Osman Gazi'nin Nasihati By: Mehmed Date: 23 Mart 2010, 01:14:01
Osman Gazi’nin Orhan Gazi’ye Nasihatý:
Þeyh Edebâli Hazretlerinin manevi rehberliði ile altý asýrdan fazla devam edecek olan cihan devletinin kurucusu Osman Gazi, Bursa’nýn fethinden evvel kendisini ziyarete gelen Orhan Gazi’ye tarihlerimizde meþhur þu nasihatý yapmýþtýr ki, bu devletin ne kadar saðlam ve doðru temeller üzerine kurulduðunu gösteren mühim bir vesikadýr.
“Ey oðul! Her iþten önce din iþlerine dikkat et. Zira farizaya (farzlara) dikkat, din ve devletin güçlenmesine sebeptir.
Din iþlerini; dikkatli olmayan, itikadý bozuk ve doðru yoldan ayrýlmaya yönelen, büyük günahlardan kaçýnmayan, helala-harama dikkat etmeyen sefihlere ve ayrýca tecrübesiz kiþilere býrakma, devlet idaresinde bu gibi kiþilere iþ verme!...
Zira yaratandan korkmayan, yaratýlandan hiç korkmaz. Büyük günah iþleyen ve bunu devam ettiren kimsede sadakat olmaz. Böyle kiþilerin sadakati olsa ümmeti olduðu Peygamber-i Ziþan’ýn sadýk tabligatý üzerine hareket eder de þer’i þerifin dýþýna çýkmazdý.
Zulümden, bid’atten sakýn. Zulme ve bid’ate teþvik edenleri devletinden uzaklaþtýr. Çünkü böyleleri seni zevale uðratmýþ olurlar.
Daima cihad ile devletini geniþletmeye çalýþ. Çünkü uzun zaman sefer olunmazsa askerin þecaatine; reislerin ve kumandanlarýn bilgi, tedbir ve malumatýna aðýrlýk ve noksanlýk gelir. Böylece sefer iþlerini bilenler ölür gider de yerine tecrübesiz kimseler gelir, bu yüzden de bir çok hatalar meydana gelir ki, bundan da devlet büyük zararlar görür.
Beytü’l-mali koru! Devletin servetini çoðaltmaya çalýþ!.. Þer’i Þerif’in ölçüsüne göre sana ait olana kanaatle, ihtiyaçlarýndan ve gerekli olanlardan baþka lüzumsuz yere telef etme, israftan kaçýn askerinle, malýnla gurulanma. Zira onlar Allah yolunda cihad için milletin iþlerinin yerli yerinde görülmesi ve cihana adalet ve fazileti yayman için vasýtadýrlar.
Sadakatle Allah rýzasý için çalýþan devlet erkanýný koru!... Vefatlarýndan sonra böyle kimselerin çoluk-çocuðuna bak, ihtiyaçlarýný karþýla!..
Halkýndan hiç kimsenin malýna tecavüz etme!.. Hak edenlere yardým ile iltifat elini uzat, böylelerinin yakýnlarýný sýkýntýdan kurtar… Askeri erkaný iyi koru!..
Âlimler, fâzýllar, sanatkarlar, edipler; devletin bedeninin gücüdür. Bunlara iltifat ve ikramda bulun. Bir kemal sahibi iþitince onunla yakýnlýk kur, dirliklet ver ve ihsan eyle!..
Hükümetinde ülema, fazýl kimseler, erbab-ý maârif çoðalsýn, siyaset ve din iþleri nizam bulsun!.. Benden ibret al ki, bu diyarlara zayýf bir bey olarak gelip hak etmediðim halde bunca inayeti Celilei Rabbaniye’ye mahzar oldum. Sen de benim yolumdan git ve bu Dini Muhammedi’yi ve ashabýný, baþka sana tabi olanlarý koru…
Allâh’(c.c)ýn hakkýný ve kullarýn hukukunu gözet!.. Ve senden sonrakilere böyle nasihat etmekten geri durma. Ve adalet ve insafa riayet ile zulmü kaldýrmaya devam ile her bir iþe teþebbüste Allah’ýn yardýmýna güven…
Halkýný düþman istilasýndan ve zulme uðramaktan koru!.. Haksýz yere hiçbir ferde layýk olmayan muamelede bulunma!.. Halký taltif et, hepsinin rýzasýný kazan”(8).
Osman Gazi’den sonra gelen bütün Osmanlý sultanlarý, bu vasiyetnameyi kendilerine rehber edindiler. Bu vasiyetname, adeta Osmanlý Devleti’nin altý yüz sene hiç deðiþmeyen anayasasý olarak devam etti.
Zalimin zulmü onlarýn eliyle sona erdi. Mazlumun hakký onlarýn eliyle teslim edildi. Altý asýr, insanlara huzur ve saadet, onlarýn eli, onlarýn yardýmý ile daðýtýldý.