Nefhai ula By: armi Date: 12 Mart 2010, 16:37:11
NEFHA-Ý ULA
Birinci üfleme, üfürüþ, Ýsrafil (a.s)´ýn Sur´a birinci üflemesi.
Kâinatta her þeyi bir sebebe baðlayan Yüce Allah, alemin nizamýnýn bozulup kýyametin kopmasýný da Ýsrafil (a.s)´ýn Sur´a üflemesine baðlamýþtýr. Sur´un mahiyeti bizce malum deðildir. Hz. Peygamber (s.a.s) tarafýndan borazan gibi üflenen bir boynuz diye belirtilmiþtir (Tirmizî, Kýyame, ). Ebû Saîd el-Hudrî (r.a)´den rivayet edilen bir hadis-i þerifte Peygamber Efendimiz (s.a.s) þöyle buyurmuþtur: "Sur´a üflemekle görevli melek, onu yutacak gibi aðzýna almýþ, baþýný eðip kulak kesilerek üflemek için emir bekliyor. Bu halde ben (dünyadaki geçici) nimetlerle nasýl meþgul olabilirim. " Bu durum ashabýna aðýr gelmiþ olacak ki: "Ya Resulullah! Nasýl dua edelim?" diye sordular. Efendimiz: "Hasbünallahu ve ni´mel-vekîl Alellâhi tevekkelnâ (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir, Allaha tevekkül ettik)" diye dua ediniz" buyurdu (Tirmizi, Kýyame, .
Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurulur:
"Sur´a üflendiði gün göklerde ve yerde bulunanlar hep korku içinde kalýr. Yalnýz Allah´ýn diledikleri korkmaz. Hepsi boyun bükerek ona gelirler" (en-Neml, 27/87).
"Sur´a mutlaka üfürülecektir. O zaman Allah´ýn dilediklerinin dýþýnda göklerde ve yerde kim varsa düþüp ölecektir. Sonra Sur´a bir defa daha üfürülecektir. Bir de ne görürsün! Kabirlerinden doðrulmuþlar bakýyorlar" (ez-Zümer, 39/68).
Ýkinci ayet-i kerimeden anlaþýldýðýna göre Sur´a üfürüþ ikîdir. Bunlardan birincisine nefha-i ûlâ, ikincisine nefha-i saniye denir (bk. Nefha-i Saniye). Ayrýca nefha-i ûla´ya nefha-i Sa´k; ölüm üfürüþü, yýkan, insanlarý yýldýrým gibi yere çarpan nefha da denir. Akýl almaz bir nizam ve ahenk içerisinde cereyan eden bu alemin nizamý birinci nefha ile birdenbire bozulacak, her þey birbirine karýþacaktýr. Kur´an-ý Kerim´de belirtildiðine göre kýyamet kopmadan önce þiddetli bir zelzele olacak, öyle ki anneler emzirdikleri çocuklarý unutacak, hamile kadýnlar çocuklarýný düþürecek ve insanlar sarhoþ gibi olacaklardýr.
"Ey insanlar! Rabbinizden korkun. Çünkü kýyametin sarsýntýsý büyük bir þeydir. Onu gördüðünüz zaman, her emzikli kadýn emzirdiði çocuðundan geçer; her hamile kadýn çocuðunu düþürür. Sen insanlarý sarhoþ görürsün. Aslýnda onlar sarhoþ deðillerdir; fakat Allah´ýn azabý þiddetlidir" (el-Hac, 22/1-2).
Bu üfürüþ ile yerler ve daðlar yerlerinden oynayýp birbirine çarpacak, gök yarýlacak, yýldýzlar daðýlýp dökülecek, denizler kaynayacaktýr: "Sur´a bir defa üfürüldüðü zaman yer ve daðlar yerlerinden kaldýrýlýp tek bir çarpýþla darmadaðýn edildiði zaman, evet iþte o gün mutlaka gerçekleþecek olan kýyamet kopacaktýr. Gök, yarýlacaktýr. O gün gök zayýf bir hale gelecektir" (el-Hakka, 69/13-16).
"Gök yarýldýðý zaman, yýldýzlar daðýlýp döküldüðü zaman, denizler kaynayýp birbirine karýþtýðý zaman, kabirlerin içinde olan dýþýna çýktýðý zaman, insanlar neyi yaptýðýný, neyi de ertelediðini bilecektir" (el-Ýnfitar, 82/ 1-5).
"Güneþ dürülüp söndürüldüðü zaman, yýldýzlar kararýp düþtüðü zaman, daðlar yerinden sökülüp yürütüldüðü zaman, on aylýk hamile develer dahi terkedildiði zaman, yabani hayvanlarýn, korkudan bir araya toplandýklarý zaman, denizler birbirine karýþýp kaynadýðý zaman, ruhlar bedenle birleþtirildiði zaman, (diri diri topraða gömülen) kýz çocuðunun, hangi suçla öldürüldüðü sorulduðu zaman, amel defterleri daðýtýldýðý zaman, gök yerinden oynatýldýðý zaman, Cehennem ateþlenip gürül gürül yakýldýðý zaman, Cennet yaklaþtýrýldýðý zaman, herkes önceden hazýrladýðýný görecektir" (et-Tekvîr, 81/1-14).
"O gün gök erimiþ maden gibi olacaktýr. Daðlar da atýlmýþ renkli yün gibi olacaktýr. O gün dost, dostunun halini soramaz" (el-Mearic, 70/8-10).
Nefha-i ûlâ ile Allah Teâlâ´nýn diledikleri müstesna her canlý varlýk derhal düþüp ölecektir. Allah Teâlâ´nýn bu birinci üfürüþ ile helâk olmalarýný istisna ettikleri ihtilaflýdýr. Bunlarýn, Cebrail, Mikail, Azrail ve Ýsrafil (a.s) olduklarý söylenmiþtir. Bir görüþe göre de bunlar, Hamele-i Arþ (Arþý taþýyan melekler), Hûriler, Cennetin hazinedarý olan Rýdvan ile Cehennemin bekçisi olan Malik ve Zebanilerdir (en-Nesefî, Medarik, IV, 66). Bir müddet sonra bunlar da yok olacaktýr. "Yeryüzünde bulunan her þey fanidir. Baki olan sadece azamet ve ikram sahibi Rabbindir" (er-Rahman, 55/2627).
radyobeyan