Hacc By: rabia Date: 10 Mart 2010, 18:35:12
Hacc
Haccýn lugattaki anlamý, kasdetmek manasýnadýr.
Istýlahta ise, rükünlerine riayet etmekle birlikte ibadet için Kâbe-i Muazzama´yý ziyaret etmektir.
Hacc, islamýn beþ þartýndan biri olup, zaruri olarak bilinmesi gereken farzlarýndan bir farzdýr.
Fakihlerin çoðunun görüþüne göre Hicret´ten altý sene sonra yani H.6. senesinde farz kýlýnmýþtýr.
Delili kitap, sünnet ve icma-ý ümmettir. Ýnkâr eden kâfir olur.
Gidip gelebilecek kadar yol masrafýna ve bu süre içerisinde nafakasýný karþýlamakla yükümlü olduðu kiþilerin ihtiyaçlarýný karþýlayacak mala sahip olanlara faizdir. Bu imkânlara sahip olan müslümanlarýn ömründe bir defa haccetmeleri farzdýr.
ALLAH´u Teala Kur´an-ý Kerimde,
"ALLAH için hacc ve umreyi tamamlayýnýz." (Bakara: 2/196) buyurmuþtur.
Baþka bir ayeti kerimede Allahu Teala þöyle buyurur: "Þüphesiz ki insanlar için ilk kurulan ev, Mekke´deki mübarek ve alemler için hidayet vesilesi olan Ka´he´dir. Orada apaçýk alametler vardýr, ibrahim´in makamý vardýr. Kim oraya gelirse emin olur. Oraya gitmeye yol bulan kimseye ALLAH için Ka´be´yi ziyaret etmek farzdýr. Kim nankörlük ederse imkaný olduðu halde haccetmezse bilsin ki ALLAH alemlerden müstaðnidir" (Al-i imran: 3/96-97)
Ebu Hureyre (r.a.)´dan rivayet olunduðuna göre Peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurur:
"Kim ALLAH için hacceder ve o esnada zevcesine yaklaþmaz, günah da iþlemezse, anasýndan yeni doðmuþ gibi günahsýz olarak döner."
Hadisi þerifte peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur. "Kim kendini Ka´be´ye ulaþtýracak azýk ve yol vasýtasýna sahip olur da haccýný eda etmezse o kimsenin yahudi ve hýnstýyan olarak ölmesinde hiç bir mani yoktur."
Bu anlamda hadisi þerif ve ayeti kerimeler çok fazla olmakla beraber oraya kadar yapýlabilecek masraflar için imkan olursa her müslümanýn ömründe en az bir kere haccetmesi farzdýr.
Ebu Hureyre (r.a.) þöyle rivayet eder. "Hangi amel daha faziletlidir Ya Resulallah" diye soruldu.
ALLAH resulü: ALLAH´a ve resulüne iman etmektir. Sonra hangisi daha faziletlidir? diye soruldu. ALLAH yolunda cihaddýr. buyurdu. Daha sonra hangisidir, sorusuna, Eksiksiz ve kusursuz olarak ifa edilen hacdýr, buyurdular. " [3] Hac, günahlarýn affýna vesile olunan bir ibadet olmasý sebebiyle ehemmiyeti çok fazladýr.
Abdullah Ýbni Ömer (r.a.) Peygamberimiz (s.a.v.)´in þöyle buyurduðunu rivayet eder:
" Hacý evinden çýktýktan sonra her bir adýmýna ALLAH bir sevap yazar re bir günahým siler. Hacýlar Arafat daðýnda durduklarýnda ALLAH meleklerine karþý onlarla övünür ve þöyle buyurur:
´Bakýn benim kullarýma çeþidi bölgelerden buraya akýn ettiler. Sizi þahit kýlýyorum ki günahlarý yaðmur taneleri ve Alic denilen yerin kumlarý sayýsýnca olsa bile onlarý affettim.
Cemrelere taþ attýðý zaman kýyamet gününe kadar ALLAH´ýn ona ne kadar mükafat vereceðini hiç kimse bilmez. Saçým traþ ettiðinde de, baþýndan kýrpýlan her saç teli için kýyamet gününde onun için bir nur vardýr. Ka benin etrafýndaki son tavafýný yaptýðýnda ise, annesinin kendisini doðurduðu gün gibi günahlarýndan tertemiz olarak arýnýr.´
[1] Müslim. 1350
[2] Tirmizi, Ýmam
[3] Ranazus- salýhi, 27H
Haccýn Farz Olmasýnýn Þartlarý
Haccýn farz olmasýnýn þartlarý yedi tanedir:
1- Müslüman olmak.
2- Ergenlik çaðýna girmiþ olmak.
3- Akýllý olmak.
4- Hür olmak.
5- Yiyecek ve azýðý olmak.
6- Bineði olmak.
7- Yolun emniyetli olmasý ve güç yetirmek.
Haccýn Rükünleri
Haccýn rükünleri dört tanedir:
1- Niyetle beraber ihrama girmek.
2- Arafatta vakfe´ye durmak.
3- Kâbe-i Þerifi tavaf etmek.
4- Safa ile Merve arasýnda sa´y etmek.
Yiyecek ve azýðý olmak ile bineðin olmasý için Ali Ýmran suresinde 96 ve 97. ayetlerinin tefsirlerinde Peygamber (s.a.v) "Oraya gitmeye yol bulabilen kimseye ALLAH için Kabe´yi ziyaret etmek farzdýr." ayel okuduðunda birisi, Ey ALLAH´ýn resulü, nasýl yol bulabiliriz, nedir o yol dedi.
Hz. Peygamber (s.a.v) cevaben: "Azýk ve binektir." buyurdu. Enes bin Malik´ten þu halde hacce gidip gelecek kadar kendisine gerekli olan yol masrafý yiyecek ve vasýta ücretine sahip olmak ve bakmakla yükümlü olduðu kiþilerin nafakasýna karþýlayacak imkana sahip olan kiþi, azýk ve binek, sahibi olmakla kýyaslanýr.
Yolun emniyetli olmasý ve yol þartlarýna güç yetirmek. Diðer þartlar hasýl olduktan sonra hacca yetiþmek için yol þartlarýnýn müsait olmasýdýr.
1. Ýhrama girmek, haccýn ilk rüknüdür. Niyetle birlikle ihrama girilir. Bundan maksat hac ve umre ibadetlerine baþlama niyetidir. Temettü, îf-rad veya kýran haccýndan hangisi ifa edilmek isteniyorsa ihrama girilir girilmez niyet getirilir. Mesela ifrad haccý yapmak istenirse þöyle niyet edilir:
´ALLAHým senin rýzaný kazanmak için haccetmek istiyorum. Onun ifasýný bana kolay kýl ve benden kabul eyle.´ Diðer hac þekilleri için de onlara göre niyet edilir.
2. Arafat vakfesini yapmak. Peygamberimiz (s.a.v) þöyle buyurmuþtur: "Hac Arafat´ta vakfeye durmakdýr. Kim toplanma gecesi fecirden önce Arafat´ta bulunursa, hacca yetiþmiþtir "
Arafat vakfesi hac ibadetinin en önemli rüknü ve haccýn temelidir.
Arafat vakfesinin zamaný arefe günü öðle vaktinden itibaren baþlar, bayramýn birinci gecesinin fecrinin doðuþuna kadar devam eder. Bu zamandan önce veya sonra Arafat vakfesi yapýlýrsa sahih olmaz ve hac mu'teber sayýlmaz. Bu süre içerisinde bir an olsa dahi Arafat´ta vakle yapýlýrsa rükün yerine gelir. Güneþ battýklan sonra Arafat´tan ayrýlmak sünnettir.
Vakfenin Arafat daðýnda yapýlmasý þarttýr. Peygamberimiz (s.a.v) þöyle buyurmuþtur: "Þurada^Cehel-i rahme daðýnýn eteklerinde kayalarýn yanýnda) vakfe yaptým. Ancak, Arafat daðýnýn her yaný vakfe yeridir.´´
3. Ka´be´yi tavaf etmek. Haccýn rüknü olan bu tavafa ´ifada tavafý´ denir. Bunun da zamaný, arafat vakfesinden ve bayram gecesinin yarýsýndan sonra baslar.
Ýfada tavafýnýn bayramýn birinci gününde yapýlmasý efdaldir. Bayramýn diðer günlerine býrakýlmasý sünnettir.
Allahu Taala Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurur:"... ve Kabe´yi tavaf etsinler." (Hacc: 22/29)
Tavafýn þartlarý, namazýn sýhhati için gerekli olan þartlardýr. Peygamberimiz (s.a.v) þöyle buyurmuþtur:
"Tavaf namaz gibidir. Yalnýz Allahu Taala tavafta konuþmayý helal etmiþtir/Kim tavafta konuþursa hayýrdan baþka konuþmasýn."
Tavaf yaparken Hicr-i Ýsmail´in sýnýrý dýþýnda ve Kabe´yi sol tarafa alarak Hacer-i Esved´in bulunduðu köþeden baþlayarak yedi defa dolaþmak þarttýr.
4. Safa ile Merve arasýnda sa´yetmek.
Safa ile Merve Ka´be´nin doðusunda bulunan ve O´na yakýn iki tepedir. Bu iki tepecik arasýnda yedi defa gidip gelmeye sa´y denir.
Bunun delili Peygamberimiz (s.a.v) sa´y esnasýnda insanlara dönüp þöyle dedi:
"Ey insanlar sa´y yapýnýz. Muhakkak ki ALLAH sa´y etmenizi üzerinize farz kýlmýþtýr."
Safa´dan Merve´ye doðru baþlayarak 4 gidiþ 3 geliþ olmak üzere 7 turu arka arkaya yapmak þarttýr.
5. Týraþ olmak da haccýn beþinci rükünüdür.
Þafii mezhebine göre baþýn en az üç kýlýný kesmekle de bu rükün serine getirilmiþ olur.
Týraþýn vakti Arafat vakfesinden ve bayram gecesinin yarýsýndan sonradýr. Sa´y yapýldýktan sonra traþ olunur.
6. Bu rükünlerin çoðu arasrnda lertibe riayet etmek de þarttýr.
Þöyle ki önce, niyetle birlikte ihrama girmek, ikincisi Arafat vakfesi yapmak, üçüncüsü, ifada tavafý yapmak, dördüncüsü sa´y etmek, beþincisi olan traþa gelince ifada tavafýndan Önce de yapýlabilir. Ancak tavaftan sonra týraþ yapýlmasý sünnettir.
Umrenin Rükünleri
Umrenin rükünleri dört tanedir:
1- Ýhrama girmek.
2- Kabe´yi tavaf etmek.
3- Safa ile Merve arasýnda sa´y etmek.
4- Saçlarýn tamamýný veya bir kýsmýný kesmek.
[1] Halim, 11422
[2] Tirmizi:, 899,Ebu Davud, 1949
[3] Et-Ta,2ýl37
[4] Er Tat,2ýý3l
[5] Daýekutni, 1/270
Haccýn Vacipleri
Rükünler dýþýnda haccýn vacipleri üçtür:
1- Mikat yerlerinden birinde ihrama girmek.
2- Üç Cemre´ye taþ atmak.
3- Týraþ olmak.
Umre niyetiyle ihrama girmek, Ka´be´yi tavaf etmek, Safa ile Mervý arasýnda sa´y etmek ve halk (saçlarý dipten kesmek) veya taksir (saçlai kýsaltmak) umrenin rükünleridir.
Þafii mezhebinde hac ibadetiyle mükellef olanýn umre yapmasý d farzdýr.
Buna delil olarak, Kur´an-ý Kerim´de yüce ALLAH þöyle buyurur:
"Haca ve umreyi tamamlayan" (Bakara: 3/196)
Hazreti Aiþe (r.anha) peygamberimize,
-Ey ALLAH´ýn resulü kadýnlar üzerine farz kýlýnmýþ bir cihad var mýdýr? diye sorunca, Resulullah (s.a.v.):
"Evet onlara içinde vuruþma ve öldürme olmayan farz bir cihad vardýr, bunlar hac ve umredir.´´
Umrenin rükünleri için deliller:
Umrenin rükünlerini ihtiva eden delil için Cabir (r.a.) þöyle rivayet etmiþtir: Hazreti Peygamber sahabelere umre yapmalarýný emrederek. "Ka´be´yi tavaf etsinler, ondan sonra kasretsinler ve çözülsünler." buyurdu.
Ýbni Abbas´tan þöyle rivayet edilmiþtir: "Önce tavaf etmek sonra Safa ve Merve arasýný sa´y etmek sonra da saçýndan kesmek ve sonra da çözülmek (ihramdan çýkmak) tir."
Umre için belirli bir zaman olmadýðýndan ihrama istendiði an girilebilir, yani umre ibadeti ne zaman yapýlacaksa o zaman ihrama girilir.
Hac için ihrama girme zamaný; Þevval, Zilka´de ve Zilhicce aylarýnýn ilk onuncu günlerinin gecelerine kadar olan vakit
Haccýn vacipleri için deliller.
1- Mikatlardan birinde ihrama girmek.
Hac ve umre ibadeti için ihrama girilmesi gereken mikat yerlerini bizzat Peygamberimiz (s.a.v.) belirtmiþtir.
Ýbni Abbas (r.a.) þöyle rivayet eder:
Hz. Peygamber (s.a.v.) Medineliler için Zulhuleyfe´yi, Þamlýlar için Cuhfe´yi, Necidliler için Karn´i, Yemenliler için Yelemlem´i mikat olarak tesbit etmiþ ve þöyle buyurmuþtur:
"Bu mikatlar onlar ve o cihetten gelenler içindir. Mekke´ye bu mikatlardan daha yakýn olanlar ise yolculuða baþladýklarý yerde ihrama girsinler, Mekkeliler de Mekke´de ihrama girsinler"
Umre için yukarýda ifade edildiði gibi dilediði vakit ihrama girilebilir. Hac için ihrama girme mekaný ise Mekke´de ikamet edenler için Harem bölgesi sayýlan Mekke´nin içidir.
Mekke´de ikamet etmeyen ´Afakiler´in ihram yeri ise; Medine´den gidenler için "Zulhuleyfe", Þam. Mýsýr ve Doðu istikametinen gidenler için "Cufhe", Yemen ve Tihame bölgesinden gidenler için "Yelemlem", Hicaz ve Yemen bölgelerinden gelenler için "Karn", Batý istikametinden gelenler için "Zat-ý Irk" inikatlarýdýr.
2- Üç Cemre´ye taþ atmak. Teþrik günlerinde cemrelere taþ atýlýr. Bu günler. Zilhicce´nin onbir, oniki ve onüçüncü günleridir. Cemret´ül Ukba´ya ise Zilhicce´nýn onuncu günü yani kurban bayramý gününde taþlar atýlmalýdýr.
Cemret´ül Ukba, Cemrel´ül Vusta ve Cemrelus-Suðra olarak bilinen üç þeytan taþlama yerleri vardýr. Her taþ atýþýnda tekbir getirerek yedi taþ atýlýr.
Bunlar da; bayramýn ilk günü Cemre-i Akabe, (büyük þeytan), diðer 3 atýþ günü´ise Teþrik günleri öðleden sonra her üç cemrelere taþ atmak vacipýir.
3- Halk veya taksir.
Saçlarý dipten traþ etmek veya kýsaltmaktýr.
Ne miktarda ve ne þekilde olursa olsun saç týraþýný yapmak veya saçý kýsaltmaktýr.
Þafii mezhebinin sahih görüþüne göre týraþ olmak haccýn rüknüdür Baþýn en az üç kýlýný kesmekle de bu rükün yerine gelmiþ olur.
Týraþýn þartlarý þunlardýr:
a- Týraþ edilen veya kýsaltýlan kýllarýn sayýsýnýn üçten az olmamasý.
b- Týraþýn vaktinde yapýlmasý. Bu vakit de Arafat vakfesinden ve bayram gecesinin yansýndan sonra baþlar. Bu vakitten önce týraþ yapan kimsenin fidye vermesi gerekir.
c- Tiraþ edilen kýllarýn baþ sýnýrýnda bulunmasý gerekir.
[1] Ýbni Mace, 21290; Müsned, 61165
[2] Buhari,1568
[3] Buhari, 1470
[4] Buhari, 1454 Müslim, 1181
Ýhrama Girmek Ýçin Mikat Yerleri
1. Zulhuleyfe: Medine-i Münevvere´nin 11 km. güneyinde bir kasabadýr. Mekke´ye 450 km. uzaklýkta olup, Medine-i Münevvere´den Mekke-i Mükerreme´ye gelen yerli ve yabancý hacý adaylarýnýn ihrama girdikleri yerdir.Bu mikat, Suudi Arabistan halký arasýnda "Abar-ý Ali" diye de bilinmektedir.
2. Cuhfe: Mekke ile Medine arasýnda Kýzýldeniz´e yakýn bir kasabadýr.
Þam ve Þam yönünden gelenlerin yani, Türkiye, Mýsýr ve Kuzeybatý Afrika tarafýndan gelen hacý adaylarý veya haccetmek istiyenlerin ihrama girdikleri yerdir. Mekke´ye uzaklýðý takriben 187 km. dir.
3. Yelemlem: Mekke´nin güneyinde bir yerdir. Yemen tarafýndan gelen hacýlarýn mikatýdýr. Mekke´yle arasý yaklaþýk 54 Km.´dir Mekke´ye en yakýn mikat da budur.
4. Karn: Necit bölgesi istikametinden gelen hacýlarýn mikatýdýr. Mekke´ye uzaklýðý yaklaþýk 96 km. dir.
5. Zat-ý Irk: Irak ve çevresinden gelenlerin mikat yeridir. Mekke´nin Kuzey doðusunda olup 94 Km. mesafededir.
Yolu hiç bir mikata uðramayan kimse ise hangi mikatýn hizasýndan geçerse, o mikatýn hizasýna geldiði zaman ihrama girmesi gerekir.
Mekke dýþýndan gelen hacý adaylarý mikat denilen sýnýra varmadan önce hatta kendi memleketlerinde bile niyet edip hacca veya umreye baþlayýp, Ýhrama girebilir. Ancak mikatta ihrama girmek daha da sevaptýr.
Hac veya umre maksadýyla gelip mikat denilen yeri ihramsýz geçmek haramdýr. Geçtikten sonra yolda veya Mekke´de ihrama girerse bir vacibi terkettiði için haram iþlemenin yanýnda kurban kesmesi gerekir.
Bu itibarla mikat yerine geri dönüp orada ihrama girerse ceza kurbaný kalkar. Aksi taktirde ihrama girmekle beraber ceza kurbaný vermesi lazýmdýr. Bu da gücü yetenler için bir koyun kesmektir. Gücü yetmeyenler ise 10 gün oruç tutar. Tafsilatlý olarak açýklanmasý ileride yapýlacaktýr.
Haccýn Sünnetleri
Haccýn sünnetleri yedidir:
1- Ýfrad haccý yapmak. Bu da haccý umreden önce yapmaktýr.
2- Telbiye getirmek.
3- Kudüm tavafý yapmak. Arafat Vakfesi´nden önce umreye niyet eden kiþinin Umre tavafý ile bu görevi, ifa edilmiþ olur.
4- Müzdelife´de gecelemek.
5- Tavaftan sonra iki rekat tavaf namazý kýlmak.
6- Mina´da gecelemek.
7- Veda tavafýný yapmak.
Ýhrama giren erkek dikiþli elbiseden soyunur, izar ve rida olarak iki beyaz bez giyer.
Haccýn sünnetleri için deliller:
1- Ýfrad haccý yapmak. Yani umreden önce haccetmektir. Peygamberimiz (s.a.v.) veda haccýnda bu þekilde yapmýþtýr. Hz. Aiþe þöyle rivayet eder: "Hz. Peygamberle beraber veda haccý için çýktýk. Kimisi umre için kimisi de hac için hazýrlanýp yerini tuttu ve bizden bazýlarý da hem hac hem de umre için hazýrlandý. Hz. Peygamber de hac için hazýrlandý."
2- Telbiye etmek Hz. Peygamber bineði üzerinde Zulhuleyfe´ye vardýðýnda, þöyle demiþtir:
"Lebheyk Allahumme lebbeyk. Leheyke la þeriyke leke lebbeyk. Ýnnel hanide. Wen-ni´mete leke wel mülke la þeriyke leke"
Anlamý: ALLAHým! Davetine tekrar tekrar icabet ettim, tekrar davetine icabet ettim. Hamd ve nimet senindir, senin ortaðýn yoktur.
Telbiyelerden sonra Resulullah (s.a.v.)´e salavat-ý þerife getirilir ve kiþi dilediði diðer dualarý yapar.
3- Kudüm Tavafý: Arafat vakfesinden önce umreye niyet eden kiþinin Umre tavafý ile bu görev ifa edilmiþ olur.
Hz. Aiþe (r.anha) þöyle rivayet etmiþtir: "Hz. Peygamber hacc için Mekke´ye girdiðinde ilk önce abdest aldý sonra Kâ´be´yi tavaf etti" [2]
4- Müzdelife´de gecelemek. Cabir bin Abdullah (r.a)´dan rivayet edilen bir hadiste: "Hz. Peygamber Müzdelife´ye gelip orada akþam ve yatsý namazlarým kýldýrdý. Daha sonra fecir doðuncaya kadar orda geceledi ve fecir namazýný orda kýldý." [3]
5- Tavaftan sonra Harem-i þerif içinde Makam-ý Ýbrahim´in arkasýnda iki rekat namaz kýlmak sünnettir.
Ýbni Ömer (r.anhuma) þöyle rivayet etmiþtir: "Hz. Peygamber Mekke´ye girdiði zaman yedi kere Kâ´be´yi tavaf etti. Sonra Makam-ý Ýbrahim´in arkasýnda iki rekat namaz kýldý."
6- Mina´da gecelemek sünnettir. Ýmam Nevevi, Peygamber (s.a.v.)´in üç teþrik günlerinde Mina´da gecelediðini rivayet eden hadisi þerifin meþhur ve sahih olduðunu söylemiþtir.
7- Veda tavafýný yapmak haccýn sünnetlerin dendir. Mekke´den ayrýlmak isteyen hacýlar veda tavafýný yaparlar.
Ýbni Abbas þöyle demiþtir: ´Ýnsanlar her taraftan hacdan dönme durumunda iken, Hz. Peygamber en son olarak, " Kâ´be´yi tavaf etmedikçe ayrýlmayýn." [6] buyurdu. Ancak veda tavafý hayýzlý kadýnlardan sakýt olur. Ýbni Abbas (r.a) þöyle rivayet eder: "Hayýzlý kadýn dýþýnda, insanlara en son hareketlerinde Kâ´be´yi tavaf etmeleri emrolundu." [7]
Nifaslý kadýnlar da hayýzlý kadýnlara kýyas edilmiþtir.
[1] Buhari, 4146.
[2] Buhari, 1576, Müslim 1235
[3] Müslim, 1218
[4] Buhari, I544
[5] El Met mu´ 81188
[6] Müslim, 1327, Ebu Davud, 2002
[7] Buhari, 1688, Müslim, 1328
Ýhramlý Kiþiye Haram Olan Þeyler
Ýhramlý kiþiye on þey haramdýr:
1- Dikili elbise giymek.
2- Erkeðin baþýný kapatmasý ve kadýnýn da yüzünü kapatmasý.
3- Saçlarý taramak.
4- Saçlarý traþ etmek.
5- Týrnaklarý kesmek.
6- Koku sürünmek.
7- Av avlamak veya öldürmek.
8- Nikah kýymak.
9- Cinsi münasebette bulunmak.
10- Þehvetle kadýna dokunmak.
Bütün bunlarda fidye vardýr. Yalnýz nikah kýymakta fidye yoktur. Çünkü nikah sahih olamaz.
Bunlardan hiç birisi haccý ifsat etmez (bozmaz). Haccý ifsad eden tam cinsi münasebettir. Cinsel birleþme olmadýkça hac ifsad olmaz.
-Ýlk iki yasaða delil, Ýbni Ömer (r.a)´dan þöyle rivayet edilmiþtir: Bir adam Peygamber (s.a.v.)´e sordu;Ya Resulallah! ihrama girmek isteyen bir kimse hangi elbiseyi giyer?Peygamber (s.a.v.): "Gömlekleri, sarýklarý, donlarý, baþa giyilenleri ve mestleri (ayakkabýlarý) giyemez. Ancak takunya bulamayan kimse ayakkabýlarýnýn üst kýsmýný keserek (takunya þekline getirerek) giyebilir." buyurdu. Bu iki yasak sadece erkeklere mahsustur. Kadýn her çeþit dikiþli elbise giyer ve baþýný örter.Ama bundan sonraki diðer maddeler hem kadýn hem de erkekler için yasaktýr.
-Saçlarý ve sakallarý taramak sebebiyle kýllarýn düþmesine yol açýlýrsa haramdýr. Ancak kýllarýn dökülmeyeceðinden eminse haram deðil mekruhtur.
-Týrnaklarý kesmek de kýllar gibidir. Tek bir týrnak kesilirse yine haramdýr. Ancak týrnak kýrýlýr veya eziyet verirse kýrýk kýsmýný kesmekte bir sakýnca yoktur.
-Koku sürenmek. Hac sýrasýnda devesi onu sýrtýndan atýp öldürdüðü adamýn kýssasýnda, adam Hz. Peygamber´e getirildiðinde peygamberimiz: "Onu yýkayýn, kefenleyin; baþýný kapatmayýn ve ona güzel koku da sürmeyin, çünkü o telbiye ile gönderilecektir." buyurdu.
-Avlanmakla ilgili Yüce ALLAH þöyle buyurmaktadýr: "Ey iman edenler ihramda iken avý öldürmeyin." (Maide: 5/95)
-Nikah akdetmek için Hz. Osman´dan rivayete göre peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: "ihramlý iken bir kiþi ne nikahlanabilir. Ne de baþkasýnýn nikahýný kýyabilir."
Ýhramlý olan bir kiþi nikah akdi yapar veya yaptýrýrsa geçersizdir.
-Cinsi münasebetle bulunmak: Ýhramda olan bir kiþinin hangi þekilde olursa olsun cinsi münasebette bulunmasý haramdýr. Yüce ALLAH Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurmuþtur: "ihrama girerek haccý kendisine farz kýlan kimse için kadýna yaklaþmak, günah iþlemek ve kavga etmek yoktur." (Bakara: 2/197)
-Þehvetle kadýna dokunmak. Þehvetle kadýna dokunmak ve öpmek ya da kucaklamak haramdýr. Ýhramda iken þehevi duygularý tahrik edecek þekilde sözler sarfetmek de haramdýr. Çünkü bunlarýn hepsi yukarýdaki ayeti kerimede "Kadýna yaklaþmak yoktur." emri ile yasaklanmýþtýr.
Yukarýdaki maddelerden sadece cinsi münasebet haccý ifsad eder. Nikah akdi sahih olmadýðý için herhangi bir þey gerekmez. Diðer maddelerin ihlali fidye cezasýný gerektirir.
Hz..Ömer, Hz. Ali ve Ebu Hureyre´ye "Hacda ihramlýyken hanýmý ile cima eden kiþinin durumu nasýldýr?" diye sorulunca onlar da cevaben: "Hacaný tamamlarlar. Gelecek sene hem haccederek kaza ederler, hem de onlarýn üzerine hedy vardýr." buyurdular.
Arafat´ta Vakfe´yi geçiren kiþi umre ameliyle yetinir. Daha sonra hac-cýni baþka bir sene kaza etmesi gerekir. Ayrýca Hedy Kurbaný vermesi de lazým gelir. Hac veya umrenin rükünlerinden birini terkeden onu yerine getirinceye dek ihramda kalmasý lazým gelir.
Hac´da bir vacibi terkeden kiþinin kurban kesmesi lazým gelir. Bir sünneti terkeden kiþiye ise terkinden dolayý bir þey lazým gelmez.
Peygamberimiz (s.a.v.) : "Gece Arafat´a yetiþen hacca yetiþmiþtir. Geceleyin Arafat´ý kaçýran da haccý kaçýrmýþtýr ve o zaman hac cim umreye çevirsin. Gelecek sene de haccýný kaza etmelidir." buyurmuþtur.
Haccýn rükünlerinden birinin terkedilmesi: Hz.Ömer kurbanýný keserken, Hebbar b. Esved gelerek: ´Ey mü´minlerin emiri, biz sa´yý yanlýþ yaptýk. Bugün arefe günü olduðunu zannetmiþtik, dedi. Hz.Ömer: "Mekke´ye dönün ve Ka´be´yi tavaf edin. Safa ile Merve arasýnda sa´y yapýn. Beraberinizde getirdiyseniz, kurbanlarýnýzý kesin, sonra saçýnýzý kesin veya kýsaltýn, sonra memleketinize dönün. Gelecek sene tekrar hacca gelin ve kurban kesin. Kurban kesmeye gücü yetmeyen kiþi üç gün hacda, yedi gün de evine döndükten sonra oruç tutsun." dedi.
Haccýn rükünlerinden birini terkeden kiþi o rüknü yerine getirmeden ihramdan çýkmamalýdýr. Çünkü mu´teber bir hac bütün erkanlarýn yapýlmasýyla olur. Bu nedenle haccýn bir rüknü terkedilmiþse yerine getirilmelidir. Arafat vakfesi dýþýnda diðer erkanlarýn belli bir vakti yoktur. Bundan dolayý terkedilen rükün daha sonra yerine getirilebilir.
Haccýn vaciplerinden birinin terkedilmesi: Haccýn vaciplerinden birini terkedenin kurban kesmesi gerekir.. Hz. Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: "Haccýn bir nüsukunu terkedenin bir kurban kesmesi gerekir."
[1] Buhari,I468ýMüslim. 1177
[2] Buhari, 1742, Muslim. 1206
[3] Müslim, 1409
[4] El-Min aüa Ýmam Malýk, 21 241
[5] Dmekunu, 2/24!
[6] El-Min ana´ Ýmam Malýk. 1/383
[7] Bi´Vilaký, E! Mecmu 8106
Ýhramda Ýken Ýþlediði Suçlardan Dolayý Vacip Olan Kanlar
Ýhramda iken iþlediði suçlardan dolayý vacip olan kanlar þunlardýr:
1- Vaciplerden birini terketmekle kesilen kurban. Bunlar sýrasýyla þunlardýr:
Önce bir koyun keser, koyun alamayanlar on gün oruç tutar, bunun 3 gününü bayramdan evvel Zilhicce´nin 6,7 ve 8. günlerinde, diðer 7 günü de memlekete döneceði zaman tutar.
1- Allahu Taala Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurur: "Kim hac zamanýna kadar umre ile faydalanmak isterse kolayýna gelen kurbaný keser, kurbaný bulamayan kimse üç gün hacda yedi gün de döndüðü zaman tam on gün oruç tutar." (Bakara: 2/196) Hacc-ý Temettü ve Haccý kýran bu sebebi teþkil etmektedir. Þafii mezhebinde efdal olan hac, Ýfrad hacadýr. Ancak ihrama girerken fidye vermek þartýyla temettü veya kýran hac þekillerine izin verilmiþtir. Ýþte temettü veya kýran haccýný yapanlar bir keçi veya koyun ya da büyükbaþ hayvanýn yedide birine ortak olup kurban keserler. Kurban bulamayan veya parasýna gücü yetmeyen kimse Mekke´de üç gün ve evine döndükten sonra yedi gün olmak üzere toplam on gün oruç tutar.
Haccýn vaciplerinden herhangi bir vacibi tekeden de kurban kesecektir. Þöyle ki bir kimse mikatta ihrama girmez veya üç cemreye taþ atmazs ya da vaciplerden birini yapmayan kimse haccý ihlal etmiþ olur. Bu ihlalinden dolayý kurban kesmesi gerekir. Eðer kurban kesmeye gücü yetmezse hacda üç gün. memlekete dönerken yedi gün olmak üzere on gün oruç tutar.
2- Traþ olmak, koku sürünmek veya yaðlanmak gibi þeylerle vacip olan kan. Bu durumda dilerse bir koyun keser veya üç gün oruç tutar. Yahut altý miskine üç sa´ tasadduk eder.
-Traþ olmak, koku sürünmek, týrnaklarý kesmek gibi fiillerden dolayý vacip olan kan.
Ýhramlý iken bu fiillerden birini iþleyen kimse üç gün oruç tutar veya altý fakire birer fitre miktarý sadaka verir ya da kurban keser.
Bunun delili için Yüce ALLAH Kur´an-ý Kerim´de þöyle buyurur: "Kurba-n yerine varýncaya kadar traþ olmayýn. Sizden her kim hasta olursa yahut baþýndan bir rahatsýzlýðý varsa oruç, veya sadaka veya kurban olmak üzere fidye gerekir ..." (Bakara: 2/196)
Sünnetten delil. Hudeybiye zamanýnda Ka´b bin Ucre baþýndaki böcek ve haþereden eziyet çekmekteyken Resulullah O´nu görünce þöyle buyurdu:
" Senin baþýndakiler sana eziyet ediyor mu?"
Ka´b,
-Evet, dedi.
Resulullah :
"Öyleyse traþ ol da üç gün oruç tut veya altý fakiri doyur veyahut bir kurban kes." buyurdu.
Yukarýdaki her iki delilden açýkça anlaþýlýyor ki ihramda iken týraþ olmak, koku sürünmek veya yaðlanmak gibi durumlarda fidye verilmesi gerekir.
3- Ýhrama girdikten sonra hacca gitmekten herhangi bir sebeple alýkonanlar için vacip olan kan.
Bu durumdakiler de bir koyun kurban eder ve ihramdan çýkar.
-Ýhrama girdikten sonra herhangi bir sebeple hacdan alýkonanlar için vacip olan kan. Mekke´ye girip hac yapmasýna engel olunan kiþiye muhsir denir. Muhsir bulunduðu yerde bir koyun veya bir keçi ya da büyükbaþ hayvanýn yedide birine ortak olarak kurban keser, daha sonra saçlarýnýn bir kýsmýný veya tamamýný týraþ eder ve böylece ihramdan çýkmýþ olur.
Kur´an-ý Kerim´den þu ayeti kerimeyi delil olarak gösterebiliriz.
Yüce ALLAH þöyle buyurmuþtur: "Hacc veya umreyi ALLAH için tamamlayýn. Eðer bunlardan alýkonulur sanýz, kolayýnýza gelen kurbaný kesin. Kurban yerine varmadýkça basýnýzý týraþ etmeyin." (Bakara: 2/196)
Sünnetten delil olarak da Peygamberimiz (s.a.v.) Hudeybiye´de haccetmek isterken müþrikler O´na engel oldular. Bundan sonra Peygamberimiz kurban keserek baþmý týraþ etti.
Hz.Ömer þöyle rivayet eder: "Biz umre için Hz. Peygamberle birlikte çýktýk Kureyþ kafirleri bize engel oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber kurbanýný kesti, ve baþýný týraþ etti"
Kurban kesmek týraþ olmaktan önce olmalýdýr. Çünkü Peygamberimiz (s.a.v.) Hudeybiye´de önce kurban kesmiþ sonra da týraþ olmuþtur.
Bu iki delilden de açýkça görülmektedir ki ne olursa ihrama girdikten sonra herhangi bir sebeple hacdan alýkonanlar kurban keserek týraþ olurlar. Daha sonra ihramdan çýkarlar.
4- Av hayvanýný öldürmekle vacip olan kurban.
Bunlardan birini yapmakla serbesttir. Avlanan av hayvanýnýn benzeri varsa onu kurban eder veya avladýðý hayvanýn deðerini yiyecek olarak ta-sadduk eder. Yahut almasý gerekli olan yiyeceðe karþýlýk her müd için bir gün oruç tutar. Eðer öldürdüðü av hayvanýnýn benzeri yoksa deðeri kadar sadaka verir ya da müdlere bölerek her müd için bir gün oruç tutar.
- Avlamak için vacip olan kan. Ýhramlý kimsenin iþlemiþ olduðu avla ilgili yasak durumunda avýn durumuna bakýlýr. Þöyle ki, eðer öldürdüðü av hayvaný evcil hayvanýn benzeri ise onun benzerini keser. Mesela deve kuþu öldürmüþse yerine deve keser, yabani sýðýr veya yabani eþek kesmiþse onun yerine evcil sýðýr keser. Geyik öldürmüþse yerine keçi keser.
Öldürdüðü av hayvanlarý hakkýnda herhangi bir þer´i delil yoksa ve evcil hayvanlardan onun benzeri bilinmiyorsa tecrübe sahibi iki adil kiþinin görüþüne baþvurulur. Onlarýn görüþüne göre bir hayvan kesilir. Öldürdüðü av hayvanýnýn benzeri bulunmuyorsa onun kýymetini takdir edip bununla yiyecek satýn alýr ve Harem fakirlerine daðýtýr. Bu kýymeti takdir ederken iki adil kiþinin görüþüne baþvurulur.
Öldürülen av hayvanýnýn fidyesi þu üçünden biridir. Sýrasýyla,
a) Benzeri olan evcil hayvaný kesip Harem fakirlerine daðýtýlýr. Veya,
b) Kesilecek hayvanýn kýymeti takdir edilip bu para ile yiyecek satýn alýnýp Harem fakirlerine daðýtýlýr. Veyahut,
c) Alýnmasý gerekli olan yiyeceðin her avucunun bedeline karþýlýk olarak bir gün oruç tutar.
Yüce ALLAH þöyle buyurur: "Ey iman edenler! ihramda iken av öldürmeyin. Sizden kim kasden onu öldürürse, öldürdüðünün benzeri olan bir evcil hayvan cezasý yardýr. Bu benzerliðe içinizden iki adil kiþi karar verecektir. Ka´be ehlim varacak olan bir kurban kesilecek veya onun karþýlýðý yoksullara yiyecek þeklin de verilecek o da buna denk olarak oruç tutulacaktýr." (Maide: 5/95)
5- Cinsi münasebetten dolayý vacip olan kan. Bu da þu sýraya göredir: Önce bir deve, deveyi bulamazsa bir sýðýr, bunu da bulamazsa yedi koyun, bunlarý da bulamazsa bir deve kýymetini yiyecek olarak tasadduk eder. Þayet buna da gücü yetmezse devenin deðerini müd´lere böler ve her müd için bir gün oruç tutar. Gerek kurban ve gerekse tasadduk Harem dahilinde olacaktýr.
Orucu Harem Bölgesi´nin dýþýnda nerde tutarsa tutsun farketmez. Harem dahilinde av öldürmek ve Harem´in aðacýný kesmek caiz deðildir. Ýhramda olsun olmasýn aynýdýr.
- Cinsi münasebetten dolayý vacip olan kan.
Ýhramda bulunan bir kimse, ne þekilde olursa olsun cinsi münasebette bulunmasý haramdýr.
ALLAH´u Teala Kur´an-ý Kerim´deþöyle buyurmuþtur:
"Kim ihrama girerek haca kendisine farz kýlarsa bilsinki. hacda kadýna yaklaþmak, günaha sapmak ve kavga etmek yoktur." (Bakara: 2/197)
Ziyaret tavafý olarak bilinen ifada tavafýndan önce ihramh iken cinsi münasebette bulunan bir kimsenin haccý batýl olur. Bu durumda olan bir kiþi haccýný tamamlar, gelecek sene tekrar haccýný kaza eder. ayrýca hedy kurbanýný keser.
Ýhramlý iken, ziyaret tavafýndan sonra cinsel münasebette bulunan kimsenin durumu ise metinde ifade edildiði gibi önce bir deve, deveyi bulamazsa sýðýr, sýðýn da bulamazsa bir koyun kurban eder.Bunlardan herhangi birini bulamazsa devenin kýymetini yiyecek olarak Harem fakirlerine sadaka olarak daðýtýr. Eðer buna da gücü yetmezse devenin deðerini müdlere (avuçlara) böler. Her bir avuç karþýlýðýnda bir gün oruç tutar.
Gerek kurban gerekse sadaka Harem bilgesindeki fakirlere daðýtýlýr.
Harem´deki hayvanlarýn öldürülmesi ve aðaçlarýnýn kesilmesi caiz deðildir. Ýhramlý olsun olmasýn aynýdýr. Ýbni Abbas´tan rivayete göreResulul-lah (s.a.v.) Mekke fethi günü þöyle buyurdu:
"Hiç þüphe yok ki, ALLAH yeri ve göðü yarattýðý zaman bu þehri kýyamet gününe kadar muhterem kýlmýþtýr. O, kýyamet gününe kadar ALLAH´ýn muhterem kýlmasýyla haram bir beldedir, onun dikeni kopanlmaz, avý ürkütülmez, yitiðini ilan edecek kimseden baþkasý alamaz. Bitkisi de kopanlmaz"
Abbas,Ya Resulallah izhir otu müstesna olsun. Çünkü o, zaruri bir ihtiyaçtýr. Resulullah, "Ýzhir müstesnadýr." buyurdu.
Ýzhir zehirli olup insanlara zarar veren bir ol türüdür.
[1] Müslim, 1201
[2] Buhari
[3] Müslim, 1353
Hacc Çeþitleri
Bir hacý adayý ihrama girerken üç çeþit hacc þeklini ifa eder. Bu üç hacc þeklinden hangisini yaparsa serbesttir.
1) Ýfrad Haccý: Ýhrama girerken sadece hacca niyet etmektir. Bu durumda haccýn menasikini (ibadetlerini) tamamladýktan sonra ihramdan çýkar. Daha sonra Harem sýnýrý dýþýna (mesela, TenîrrTe) gidilir. Umre için ihrama girilir, umre yapýlýr. Þafii mezhebinde en faziletli hacc þekli ifrad haccý dýr.
2) Temettü Haccý: Ýhrama girerken sadece umre niyetiyle ihrama girilir. Umrenin menasikleri yapýldýktan sonra ihramdan çýkýlýr. Daha sonra Mekke´de veya umre mikatýnda hacc için ihrama girilir ve haccýn menasikleri yapýldýktan sonra ihramdan çýkýlýr. Bu hacc þeklinde kurban kesmek vaciptir.
3) Kýran Haccý: Hacc ve umreye birlikte niyet edip ihrama girilir ve yalnýz haccýn menasikleri yapýlýr. Böylece hem Hacc hem de umre ibadeti ifa edilmiþ olur. Bu hacc þekli de fazilet bakýmýndan üçüncü sýrada yer alýr Kýran haccý yapan kimsenin de kurban kesmesi vaciptir.
Hac Dualarý
Dua ibadetin özüdür. Hakikatta kalp ve þuurun ALLAH´ýn yardýmýna muhtaç olduðunun ifadesidir. Bu nedenle dua, Kur´an-ý Kerim ve Sünnet´te yapýlmasý istenmiþtir. Yüce ALLAH þöyle buyurmuþtur: "Rabbýnýz buyurdu ki bana dua ediniz ki duanýza icabet edeyim" (Mü´min: 40/60)
Peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: "Dua ibadetin kendisidir."
Duanýn kabul olunmasý için en büyük etken Nefsin temiz, rýzkýn helal ve kalbin ihlash olmasý gerekir. Dua ederken de dünyadan yüz çevirmek ve ALLAH´a gerçekten yönelmek gerekir. Hac günlerinde ibadetleri ifa ederken bol bol duada bulunmak sünnettir. Hac ibadeti ifa edilirken çeþitli yer ve hallerde dua etmek meþru kýlýnmýþtýr.
Hac ibadeti ifa edilirken çeþitli zamanlarda ve yerlerde okunan dualarý genel olarak verelim. Bu dualar Ýmam Nevevi´nin ´El-Ezkar´ adlý kitabýndan seçilmiþtir.
1- Ýhrama girerken þu dua okunur.
Manasý:"ALLAHým!Kýllarým, vücudum, etim ve kaným senin için ihrama girdi."
2- Beðendiði bir þey gördüðünde þu duanýn okunmasý faziletlidir.
Manasý: "ALLAHým! Emrine hazýrým. Þüphesiz güzel hayat ahiret hayatýdýr."
3- Mekke´ye girerken þu dua okunur.
Manasý: "ALLAHým! Burasý senin haremindir, muhterem ve emin kýldýðýn beldedir. Benim vücudumu cehennem ateþine haram kýl. Kullarýný yeniden dirilteceðin kýyamet gününde beni azabýndan koru. Sana itaat eden, sevdiðin kullarýndan eyle."
4- Ka´be görüldüðünde hacýnýn þu duayý okumasý sünnettir.
Manasý:"AlIahjm! Þu mübarek Beyt´in þeref, azamet, hürmet ve yüceliðini artýr. Ona tazim ve hürmet eden, hac veya umre yaparak onu ziyaret edenlerin de þeref, makam ve iyiliðini artýr.
ALLAHým! Sen selamsýn, selam ancak sendendir. Bizi selametle yaþat."
5- Tavafa baþlarken þöyle dua edilir.
Manasý: "ALLAHýn ismiyle (baþlarým). ALLAH her þeyden büyüktür.
ALLAHým! Sana iman ederek, senin kitabýna inanarak, ahdine vefa göstererek ve senin peygamberinin sünnetine uyarak Ka´be´yi tavaf etmeye baþlýyorum."
6- Sa´y ederken. Sa´ye baþlarken Safa Tepesi´ne çýkan hacý þu duayý okur.
Manasý: " ALLAH en büyüktür. ALLAH en büyüktür. ALLAH en büyüktür. Hamd O´na mahsustur. ALLAH´tan baþka ilah yoktur. Bizi hidayete erdirdiði için O´nu tekbir eder ve bize sayýlmayacak kadar nimetler verdiði için O´na hamd ederiz. O tektir ortaðý da yoktur. Mülk O´nundur, hamd O´nundur, O diriltir O öldürür. Hayýr O´nun elindedir. O´nun gücü her þeye yeter. ALLAH´tan baþka ilah yoktur. O tektir- O va´di-ni yerine getirdi. Kulu (Muhammed´e) yardým etti Tek baþýna düþmanlarý bozguna uðrattý. ALLAH´tan baþka ilah yoktur. Kafirler istemese de halis bir þekilde O´ndan baþkasýna ibadet etmeyiz."
7- Arafat´ta bulunurken. Arafat´ta bol bol dua etmek sünnettir. Hadisi þerifte, "Duanýn en makbulü Arafat´ta yapýlan duadýr.´" buyurulmuþtur. Baþka bir hadisi þerifte peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:
"Benim ve benden önceki peygamberlerin yaptýðý duanýn en güzeli þudur" diyerek aþaðýdaki duayý okumuþtur.
Manasý:´´Allahtan baþka ilah yoktur. O tektir. O´nun ortaðý yoktur. Mülk O´nundur. Hamd O´na mahsustur. O"nun gücü her þeye yeler."
Hazreti Ali´den rivayete göre Peygamberimiz (s.a.v.) Arefe gününde vakfe yaparken en çok þu duayý okurdu:
Manasý :"ALLAHým! Söylediðimiz gibi ve bundan daha hayýrlýsý olan hamd sanadýr. AH ahým! Benim namazým, ibadetim, hayatým ve ölümüm senin içindir. Dönüþüm sanadýr. Yok oluþum da sanadýr. ALLAHým! Rüzgar ve zelzelelerin þerrinden sana sýðýnýrým."
8- Müzdelife ve Mes´ar-ul Haram´da su dua okunur:
Manasý: "Ey ALLAHým! Senden bu yerde bütün hayýrlarý bana vermeni, tüm iþlerimi yoluna koymaný ve bütün kötülükleri de benden uzaklaþtýrmaný isterim. Çünkü senden baþkasýnýn gücü buna yetmez ve bu güç te baþkasýnda bulunmaz."
9- Kurban bayramý günü Mina´da þu dua okunur.
Manasý: "Beni sað salim (Mina´ya) ulaþtýran ALLAH´a hamd olsun. ALLAHým! Bu yer Mina´dýr. O´na geldim. Ben senin kulunum ve kudret elinin altýndayým. Seçkin kullarýna verdiðin rahmet ve nimetleri bana da vermeni isterim. ALLAHým! Dinime gelecek musibetten ve mahrum olmaktan sana sýðýnýrým. Ey merhamet edenlerin merhametlisi! "
10- Teþrik günlerinde Peygamberimiz (s.a.v.) "Teþrik günleri yemek, içmek ve ALLAH´ý zikretme günleridir." buyurmuþtur. Bu günlerde ALLAH´ý bol bol zikretmek müstehaptir. En uygun olaný Kur´an okumaktýr. Ayrýca ALLAH´a hamdetmek, teþbih, tekbir, ümit ve korku arasýnda ALLAH´a yalvarmak müstehaptir.
11- Zemzem suyu içerken þu dua okunur:
Manasý: "Ey ALLAH´ým! Senden faydalý ilim, bol rýzýk ve her türlü dert için deva ve hastalýða þifa vermeni niyaz ediyorum."
Ynt: Hacc By: ceren Date: 04 Eylül 2016, 15:11:40
Esselamu aleyküm.Üzerimize farz olan haccý hakkýyla ve farzlarýna uygun þekilde yapýp günahlarýndan kurtulan ve allahýn rahmetine ulaþýp cennet ehli olan kullardan olalým inþallah...
radyobeyan