Ýslam Kavramlarý M-Z
Pages: 1
Vakfiye By: armi Date: 05 Nisan 2010, 13:21:12

VAKFÝYE




Herhangi bir malý vakfeden (vâkýf) tarafýndan, vakfýn idaresi ile ilgili hazýrlanmýþ nizamnâme. Vakýf senedi de denilen vakfiyeler, kadýlýk siciline iþlendikten sonra kesinleþirdi.

Tarih boyunca vakfiyeler, taþ, deri ve kaðýt gibi yazý için el-veriþli bulunan þeyler üzerine yazýlarak günümüze kadar gelmiþlerdir. Þâyet vakfýn mevzuu bir bina ise, bazan vakfiyenin özeti, binanýn duvarlarýndan birine kazýlýrdý. Nitekim Türkçe ilk vakfiye olan Germiyanoðlu Yakub Bey (öl. 1428) vakfiyesinin taþ üzerine yazýldýðým görüyoruz (Ziya Kazýcý, Ýslâmî ve Sosyal açýdan Vakýflar, Ýstanbul 1985, 39).

Tarihî açýdan bakýldýðý zaman vakfiyeler büyük bir önem arzederler. Çünkü bunlar, bize milletin muayyen bir zamanýndaki hayat ve kültürüne ait muhtelif olaylarý ile þekilleri müþahede etme imkanýný verirler. Keza vakfiyeler, milletin ekonomik ve sosyal yaþayýþýnda önemli bir rol oynamýþ olan vakýf müessesesinin nasýl çalýþtýðýný, kimlerin idare ettiðini, kimlerin kendisinden istifade ettiðini vs. gibi durumlarý öðrenmemize yardýmcý olurlar. Vakfiyelerden hacimli olup defter gibi olanlar bulunduðu gibi muhtasar ve tek sayfa þeklinde olanlarý da vardýr. Bu arada daha da büyük olup rulo þeklinde uzun ve kalýn varaklar halinde onlarý da bulunmaktadýr (Mufassal vakfiyeler için bk. Fatih Mehmed Il. Vakfiyeleri, Ankara 1938).

Vakfiyelerde umumiyetle önce Allah´a hamd ve sena, Rasûlüne salât ve selamdan sonra hayýr iþlemeye teþvik edici âyetler, hadisler ve bu mealde þiirler yer alýr ki, bütün bunlar, mukaddime kabilindedir, vakfiyenin hukuki bünyesinden sayýlmazlardý. Bunlardan baþka vakfiyelerde genellikle aþaðýdaki bölümler yer alýrdý:

1- Vakf edilen mallarýn neler olduðu.

2- Vakf olunun bu mallarýn kimler tarafýndan idare edileceði.

3- Vakf gelirlerinin nelere sarf edileceði.

4- Vakf olunan bu mallarýn nasýl idare edileceði. Bu arada, müessesede kimlerin çalýþacaðý, bunlara ne kadar ücret ödeneceði, bu ücretlerin nereden temin edileceði gibi konular teferruatlý olarak verilirdi.

5- Hâkimin (kadý), vakfýn sýhhat ve lüzumuna dair hükmü.

6- Sonunda da tarih ile üst kýsmýnda hâkim veya hâkimlerin mührü bulunur (Ali Hikmet Berki, Vakfa Dair Yazýlan Eserlerle Vakf iye ve Benzeri Vesikalarda Geçen Istýlah ve Tabirler, Ankara, tarihsiz, 57).

Ýslâm tarihinde ilk vakfiyenin, Hz. Ömer tarafýndan yazýldýðý söylenmekle beraber, bunun Hz. Peygamber´in hayatýnda mý, yoksa Hz. Ömer´in halifeliði zamanýnda mý olduðuna dair henüz kesin bir bilgiye sahip deðiliz.

Vakfiye, eb´ad bakýmýndan ister büyük ister küçük olsun, mahiyet itibari ile içindekiler üç ana bölümden meydana gelir. Bunlar:

a- Dibâce (Giriþ): Vâkýfýn, vakfý kurma sebep ve gayesinden bahseden bu bölüm, âyet ve hadislerle kuvvetlendirilir.

b- Vakfýn hizmet þartlarý: Gelir kaynaklarýný ve sarf yerlerini gösteren bu bölüm, vakfiyenin en uzun kýsmýdýr.

c- Sonuç: Bu bölümde, müessesenin þeriata uygunluðu belirtilerek hiç bir kimsenin bu vakfa müdahale edemeyeceði anlatýlýr. Bundan sonra tarih ve þahidlerin imzalarý bulunur.

Çeþitli dönemlerde kurulan vakýflarýn vakfiyelerinde, gerek baþta, gerekse sonda pek çok dua bulunur. Metinde geçen bu dualardan baþka bir de beddua bulunmaktadýr. Bilhassa vakfiyede belirtilen hizmetleri yerine getirmeyen, ona ihanet eden, onu gayesinin dýþýnda kullanan haksýz olarak onun malýndan yiyen ve onu deðiþtiren için beddualar bulunur. Bu bedduada "Allah´ýn, peygamberlerin, meleklerin, insanlarýn ve bütün mahlukatýn lanetinin, vakfý taðyir eden (deðiþtiren) üzerine olmasý" istenir. Bu sebepledir ki vakfiyelerin sonuna bakýldýðý zaman böyle bir beddua kýsmý görülür ki bu, daha sonra gelen insanlar için mânevi bir tehdid olmaktadýr. Gerçekten, inanan ve muvahhid olanlar böyle bir bedduaya maruz kalmak istemezler (Bu konuda daha geniþ bilgi için bk. Ýbrahim Ateþ, "Vakfiyelerde Dua ve Beddualar" Vakýflar Dergisi (1983), XVIII, 5-54).

 


radyobeyan