Camiye sadece ibadet için gidiliyor ya da imamlara sadece fetva soruluyor sanýyorsanýz, yanýlýyorsunuz
Camiye sadece ibadet için gidiliyor ya da imamlara sadece fetva soruluyor sanýyorsanýz, yanýlýyorsunuz. Camiye ailevi sorunlarýndan bahsetmek için giden de var, hastalýðýyla ilgili dertleþip rahatlamak için giden de... Ehil imamlarýna siz hayatýn neresindesiniz diye sorduk. Onlar da söyledi: Baþýnda da varýz, ortasýnda da, sonunda da...
Geçtiðimiz hafta gösterime giren Eþrefpaþalýlar filmi sosyal bir cami imamýnýn görev yaptýðý mahalledeki konumunu anlatýyordu. Filmdeki imam karakterinin peþine düþünce, benzer imamlarýn Türkiye'nin hemen her köþesinde olduðunu görmek bizi pek de þaþýrtmadý. Çünkü henüz hayata baþlarken kulaðýmýza ezan okuyup, dünyadan uðurlanýrken de yaný baþýmýzda olan imamlarýn, hayatýn ortasýnda bizi yalnýz býrakacaðý düþünülemezdi. Bir yönüyle bu haber, hepimizin farkýnda olduðu, hatta bizzat yaþayarak gördüðü, ama görmezden geldiði bir gerçeðin ta kendisi. Cami ile alakasýz Müslüman bile olsak din görevlilerimizi birer dert ortaðý, sýrdaþ yapmaya devam ediyoruz. Anadolu'da, yurtdýþýnda ve Ýstanbul'da görev yapan imamlarýmýzýn anlattýklarý, artýk çok eskide kalan Yeþilçam'ýn 'imam figürleri'nin bile halkýn gönlündeki imam sevgini deðiþtirmeye yetmediðini gösteriyor.
Faruk Bey 43 yýl Bakýrköy'de görev yapmýþ bir imam. Kendisini emekli olduðu caminin Kur'an Kursu'nda ziyaret ediyoruz. Gerek cami içinde, gerekse dýþýnda cemaatle arasýnýn her zaman çok iyi olduðunu söylüyor. Camiye ne gibi sorunlarýn aktarýldýðýný soruyorum, ailevi sýkýntýlardan daha çok bahsedildiðini anlatýyor. Hanýmýyla anlaþamayan beylerin camiye koþtuðunu, ya da eþiyle anlaþamayan hanýmlarýn bir yakýnýyla birlikte gelip ne yapmalarý gerektiðini sorduðunu dile getiren Faruk Bey, "Ayrýlmak isteyenler son kez fikir almak için geliyorlar. Eþlerin birbirlerine nasýl davranmalarý gerektiðini anlatýyorum, vazgeçirmeye çalýþýyorum. Hanýmlar, daha çok eþlerine nasihat etmemizi istiyor. Gerekirse çiftin evlerine gidip ikisini de karþýma alýp konuþuyorum. Eðer iki tarafýn ailelerinin etkisi varsa onlarý da uyarýyorum. Derdini anlatýp ayrýlmaktan vazgeçen çok insan oldu." diyor. Faruk Bey, maddi açýdan sýkýntýya düþen birçok aileye cemaatle elele verip destek olduklarýný da kaydediyor.
Faruk Hoca insanlarýn en çok merak ettiði þeylerden birinin de kaza ve kader anlayýþý olduðunu anlatýyor. Faruk Hoca hasta ziyaretlerinin ve davetleri geri çevirmemenin önemine de iþaret ederken konuþma yapmak meyhaneye gittiðini bile anlatýyor. Doðan çocuklara isim koymak için de kendilerini çaðýranlar oluyormuþ ama eskisi kadar yaygýn olmadýðýný söylüyor. Faruk Hoca üzülerek bir de tespit yapýyor: "Toplumdaki hoca algýsý çok farklý. Bizim büyü yaptýðýmýzý düþünüyorlar. Bir bayan gelmiþti, hocam eþimi domuz gibi görüyorum. Ne yapabiliriz dedi. Biz büyü yapmýyoruz, dua edin dedim" Faruk Bey, çocuklarýn camiden korktuðunu, onlara iyi davranýlmasý gerektiðini söylüyor. Çocuklarýn neleri merak ettiðini soruyorum, cevap ilginç: Cinler, periler, cennet ve cehennem. Gençler ise daha çok aileleriyle problemlerini taþýyor camiye. Aileler de ayný. Çocuðu namaz kýlmadýðý için ne yapmasý gerektiðini soran da oluyormuþ, çocuðu çok namaz kýlýyor diye þikâyet eden de. Faruk Hocaya kapanmak istiyorum diye gelen de varmýþ, "Kýzýmýn örtünmesini istiyorum ne yapmalýyým?" sorusuyla gelen aileler de...
"HOCAM BÝZÝ AYIRMA DÝYE GELEN ÇOK"
Kazým Bey ile bir cafede randevulaþýp sohbete baþlýyoruz. Ýlahiyat Fakültesi mezunu olan Kazým Bey, 1994'den beri Bahçelievler'de görev yapýyor. Geçtiðimiz Haziran ayýnda emekli olmuþ. Bir dönem Belçika'da sürdürmüþ vazifesini. Kazým Bey'e göre inançlý Türk insaný ibadetini yapsa da yapmasa da imama karþý çok saygýlý. Kazým Bey doðan çocuklara isim vermekten nikâh ve düðün merasimine kadar cemaatini yalnýz býrakmamýþ. Köse, imamlýðýn doðumdan ölüme kadar hayatýn her alanýnda ihtiyaç duyulan bir kurum olduðunu anlatýyor. Psikolojik ve ailevi problemlerde insanlarýn sadece danýþmanlardan ve doktorlardan yardým aldýðýný sanýyorsanýz yanýlýyorsunuz. Ýmamlýk bu konuda sýklýkla hatta ilk baþvurulan bir makam. Kazým Bey, vazifesi süresince bu örneklerle çok sýk karþýlaþmýþ. Özellikle eþler arasýnda yaþanan sorunlarda kendisinden yardým isteyenlerin sayýsýnýn oldukça fazla olduðunu anlatýyor: "Ayrýlma aþamasýna gelmiþ bir aileden bahsedildi, ailenin büyükleri bizi davet ettiler. Kendileriyle görüþüp ailenin önemini, eþlerin birbirlerine karþý vazifelerini, Peygamberimizin (s.a.v) eþine nasýl davrandýðýný anlattým. Yýllar geçti, evlilikleri hala devam ediyor." Bazý aileler ise çocuklarý için seçecekleri okul konusunda bile Kazým Bey'e baþvuruyormuþ.
CAMÝ TERAPÝ MERKEZÝ GÝBÝ
Stres ve depresyon çaðýmýzýn hastalýðý, bunu artýk bilmeyen yok. Bunun camiye yansýmalarýný merak ediyoruz. Ve görüyoruz ki bu konuda imamlarýn ilgilendiði konular arasýnda. Camiye ruhsal sýkýntýlarýný anlatmaya gelenler azýmsanmayacak ölçüdeymiþ. Gelenlerin birçoðunun mutluluðun parayla saðlanacaðýna inanan ama hayal kýrýklýðýna uðrayanlar olduðunu dile getiren Kazým Bey, parasal sýkýntýlarý ve istekleri bitmeyenlerin daha kolay depresyona girdiðini gördüðünü söylüyor. Onlarý nasýl tedavi ediyorsunuz diye soruyorum. "Müslüman daraldýðý zaman sabretmesini bilen, bollukta olduðu zaman da þükretmesini bilen insandýr. Bunu tavsiye ediyorum, insanýn kendisi için dua etmesinin önemini ve iyileþtirici gücünü anlatýyorum. Aðýr vaka ile karþýlaþýrsam psikoloða yönlendiriyorum."
MUSKA YAZAR MISINIZ?
Metafizik konular, büyü ve rüyalar insanlarýn büyük kýsmýnýn merak ettiði konular arasýnda. Camiye gelip rüyasýný yorumlatanlarýn, kendisine yapýldýðýný düþündüðü büyüyü bozdurmak isteyenlerin sayýsý hiç de az deðil. Kazým Hoca'ya gidip "hocam muska yazar mýsýnýz?" diyenleri tebessüm ederek anlatýyor. Ýnsanlarýn önemli bir kýsmýnýn hocalarý sadece muska yazan, okuyup üfleyen biri gibi algýladýðýný anlatýyor bize. Ama O bunlarýn Ýslam ile baðdaþmadýðýný anlatýyormuþ. Kazým Bey, "Namazda pek rastlamadýðým bir insan pekala bir rüyasýný yorumlatmak için geliyor" diyor. Kazým Bey, kendisine danýþýlan meseleleri çözerken birkaç ayet hadis söyleyerek meseleyi kapatmak yerine bir psikolog gibi karþý taraftaki insanýn derdini dinlediðini, bunun bile büyük bir yardým olduðunu ifade ediyor. Özellikle genç imam arkadaþlarýmýza tavsiyem, dile getirilen problem ne kadar kötü olursa olsun müsamahalý ve anlayýþlý davranýlmasý gerekiyor.
BOYALI DÜNYA ÇOCUÐU AÝLESÝNE DÜÞMAN EDÝYOR
Kazým Bey, özellikle anne babasýyla sorun yaþayan gençlerle çok muhatap olduðunu anlatýyor. Ne yapmalarý gerektiðini soran bu gençlere anne babanýn sevgisini hiçbir müessesenin vermediðini, onlara sabýrla ve anlayýþla yaklaþýlmasý gerektiðini, evi terk etmenin çözüm olmadýðýný anlatýyormuþ. Çocuklarýndan þikâyetçi olanlarýn sayýsý da çokmuþ. "Çocuðum benim istediðim gibi yaþamýyor." diyen dini hassasiyetlere sahip bazý ailelerde çocuklarla ilgili problemler camiye çok yansýdýðýný kaydeden Kazým Bey, Kazým Bey, ailesinde gördükleriyle, dýþarýda gördükleri farklý olan çocuklarýn bunalýma girdiðini, böyle birçok örneðe þahit olduðunu anlatýyor. Bu sorundan dolayý uyuþturucuya baþlayan bir çocuktan da üzülerek bahsediyor.
Kazým Bey, kendisine bahsedilen sorunlarý kimseye anlatmadýðýný, eþinin çocuðunun dahi haberi olmadýðýný da söylüyor.
HANIMLARIN GÖZÜ HEP YUKARDAKÝLERDE
Muzaffer Hoca ile buluþup söyleþimize hazýrlanýyoruz. Bu sýrada çantasýndan çýkardýðý þekerleri bize ikram ederken 43 yýllýk imamlýðýnýn hikayesini anlatmaya baþlýyor. Görevinin 34 yýlýný Beþiktaþ'ta geçirmiþ, 3 sene de Hollanda'da görev yapmýþ. Kendisini "Çiçeði burnunda emekli" diye tanýtýyor gülümseyerek. Çok kültürlü bir cemaati olduðunu söylüyor. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) "Kolaylaþtýrýn zorlaþtýrmayýn, müjdeleyin nefret ettirmeyin" hadisi kendisine daima kýlavuz olmuþ. Asýk suratlý olmanýn bir imama yakýþmayacaðýný düþünüyor. Cenazelere mutlaka gittiðini, ev sahiplerine moral verdiðini, nikâhlara gidip evlenenleri tebrik ettiðini anlatýyor. Muzaffer Bey, boþ zamanlarýnda cemaatle sohbet ediyor, onlarla cami dýþýnda da iliþki kuruyormuþ. "Mahallenin imamý o mahallenin psikologudur" diyen Muzaffer Bey'e nasýl diye soruyoruz, o da anlatýyor: Karý koca beraber gelip biz anlaþamýyoruz diyenler, ekonomik sýkýntýlarýný anlatýp gidenler... Hangi birini anlatayým. Faruk Hoca hanýmlarýn isteklerinde aþýrýya gitmemeleri gerektiðini, bu tür örneklerle çok karþýlaþtýðýný söylüyor.
KANSERÝM, BANA NASIL YARDIMCI OLABÝLÝRSÝNÝZ?
Bayram hoca, 47 yýl Bahçelievler'de görev yapmýþ. 2004'de emekli olmuþ fakat camiden uzaklaþmamýþ, camiyi yenileme çalýþmalarý, Kur'an Kursu açma gibi projeler yapmýþ. Ýliþkilerinden bahsederken Bahçelievler'de onu tanýmayan yoktur diye düþünüyoruz. Aileleri barýþtýrmaktan tutun da ticari sorunlara kadar birçok konuda danýþýlan bir isim olmuþ Bayram Bey. Gençlerle arasý iyi olan imamýn herkesle iyi diyalog kurabileceðini kaydeden Bayram Hoca, "Geçenlerde sakallý küpeli çok sevimli bir genç namaza geldi. Çaðýrdým. Saçýný sakalýný sevdim, çok memnun oldu. "Biraz da iþ imamda bitiyor" diyor ve gençler ile çocuklara caminin sevdirilmesi gerektiðini düþünüyor.
Yeni Þafak
Ynt: Camiler terapi merkezleri gibi By: beyazmelek Date: 15 Mart 2010, 16:24:41
Allah hayatýmýzýn her alanýnda yardýma hazýr olan imamlarýmýzdan razý olsun .görevlerini bilinçli bir þekilde ifa edenler hiç az deðil.rabbim sayýlarýný artýrsýn inþ.
Ynt: Camiler terapi merkezleri gibi By: mebruka Date: 15 Mart 2010, 18:16:28
AMÝÝÝÝÝN. ALLAH RAZI OLSUN.
Ynt: Camiler terapi merkezleri gibi By: mehmed67 Date: 15 Mart 2010, 22:36:54
Zaten imamlarýn görevleri arasýnda deðil mi bu hocamýz gibi hizmetlerde bulunmak.Bizler diyanet camiasýnda görevimizi dört dörtlük yapmýþ olsa idik, belki de þu anda türkiyedeki suç oranlarý, her türlü olumsuz olaylar en aza inecekti.
Rabbim bizleri hakký ile görevini ifa eden kullarýndan eylesin inþallah.