Temizlik Bahsi taharet 27 By: sumeyye Date: 02 Mayýs 2010, 12:37:03
AÇIKLAMA:
1- Bu sonuncu rivayet, Esma (radýyallahu anhâ)´nýn uzunca bir rivayetinden bir parçadýr. Buhârî ve Müslim´de tamamý tahric edilmiþtir. Rivayette, mevzumuzu ilgilendirmeyen diðer bir kýsým teferruat meyanýnda Hz.Esmâ´nýn, uzunca kýlýnan bir küsuf namazý sýrasýnda üzerine baygýnlýk geldiði, buna tedbir olarak tepesine su boþalttýðý baygýnlýktan sonra abdest tazelemeden namaza devam ettiði anlatýlmaktadýr. Muhaddisler, hadisin böyle parçalanarak içindeki fýkha göre parça parça rivayet edilmesini "caiz!" görürler. Hadiste bu davranýþ çeþidine taktî´u´lhadis denir.
2- Burada Esma (radýyallahu anhâ), üzerine baygýnlýk geldiðini söylemektedir. Ancak, akýl ve þuurunu kaybetme derecesinde bir baygýnlýk deðildir. Çünkü kendisine su dökerek tedavi uygulayabilmektedir. Âlimler bu durumu nazar-ý dikkate alarak, hafif baygýnlýk geçirmek abdesti bozmaz diye deðerlendirmiþlerdir.[324]
DÖRDÜNCÜ FER:
ATEÞTE PÝÞENÝN YENMESÝ
(Bu iki çeþittir: Abdest gerektiren; abdest gerektirmeyen)
BÝRÝNCÝ ÇEÞÝT:
ABDEST GEREKTÝREN
ـ3681 ـ1ـ عن أبي هريرة رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّهُ وَجَدَهُ عَبْدُاللّهِ بنُ قَارِظٍ يَتَوضّأ عَلى المَسْجِدِ، فَقَالَ: إنَّمَا أتَوَضّأ مِنْ أثْوَارِ أقِطٍ أكَلَتُهَا ‘نِّى سَمِعْتُ رَسولَ اللّهِ # يَقُولُ: تَوَضّئُوا مِمّا مَسّتِ النَّارُ[. أخرجه الخمسة إ البخارى، وهذا لفظ مسلم، وله عن عائشة مثله.»ا‘ثْوَارُ«: جمع ثور، وهى: قطعة من ا‘قط، وهو لبن جامد مستحجر .
1. (3681)- Ebû Hüreyre (radýyallahu anh)´den nakledildiðine göre, Ebû Hüreyre mescidde abdest alýrken yanýna Abdullah Ýbnu Kârýz gelir. Ona, Ebû Hüreyre þu açýklamayý yapar: "Bir keþ (kurumuþ çökelek) parçasý yedim, bu sebeple abdest alýyorum. Çünkü ben Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ýn "Ateþte piþen þeyler yiyince abdest alýn" dediðini iþittim."[325]
AÇIKLAMA:
Ateþte piþen bir nesne yenilince abdest tazelemek gerektiði hususu münakaþa edilmiþtir. Selef ve halef ülemâsý ekseriyetle ateþte piþen þeyin abdesti bozmayacaðýna hükmetmiþtir. Ancak bir grup ülemâ da sadedinde olduðumuz hadisle amel ederek ateþte piþen yenilince abdest tazelemenin vacib olduðuna hükmetmiþtir. Ýbnu Ömer, Ebû Talha, Enes Ýbnu Mâlik, Ebû Musa, Hz. Âiþe, Zeyd Ýbnu Sâbit, Ebû Hüreyre, Ömer Ýbnu Abdilaziz, Ebû Kýlâbe, Hasan Basrî ve bazýlarý bu görüþtedir.
Abdest gerekmeyeceðine kâni olan ekseriyet, bunlara birkaç açýdan cevap vermiþlerdir.
* Nesh: 2684 numaralý Câbir hadisini gösterilerek sadedinde olduðumuz hadisin neshedildiði söylenmiþtir. Ýþaret ettiðimiz hadisin bazý vecihlerinde Hz. Câbir: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ýn en son iki icraatýndan biri, ateþin deðiþtirdiðinden abdest alma mecburiyetinin terkidir" demiþtir.
* Ateþin deðiþtirdiðinden abdest emri istihbab ifade eder, vücub deðil. Hattâbî ve Ýbnu Teymiye bu kanaattedir.
* Abdestten murad, bu meselede aðýz ve ellerin yýkanmasýdýr, namaz abdesti deðil. Bu yorum zayýf bulunmuþtur.
* Meseleyi Hülefayý Râþîdîn´in tatbikatýna bakarak çözmeyi esas alan muhakkik âlimler, onlarýn ateþte piþen birþey yedikleri zaman abdest tazelemediklerini tesbit ederler. Bir rivayette Hz. Câbir: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´la, Hz. Ebû Bekr ve Hz. Ömer (radýyallahu anhümâ) ile ekmek, et yedim; namaz kýldýk, onlar abdest almadýlar" der.
Ateþte piþen yenilince abdestin terkiyle ilgili baþka rivayetler de var. Bazýlarýný müteakiben zikredeceðiz. Abdesti gerekli görmeyenler arasýnda Hz. Ebû Bekr, Hz.Osman, Hz. Ali, Hz. Ömer, Ýbnu Mes´ud, Ýbnu Abbâs, Âmir Ýbnu Rebî´a, Ebû Ümâme, Muðire Ýbnu Þu´be, Câbir, (radýyallahu anhüm); Tâbiîn´den Ubeyde es-Selmânî, Sâlim Ýbnu Abdillah, Kasým Ýbnu Muhammed, Mâlik, Þafiî ve ashabý, Hicaz ehli, Süfyân Sevrî, Ebû Hanîfe ve Ehl-i Kûfe, Ýbnu´l-Mübârek, Ahmed Ýbnu Hanbel, Ýshak Ýbnu Râhûye vs. vardýr.
Râcih olan, ekseriyetin tercihi olduðu açýktýr.[326]
ÝKÝNCÝ ÇEÞÝT:
ABDESTÝ GEREKTÝRMEYEN
ـ3682 ـ1ـ عن ابن عباس رَضِيَ اللّهُ عَنْهما: ]أنَّ النّبىَّ # أكَلَ كَتْفَ شَاةٍ وَصَلّى، وَلَمْ يَتَوضّأ[. أخرجه الستة إ الترمذي، وهذا لفظ الشيخين.وللبخارى أخرى: »أنَّهُ انْتَشَلَ عَرْقاً مِنْ قِدْرٍ«.ولمسلم: »أنَّهُ انْتَهَشَ مِنْ كَتِفٍ، ثُمّ صَلّى وَلَمْ يَتَوضّأ«.»انْتَشَلَ العَرْقَ«: أخَذَه بيده من القدر.و»الْعَرْقُ«: العظم إذا كان عليه لحم.و»انْتَهَشَ اللحَمَ«: بشين معجمة وغير معجمة: أخذه بمقدم أسنانه.
1. (3682)- Ýbnu Abbâs (radýyallahu anhümâ) anlatýyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) koyun budu yedi ve namaz kýldý, abdest almadý."[327]
Buhârî´nin bir baþka rivayetinde: "Tencereden eliyle etli kemik aldý" denmiþtir.
Müslim´in bir rivayetinde: "Budu kemirdi, sonra namaz kýldý, abdest tazelemedi" denmiþtir.[328]
ـ3683 ـ2ـ وعن عمرو بن أُمية الضمرى رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنّهُ رَأى رَسولَ اللّهِ # يَحْتَزُّ مِنْ كَتِفِ شَاةٍ بِيَدِهِ فَدُعِىَ إلى الصََّةِ فَألقَى السِّكِّينَ الَّذِى يَحْتَزُّ بِهَا ثُمَّ قَامَ فَصَلّى وَلَمْ يَتَوضّأ[. أخرجه الشيخان والترمذي، وهذا لفظ الشيخين .
2. (3683)- Amr Ýbnu Ümeyye ed-Damrî (radýyallahu anh) anlatýyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ý gördüm, elindeki koyun budundan parça kesiyordu, ezan okundu. Hemen et dildiði býçaðý býrakýp namaza koþtu, abdest almadý."[329]
ـ3684 ـ3ـ وعن جابر رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]خَرَجَ رَسولُ اللّهِ # وَأنَا مَعَهُ فدَخَلَ عَلى امْرَأةٍ مِنَ ا‘نْصَارِ، فذَبَحَتْ لَهُ شَاةً، وَأتَتْ بِقِنَاعٍ مِنْ رُطْبٍ فَأكَلَ مِنْهُ ثُمّ تَوَضّأ لِلظُّهْرِ وَصَلّى، ثُمّ انْصَرَفَ فَأتَتْهُ بِعَُلَةٍ مِنْ عَُلَةِ الشّاةِ فأكَلَ ثُمّ صَلّى الْعَصْرَ وَلَمْ يَتَوَضّأ[. أخرجه ا‘ربعة، وهذا لفظ الترمذي.و‘بي داود والنسائي قال: ]كَانَ آخِرُ ا‘مْرَيْنِ مِنْ رَسولِ اللّهِ # تَرْكُ الْوُضُوءِ مِمّا غَيّرَتِ النَّارُ[. »الْقِنَاعُ«: الطبق.»والعلة«: بقية الشئ .3.
(3684)- Hz. Câbir (radýyallahu anh) anlatýyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) çýktý, beraberinde ben de vardým. Ensârdan bir kadýna uðradý. Kadýn ona bir koyun kesti. Bir tabak tâze hurma getirdi, ondan yeyip sonra öðle için abdest aldý ve namaz kýldý. Sonra (namazdan) ayrýldý. Kadýn ona koyundan arta kalan birþeyler getirdi. Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) onu da yiyip ikindiyi kýldý, bu sýrada abdest almadý."[330]
Ebû Dâvud ve Nesâî´nin rivayetinde: "Resûlullah´ýn son iki icraatýndan biri, ateþin deðiþtirdiðinden abdest almayý terketmekti" denmiþtir.[331]
ـ3685 ـ4ـ وعن عبيد بن ثمامة المرادى قال: ]قَدِمَ عَلَيْنَا مِصْرَ عَبْدُاللّهِ بنُ الحَارِثِ ابن جَزْءِ رَضِيَ اللّهُ عَنْه مِنْ أصْحَابِ رسولِ اللّهِ # فَسَمِعْتُهُ يُحَدِّثُ في مَسْجِدِ مِصْرَ قالَ: لَقَدْ رَأيْتُنِى سَابِعَ سَبْعَةٍ، أوْ سَادِسَ سِتّةٍ مَعَ رَسُولِ اللّهِ # في دَارِ رَجُلٍ فَمَرّ بَِلٌ رَضِيَ اللّهُ عَنْه فَنَادَهُ بِالصََّةِ فَخَرَجْنَا، فَمَرَرْنَا بِرَجُلٍ وَبُرْمَتُهُ عَلى النَّارِ، فقَالَ لَهُ النّبىُّ #: أطَابَتْ بُرْمَتُكَ؟ قالَ: نَعَمْ، بِأبِى أنْتَ وَأُمِّى، فَتَنَاوَلَ مِنْهَا بَضْعَةً، فَلَمْ يَزَلْ يَعْلُكُهَا حَتّى أحْرَمَ بِالصَّةِ، وَأنَا أنْظُرُ إلَيْهِ[. أخرجه أبو داود .
4. (3685)- Ubeyd Ýbnu Sümâme el-Murâdî anlatýyor: "Abdullah Ýbnu´l-Hâris Ýbni Cez´ (radýyallahu anh), Mýsýr´a yanýmýza geldi. Kendisi Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´ýn ashabýndan idi. Mýsýr Camii´nde þu hadisi anlatýrken iþittim: "Ben öyle hatýrlýyorum ki, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)´la bir adamýn evinde oturan yedi kiþiden yedincisi veya altýdan altýncýsýydým. Derken Bilâl (radýyallahu anh) geçti ve ezan okudu. Biz de çýktýk. Giderken bir adama uðradýk, tenceresi ateþ üstündeydi. Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ona: "Tenceren yeterince piþti mi?" diye sordu. Adam:
"Evet, annem babam sana feda olsun!" dedi. Resulullah bunun üzerine bir parça aldý. Çiðnemesi devam ederken namaz için iftitah tekbiri aldý. Ben bu sýrada ona bakýyordum."[332]
ـ3686 ـ5ـ وعن سويد بن النعمان رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]خََرَجْنَا مَعَ النبىّ # عَامَ خَيْبَرَ حَتّى إذَا كُنَّا بِالصّهْباءِ، وَهِىَ مِنْ أدْنَى خَيْبَرَ صَلّى رَسولُ اللّهِ # الْعَصْرَ، فَلمّا صَلّى دَعَا بِا‘طْعِمَةِ، فَلَمْ يُؤْتَ إّ بِسَويقِ فَأمَرَ بِهِ فَثُرَي، فَأكلَ وَأكَلْنَا، ثُمّ قَامَ إلى المَغْرِبِ فَمَضْمَضَ وَمَضْمَضْنَا، وَلَمْ يَتَوضّأ[. أخرجه البخارى ومالك والنسائي.»ثُرِّيَ«: أى بلّ بالماء.
5. (3686)- Süveyd Ýbnu´n-Nu´mân (radýyallahu anh) anlatýyor: "Hayber Seferine Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ile birlikte çýktýk. Hayber yakýnlarýnda olan Sahbâ´ya vardýðýmýz zaman Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ikindi namazý kýldý. Namaz bitince yiyecek getirilmesini ferman buyurdu. Sadece kavut getirilmiþti. Bunun su ile ýslatýlmasýný emir buyurdu.
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) da, biz de ondan yedik. Sonra akþam namazýna kalktý. Aðzýný mazmaza etti. Biz de aðýzlarýmýzý mazmaza ettik. Fakat abdest almadý."[333]
,ـ3687 ـ6ـ وعن أنس رَضِيَ اللّهُ عَنْه: ]أنَّ رسولَ اللّهِ # شَرِبَ لَبَناً فَلَمْ يَتَمَضْمَضْ وَلَمْ يَتَوضّأ وَصَلّى[. أخرجه أبو داود.الفرع الخامس: في لحوم ا“بل
6. (3687)- Hz. Enes (radýyallahu anh) anlatýyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) süt içti. Ne mazmaza yaptý ne abdest aldý; namazýný kýldý."[334]