Melamiyye By: armi Date: 03 Mart 2010, 17:35:03
MELÂMÝYYE
Bir tarikat adý. Melâmet, sözlükte kýnamak, ayýplamak ve sitem etmek manalarýna gelir. Melâmîlik yoluna baðlanan kimseye de "Melâmî" denir.
Melâmîliðin bir tarikat olduðunu söyleyenler yanýnda; kurallarý belli bir tarikat olmadýðýný, her türlü gösteriþten ve dünya kaygýsýndan uzak kalmayý benimseyenlerin genel adý olduðunu ileri sürenler de vardýr. Melâmîliðin bir tarikat olmadýðý düþüncesi, kurucusunun ve kuruluþ tarihinin bilinmediðinden dolayýdýr. Birinci dönem Melâmîlik, "Melâmetiye" adýyla tanýnýr. Ýlk defa Niþabur´da hicrî III. asrýn baþlarýnda Ebu Salih Hamdun b. Ahmet b. Ammâr el-Kassâr, Melâmîliðin yayýlmasýnda büyük rol oynamýþtýr. Melâmîlik, Hamdun Kassar´dan önce varsa da, bir tarikat haline onun zamanýnda gelmiþtir.
Melâmîlikte Muhyiddin Ýbnü-l Arabî´nin "Vahdet-i vücud" görüþünün derin etkisi vardýr. Melâmîler kaçýnýlmasý mümkün olmayan cemaatle namaz dýþýndaki ibadetlerini ve Allah´a yakýnlýkla ilgili hallerini halktan gizlerler. Bunlarý açýða çýkarýrlarsa kendilerini kýnarlar. Gerçek durumlarýný sezdirmemek için halk içinde sýradan bir insan gibi giyinip kendilerini belli etmeden yaþamaya çalýþýrlar. Görünüþ ve gösteriþe deðer vermezler. Ýnsanlara yalnýz kötü taraflarýný gösterip iyiliklerini gizlemede çok ileri gittiklerinden, çevresindekiler onlarý kusurlu kimseler sanarak ayýplar ve kýnarlar. En hoþlanmadýklarý þey, kibir ve gösteriþtir. Bu kötü huylardan korunmak, Melâmîlikte bir kuraldýr. Özel giysileri ve tekkeleri yoktur. Melâmîler kimseye dertlerini açmazlar.
Çünkü kula ihtiyacý bildirmek, muhtaçtan yardým istemektir. Bu sebeple ihtiyacý Allah´tan dilemek ve Peygamber´in yolundan gitmek, kulluðun iki esasýdýr. Birbirlerinin yardýmýna koþarlar. Bu konuda Hamdun Kassar; "Mümin, kardeþi için gece kandil, gündüz asa olmalýdýr" der.
Melâmîlik baþta Mevlevîlik olmak üzere IV. asrýn sonlarýnda oluþmaya baþlayan, V. ve VI. asýrlarda geliþen tarikatlarý etkilemiþ, birçok bâtýnî mezhep ve mesleklerin ortaya çýkmasýna sebep olmuþtur.
Melâmîlik tarihi bakýmýndan üç devreye ayrýlýr.
1. Devre: Kassariye Melâmîliði. Hamdun Kassar´a ait olan ve Melâmetiyye denen ilk devre melâmîliði. Hicri III. yüzyýlda Niþabur´da ortaya çýkmýþtýr.
2. Devre: Bayramiyye Melâmîliði. Ýlk devre melâmîliði zamanla bâtýnî gruplarýn Melâmîliðe girmesiyle asýl saðlýðýný kaybetmiþtir. Bunun yerini, hicri IX. asýrda Bolu Göynük´de Hacý Bayram Veli ile ortaya çýkan ve ilk Melâmîlerin bütün özelliklerini taþýyan Bayramî Melâmîliði almýþtýr. Anadolu´da Melâmîliðin yayýlmasý, Hacý Bayram Velî vasýtasýyla olmuþtur.
3. Devre: Nuriyye Melâmîliði. Seyyid Muhammed Nur el-Arabî´ye ait olan bu kol, hicri XIII. asýrda Üsküp´te ortaya çýkmýþtýr.
radyobeyan