Dini makale ve yazýlar
Pages: 1
Allah im beni bana birakma By: sumeyye Date: 12 Mayýs 2010, 11:45:47

Allahim Beni Bana Birakma



    Gün, nasýl baþlarsa öyle gidermiþ. Ruhumuzda uyuyan nice güzellikler gizli. Hepsi de uyandýrýlmayý bekliyor. Bunun için güneþin doðmasý, saatlerin çalmasý yetmiyor. Bu güzellikleri uyandýrmaya, bazen hiçbir þey yetmiyor. Þükür ki, yarýnlara dair emellerimiz yine de bitmiyor, tükenmiyor. Onlar da olmasa ne yapardýk, nasýl yaþardýk? Allah’tan ki, bu ümit bazen bir söz, bazen de bir dua olup, içimize akýyor, ruhumuzu uyandýrýyor. O anlardan birini bugün yaþadým.



    “Allah’ým, beni bana býrakma



    Adýný dilimden uzak tutma,”



    Diye diye, güne Allah ile, bu dualý sözle baþladým.



    Ýçimin güneþi doðmuþtu artýk. Açýldýkça açýldý, ruhu kat kat saran perdeler. Ve ardýndan Hira’nýn sorusu geldi:



    “Ömür nedir?” diye soruyordu.



    “Ömür, bu gündür,” dedim.



    Hira, bu defa, “gün nedir?” dedi.



    “Gün mü” dedim, “o, upuzun bir ömürdür.”



    “Bir cümleyle açar mýsýn?” dedi.



    “Bir cümleyle,” dedim, “bir gün, Allah için yaþanmýþsa eðer, iþte o gün, Allah için yaþanmamýþ bir ömürden bile daha uzundur, daha deðerlidir.”



    Hz. Ali’nin sözünü hatýrlamanýn tam sýrasý:



    “Bir insanýn öldükten sonra cennete girmesine hayret etmem. Benim asýl hayret ettiðim þey; o insanýn dünyadayken de cennet gibi bir hayat yaþamasýdýr.”



    Büyük insanýn iþaret ettiði þey, son derece yüksek bir iman nimetine eriþmek olsa gerek. Çünkü, hidayet ruhun cennetidir. Rabbim, hepimize bu güzel iman yolunu ve nimetini nasip eylesin...



    Bediüzzaman’ýn Mesnevi’sinde geçen bir cümle yýllardýr aklýmdan çýkmaz:



    “Ülfet ve âdet ve yeknesaklýk perdeleri altýnda çok harika hakikatler gizleniyor.”



    Yahya Kemal de ayný dertten mustarip; “ülfet belâlý þey,” diyor þairimiz. Hem de ne belâ... Dünyada da, ahirette de baþ belâsý, püsküllü belâ...



    ALIÞTIÐIMIZ bir þey olunca yaþamak, hayat denen o büyük mucize, basitleþiyor âdeta. Bir sabun köpüðü gibi sönüyor, elimizden kayýp gidiyor. Nasýl bir þefkatle ve merhametle beslenip büyütüldüðümüz unutulunca böyle oluyor. En büyük nimet bile küçülüyor. Allah akla gelmeyince, her þey O’nun bize bir nimeti, bir ikramýdýr diye bakýlmayýnca, sýradanlaþýyor ne varsa. Bir deðil, milyar deðil, 100 trilyon hücreden ibaret olan insan vücudundaki, o ilâhi sistemi bir düþünelim. Sadece tek bir insanýn vücudunda yürütülen bu faaliyetler bile, akýllarý durduracak kadar harika deðil midir? Yüz trilyon hücremizin diliyle Rabbimize hamd ederiz...



    Evet, hayatý bu kadar hikmetli ve harika bir þekilde yaratan Allah (c.c.), bu hayatýn her âný için her þeyden evvel ismiyle, sýfatýyla anýlmaya lâyýktýr. Rahmetli Cahit Zarifoðlu bir þiirinde bunu ne güzel ifade eder:



    “Önce besmele, / en güzel kelime. / Allah’ým, / yol boyunca / býrakma elimi / düþerim sonra. / Allah’ým, / niçin halkettinse beni / kalbime söyle iyice / engellerden arýnsýn yolum. / Allah’ým, / nasýl pýrýl pýrýlsa / güzelse sevdiðin kullarýn / öyle güzel kýl beni. / Allah’ým, / O güzeller güzeli / hangi iyilik diledi senden / dilerim ben de öylelerini. / Allah’ým, / Peygamber Efendimiz (s.a.v.) / hangi þerlerden sýðýndýysa sana / upuzak tut benden de onlarý. / Allah’ým, / yol boyunca / tarih boyunca / baþýboþ býrakma bizi.”



    EÐER bu ince mânâlarý ve besmelenin esrarýný Bediüzzaman’ýn eserinden ve özellikle ‘Birinci Söz’den öðrenmese, okumasa ve görmese idik, gerçekten de iþte o zaman cahil kalacaktýk; gerinin de gerisinde iþte o zaman olacaktýk. Þükür ki, Rabbimizi bildik, tanýdýk ve sevdik. Böyle bir Allah’ýn adýný anmayý þeref bildik, nimet bildik. Sonsuza kadar Rabbimin her nimeti için elhamdülillah...



    Hz. Peygamberin (s.a.v.) her daim, “Hayretimi artýr, Yârabbi!” duasýna bütün hücre ve zerrelerimle “âmin” diyorum.



    Allah’ým, hayretimizle beraber imanýmýzý da artýr. Âmin.



    ÝMANIN önemine iþaret eden tarihî bir öykü ile yazýmýza devam edelim:



    Fatih Sultan Mehmet, bir gün Kur'an okurken þu âyetin mânâsýna takýlmýþ:



    “Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiði Kitaba ve daha önce indirdiði kitaplara iman(da sebat) edin!” (Nisa,136)



    Fatih:



    “Âyet, zaten iman edenlere sesleniyor. Ardýndan tekrar imaný emretmesi acaba neden?”diye düþünmüþ.



    Alimlerle sohbeti esnasýnda konuyu kendileriyle paylaþmýþ. “Ne düþünüyorsunuz?” diye sýrmuþ.



    Âlimlerin arasýndan Akþemseddin, “Sultaným,” demiþ. “Dýþardan gelen seslere kulak verin, cevabýnýzý alýn.”



    Dýþarýdan o sýrada mehteranýn kös sesleri geliyormuþ. Fatih, “Efendim, biraz açar mýsýnýz?” demiþ. Bunun üzerine Akþemseddin þöyle izah etmiþ:



    “Sultaným, mehteranýn davullarýndan ‘düm, düm’ sesleri geliyor. ‘Düm’ kelimesi sizin de bildiðiniz gibi Arapça’da ‘devam et’ anlamýna geliyor. Âyetin de mânâsý bu olsa gerektir. Bu âyet, ‘Ey iman edenler! Allah’a, Peygambere, Kitaba olan imanýnýzda her daim devam edin!’ mesajý vermektedir.”



    Ýnsanýn elbisesi eskidiði gibi, imaný da eskiyebilir. Elbise gibi, imaný da yenilemek gerekir. Öte yandan, âyetin yorumunda þöyle bir incelik de düþünülebilir:



    “Ey iman edenler! Ýmanýnýzý kontrol ediniz. ‘Allah’a inandým’ diyor, ama O’na itaat etmiyorsanýz, ‘Peygambere inandým’ diyor, ama onun yolundan gitmiyorsanýz, ‘Kitaba inandým’ diyor, ama Kitaba göre yaþamýyorsanýz, gelin imanýnýzý kontrol edin. Belki tam inanmadýnýz, inandýðýnýzý sandýnýz. Zira Allah’a iman, O’na itaati gerektirir. Peygambere iman, O’nu rehber kabul etmeyi icap ettirir. Kitaba iman, Kitaba göre bir hayatý netice vermelidir.”



    Kýþýn geleceðine inanan insanlar, yazýn sýcak günlerinde, odun ve kömür telâþýna baþlarlar. Çünkü sýcak günlerden sonra, soðuk günlerin geleceðine tereddütsüz inanmaktadýrlar. Benzeri bir þekilde, âhiretin geleceðine inanan biri, elbette ve elbette oraya hazýrlýk yapar. Orada iþine yarayacak þeylerle ömrünü deðerlendirir. Demek ki, gerçek anlamda iman etmek ayrý bir olay, kendini “iman etti zannetmek” daha ayrý bir olaydýr.



    ALLAH’IM! Sana karþý günah iþleyenlere bile ne kadar baðýþlayýcý ve lâtifsin. Seni arayana ne kadar yakýnsýn; sana el açýp yalvarana ne kadar müþfiksin. Ümidi sende olanlara ne kadar iyisin, merhametlisin. Kim, senden yardým istemiþ de reddedilmiþtir. Kim, sana sýðýnmýþ da ihanete uðramýþtýr. Kim, sana yaklaþmýþ da sen ondan uzak durmuþsundur. Kim, sana kaçmýþ, sýðýnmýþ da sen onu kapýndan kovmuþsundur!..



    Rabbim her þey senindir. Yaratan sensin ve hüküm senindir. Ýsimlerinde gizlenenler ile ve nurunu örten perdeler ile bu huzursuz ruhu, bu ýstýraplý yüreði baðýþla.



    Allahým, bütün alçaklýklardan korunmak için sana sýðýnýrýz; senden baþka bütün korkulardan; senden baþka bütün yoksulluklardan...



    Allahým, yüzümüzü senden baþka kimseye çevirmeyiz, secde ettirmeyiz. Öyleyse ellerimizin de senden baþka bir þeye uzanmasýný engelle ne olur!



    Senden baþka ilâh yoktur. Doðrusu ben de nefsine zulmeden zalimlerdendim. Ama þükürler olsun Allahýma, âlemlerin Rabbine.



    “Allah’ým, beni bana býrakma



    Adýný dilimden uzak tutma,”



ALINTI


Ynt: ALLAH im beni bana birakma By: sümeyra Date: 14 Mart 2011, 20:36:04


    “Önce besmele, / en güzel kelime. / ALLAH’ým, / yol boyunca / býrakma elimi / düþerim sonra. / . / ALLAH’ým, / nasýl pýrýl pýrýlsa / güzelse sevdiðin kullarýn / öyle güzel kýl beni. / ALLAH’ým, / O güzeller güzeli / hangi iyilik diledi senden / dilerim ben de öylelerini. / ALLAH’ým, / Peygamber Efendimiz (s.a.v.) / hangi þerlerden sýðýndýysa sana / upuzak tut benden de onlarý. / ALLAH’ým, / yol boyunca / tarih boyunca / baþýboþ býrakma bizi.”


    Yazýnýn tamamý çok güzel ama..Bu þiir yazýdan da güzel olmuþ..Ne müthiþ bir dilektir bu böyle..

    ALLAH’ým, / niçin halkettinse beni / kalbime söyle iyice / engellerden arýnsýn yolum..

   AMÝN..AMÝN..AMÝN..


radyobeyan