Huzur By: neslinur Date: 27 Mart 2010, 14:29:23
Huzur
Ýstanbul´un mânevî fâtihi, büyük âlim, üstad, hekim ve velî Akþem- seddîn (rahmetullahi teâlâ aleyh) sohbetlerinde ve vâzlarýnda buyururdu ki: "Mânevî huzûra ermek ve bu yolda ilerlemek için dört þey lâzýmdýr. 1. Az yemek, 2. Az uyumak, 3. Halka az karýþmak, 4. Allahü teâlâyý çok zikretmek."
Evliyânýn büyüklerinden Alâeddîn Âbizî (rahmetullahi teâlâ aleyh) hazretleri, "Zâhirî ve bâtýnî bütün saâdetlerin, rahatlýklarýn hepsi, Resû- lullah efendimize tâbi olmakla ele geçer. O´na uymak nisbeti ne ise, huzûr ve saâdet de o nisbettedir. Bu yolda ilerlemek, kâbiliyet, gayret ve isteðin bir araya gelmesiyle mümkündür." buyurdular.
Osmanlý âlim ve evliyâsýnýn meþhûrlarýndan Kýnalýzâde Ali bin Emrullah (rahmetullahi teâlâ aleyh) hazretlerine göre insanýn hakîkî saâdete kavuþmasý iki þeyle gerçekleþir: Birincisi; doðru bir îtikâda yâni Ehl-i sünnet îtikâdýna sâhib olmak. Ýkincisi; sahîh amelleri yapmak ve güzel ahlâka sâhib olmak. Bunlarý elde etmek için de, önce bunlarý iyice öðrenmek, sonra da öðrendikleriyle amel etmek lâzýmdýr. Îtikâd mahalli olan kalp; bâtýl, bozuk inançlarla dolmuþsa ve âdî, kötü huylarla kirlenip kararmýþsa, insan, fazîlet sâhibi olan ve saâdete kavuþan kimselerin derecesine yükselmekten son derece uzaktýr. Böyle kimselerin kalbleri, ulvî âlemin feyzlerine kapalýdýr.
Bir insan, tabîatý ve kendini inceleyerek, hemen müslüman olduktan sonra, Ýslâm âlimlerinin kitaplarýndan, Muhammed aleyhisselâmýn hayâtýný ve güzel ahlâkýný da öðrenirse, îmâný kuvvetlenir. Ahlâk bilgisi öðrenerek, iyi ve kötü huylarý, faydalý ve zararlý iþleri anlar. Ýyi iþleri yapýp, dünyâda olgun, kýymetli bir insan olur. Ýþleri düzeninde ve kolaylýkla hâsýl olur. Dünyâda râhat, huzûr içinde yaþar. Kendisini herkes sever. Allahü teâlâ ondan râzý olur. Âhirette de, Allahü teâlânýn merhametine, mükâfâtlarýna kavuþur."
Tasavvuf büyüklerinden Ebû Yâkûb Nehrecûrî (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki: "Ýnsanda huzûr ve sevinç, þu üç þeyle hâsýl olur: Birincisi; kiþi Allahü teâlâya ibâdet edip, beðendiði iþleri yaptýðý zaman duyduðu sevinç ve rahatlýk. Ýkincisi; kalbini Allahü teâlâdan baþka her þeyden sýyýrýp, sâdece Allahü teâlâ ile berâber kýlmak. Üçüncüsü; Allahü teâlâdan baþka þeyler hakkýnda konuþmayý býrakýp, Allahü teâlâyý anmaktan hâsýl olan tatlýlýk ve sevinç. Allahü teâlânýn anýlmasý sebebiyle meydana gelen neþe ve sevincin alâmeti üç þeydir: Birincisi; kulun dâima, tâat yâni Allahü teâlânýn beðendiði þeyler üzere olmasý. Ýkincisi; dünyâdan ve dünyâya düþkün olanlardan uzak kalmasý. Üçüncüsü; yaptýklarý ibâdet ve tâatlerde, sâdece Allahü teâlânýn rýzâsýný gözetmesi. Ýnsanlarýn da görmesi ve bilmesi düþüncesinden kurtulmasý."
Hirat´ta yetiþen âlim ve büyük velîlerden Molla Câmî (rahmetullahi teâlâ aleyh) bir gün bir kimseye; "Ne iþ yapýyorsun?" diye sordu. O da; "Hamdolsun huzûrluyum. Sýhhat ve âfiyette bulunduðum hâlde dünyâyý terkederek bir köþeye çekildim. Cenâb-ý Hakk´ýn zikri ile meþgûl oluyorum." dedi. Molla Câmî buna cevap olarak; "Huzûr ve âfiyet bu deðildir. Huzûr ve âfiyet, insanýn nefsinin emmârelikten kurtulup, itminâna kavuþ- masýdýr. Nefsi itminâna kavuþtur da, ister sâkin bir köþede otur, isterse insanlarýn arasýnda." buyurdular.
Evliyânýn büyüklerinden Ebû Bekr Vâsýtî (rahmetullahi teâlâ aleyh) insanlara elinden geldiði kadar yardýmda bulunur ve iyilik yapmaya teþvik ederdi. Kendisi anlatýr: "Bir zaman mühim bir iþ için gidiyordum. Baþýmýn üzerinde bir kuþ uçmaya baþladý. Bir anlýk gaflet eseri olarak kuþu yakaladým. O elimde iken, baþka bir kuþ daha uçmaya baþladý. Elimdeki kuþun eþi veya annesi zannederek kuþu elimden býraktýðým anda, kuþ öldü. Buna çok üzüldüm. O günden sonra bende bir sýkýntý baþladý ve bir sene geçmedi. Bir gece Peygamber efendimizi rüyâmda gördüm. Bir se-nedir, o kadar çok sýkýntýnýn tesirinde kaldýðýmý, çok zayýflayýp ayakta namaz kýlamaz hâle geldiðimi arz ettim. O zaman; "Bunun sebebi, bir serçenin, huzurda senden þikâyetçi olmuþ bulunmasýdýr." buyurdular. Bunun üzerine af diledim, kabûl olunmadý. Bundan bir zaman sonra, e-vimizdeki kedi yavrulamýþtý. Ben bu sýkýntý içinde düþünürken, bir yýlanýn kedi yavrularýndan birisini yakalamaya çalýþtýðýný gördüm. Asâmý yýlana vurunca, kaçtý. Kedinin annesi gelip yavrusunu aldý gitti. Ondan sonra iyileþtim; namazlarýmý ayakta kýlmaya baþladým. O gece rüyâmda yine Peygamber efendimizi gördüm. "Yâ Resûlallah! Bugün sýhhat buldum." deyince; "Bunun sebebi, huzurda, bir kedinin senin için teþekkür etmesi-dir." buyurdular.
Hindistan´da yetiþen en büyük velî, âlim müceddid ve müctehid Ýmâ- m-ý Rabbânî (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki: Seâdet, ömrü uzun ve ibâdeti çok olanýndýr. Seâdet-i ebediyyeye kavuþmak, peygamberlere uymaða baðlýdýr.
Yine buyurdular ki: Dünyâ hayâtý pek kýsadýr. Bunu en lüzumlu þeyde kullanmak gerekir. Bu en lüzûmlu þey de, kalbini toparlamýþ olanlarýn yanýnda bulunmaktýr. Hiçbir þey sohbet gibi faydalý olmaz.
Sonsuz kurtuluþa kavuþmak için, üç þey muhakkak lâzýmdýr: Ýlim, amel, ihlâs.
Ölülere duâ ve istigfâr etmekle ve onlar için sadaka vermekle, imdâtlarýna yetiþmek lâzýmdýr.
Tâbiînin büyük âlim ve evliyâlarýndan Ebû Hâzým Seleme bin Dînâr (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki: "Ýki þey vardýr ki, onlar yapýlýnca, dünyâ ve âhiretin iyiliklerine kavuþulur. Onlar nedir? diye sordular. Ebû Hâzým hazretleri þöyle cevap verdi: "Birincisi, Allahü teâlânýn râzý olup, sana aðýr ve zor gelen þeylere sabýr ve tahammül etmek; ikincisi, Allahü teâlânýn beðenmediði bir þeyi senin de beðenmemen."
Büyük velîlerden Ebû Bekr-i Þiblî (rahmetullahi teâlâ aleyh) buyurdular ki: "Dört yüz hocadan ders okudum. Bunlardan dört bin hadîs-i þerîf öðrendim. Bütün bu hadîslerden bir tânesini seçip kendimi ona uydurdum, diðerlerini býraktým. Çünkü, kurtuluþu ve ebedî seâdete kavuþmayý bunda buldum ve bütün nasîhatleri hep bunun içinde gördüm. Seçtiðim hadîs-i þerîf þudur: Peygamber efendimiz bir Sahâbîye buyurdu ki: "Dünyâ için, dünyâda kalacaðýn kadar çalýþ! Âhiret için, orada sonsuz kalacaðýna göre çalýþ! Allahü teâlâya muhtâç olduðun kadar itâat et! Cehennem´e dayanabileceðin kadar günâh iþle!"
Ynt: Huzur By: Mehmed Date: 27 Mart 2010, 15:13:51
Allah-ü Teala bizlere de huzurlu yaþamayý nasip eylesin.
Allah razý olsun .Paylaþýmýnýz için.
Ynt: Huzur By: saniyenur Date: 03 Aðustos 2014, 23:27:43
Rabbim ebedi huzur versin susamýþ gönüllerimize. Huzura eminim ki ahir zamanda her insanýn ihtiyacý var.
Ynt: Huzur By: Rüveyha Date: 03 Aðustos 2014, 23:48:15
Amin kardeþlerim..Mevlam tüm ümmeti Muhammede huzur versin..Ýslam aleminin bu ahir zaman da fazlasýyla huzura ihtiyacý var..Dua ediyoruz inþaAllah..
Ynt: Huzur By: HALACAHAN Date: 30 Haziran 2016, 17:07:14
Aleykum selam.. Cehennem ateþine dayanabilecegin kadar gunah iþle.. Bu söz ciddi uyarý..Allahim bizleri cennetindew müþerref eyle.. Dunya ve ahirette saadet ver bizlere Rabbim ..Amin..
Ynt: Huzur By: Bilal2009 Date: 27 Nisan 2022, 11:47:31
Ve aleykümüsselam Rabbim bizlere geçici hazlardan ayrýlmýþ huzuru nasip eylesin Rabbim paylaþým için razý olsun
Ynt: Huzur By: Sevgi. Date: 28 Nisan 2022, 00:23:43
Aleyküm Selam. Rabb'im bizleri herzaman rýzasýna uygun þekilde yaþayan kullarýndan eylesin inþaAllah
radyobeyan