Ýslam Kavramlarý M-Z
Pages: 1
Mihrab By: armi Date: 06 Mart 2010, 17:49:26

MÝHRÂB




Oda, köþk, baþ köþe, yüksek yer, savaþ âleti. Câmide imamýn namaz kýlarken cemaatin önünde durduðu, kýble tarafýndaki duvarýn ortasýnda bulunan, oyuk, girintili yer anlamýnda bir terim. Çoðulu "mehârîb"tir. Bu bölüm, savaþ âletine benzetilerek mihrab denilmesi, þeytan ve kötü düþünce ve arzularla savaþ yeri kabul edilmesindendir.

Kur´ân-ý Kerim´de mihrab sözcüðü ve çoðulu þu âyetlerde geçmektedir. Kudüs´te Mescid-i Aksa bünyesinde, Hz. Meryem´in barýndýðý bir bölme anlamýnda þöyle kullanýlmýþtýr: "Rabbi onu, güzel bir þekilde kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiþtirdi. Onu Zekeriyya´nýn himayesine býraktý. Zekeriyya Meryem´in bulunduðu mihrâba her c;irdiðinde onun yanýnda yiyecek, rýzýk buldu. "Bu,.sana nereden geldi ey Meryem?" dedi". Meryem; "O, Allah tarafýndandýr. Þüphesiz Allah, dilediðini hesapsýz bir þekilde rýzýklandýrýr" (Âlu Ýmrân, 3/37).

Namaz kýlýnan yer ve mabed anlamýnda olmak üzere þöyle buyurulur:

"Zekeriyya mabedde (Mihrâb) namaz kýlarken, melekler ona þöyle seslendiler": Allah sana, kendi sözüyle meydana gelen Ýsa´yý tasdik eden, efendi, iffetli ve salihlerden bir peygamber olan Yahya´yý müjdeliyor" (Âlu Ýmrân, 3/39). "Zekeriyya mabedden (mihrâb) kavminin önüne çýktý" (Meryem, 19/11). "Ey Muhammed! Sana davacýlarýn haberi geldi mi? Hani onlar duvardan Davud´un ibadet yeri olan "mihrâba" týrmanmýþlardý" (es-Sâd, 38/21). Çoðulu köþk ve saray anlamýnda kullanýlýr: "Cinler, Süleyman´ýn istediði gibi saraylar (mehârib), heykeller, havuzlar kadar büyük çanaklar ve sabit kazanlar yaparlardý" (es-Sebe; 34/13).

Mihrâb, günümüzde genellikle caminin kýble duvarý oyuk þekilde inþa edilerek ve çevresi de yazý veya diðer süs unsurlarý ile süslenerek yapýlýr. Çini, mermer veya ahþaptan yapýlan ve sanat deðeri oldukça yüksek mihrâplar vardýr. Cami zemininden 15-20 cm. yüksek yapýlanlarýna da rastlanýr.

Mihrâbýn camilere günümüzdeki þekliyle girmesi Emeviler devrine kadar dayanmaktadýr. Ýlk zamanlarda, yani; Hz. Peygamber döneminde kýble, mihrâb ile deðil, renkli bir çizgi veya üzerinde belirli iþaretler bulunan bir taþ levha gibi herhangi bir iþaret ile gösterilmekteydi. Emeviler devrinde camilerin ayrýlmaz bir unsuru olarak dini hayata giren mihrâblar, Selçuklular ve özellikle Osmanlýlar zamanýnda yapýlan taþ ve çini çeþitleriyle diðer Ýslâm ülkelerinin hiç birinde görülmeyen bir deðiþiklik arzetmiþtir. Bilhassa Bursa´daki Yeþil Camii´nin mihrâbý, Selçuklular devrinde bile rastlanmayan bir zenginlik ve ve ihtiþam gösterir. Ayrýca bu caminin çinili mihrabý kendi cinsleri arasýnda en büyük ölçüde yapýlmýþ olanýdýr.

Mihrâb süslemelerinde deðiþik renk ve stillerde þekillerin yaný sýra, nefis hatlarla "Âyetül-Kürsî" olarak bilinen el-Bakara sûresinin 255. âyetinin yazýldýðý da olur. Mihrabýn hemen üzerine "Zekeriyya, Meryem´in bulunduðu mihrâba her girdiðinde" anlamýna gelen "Küllemâ dehule aleyhâ Zekeriyyal Mihrabe" (Alu Ýmran, 3/37) âyetinin yazýlmasý alýþkanlýk haline gelmiþtir. Ýslâmî bakýmdan mihrabýn çevresine böyle bir âyet veya hadis yazýmý þart deðilse de, cemaatin okuyarak yararlanmasý için mihrâbla ilgili bir âyetin yazýlmasýnda bir sakýnca bulunmaz. Ancak yukarýdaki âyetin yerine, namazýn þartlarýndan birisi olan "kýbleye yönelme"yi hatýrlatan; "Ey Muhammed! Yüzünü Mescid-i Haram tarafýna çevir"anlamýndaki, "Fevelli vecheke þatral-Mescidi´l-Haram" âyetinin (bk. el-Bakara, 2/114,149, 150) yazýldýðý da görülmektedir.

Diðer yandan mihrâbýn sað üst kýsmýna "Allah", sol üst kýsmýna "Muhammed" veya üst kýsma yalnýz "Ýhlâs" sûresinin yazýldýðý da görülür. Osmanlýlarda geceleri imamýn namazda görülebilmesi için mihrabýn iki tarafýna büyük ve yüksek bir þamdan konulmakta ve bunlara dikilen kalýn mumlar geceleri yakýlmaktaydý. Günümüzde petrol lambalarýnýn veya elektriðin aydýnlatmada kullanýlmasýyla bu þamdanlar bazý büyük camilerde süs ve hatýra olarak korunmaktadýr.

Sonuç olarak, cami ve mescidlerin iç yapýlarýnýn sade olmasý asýldýr. Gerek duvarlarda ve gerekse mihrab süslemelerinde namaz kýlanlarýn dikkatini baþka tarafa çekebilecek aþýrýlýklardan kaçýnmak gerekir.

Þâmil ÝA



radyobeyan