Haddi hamk (4.Mebhas) By: ecenur Date: 20 Mart 2010, 16:10:34
DÖRDÜNCÜ MEBHAS
HADDÝ HAMK VE HADDÝ SKKK HAKKINDADIK
ÝÇÝNDEKÝLER: Müskiratýn mahiyyeti ve envai, müskiratýn hükümleri = cezalarý. Haddi hamr ile haddi sekrin mahiyyeti ve sekrânýn tarifi. Haddi hamr ile haddi sekrin icrasý için ikiiza eden þartlar, tjürbi haný-rin ve sarhoþluðun sübutu. Haddi hamr ile haddi sekrin sureti istilasý. Hadlerde velayeti istifayý haiz olanlar. Haddi hamr ile haddi sekri ýskat eden bazý sebepler. Müskirat hakkýndaki hadlerin hikmeti teþriiyyesi. [6]
Müskiratýn Mahiyyeti Ve Enval :
683 - : Müskir, yiyilmesiyle veya içilmesiyle insana sarhoþluk veren þeydir. Cem´i: müskiratdýr.
Müskirat, camid ve mayi olmak itibariyle iki nev´e ayrýldýðý gibi me´ külât ve meþrubatdan olmak itibariyle de iki nev´e ayrýlýr.
(1) : Câmid veya me´külâtdan madud müskirat; afyon, benk, esrar gibi nebatatdan olub insana fütur, uyku veren, aklý bozan þeylerdir.
(2) : Mayi veya meþrabatdan sayýlan müskirat; içilmeleriyle insana sekr veren bir kýsým mayiatdýr ki, üzümden, hurmadan vesair mey-valardan, buðday, arpa gibi hububatdan südlerden vesaireden istihsal edilir.
684 - : Yaþ üzümden istihsal edilen, müskirat, baþlýca beþ türlüdür. Bunlar hamr ile bazik, müselles, munassef, buhtec denilen müskir
mayilerden ibaretdir.
Hamrýn tortusundan takdir suretiyle istihsal edilen ve «arak» adýný alan raký da buhtec hükmündedir.
Bazik ile munassafada «týlâ» denildiði vakidir.
Kuru üzümden yapýlan müskirat da baþlýca «nakîý zebîb» ile «nebi zi zebib» den ibaretdir.
Hurmadan yapýlan müskirat da baþlýca üç türlüdür ki, ýbunlar da «nebizi temr» ve «nakîý temr» ile «seker» denilen mayilerden ibaretdir. Bu müskiratýn mahiyetleri için ýstýlâhat kýsmýna müracaat!.
685 - : Karýþýk olarak azca piþirilmiþ olan hurma ile kuru üzüm suyuna «halitan» denir. Iþtidad etsin etmesin. îstidad edib müskir bir hale geldiði takdirde «nakî» hükmünde olur.
Hububatdan ve sair meyvalardan, þekerden, baldan vesair þeylerden istihsal edilen mayi müskirat da baþka baþka isimler aldýklarý halde hükmen müttehiddirler. [7]
Müskiratýn Hükümleki Cezalarý
686 - : Afyon, benk, esrar, iazla zaferan, haþîþ envaýndan gönco gibi camid olan müskirat, aklý izale veya ifsad etdiði, vücude mazarratlar iras eylediði cihetle bunlarýn müskir olacak mikdarým yemek þer´an mutlaka memnu - haramdýr. Az bir mikdarýna gelince bunu da zevk v-j telehhî maksadiyle kullanmak caiz deðildir.
Maahaza bu camid müskirat, haddi zatýnda nebatat kabilinden olub mubah edviyeden madud bulunmakla bunlarý bil´ihtiyar istimal etmekle sarhoþ olan kimseler hakkýnda ta´zîr cezasý lâzým gelirse de had icab etmez. Bunlarýn tedavi maksadiyle az bir mikdarda kullanýlmasýndan mü-tehassýl sarhoþluk ise ma´füv olduðundan ta´ziri de mucib olmaz ve bu sarhoþluk halindeki tasarrufata da itibar olunmaz.
Þafiî fukahasýndan bazýlarýna göre afyon gibi camid müskiratý istimal eden bir þahýs, bundan zecr için ta´zir olunur. Fakat bu hususdaki itiyadý, bunlarý istimale ilca edecek bir hale gelmiþ, yani: bunlarý istimal etmemek, hayatýna tesir edecek bir renk almýþ bulunursa o zaman ta´ziv cihetine gidilmez, belki o þahýs için lâzým gelir ki tedricen azaltarak veya yerine baþka mubah bir þey ikame ederek kendisine zarar vermiye-cek bir suretde bu itiyadýný terke çalýþsýn.)
687 - : Mayi halindeki müskirata gelince bunlardan hamrin azý da çoðu da sekr versin vermesin kat´iyyen haram olub haddi müstelzim bulunur. Bu hususda müctehidler arasýnda tam bir ittifak vardýr. Çün-kübunun her cür´asý, baþka bir zevk vücude getirerek çok içilmesine saik olur. Maahaza bu husudaki memnuiyet, sarih naslar ile takrir ve tes-bit edilmiþdir.
Diðer mayi müskiratdan bazik, münassaf, buhtec, seker, nakîý zebib de galeyan edib müþted olunca hamr gibi memnu bulunur. Binaenaleyh bunlarýn da azýný ve çoðunu istimal caiz deðildir. Þu kadar var ki bunlarýn istimali, sekr vermedikçe haddi müstelzim olmaz. Bu, Hanefiyyeye göredir.
«(Eimmei selâseye göre bunlarýn istimal edilmesi, herhalde haddi müstelzim olur, sekr vermiþ olsun olmasýn. Çünkü her sekr veren þey. hamrden maduddur. Ve çoðu sarhoþluk veren þeyin azý da haramdýr. Nitekim bir hadisi þerifde buyurulmuþdur. Diðer bir hadisi þerifde de diye varid olmuþdur. Binaenaleyh bunlar da ayni hükme tabidirler. Hýdaye, TuhfetüTmuhtaç.)
688 - : Müselles, nebizi temr, nebizi zebîb, halitan ile piþirilmiþ olsun olmasýn, bal, incir, buðday, arpa, dan nebizleri = þurublan galeyan ve iþtidad etseler de müskir bir hale gelmedikçe ve telehhî kasdiyle içilmedikçe mübahdýrlar. Fakat bunlar, miiskir bir hale, gelince bunlarýn yalnýz sekr V3rmeyecek mikdarýný bedene kuvvet vermek maksadiyle içmek, Ýmamý Âzam ile Ýmam Ebu Yûsuf e göre caizdir. Sekr veren mikdarýný içmek ise memnu - haram olduðundan haddi müstelzim olur. Bunlarýn sekr vereceði zannedilen mikdarýný içmek de memnudur, velev ki sekr vermesin.
imam Muhammed´e göre bunlar, sarhoþluk verecek bir hale gelince artýk bunlarýn azým da çoðunu da içmek herhalde memnu oiur. Müfta bih olan da budur. Þu kadar var ki, azýný içmek ta´ziri mucib olursa da sarhoþluk vermedikçe haddi müstelzim olmaz. Mebsut, Hidaye.
«(Eimmei selâseye göre iþe bu halde bunlarýn azýný da çoðunu da içmek haddi icab eder. Çünkü haddi zatýnda müskir olan birþeyin azý da, çoðu da, çiði de, biþirilmiþi de þer´an memnu ve hamrden maduddur. Þ;ý kadar var ki, tmam Ahmed ibni Hanbele göre böyle bir mayiin içilmesinden dolayý had vurulabilmesi için bunun çok mikdarýnýn sarhoþluk vereceði malûm bulunmak lâzýmdýr. Bunu içmiþ olan þahýs, bunun sarhoþluk vereceðini bilmemiþ olduðunu ifade ederse tasdik olunur. Neyül´me-arib.
689 - : Bir hamre su karýþtýrýldýðý takdirde bakýlýr: eðer su hamrden az veya ona müsavi ise bunun içilmesi, sarhoþluk versin vermesin haddi müstelzim olur. Fakat su galib ise sarhoþluk vermedikçe haddi müstelzim olmaz. Çünkü bu halde o mayi, hamr adým ve mahiyyetini ga-ib etmiþ olur. Fakat haddi zatýnda nâpâk ve memnu olmakla þâribi, me-suliyetden, ta´zirden kurtulamaz.
Bu mesele de eimmei Hanefiyyeye göredir. Sair müctehidlere göre ise bu halde de had lâzým gelir.
690 - : Hamrin tortusu, Hanefiyyeye göre hamr hükmünde deðildir.
Binaenaleyh bu tortuyu Ýçmek, halâl olmamakla beraber sekr vermedikçe haddi icab etmez. Çünkü bu tortu, her ne kadar eczai hamrden halý deðilse de galibiyet tortu cihetindedir, hükm ise galibe göredir. Bunun içindir ki, bu tortuya hamr ismi verilmez. Bedayî, Dürri Muhtar. Hin-diyye.
«(Eimmei selâseye göre bu tortuyu içmek de haddi müstelzimdir. Zira bir katre hamr bile haddi icab eder. Bu tortunun içinde ise birçok hamr katreleri ulevcuddur.)
691 - : Hamr veya sair müskir mayiat, iþtidad etdikten sonra bi-þirilmekle üçde ikisi gidecek olsa yine memnuÝyetden kurtulamaz. Çünkü tekarrür eden bîr memnuiyet ™ hürmet, bîþirilmekle mürtefi olmaz. RacÝh görülen kavi, budur. «(Zahirîlere göre de çoðu sarhoþluk veren bir þeyin bir noktasý bili-hamrdir. Bunlarýn temellükü de, satýlmasý da, içilmesi de, istimali de herkese haramdýr. Hamr vesaire gibi bütün müskiratýn çiði do, ar,ý veya çoðu gitsin gitmesin biþmiþi de bu hususda müsavidir îmaný Mâlikin. Þa-fiînin, Ahmed ibni Hanbelin, Ebu Süleymanm ve baþkalarýnýn kavli de böyledir. Elnýuhallâ.) [8]
Haddi Hamr Ýle Haddi Sekrin Mahiyyeti Ve Sekranýn Tarifi
692 - : Hamr, ýstýlah kýsmýnda da yazýlý olduðu üzere: «biþiril-meksizin kendi kendine kaynayýp kabaran, kuvvetlenib müskir bir hale gelen yaþ üzüm suyudur. Köpüðünü atmýþ olsun olmasýn.
Bu tarif, imameyn ile sair müetehitlere göredir. Ýmamý Âzam´a göre böyle bir üzüm suyu, köpüðünü atmadýkça had hususunda hamr sayýlmaz. Çünkü hamrin hükümleri kat´îdir. Binaenaleyh þübhe ile sabit olmaz. Köpüðünü attý mý þübhe zail olur. Galeyan ve iþtidad = kuvvetlenme Ýse bil´icma þartdir. Bunlar bulunmadýkça hamriyyet meydana gelmez.
Hamra nâsýn örfünde ve etýbba ýstýlahýnca «þerab» adý verilir. Fakat þerab, lûgatde içilen herhangi bir mayi demekdir, müskir olsun olmasýn. Fukaha ýstýlahýnca ise «içilmesi sarhoþluk veren herhangi bir mayi mâ nâsýnadýr. Cem´i eþribe»dir.
693 - : Hadkli hamr, «az veya çok mikdarda bil´ihtiyar hamr içilmesinden dolayý tatbiki icab eden ukubetdir, sekr vermiþ olsun olmasýn. Buna «haddi þürb» de denir.
Bu ukubet, hür ve hürre hakkýnda seksen, rakik hakkýnda da kýrk celde - deðnekdir. Bedayî, Hidaye.
Bu, Hanefîler ile Mâlikîlere göredir.
«{îmarn Þafiî ile îmaný Ahmedden bir rivayete göre bu ukubet, hü" ve hürre hakkýnda kýrk, rakik hakkýnda yirmi celdeden ibaretdir.)
Hürriyet þerefine nail, bu sayede daha ziyade faziletkâr olmak fýrsatýna mâlik oîan bir insanýn bu nimetlere karþý bir takdirsizîik niþanesi olmak üzere müskirat kullanmasý, bu nimetlere nailiyet esbabýndan mahrum bulunan rakiklere nisbetle hakkýnda cezanýn iki kat olmasu müstelzim bulunmuþdur.
694 - : Haddi sekr, «hamrden baþka müskir meþrubatdan birinin bil´ihtiyar içilmesinden husule gelen sarhoþlukdan dolayý tatbiki icab eden ukubetdir ki mikdan, haddi hamr gibidir.
Sekr ise müskiratdan birinin kullamlmasiyle dimaða yükselen buharlarýn tesirinden mütehassil bir haleti mahsusadýr ki, buna lisanýmýzda «sarhoþluk» denir.
Haddi icab eden sekr, hezeyana, lâkýrdýlarýn ekseriyetle ihtilâtma sebeb olacak derecedeki sarhoþlukdur. Bu derece sarhoþ olan þahsa nâa arasýnda «sekran = sarhoþ» denilir.
Bu, îmameynin kavlidir. Müfta bih olan da budur. Ýmamý Azam Hazretlerine göre haddi müstelzim olan sekr, kadýný erkekten ve yeri gökten fark edemeyecek derecede olan sarhoþlukdur. Mebsut, Reddi Muh tar.
«(îmam Mâlik Hazretlerine göre sekran, kullandýðý bir müskirdeýý dolayý güzel ile çirkinin arasýný tefrik edemeyecek bir hale gelmiþ olan kimsedir ki, yanýnda hüsn ile. kubh müsavi görülür.)
(Ýmam Þafiî ile Ýmam Ahmet hazretlerine göre de sekran, müskirattan birini istimal dolayýsiyle âdeti hilâfýna olarak sözlerinde karýþýklýktýk zuhura gelmiþ olan kimsedir.) [9]
Haddi Hamr Ýle Haddi Sekrin Ýcrasý Ýçîn Ýktiza Eden Þartlar :
695 - : Hamr içen veya sair müskirattan birini içmekle sekran olan bir þahýs hakkýnda had cezasý tatbik edilebilmesi için aþaðýda yazýlý altý þartýn mevcudiyeti lâzýmdýr.
696 - : Âkil ve balið olmalýdýr.
Binaenaleyh çocuklar ile mecnunlar hakkýnda haddi þürb carî olmaz.
697 - : Nâtýk olmalýdýr.
Binaenaleyh dilsizler hakkýnda haddi þürb icra edilemez. Çünkü halleri þubhe tevlit1 etmekten hali deðildir. Söyleyecek olsalar belki haddi is-kat edecek birer sebeb dermeyan edebilirlerdi.,
698 - : Müslim olmalýdýr. Binaenaleyh harbî, müste´min ve zimmî hakkýnda haddi hamr ve haddi sekir tatbik edilemez. Fakat Hasan ibni Ziyad´dan rivayet edilen bir kavle göre zimmî hakkýnda da bu hadler tatbik edilebilir. Çünkü sarhoþluk, esasen her dinde memnudur.
699 - : Müskirat, dari adilde kullanýlmýþ olmalýdýr.
Binaenaleyh dari harbde veya dari baðîde müskirattan birini kullanmýþ olan bir müslüman, dari adle gelince hakkýnda had icra edilemez. Çünkü bu halde hâdise, veliyyül´emnn hâkimiyeti haricinde vuku bulmuþ olur.
700 - : Müskiratýn memnuiyetina hakikaten veya hükmen muttali olmalýdýr.
Binaenaleyh dari harbden henüz dari isîâma gelib islâmiyet! kabul eden bir kimse hakkýnda kullanacaðý bir müskirden dolayý hemen had cezasý verilmez. Fakat öteden beri dari islâmda bulunan bir müslüman, bu hususda mazur deðildir. Çünkü dari islâmda bulunmakla müskiratýn haram olduðuna hiç olmazsa hükmen muttali sayýlýr.
701 - : Muhtar olmalýdýr. Binaenaleyh ikrah ile veya boðazda taam týkanýb kahb da su bulunmamak gibi bir ýztýrar ile müskiratdan
702 - : Tekadümi ahd bulunmamalýdýr.
Binaenaleyh hâdisede tekadüm bulunursa artýk had icra edilemez. Bu husustaki tekadüm müddeti, sekr rayihasýnýn zevali ile tahakkuk eder. Meðer ki hadiseye þahid olanlar, mahkemeye gelinceye kadar mesafenin uzaklýðý sebebiyle sekr rayihasý zail olmuþ bulunsun. Bu halde rayihanýn bulunmasý, þahadeti tahammül zamanýnda aranýr, þahadeti eda zamanýnda aranmaz.
Bu tekadüm meselesi, Ýmamý Âzam ile îmam Ebu Yûsuf e göredir, îmam Muhammed´e göre tekadümi ahd, bu hususdaki ikrar ve itirafýn sýhhatine mani oimaz. Binaenaleyh vaktiyle müskirat kullanmýþ olan bir þahýs, bu hareketini gidib mahkemede ikrar etse hakkýnda had icra edilebilir, sarhoþluk asarýnýn zevaline bakýlmaz. Mebsut, Hidaye, Bedayi. «( Eimmei selâseye göre de tekadüm ile haddi þürb sakýt olmaz.) [10]
Þürbi Hamrîn Ve Sarhoþluðun Sübutü :
703 - : Bir þahsýn hamr Ýçtiði veya müskir içkilerden herhangi birini kulianib sarhoþ olduðu ya ikrariyle veya beyyine ile sabit olur. Þöyle ki: bu hususta ikrardan maksat, bir kimsenin hamr içtiðim veya sair müskirattan herhangi birini içerek sarhoþ olduðunu gelip mahkemede itiraf etmesinden ibaretdir. Þu kadar var ki bir kimsenin sarhoþluk halinde vukubuîan ikrarýna itibar olunmaz. Çünkü bu sarhoþluðun mubah bir þey istimaliyle veya ikrah suretiyle husule gelmiþ olmasý melhuzdur.
Beyyineye gelince bu da en az iki âdil, erkek þahid tarafýndan bir þahsýn hamr içdiðine veya müskiratdan birini içerek sarhoþ olduðuna dair mahkemede vukubuîan þahadet demekdir.
704 - : Þahidler, hamr içildiðine veya sarhoþluða þahadet edince hâkim, kendilerinden istizahda bulunur. Meselâ: hamrin ne olduðunu, nasýl, ne vakit, nerede içildiðini þahidlerden sorar. Çünkü içilen þeyin þer´ an memnu olub olmadýðý, hâdisede tekadümi ahd bulunub ibulunmadýðý ve hâdisenin nerede Ýrtikâb edildiði bu suretle tebarüz eder. Bununla beraber hâkim, þahidleri tezkiyeye havale eder, kendilerinin zahir olan adaletleriyle iktifa etmez. Aleyhin þahadet olunan þahsý da bu tezkiye esnasýnda tevkif eder.
Þahidler, içilen müskir hakkýnda veya hâdisenin vukuu zamanýnda ihtilâf ederlerse þahadetleri kabul olunmaz.
705 - : Müskiratdan birini Ýçmiþ olduðuna dair aleyhinde þahadet vukubulan þahýs, bu müskiri mükrehen içmiþ olduðunu iddia etse de hadden kurtulamaz. Meðer ki bu iddiasýný beyyine ile isbat etsin.
706 - : Bir kimse hakkýnda ikrar veya beyyine bulunmadýkça mü-oot red kendisinde müskiratdan birinin rayihasý bulunmakla had icra edilemez.
«(Yalnýz imam Mâlike göre bu rayihanýn vukuuna binaen had icra edilebilir. Þu kadar var ki. bunun müskir rayihasý olduðu þahadetle anlaþýlmalýdýr. Bu müskir, ister nebîz olsun, ister baþka bir þey olsun müsavidir.)
707 - : Haddi zatýnda müskiratdan sayýlmayan herhangi bi:- mayii Ýçmesinden dolayý her nasýlsa sarhoþ olan kimse hakkýnda had lâzým gelmez. Bal þerbeti gibi. Bedayî, Fethülkadîr, Bahri Raik.
«(Þafiîlere göre bir cemaat, mahiyeti meçhul meþrubatdan birini Ýçmek üzere toplanýb da bunu içdikleri halde içlerinden yalnýz birisi sarhoþ olsa - o. mayiin müskir olduðu bununla teayyün edeceðinden - hepsinin hakkýnda had lâzým gelir.) [11]
Haddi Hamr Ýle Haddi Sekrin Sureti Ýstifasý :
708 - : Haddi hamr ile haddi sekr, haddi zinadan hafif, haddi kazifden þiddetlice bir tarzda deðnek ile icra edüir, mahkûmun izarindan kendisini baþýndan ayaðýna kadar setr eden entari gibi libasýndan baþka elbisesi üzerinden çýkarýlýr. Kadýnlarýn" kürk gibi kalýnca elbisesinden baþkasý Üzerlerinden çýkarýlmaz.
709 - : Had icra edilirken mahkûmun itlafýna veya cerihadar olmasýna meydan verilmemeðe dikkat edilir ve kendisinden sarhoþluk hali zail olmadýkça had icra edilemez. Çünkü bu hadden maksad, te´dib ve zeor´dir. Sarhoþluk halinde yapýlan bir had ise bu gayeyi temin edemö2:
710 - : Haddi hamrde ve haddi sekrde tedahül carîdir. Þöyle ki: bir kimse müteaddid defalar müskirat kullanmýþ olsa bunlardan dolayý hakkýnda yalnýz bir had icra edilir. Fakat had yapýldýkdan sonra tekrar kullanýrsa tekrar hadde müslahik olur. Çünkü bu takdirde o bir had ile halini ýslah etmemiþ, matlûb olan inzicar vüeude gelmemiþ olduðu anlaþýlýr.
711 - : Haddi hamr ile haddi sekr hakkýnda badessübut afüv ve müsamaha carî olamaz. Çünkü bu hadler, hukuki ilâhiyyedendir, bunlarý Ýskata kimsenin hakký yokdur. «(Ýmam Þafiiye göre haddi hamr ile haddi sekr, mutedil bîr sevi deðnek veya kýrbaç ile yapýlabileceði gibi el darbesiyle, elbise etraf i ayakkabýlarýn vurulmasiyle ve toprak saçýlmasiyle de yapýlabilir.
Hadlerde istimal edilecek deðnek, ne çok kuru, ne de çok-yaþ olma-îýdýr, ne pek ince bir aðaç dalý gibi olmalý, ne de gayri mutedil bir asa halinde bulunmalýdýr. Hâsýlý bunun cirmi de, muhkemliði de mutedil bir halde olmalýdýr ki, hem mücrime elem versin, hem de onun helakine mü-eddî olmasýn.
Had darbeleri; .yüze, baþa, ölüm tehlikesi olan uzuvlara vurulmaz. Ve mücrim baðlý bir halde bulundurulmaz.) [12]
Hadlerde Velayeti Ýstifayý Haiz Olanlar :
712 - : Þürbi hamr gibi, sirkat gibi esbabý hududi irtikâb eden mükellef þahýslar hakkýnda þer´an icab eden hadleri tatbik etmek salâhiyetine «hududda velayeti istifa» adý verilir. Bu salâhiyet, yalnýz ârnme velayetini haiz olan veliyyüremre aiddir. Çünkü hadler, âmme namýna icra edilir. Binaenaleyh âmme hakkýnda velayeti haiz olmayan kimseler, bu gibi cezalarý ikame ve istifaya salâhiyetdar olamazlar.
713 - : Veliyyüremr, hadleri istifa salâhiyetini ya bizzat veya bil´ istihlâf istimal eder. Bu istihlâf ise iki suretle olur.
(1) Tansîs suretiyle olur ki, istihlâf olunan zatýn hadleri ikameye mezun olduðu sarahaten beyan olunur. Kendilerine verilen menþurlarda hududi ikameye me´zun olduklarý yazýlan kadýlar gibi.
(2) : Tevliye suretiyle olur ki, bir zatýn büyük bir þehri veya bir iklimi idare için büyük bir salâhiyeti haiz olmak üzere tayin edilmesiyle olur. Bazý eyaletler ümerasý gibi. Bedayi, Hidaye. [13]
Haddi Hamr Ýle Haddi Sekri Iskat Eden Bazý Sebebler :
714 - : Haddi hamr ile haddi sekr denilen þer´î ukubetin vücudi, bir içtimaî hikmet ve maslahat icablarýndan olduðu gibi îbunun çokça tatbik edilmemesi de bir hikmeti âliye muktezasý bulunduðundan bunu iskat edecek bir takým sebebler vardýr. Baþhcalarý aþaðýda gösterildiði üzere üçtür:
715 - : Ýkrardan rücu ile haddi þürb sakýt olur. Þöyle ki: Bir kimse, hamr içtiðini veya müskiratdan birini içmekle sarhoþ olmuþ olduðunu mahkemede ikrar ve itiraf etdikden sonra henüz hakkýnda had icra edilmeden bu ikrarýndan rücu edecek olsa artýk had cezasý tatbik edilemez. Çünkü bu rücuunda sadýk olmasý, ihtimal dahilindedir. Ýhtimal ise had icrasýna manidir.
716 - : Þahadetden rücu ilede haddi þürb sakýt olur. Þöyle ki: þahitler bir þahsýn hamr içdiðine veya sair müskiratdan birini kullanarak sarhoþ olduðuna þahadet edib de ibadelhükm, kablel´imza bu þahadetlerinden rücu edecek olsa artýk had icra edilemez.
717 - : Þahidlerin þahadete ehliyetden mahrum kalmalariyie de had sakýt olur. Þöyle ki: þahidler, þahadet edib de henüz had icra edilmeden tecennün etseler, matuh olsalar veya haklarýnda bir sebeble had cezasý tatbik edilse artýk þahadetleri zail olub bununla haddi hamr veya haddi sekr icrasýna imkân kalmaz.
Þahidlerin kablel´had ölmeleri veya iki þahidden birinin þahadete ehliyetden mahrum kalmasý takdirinde de hüküm böyledir. Bedayi, Fethül´ kadir, Reddi Muhtar. [14]
Müskirat Hakkýndaki Had Cezalarýnýn Hikmeti Teþriiyyesi :
718 - : Bilûmum þer´î had cezalarýnýn icra edilmesi, bütün âmme menfaatlerini, maslahalarým korumak, bu sayede hem ferdlerin, hem de ferdlerden müteþekkil cemiyetlerin selâmetini, nezahetini, refah ve saadetini siyanet etmek hikmetine müsteniddir. Nitekim bir hadisi þerifdc:
buyurulmuþdur.
Yani : Yeryüzünde ikame edilen bir haddi þer´î, yer ehli için otuz sabah yaðmur yaðmasýndan daha hayýrlýdýr.
Binaenaleyh haddi hamr ile haddi sekrin meþruiyeti de hem ferdlerin, hem de cemiyetlerin hakikî menfaatlerini korumak hikmet ve maslahatýna müstenid bulunmuþdur. Nitekim aþaðýda izah edilecekdir.
719 - : Haddi hamrin sebebi vücubi, hamr demlen müskir mayi-in ibl´ihtiyar içilmesidir. Haddi þehrin sebebi vücubi de herhangi müskir bir mayiin bil´ihtiyar içilmesinden husule gelen - veya gelebilecek olan - sarhoþluk halidir.
Müskirat istimali, istihsali, bâdii nazarda maddî bir faideyi, muvakkat bir neþeyi mutazammýn olsa bile onun manevî, maddî zararlarý, daimî âlâm ve ekdarý kat kat ziyadedir. Mazarratý menfaatine galib olan bir þeyin memnuiyeti ise muktezayý hikmetdir.
Filhakika müskiratýn gerek ferdî ve gerek içtimaî birçok zararlarý, mahzurlarý vardýr. Nitekim bir hadisi þerifde
buyurulmuþdur. Yani sarhoþluk veren þeyden kaçýnýnýz, çünkü o, her þerrin anahtarýdýr. Binaenaleyh bundan halký men ve zecr için had cezasý vazolunmuþdur.
Müskiratýn bir kýsým mahzurlarý þu veçhile hülâsa edilebilir.
(1) : Müskirat, þahýs hakkýnda muzirdir. Þöyle ki: içki kulanan-Ýar, ilk evvel kendi þahýslarýnýn zararlarýna çalýþmýþ olurlar. Çünkü bu
yüzden vücudlarý erir, sýhhatleri bozulur, servetleri ellerinden çýkar, kendileri için en büyük bir nimet olan kýymetli akýllarý muvakkat bir zaman için olsun haleldar olur.
insan için akü, hürriyet, vekar ve temkin en büyük birer nimettir, insan bu sayede hukukunu muhafaza eder, herkesin ihtiramýna mazhar olur, her türlü . tasarruf ata ehil bulunur. Hiçbir insan, velev biran için olsun bu nimetlerden mahrumiyete tahammül edemez. Halbuki bir sek-ran, aklým güzelce istirrîal edemez, halkýn istihfafýna hedef olur, bir çok medenî tasarruflardan hacr edilir, aleyhine, olan bazý tasarruflarý da mücerred kendisine bir ceza olmak üzere nafiz addolunur. Uhrevî mesuliyeti ise pek büyüktür.
(2) : Müskirat, aile haytý için de muzirdir. Þöyle ki: içki yüzünden aile hayatýnda bir takým geçimsizlik yüz gösterir, ailenin refahýna sarfedilmesi lâzým gelen servetler, vakitler çok kerre içki yolunda mahvolur ve içki yüzünden bir takým müzmin hastalýklar vücude gelerek aile efradýnýn hayatýna ve dünyaya gelecek çocuklarýnýn vücutlerine tesir eder, nesi cýlýz yetiþir, aile saadeti söner gider.
(3) : Müskirat, cemiyet hayatý için de muzirdir. Þöyle ki : ferdler, mensub olduklarý cemiyetlerin- kuvvetini teþkil eder. Perdlerin serveti, cemiyetlerin yaþamasýna hadim olan malî kuvvetli vücude getirir. Ýçki. ile hayatým mahveden, servetini elinden çýkaran bir kimse ise münte-sib bulunduðu cemiyetin malî ve bünyevî kuvvetine halel vermiþ olur.
Maahaza cemiyet arasýnda içtimaî âdâb ve ahlâkýn, medenî kaya-nîn ve nizamatýn hiç bir kimse tarafýndan ihlâl edilmemesi bir umdedir. Ýçkiye mübtelâ olan bir ferd ise cemiyetin bu umdesine aykýrý harektt ederek cemiyet arasýnda fena bir numune vücude getirmiþ, memleketin kanunlarýna, nizamlarýna muhalif hâdiselerin tekevvününe sebebiyet vermiþ olabilir.
(4) : Filhakika müskirat her bakýmdan muzirdir. Ezcümle içki, öldürücü bir zehirdir, insaný tedricî bir suretde- zehirler, mahveder. Bunu kullananlar, tedricî bir intihara karar vermiþ kimseler mesabesindedirler. Ýntihar ise dinen, aklen memnudur, insanlarý bundan men ve zecre çalýþmak lâzýmdýr.
Vakýa intihar hâdisesi zuhura geldikden sonra men´ine çalýþmak imkâný kalmaz. Artýk bundan dolayý müntehir hakkýnda ceza tertib edilemez. Müntehirin varislerini veraset hakkýndan mahrum býrakmak isteyen bazý milletler var ise de böyle bir ceza doðru deðildir. Bövle bir ceza, müntehir hakkýnda deðil, belki onun bu hareketinde alâkasý olmayan varisleri hakkýnda tatbik edilmiþ olacaðýndan nýsfet ve adalete muvafýk dügmez. Fakat tedricî intihar böyle deðildir. Böyle bir intihara cüret eden kimse hakkýnda bir ceza tertibi, bu gibi intiharlarýn azalmasýna pek iyi yardým edebilir.
Baþkasýnýn hayatýna, malýna, þerefine tecavüz eden bir ferd hakkýnda ceza verilmesi, hikmet ve maslahat icablarýndan olduðu gibi kendisinin - bir vediatullah olan - hayatýna, malýna, þerefine tecavüz eden ve binnetice kendi ailesi efradýnýn refah ve saadetine ve mensup olduðu cemiyetin nizam ve intizamýna zarar ve- halel veren bir ferd hakkýnda ceza verilmesi de hikmet ve maslahat muktezasý bulunmuþdur.
Velhâsýl : insan, mensub olduðu cemiyetin bir cüz´üdür. O cemiyete karþý bir takým vazifeler ifâsiyle mükellefdir. Binaenaleyh vücudunu zehirlemek, servetini, kýymetli vakitlerini yok yere zayi etmek suretiyle baðlý olduðu cemiyetin zararýna meydan veren ve uhdesine düþen vazifelerden kaçýnan her hangi bir mükellef insan hakkýnda bir ceza verilmesi, hem ferdin, hem de âmmenin menfaatleri icablarýndandýr.
Ýþte bu gibi hikmetlere mebnîdir ki, müskirat kullanan müþlüman-lar hakkýnda da - hukuki ilâhiyyeden = âmme maslahatlarý icabatýn-dan olarak - þer´an bir had cezasý mevcud bulunmuþ, bununla bu müh-lik ibtilâdan men ve zecr gayesi istihdaf olunmuþtur. [15]
radyobeyan