Ýslam Kavramlarý A-L
Pages: 1
Kudsi hadis By: armi Date: 01 Mart 2010, 16:42:51
KUDSÝ HADÝS




Manâsý Allah´a, ifadesi Hazreti Peygambere aid olan hadis.

Hazreti Peygamber´in Allah Teâlâ´dan rivayetle ifade buyurduðu hadislere "Kudsi Hadis" denir. Hz. Peygamber´in istediði ibare ile ifade etmek üzere bazen Cibril (a.s) vasýtasýyla ve bazen de vahiy, ilham ve rüya suretiyle Allah Teâlâ´dan rivâyet ettiði hadistir. "Kudsi hadislerin, bir taraftan ilk kaynak olarak Allah Teâlâ´ya izafe edilmesi, diðer taraftan Hz. Peygamber´in hadisleri arasýnda ve hadis lafzýyla zikredilmesi, bunlarýn bazý yönlerinden Hz. Peygamber´in hadislerine benzerliðini ortaya koymaktadýr. Zira Kur´ân-ý Kerim Allah kelâmý olup Hz. Peygambere vahyolunmuþtur; kudsî hadislerin de ilk kaynaðý Allah Teâlâ olduðuna ve Hz. Peygamber tarafýndan ondan rivayet edildiðine göre, bunlar da vahiydir. Binaenaleyh, vahiy olmak bakýmýndan Kur´ân-ý Kerim´le hadis-i kudsî arasýnda herhangi bir fark mevcut deðildir. Bununla beraber Kudsî hadisler Kur´an´dan sayýlmazlar; "her ikisinin de kendilerine has özellikleri vardýr ve bu özellikler ikisinin ayný þey olmalarýna engel teþkil ederler" Talat Koçyiðit, Hadis Istýlahlarla Ankara 1980, s. 123-124).

Kudsî hadislerle Kur´an-ý Kerîm arasýndaki fark konusunda Ýslâm âlimleri iki görüþ beyan etmiþlerdir:

A- Kudsî hadislerin manâsý ve sözleri Allah´tandýr.

1. Bu hadisler Allah´a nisbet edilmiþ ve "Kudsî", "ilâhî" ve "Rabbani" diye tavsif edilmiþtir.

2. "Ey kullarým" gibi Allah´ý ifade eden birinci þahýs zamirleri kullanýlmýþtýr.

3. Kudsî hadislerin ilk kaynaðý Allah Teâlâ´dýr., hitap O´nundur, Hz. Peygamber râvî durumundadýr. Nitekim bu tür hadislerin baþýnda genellikle þu ibareler görülür: "Rasûlüllah Rabbinden rivâyet ettiði hadiste þöyle buyurdu..." veya "Rasûlüllah´ýn rivayet ettiði hadiste Allah Teâlâ þöyle buyurdu... "

Bununla beraber Kur´an-ý Kerîm´in özelliklerine sahip deðillerdir. Zira; manâ ve lafýz yönünden Kur´an-ý Kerîm´deki i´caz kudsî hadislerde yoktur. Kur´an tevâtür yoluyla, kudsî hadisler âhâd yolla nakledilmiþlerdir. Kur´an âyetlerinin manâ ile rivayeti câiz deðildir. Kur´an âyetleri namazda okunur, cünüp iken okunmaz ve abdestsiz dokunulmaz. Kudsî hadisler böyle deðildir (bk. Muhammed Accâc el-Hatîb, es-Sünnetu Kable´t-Tedvîn, Kâhire 1383/1963, s.22).

B- Âlimlerin çoðuna göre kudsî hadislerin manâsý Allah´a, lafzý Hz. Peygambere aittir. Allah´ýn, vahiy, ilham ve rüyâ yoluyla kendisine bildirdiði ilâhî mesajlarý manâlarýna uygun ifadelerle nakletmiþtir.

Kudsî hadisler, Allah´ýn kudret ve azametinden, rahmetinin geniþliðinden, ihsanýnýn bolluðundan söz ederler. Helâl, haram þeklinde ahkâma taalluk etmezler. Bu hadisler yüz adedi bulur. Bazý âlimler kudsî hadisleri ayrý eserlerde toplamýþlardýr. Bunlardan Abdurraûf el-Münâvî (1031/1622) "el-Ýthâfâtü´s-Seniyye bi´l-Ehâdîsi´l Kudsiyye" isimli eserinde alfabetik sýrayla tasnif etmiþtir (Kettânî, er-Risâletü´l-Müstatrafe, Ýstanbul 1986, s.81).

Bazý kudsî hadisler: Ebû Hureyre Rasûlüllah´ýn (s.a.s) þöyle buyurduðunu rivayet etmiþtir: "Allah Teâlâ buyurdu ki; Adem oðlunun her ameli kendisi içindir, ancak oruç" böyle deðildir. Çünkü o, sýrf benim rýzam için yapýlan bir ibadettir. Onun mükâfatýný bizzat ben vereceðim" (Müslim, Sýyâm, 161,163). Yine Ebû Hureyre´nin Rasûl-ü Ekrem´den rivayetine göre, Allah Teâlâ þöyle buyurmuþtur: "Kulum bir iyilik yapmaya azmeder takat bir engelden dolayý onu yapamazsa, onun için bir hasene sevabý yazarým. Azmettiði iyiliði yaparsa on haseneden yediyüz misline kadar sevap yazarým. Bir kötülük yapmaya teþebbüs eder de vazgeçerse, ona hiçbir günah yazmam. Eðer niyetlendiði kötü iþi yaparsa yalnýz bu günah yazarým." (Müslim, Ýmân, 204). "Sâlih kullarým için Cennet´te, hiçbir gözün görmediði hiçbir kulaðýn iþitmediði ve hiçbir insanýn düþünemediði birtakým nimetler hazýrladým" (Müslim, Kitâbü´l Cenne, 2,3,4).


radyobeyan