Delilli Þafi Ýlmihali
Pages: 1
Riba(Faiz) By: rabia Date: 10 Mart 2010, 18:42:52
Riba(Faiz)

Riba; altýn, gümüþ ve yiyecek maddelerine girer. Altýnýn altýnla, gümü­þün gümüþle ve yiyecek maddesinin ayný cinsten baþka bir yiyecek mad­desiyle satýmý caiz olmaz. Ancak miktarda eþit ve peþin olsalar alým-satýmý caizdir.

Satýn alýnýp mülkiyete geçmeyen malýn alým ve satýmý sahih deðildir.

Bir etin diri bir hayvanla satýlmasý caiz olmaz.

Riba þu maddelere girer:

a) Altýn
b) Buðday
c) Gümüþ
d) Arpa
e) Hurma
f) Tuz.

1- Gümüþü altýnla satmak.

Hz. Ömer (r.a)´dan rivayete göre Peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyur­muþtur:

"Gümüþü altýnla deðiþtirmek faizdir. Meðer ki iki taraftan biri di­ðerine ´Al, diðeri de ´ver, diyerek elden ele peþin alýp-veriþ olsunlar, buð­dayý buðdaya da deðiþtirmek faizdir. Meðer ki iki taraf birbirine ´Al´, ´Ver´, diyerek peþin alýp versinler. Arpayý arpayla deðiþtirmek de faizdir. Meðer ki ´Al´, ´Ver´, diye versinler. Hurmayý hurma ile satmak da faizdir. Meðerki ´Al´,´Ver´, denilsin."[1]

Ebu Hureyre (r.a) dedi ki Resulullah (s.a.v.) þöyle buyurdu:

"Hurma hurma ile, buðday buðday ile, arpa arpa ile, tuz tuz ile misli misline elden ele mübadele edilir. Her kim artýrýr yahut artýrmasýný ister ve bunu alýrsa muhakkak riba yapmýþ olur. Ancak bunlarýn cinsleri ayrý ayrý olursa müstesnadýr." [2]

Altýn ve gümüþ için de yine Ebu Hureyre (r.a) dedi ki, Resulullah (s.a.v.) þöyle buyurdu:

"Altýn altýnla vezni veznine (misli misline), gümüþ gümüþle vezni vez­nine (misli misline) mübadele yapmak caizdir. Kim artýrýr ya da artýrma­sýný isterse o riba yapmýþ olur." [3]

2- Eti canlý bir hayvanla satmak.

Eti canlý bir hayvana satmak da caiz deðildir.

Sumre þöyle rivayet eder: "Hz. Peygamber koyunun etle alým-satýmýný nehyetmiþtir." [4]

Peþin ya da vade ile olsun eti hayvanla satmak hiç bir þekilde caiz deðildir. Ýster o et hayvanýn cinsinden olsun ister ayrý cinsten olsun farketmez. Mesela canlý koyunun inek etiyle veya inek etinin koyunla satýlmasý caiz deðildir. Peygamberimiz (s.a.v.) bu çeþit alýþ-veriþleri yasaklamýþtýr.[5]

3- Eti etle satmak.

Bütün etler her ne kadar ayný ismi taþýyorsa da aslý itibarýyla ayrý cins olarak kabul edilmiþtir. Bu nedenle et ribaya tabi olan mallardan sayýlmýþtýr. Çünkü et bir yiyecek maddesidir.

Þu halde ayný cins etleri, ancak eþitlik peþin ve teslim þartlarýyla caiz olur. Mesela yirmi kilo koyun etinin yirmi kilo koyun etiyle mübadele satýþýyla caizdir.

4- Hayvaný baþka bir hayvanla satmak.

Hayvanýn baþka bir hayvanla satýlmasý caizdir. Çünkü hayvan bulun­duðu mevcut üzere yiyecek maddesi deðildir. Ayný þekilde hayvan mevcut durumuyla nakit veya para da deðildir.

Hayvanlardan ikisi ayný veya ayrý cinsten de olsa bir hayvanýn baþka bir hayvanla eþit veya fazlasýyla satýlmasý caizdir.

Mesela bir koyunun iki koyunla, bir koyunun bir inekle veya bir deveyle satýlmasý caizdir. [6]

[1] Buhari, 2027; Müslim, 1586.

[2] Müslim, 1588.

[3] Müslim, 1588.

[4] Hakim, II/35.

[5] Müstedrek, 2/235; Muvatta, 2/265.

[6] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 304-305.

Altýnýn Gümüþle Satýmý

Altýnýn gümüþle satýmý birinin diðerinden fazla olmasý durumunda peþin olmak þartýyla caizdir.

Yiyecek maddelerinde bir cinsin ayný cinsle satýmý misli misline (miktarlan eþit) ve peþin olmalarýyla caizdir.

Yiyecek maddelerinden bir cinsin baþka bir cinsle satýmý birinin diðerinden fazla olmasý ve peþin olmalarýyla þartýyla caizdir.

Ýçinde cehalet olan alýþ-veriþ caiz deðildir.

Altýnýn gümüþle satýmý þu þekilde caizdir.

Ubade b. Sabit (r.a)´dan rivayetle Resulullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

"Altýnla altýn gümüþle gümüþ, buðdayla buðday, arpa ile arpa, hurma ile hurma, tuz ile tuz, misli misline ve elden ele mübadele edilmesi caizdir, Her kim artýrýr veya fazla almak isterse, muhakkak riba yapmýþ olur. Bunda alan ve veren aynýdýr!´ [1]

Bera bin Azýb (r.a) þöyle rivayet eder: "Hz. Peygamber altýnýn gümüþ le borç olarak alým satýmýný yasaklamýþtýr."[2]

Altýnýn gümüþle satýlmasý ancak þu iki þartla caiz olur:

a) Hiç birinin gecikme olmaksýzýn satýmýn hazýr olmasý. Yani burda hiç bir þekilde borç durumu düþünülemez. Çünkü borç ticari iþlemlerde veya bedelin baþka bir mal ile deðiþtirilmesi konusunda olur ki burda ikisi de bedel hükmündedir. Zaten faiz bu tür þeylerden kaynaklanýyor.

b) Ýki tarafýn akid meclisinden ayrýlmadan karþýlýklý mallarý almalarý gerekir.Yani ancak deðiþtirebilme ihtiyacý ile altýn ve gümüþün birbirleriyle satýlmasý caiz olur.

Gýda maddesi de kendi cinsinden baþka bir gýda maddesiyle satýldýðýn­da durum aynýdýr. Buðdayýn, pirinç karþýlýðýnda satýlmasý gibi.

Ýçinde cehalet bulunan bütün alýþ-veriþler haramdýr. Cehalet bulunan alýþ veriþler menfaatli veya zararlý olmasýnda tereddüt edilen þeylerdir.

Ebu Hureyre (r.a.) þöyle rivayel eder:

"Peygamber (s.a.v.) menfaati meçhul olan alýþ-veriþten bizi nehyetmiþtir." [3]

[1] Müslim, 1587.

[2] Buhari: 2070, Müslim, 1589.

[3] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 306-307.

Riba Üç Kýsýmdýr:

l- Riba el-fadl:

Ribaya tabi olan bir malý kendi cinsi mukabilinde fazlasýyla satmaktýr.

Mesela 8. kg. buðdayýn 10 kg. buðdaya satýlmasý.

2- Riba el-yed:

Her ikisini veya birini sonradan teslim almakla ribevi þeylerden birini diðeri mukabilinde satmaktýr.

3- Riba en-nesie:

Ribevi þeyleri bir lahza bile olsa veresiye olarak birbiri mukabilinde satmaktýr.

Riba: Aþaðýdaki þartlardan birine halel getirmekle birlikte altýn ve gü­müþ parayý altýn ve gümüþ para ile, gýda maddesini baþka bir gýda madde­siyle deðiþtirme muamelesidir.

Riba; büyük günahlarýn en büyüklerinden olup hiçbir dinde helal gö­rülmemiþtir. Riba yiyen hariç, Allah hiç bir asi kimseye savaþ açmaya izin vermemiþtir. Týpký Allah´ýn veli kullarýna eziyet eden gibi riba yiyen kim­senin de kötü akibetinden korkulur.

Büyük günahlarýn en büyükleri önce þirk, sonra adam öldürme sonra zina ve sonra da riba (faiz) yemektir.

Allah´u Teala Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurmaktadýr:

"Allah, alýþ-veriþ helal, faizi haram kýlmýþtýr´ (Bakara: 2/275)

Resulullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

"Allah, riba yiyene, yedirene, riba muamelesini yazana ve bu muame­lede þahitlik yapana lanet etmiþtir" [1]

Alýþ-veriþlerin bazý türlerinde akit sahih olmakla birlikte haram olma söz konusu olur. Bunlarý biraz açýklayalým.[2]

[1] Müslim, 1598.

[2] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 307-308.

Akid Sahih Olmakla Birlikte Haram Olan Alýþ-veriþler

1. Fiyatta her iki taraf anlaþtýktan sonra, pazarlýk üzerine pazarlýk yap­mak haramdýr. Mesela herhangi bir malý alan bir kiþiye:

"Sen bunu geri ver, ben sana daha ucuza veririm" veya "daha iyisin­den veririm."

Ama mal açýk arttýrma ile ortaya çýkarýlmýþ bir mal olup henüz fiyat kesinleþmemiþse, burada açýk bir rekabet söz konusudur ki bu haram de­ðildir.

2. Kendisi için ihtiyaç olduðu bir þeyi, o günün rayicine göre satmak üzere köyden gelen birine, þehirdekinin:

"Sen bu malý bana býrak, ben onu daha pahalýya satarým" deyip men­faat için fiyatý düþük tutarsa, veya bu halde fiyatý düþük tutup bir yakýnýna satarsa, bu muamele de haram olur.

3. Bir müslümanýn, din kardeþinin izni olmadan onun yaptýðý satýþýn üzerine satýþ yapmak haramdýr. Herhangi bir þeyi satýn alan birine,

"Sen bu alýþ-veriþi boz, ben sana aynýsýný daha ucuza veririm" demesidir ki bu da haramdýr.

4. Yine ayný þekilde bir alýþ-veriþte bulunan müslüman kardeþinin izni olmadan satýn alma üzerine satýnalma da haramdýr. Bunu þu þekilde tarif edelim:

Alýþ-veriþte satýcýya,

"Sen bu alýþ-vehþi boz, ben senden daha pahalýya satýn alýrým" de­mesi.

Bazý alýþ-veriþ türleri de vardýr ki akidi fasid olmakla birlikte alýþ-veriþin kendisi de haramdýr.

Bunlarý da biraz açýklayalým. [1]

[1] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 308.

Akid Fasid Olmakla Birlikte Haram Olan Alýþ-veriþler

1- Eti yenilen bir hayvan olmasa bile canlý hayvanýn etini satmak ve birinci müþterinin henüz teslim almadýðý malý baþkasýna satmasý þeklinde­ki satýþ ve muameleler sahih deðildir.

2- Münabeze satýþlarý da sahih deðildir.

Münabeze, kiþinin: "Sana elbiseyi atacak olursam veya herhangi bir iþarette bulunursam satýþ olmuþtur" demesidir.

3- Mülamese satýþý da sahih deðildir.

Mülamese satýþý alýcýnýn, mesela kumaþý görmeden eliyle dokunup sa­týn almasý ve onu gördüðü takdirde muhayyer olmayacaðý satýþtýr.

4- Kurban olarak kesilen hayvanýn derisi gibi bir maddeyi satmak ve müslüman köleyi bir kâfire satmak da sahih deðildir.

5- Urbun satýþý yapmak da sahih deðildir.

Urbun, alýcýnýn satýþ akdi kesinleþmeden mal sahibine bir miktar para vermesi, satýþ akdi kesinleþtiði takdirde bunu fiyattan düþmesi ve kesin­leþmediði takdirde peþin verdiði parayý mal sahibine býrakma þeklindeki anlaþmadýr.

6- Akdin ruhuna ters düþen bir þartla yapýlan satýþ da sahih deðildir. Misal olarak; kiþinin:

"Evini bana su kadara satman þartýyla, sana bu malý 1.000.000 (bir milyon) liraya satýyorum" veya, "Bana 100.000 (yüz bin) lira borç ver­men þartýyla sana þunu 1.000.000 (bir milyon) liraya satýyorum" demesi gibi.

7- Gebe hayvanýn gebe bulunduðu yavruyu satmak da haramdýr.

8- Diþi bir hayvaný damýzlýk bir hayvana çektirmekle damýzlýk hayva­nýn suyunu satmak ve annelerin karnýnda olanlarý satmak da haramdýr.

9- Borcu, borç mukabilinde satmak da haramdýr.

Mesela Ali´nin Mehmet´ten alacaðý altýnlarý vardýr, Mehmed´in Ali´den alacaðý para vardýr.

Bunlardan herbirinin alacaðýný borcuna satmasý batýldýr.

Günümüzde yaygýn olan ve bu sebeple dikkatli olmamýz gereken haram iþlemlerden biri de; kiþinin yanýnda iþçi olan birine borç verip bu sebeple onu normal ücretten daha aþaðý bir ücretle çalýþtýrmasýdýr. Yahut daha ucuz bir fiyatla gýda maddesi almak için çiftçiye mahsul mevsimine kadar borç para vermektir.

10- Bir satýþta, iki satýþ akdi de sahih deðildir.

Bu, satýcýnýn misal olarak "Peþin 1.000 (Bin) lira, borca 2.000 (Ýk bin) liraya bu eþyayý satýyorum, sen dilediðini seç" þeklindeki satýþ akdidir.

Sýrasý gelmiþken burda önemli bir konuya temas etmek istiyorum. [1]

[1] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 309-310.

Fazla Fiyatla Vadeli Satýþ

Günümüzde yaygýn olmakla beraber, hemen hemen herkesin karþýlaþ týðý þu husus üzerinde biraz duralým.

Alýþ-veriþte vade farkýný eklemek caiz midir? Yani herhangi bir malýn peþin fiyatý diyelim ki 1.000.000 (Bir milyon lira) ise, onu borca veya gü­nümüzde olduðu gibi taksitler halinde üzerine örneðin, 500.000 (Beþ yüz bin) TL. ekleyerek satmak veya o þartlarda almak caiz midir? Dinimiz ister peþin ister vadeli olsun alýþ-veriþi mubah kýlmýþtýr. Zira, Cenab-ý Allah, Kur´an-i Kerim´de þöyle buyurur:

"Allah, alýþ-veriþi mubah kýlmýþ, faizi yasaklamýþtýr." Alýþ-veriþte normal bir kâr haddi koyarak kâr etmek caiz olduðu gibi borca veya vadeli ya da günümüzde olduðu gibi, fiyata vade farký koya­rak veya taksitlerle insaf dairesinde karþý tarafý yýkmadan belirtilen za­maný ölçerek kâr etmek de tabiidir. Her tarihte bu þekil alýþ-veriþ olmuþ­tur. Yani alýþ-veriþte vade farký alýnmýþtýr.

Alýþ-veriþte vade farkýný almak bütün Ýslam alimlerinin görüþlerine gö­re uygundur. [1]

Ancak idraki noksan olan bazýlarý, Peygamberimiz (s.a.v.)´in;

"Bir satýþ içinde iki satýþ yapmaktan men´etmiþtir." [2] mealindeki ha­dise dayanarak, alýþ-veriþte vade farkýný eklemek caiz deðil diyorlar. Hal­buki bu hadiste vade farkýndan hiç bahsedilmiyor.

Burda men´edilen alýþ-veriþten þunu anlamamýz gerekir:

Mesela,

"Þunu peþin 1.000.000 (Bir milyon)´a, veresiye 1.500.000 (Bir buçuk milyon) liraya sattým" deyip müþteri herhangi bir þýk için görüþ bildirmeyip. daha sonra peþin gibi kabul edip gitse ve parasýný geciktirse, "Yok iþ­te ben vade farkýný vereyim" derse bu uygun olmaz. Ancak. "Peþin 1.000.000 TL. vadeli 1.500.000 TL. dilediðini seç" önerisine karþý alýcý da herhangi bir þýkký kabul eder.

Baþka bir müþteri çýkar gelir. Satýcýnýn yine,

"Peþin 1.000.000 TL., vadeli 1.500.000 TL. dilediðini seç" önerisine karþý ikinci müþteri de diðer þýk olan 1.500.000 TL. vadeli fiyatla alýrsa caizdir. Yani birinci müþteri ayný malý peþin 1.000.000., ikinci müþteri ise ayný malý vadeli 1.500.000 TL.´ye almýþ olurlar.

Bu alýþ-veriþte hiç bir sakýnca yoktur. Her iki taraf için de yani alýcý ve satýcý için akid, sahih ve caizdir. [3]

Her ne kadar ilim adamlarýnýn bazýlarý fazla fiyatla vadeli satýþ için, ´Zaman karþýlýðýnda mal kazanýldýðý ve bu nedenle faize benzediði için haram olduðunu´ ileri sürüyorlarsa da yine ilim adamlarýmýzdan çoðu, onu caiz görmüþlerdir.

Çünkü bunun haram olduðu hususunda hiç bir delil yoktur [4] ve fa­izin yukarýda saydýðýmýz 4 çeþidinden hiçbirine benzememektedir.

Bundan dolayý satýþa fahiþ bir fiyat koyarak haddi aþmamak ve açýk bir zulme girmemek kaydýyla malýn vadeli fiyatýný arttýrabilir. Bunun aksi durumu olursa yani fahiþ bir fiyatla olursa haram olur. [5]

[1] Neyl´ül-Evtar, 5/153.

[2] Tirmizi.

[3] El Envar li A´malil Ebrar, 1/226.

[4] El-Helal vel-Haram fil Ýslamiye s. 250, Yusuf El-Kardavi.

[5] Kadý Ebu Þuca, Ðayetül-Ýhtisar ve Þerhi , Ravza Yayýnlarý: 310-311.


radyobeyan