geldi. Sonra birden öyle bir çýðlýk attý ki, nerede ise düþüp bayýlacaktý.
"Yâ Rabbi! En sevdiðim insan Peygamber Efendimizdi. Caným, ciðerim, her þeyimdi O benim. O'nu görünce dünyalar benim olurdu. O'nsuz cenneti bile düþünemiyordum. Ama þimdi vefat etti O. Bu gözler kimi görecek artýk. Ýstemiyorum yâ Rabbi! O'nu göremeyen gözleri istemiyorum. O vefat ettikten sonra, hiçbir þeyi de görmek istemiyorum artýk. Al yâ Rabbi, gözlerimi al ki, O'nun hayali ile yaþayayým. Gözlerimi al ki, bundan böyle, O Can Efendimden sonra hiç kimseyi görmeyeyim!"
Peygamber sevdalýsý Abdullah'ýn duasý, anýnda kabul oldu ve hemen oracýkta gözleri kör oluverdi!
Ýþte bu kadar seviyorlardý O'nu. O olmayýnca, gözlerini bile istemeyecek kadar. Çünkü O, onlarýn her þeyleri idi. Her þeylerinden üstün tuttuklarý her þeyleri...
Bu bir aþktý. Allah ve Rasûlü'ne duyulan sonsuz bir aþk. Onlarýn aþk ve muhabbeti böyleydi. O'nunla yaþýyor, O'nunla ölüyorlardý.
Biz de böyle sevmeliyiz iþte. O'nun Allah'tan getirdikleri ile durmalýyýz ayakta. O'nunla oturmalý, O'nunla kalkmalýyýz. O'nunla düþünmeli, O'nunla konuþmalýyýz. Öyle ki, O bizim de her þeyimiz olmalý. Çünkü biz, her þeyimizi O'na borçluyuz.
Seviyoruz Seni ey Can...
Sâlât ve selâm olsun Sana ey gül yüzlü Gül Peygamber...
Alýntý
radyobeyan