Vaaz By: armi Date: 04 Nisan 2010, 23:55:58
VAAZ
Ýyiliðe sevk için söylenen söz, nasihat, öðüt, bir kimseye, kalbini yumuþatacak surette sevap ve ikaba dair söz söylemek, nasihat etmek, bu yolda söylenilen söz.
Ýnsanlarýn dinî yönden aydýnlatýlmasý, onlarýn ibadetlerini eksiksiz ve yanlýþsýz yapabilmelerini saðlayacak ilmihâl bilgilerinin verilmesini de amaçlayan vaaz´ýn, insanlýk kadar eski bir geçmiþe sahip olduðu söylenebilir. Halen mensup ve müntesibi bulunan dinleri (ilâhî, muharref, bâtýl) hayatiyetlerini sürdürme vasýtalarýndan biri de hiç þüphesiz vaaz yoludur. Yahudiliðin vaaz görevini haham, Hristiyanlýðýn papaz, Ýslâm´ýn da vâiz yerine getirir. Ýslâm açýsýndan batýl olmakla beraber, günümüzde varlýðýný sürdüren Budizm, Sýkh, Þintoizm vb. dinleri râhipleri vasýtasýyla, kendilerine has mâbedlerinde vaaz yoluyla telkin etmektedirler.
Vaaz, hutbe gibi zorunlu olmamakla birlikte son derece önemlidir ve Müslümanlar için bir görevdir. Çünkü insanlarý iyiliðe davet edip, kötülükten sakýndýrmak Müslümanlara farz-ý kifayedir. Allah (c.c) bir âyet-i kerîmede: "Sizden, hayra davet eden, iyiyi emreden, kötülükden sakýndýran bir bir ümmet olsun, iþte kurtuluþa erenler bunlardýr" buyurmaktadýr (Âlu Ýmran, 3/104). Bir baþka âyetin meali de þöyledir: "Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öðütle davet et. Onlarla en güzel þekilde mücadele et. Þüphesiz Rabbin doðru yoldan sapaný da. Hidayette olanlarý da çok iyi bilir" (Nahl, 16/125) buyurmuþtur. Peygamber efendimiz de bir hadîsinde peþi peþine üç defa: "Din nasîhattir..." (Buharî, Ahkâm, 43; Müslim, Ýman, 22) buyurmuþtur. Ýþte bu âyetler ve hadîsi þerif vaaz ve irþadýn Müslüman hayatýndaki önemini en güzel þekilde ortaya koymaktadýr.
Vaaz aslýnda bir þeyi öðretmek maksadýyla deðil, telkîn gayesiyle yapýlýr. Genellikle, cemaatýn bildiði þeyleri tesirli bir üslupta anlatýp onlarý doðru yola çekmeyi, kötülüklerden uzaklaþtýrmayý hedef alýr.
Ýslâmiyet, irþad ve teblið görevini bütün Müslümanlara yüklediði için, eskiden kendisine ilmî yetenek görenler halka vaa´z ederler ve Ýslâmý anlatýrlardý. Ancak, zamanla insanlarýn dînî ilimlere fazla ilgi göstermemeleri yüzünden irþad görevini yürütebilecekler azalmýþ veya eksik bilgileriyle cemaatýn karþýsýna çýkýp onlara yanlýþ bilgiler verenler görülmüþtür.
Nüfusun nerede ise tamamý Müslüman olan Türkiye´de vaaz görevi Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý´nca özellikle cami ve mescidlerde yerine getirilmektedir. Baþkanlýk 2.7.1965 tarihinde kabul edilen 633 sayýlý Kuruluþ ve Görevleri Kanunu ile bu görevi üstlenmiþ bulunmaktadýr. Adý geçen kanunun 17. maddesi vaaz ve irþad konusuna ayrýlmýþtýr. Yine Baþkanlýðýn, Merkez ve Taþra Teþkilâtý Çalýþma Yönergesi, 4. Bölümü camilerde yapýlacak vaaz ve irþad görevini düzenlemiþ bulunmaktadýr. Bu Yönerge´nin 26. maddesi Vaaz ve Ýrþad Kurulu´nun teþekkülünü 29. maddesi Vaaz ve Ýrþad ekiplerinin kurulmasýný, 31. maddesi Vaazýn hazýrlanmasýnda uyulacak þartlarý, 32. maddesi de Vaaz Edilirken Uyulacak Þartlarý tesbit etmiþ bulunmaktadýr. Yapýlan bu düzenlemeler ile vaazlarýn devletin resmî ideolojisi çerçevesinde hareket etmeleri ve insanlara Ýslâm´ýn gerçek boyutlarýyla anlatýlmasýnýn engellenmesi hedeflenmiþtir.
radyobeyan