Temizlik Bahsi taharet 47 By: sumeyye Date: 02 Mayýs 2010, 13:01:36
ALTINCI FASIL
HAMMAM HAKKINDA
ـ3818 ـ1ـ عن عائشة رَضِيَ اللّهُ عَنْها: ]أنَّ رسولَ اللّهِ #: نَهَى الرِّجَالَ وَالنِّسَاءَ عِنْ دُخُولِ الْحمَّامِ: قَالَتْ ثُمَّ رَخّصَ لِلرِّجَالِ أنْ يَدْخُلُوهُ فِى الْمَآزِرِ[ .
1. (3818)- Hz. Âiþe (radýyallahu anhâ) anlatýyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm kadýnlarý da erkekleri de hamama girmekten nehyetmiþti. Sonradan, izarlarýna sarýnmýþ olarak erkeklerin girmesine izin verdi."[539]
ـ3819 ـ2ـ وفي رواية ]أنّ عَائِشَةَ دَخَلَ عَلَيْهَا نِسْوَةٌ مِنْ نِسَاءِ أهْلِ الشَّامِ فقَالَتْ: لَعَلَّكُنَّ مِنَ الكُورَةِ الَّتِى يَدْخُلْنَ نِساؤُهَا الْحَمَّامَاتِ؟ قُلْنَ: نَعَمْ. قَالَتْ: أمَا اِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللّهِ # يَقُولُ: مَامِنْ امْرَأةِ تَخْلَعُ ثِيَابَهَا في غَيْرِ بَيْتِهَا إَّ هَتَكَتْ مَا بَيْنَهَا وبَيْنَ اللّهِ مِنْ حِجَابٍ[. أخرجه أبو داود والترمذي.»اَلْكُورَةِ«: اِسْمٌ يَقَعُ عَلى جِهَةٍ مِنَ ا‘رْضِ مُخْصُوصَةً كَالشَّامِ وَالعِراقِ وَفَلسْطِينَ وَنَحْوَ ذلِكَ .
2. (3819)- Bir baþka rivayette þöyle denmiþtir: "Hz. Âiþe radýyallahu anhâ´nýn yanýna, Þamlý kadýnlardan bir grup girmiþti. Hz. Âiþe: "Sizler herhalde, hanýmlarý hamamlara giren bölgedensiniz!" dedi. Kadýnlar: "Evet!" diye cevap verdiler. Hz. Âiþe: "Ama ben Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ýn: "Elbisesini evinden hariç bir yerde çýkaran her kadýn, mutlaka Allah´la kendi arasýndaki perdeyi yýrtmýþ olur" dediðini iþittim" buyurdu.[540]
ـ3820 ـ3ـ وعن ابن عمرو بن العاص رَضِيَ اللّهُ عَنْهما: ]أنَّ رَسُولَ اللّهِ # قالَ: سَتُفْتَحُ لَكُمْ أرْضُ الْعَجَمِ، وَسَتَجِدُونَ فِيهَا بُيُوتاً يُقَالُ لَهَا الْحَمَّامَاتُ فََ يَدْخُلَنّهَا الرِّجَالُ إَّ بِا‘ُزُرِ، وَامْنَعُوا مِنْهَا النِّسَاءَ إَّ مَرِيضَةً أوْ نُفَسَاءَ[. أخرجه أبو داود .
3. (3820)- Abdullah Ýbnu Amr Ýbni´l-Âs radýyallahu anhümâ anlatýyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Size Acem diyarýnýn fethi müyesser olacak. Oralarda hammam denen evlere rastlayacaksýnýz. Sakýn ola erkekler onlara izarsýz girmesinler. Nifas veya hastalýk hali dýþýnda kadýnlarýn oralara girmesine izin vermeyin."[541]
ـ3821 ـ4ـ وعن جابر رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ رسولَ اللّهِ # قال: ]مَنْ كَانَ يُؤمِنُ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ اŒخَرِ فََ يَدْخُلِ الْحَمَّامَ بَغَيْرِ إزَارٍ، وَمَنْ كَانَ يُؤمِنُ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ اŒخِرِ فََ يُدْخِلْ حَلِيلَتَهُ الْحَمَّامَ مِنْ غَيْرِ عُذْرٍ، وَمَنْ كَانَ يُؤمِنُ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ اŒخَرِ فََ يَجْلِسْ عَلى مَائِدَةٍ يُدَارُ عَلَيْهَا الخَمْرُ[. أخرجه الترمذي والنسائي .
4. (3821)- Hz. Câbir (radýyallahu anh) anlatýyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allah ve ahiret gününe inanan kimse izarsýz hammâma girmesin. Kim Allah´a ve ahirete inanýyorsa, bir özrü olmadan hanýmýný hammâma sokmasýn. Kim Allah´a ahirete, inanýyorsa üzerinde içki bulunan sofraya oturmasýn."[542]
AÇIKLAMA:
1- Bu dört rivayet "hammâm" üzerine. Bu rivayetlerde hamamlarýn Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) devrinde Araplarca pek bilinmediðini, Acemler (gayr-ý Araplar) tarafýndan bilindiðini görmekteyiz. Buralara gitmek, önceleri erkek ve kadýn bütün müslümanlara yasaklanmýþ olduðu halde, sonradan bazý kayýtlarla erkeklere serbest kýlýnmýþtýr. Ýzarlarýna sarýnmýþ olarak girmek... Ýzar, belden aþaðýyý örten giyecek olduðuna göre, avret yerlerini açarak hamamlara gitmek yasaklanmýþ olmaktadýr. Allah´a ve ahirete inanan her müslüman avret yerlerini hamamlarda bile açmamalýdýr. Þu halde hadisler, avret yerlerini açarak hamama gitmeyi kesin bir dille haram kýlmaktadýr.
2- Kadýnlarýn hamama gitmesi meselesine gelince, bazý hadisler mutlak olarak tahrim ederken (1, 2 ve 4. hadisler), bir hadiste de (3. hadis) tedaviye yönelik bir özre binaen kadýnlarýn da hamama gitmesine ruhsat tanýyor. Þu halde izarlý ve tesettürlü de olsa, kadýnlarýn hamama gitmeleri zaruret olmadýkça haram edilmiþ olmaktadýr.
Gazalî´nin kaydýna göre, Ashab, Þam´da hamamlara gidince, bir kýsmý:"Þu hammam denen evler ne iyi yerdir, orada bedeni kirden temizliyoruz" demiþlerdir. Bir kýsmý da: "Þu hammam denen evler ne kötü yerdir, avretler açýlýyor, haya gidiyor" demiþtir. Gazali: "Afetinden kaçýnýldýðý takdirde, (temizlik, tedavi gibi bir) faide düþünerek gitmede bir beis yoktur" der.
Bazý þârihler kadýnlar hakkýnda yasaklanmasýný þöyle izah etmiþtir. "Çünkü onlarýn bedenlerinin her tarafý avrettir, örtülmesi farzdýr, hiçbir yerlerinin zaruret olmadýkça açýlmasý caiz deðildir. Hastadýr, tedavi için girer veya nifastan çýkmýþtýr, temizlenmek için girer. Veya cünübtür, hava soðuktur, su ýsýtma imkaný yoktur ve soðuk su kullanmasý halinde zarar göreceðinden korkulmaktadýr. Bu gibi zaruretler karþýsýnda kadýnlarýn avretlerini örtmeleri kaydýyla girmelerine izin verilmiþtir."
Görüldüðü üzere hamamlar, kadýnlar hakkýnda da mutlak olarak haram kýlýnmamýþtýr.[543]
DOKUZUNCU BAB
HAYIZ HAKKINDADIR
(Bu babta iki fasýl var)
*
BÝRÝNCÝ FASIL
HAYIZLILARLA ÝLGÝLÝ AHKÂM
*
ÝKÝNCÝ FASIL
MÜSTEHÂZE VE NÝFAS HALLERÝ
UMUMÝ AÇIKLAMA
Hayz, kelime olarak akmak demektir. Örfte kadýnlarýn belli yerlerinden muayyen vakitlerde kanlarýnýn akmasýdýr. Dilimizde ay hali veya aybaþý hali veya âdet hali de denir. Hayýz gören kadýna Arapça olarak hâiz denilir. Aslýnda hâiz, ism-i fail ve müzekkerdir. Ancak bu hal kadýnlara mahsus olduðu için haize denmeksizin, hâiz´le kadýn kastedilir. Kur´an´da mahîz kelimesi hayz ma´nâsýnda kullanýlmýþtýr. Bu halle ilgili olarak âyette þöyle buyurulur: "(Ey Muhammed!) Sana kadýnlarýn aybaþý hali (mahîz) hakkýnda da sorarlar. De ki: "O bir ezadýr. Aybaþý halinde iken kadýnlardan uzak kalýn, temizlenmelerine kadar onlara yaklaþmayýn. Temizlendikleri zaman Allah´ýn size buyurduðu yoldan yaklaþýn." Allah þüphesiz daime tevbe edenleri sever, temizlenenleri de sever" (Bakara 222).
Hayýz hali, kadýnlarda büluð yaþý ile baþlar ve yeis hali denen hamilelikten ümid kesilme devresine kadar devam eder.
Hayýz (veya âdet) hali, kadýnlarda en az dokuz yaþýnda görülmeye baþlar. Ýstisnâî durumlarda da olsa altý yaþýnda da adet halinin olabileceði kabul edilmiþtir. Bu hal normal olarak elli veya ellibeþ yaþýna kadar devam eder. Daha evvel âdet halinin kesildiði de olur. Âdet halinin kesilmesine iyâs denir. Bu maksadla iyâs yaþý veya sinn-i iyâs tabirleri kullanýlýr. Bu yaþa ulaþan kadýna da âyise denir.
Âdet müddeti, mezheplere göre farklý olabilir. Þâfiîlere göre bu müddetin en az sýnýrý bir gün bir gece, en çoðu on beþ gündür. Mâlikîlere göre ise, en azý, kaný görecek kadar zamandýr. Bir saat bile olabilir. Âdet müddeti Hanefîlere göre en az üç gün üç gece yani yetmiþiki saat, en fazla on gün on gecedir, yani ikiyüzkýrk saattir. Bu iki müddet arasýnda görülecek kanlar âdet kaný sayýlýr. Bu müddet esnasýnda kanýn devamý þart deðildir, zaman zaman kesilebilir. Sözgelimi bir kadýn üç gün kan görüp sonra iki gün kesilse, sonra tekrar üç gün görse, bu sekiz günlük müddet onun âdet süresini teþkil eder. Kadýnýn takarrur eden müddetinden fazla kan gelecek olursa o kan âdet kaný sayýlmaz. Mesela bir kadýnýn mutad kan görme müddeti yedi olarak takarrur etti ise, sekizinci ve dokuzuncu... günlerde göreceði kan istihâze kanýdýr, bir özre baðlý olarak gelmektedir.
Bazý kadýnlarda âdet günleri sabit deðildir, devamlý deðiþir. Bunlar bir ay beþ, bir baþka ay altý veya daha fazla günlerde kanama görebilirler. Bu durumlarda ihtiyatla hareket edip, böyle bir kadýn altýncý gün yýkanýr, namazýný kýlar, çünkü bunun istihâze kaný olma ihtimali var. Müddet uzamasý -veya kýsalmasý- üst üste iki ay devam edince müddetin deðiþtiðine hükmedilir. Mutaddan fazla olan kanama on güne çýksa bunun âdet olmasý melhuzdur, on günü taþarsa âdet sayýlmaz. Mesela mutadý yedi gün olan bir kadýnýn kanamasý on gün devam etse bu hayz sayýlýr, onbir gün devam etse, yediden fazlasý istihâze kaný sayýlýr. Böyle deðerlendirmenin sebebi, hayz halinin on günden fazla olmayacaðýnýn kabul edilmesinden ileri gelir.
Hayýz halinde namaz, oruç gibi ibadetler terkedilir, zevciyat muamelesi yapýlamaz, Kur´an okunamaz, Mushaf´a el sürülemez, camiye girilemez, Kabe tavaf edilemez.
Görüldüðü üzere, hayz hali ile ilgili bilinmesi gereken bir kýsým ahkam vardýr. Her müslüman erkek kadýnýn bunlarý bilmesi gerekir. Teferruat için mutlaka ilmihal kitaplarýna müracaat edilmelidir.[544]