Kerramiye By: armi Date: 27 Þubat 2010, 16:03:26
KERRAMÝYE
Ebu Abdullah Muhammed bin Kerram el-Sicistanî (ö.255/869 Kudüs) tarafýndan kurulan inanç akýmý. Allah´a cisimlik atfettiði için Mücessime´den sayýlan Muhammed bin Kerram, Ýslâm´ýn inanç ve ibadet esaslarýný kendine özgü bir biçimde yorumlayarak düþüncelerini sistemleþtirdi. Mezhep tarihçilerince Ýslâm dýþý mezhepler arasýnda deðerlendirilen Kerramiye Niþabur, Herat, Þurin ve Afþin yörelerinde izleyici buldu.
Kerramiye´nin Ýslam dýþý mezhepler arasýnda deðerlendirilmesine neden olan görüþlerinin baþlýcalarý Allah hakkýndaki inançlarý ile ilgilidir. Muhammed bin Kerram´a göre Allah´ýn bir cismi, sýnýrý, altýnda bir sonu ve yönü vardýr. Allah´ýn zatý bir cevherdir. Arþ, Allah´ýn mekanýdýr. Allah, yaratýlmýþlar için bir yerdir (mahal). Allah´ýn kelamý, iradesi, görülen ve duyularý þeyleri idrak etmesi Allah´ta sonradan ortaya çýkan (hâdis) arazlardýr. Evrende, ancak Allah´ýn zatýnda arazlar ortaya çýktýktan sonra cisim ve arazlar oluþabilir. Varlýðýn ortaya çýkmasýna neden olacak Allah´a özgü arazlardan birisi iradedir. Varlýðýn nedeni olan diðer bir araz da Allah´ýn ortaya çýkacak varlýða "Ol" demesidir. Bu söz harflerden oluþmaktadýr ve her harf de Allah´ta sonradan olan bir arazdýr. Görmesi (basar) ve duymasý (sem´) de yine Allah´a ait arazlardandýr. Allah´ýn zatý ezelde bu arazlardan boþ olsa da gelecekte bu arazlardan uzak kalamaz. Bu nedenle evreni oluþturan cisimlerin yok olmasý düþünülemez. Allah, ne þekilde olursa olsun, varolan bir cismi yeniden yok edemez.
Kerramiye inançlarýna göre nübüvvet (peygamberlik) ve risalet (elçilik) nebi ve resulde doðuþtan varolan niteliklerdir. Kendisinde varolan bu niteliði iþleten kiþiyi Allah´ýn peygamber olarak göndermesi gerekir. Nebi ve resuller adalet niteliklerini (güvenilirlik) yok eden, bir cezayý gerektirici bütün günahlardan korunmuþlardýr (masumiyet). Fakat bundan aþaðý olan, bir cezayý gerektirmeyen günahlardan korunmuþ deðildirler. Bir peygamber peygamberliðini ilan ettiði zaman, sözünde doðru olup olmadýðý araþtýrýlmadan inanýlmalýdýr. Kendisine bir peygamberin tebliði ulaþmayan kiþiler Allah´ýn varlýðýný ve birliðini, insanlara peygamber göndermesi gerektiðini, iyilik ve kötülüðü aklýyla bulmak ve inanmak zorundadýrlar.
Sadece diliyle kelime-i tevhidi söyleyen kiþinin mü´min olduðunu söyleyen Muhammed bin Kerram´a göre iman için kalbin tasdikine ve amele gerek yoktur. "La ilahe illallah" diyen kiþi, kalbinde küfür taþýsa bile mü´mindir. Ýki yerde, ayný anda iki halife bulunabilir. Bunlara uyanlarýn tam olarak itaat etmeleri zorunludur. Yolculuk sýrasýnda kýlýnmasý gereken namaz için bilinen kurallara uymak gerekli deðildir; iki kere tekbir getirmek yeterlidir. Gözle görülen pislikler namaz için engel deðildir. Buna karþýlýk cünüplük gibi gözle görülmeyen pisliklerden arýnmak gerekir. Ölünün yýkanmasý ve onun için namaz kýlýnmasý da gerekmez. Ölü için gereken yalnýzca kefenlenmesi ve gömülmesidir. Farz olan ibadetler için niyet gerekmez. Kiþinin Ýslam´a girmiþ olmasý, farz ibadet ve görevler için niyet anlamýný taþýr. Ama fazladan yapýlan ibadetler (nafile) için niyet gereklidir.
Mezhepler tarihçilerine göre Kerramiye daha sonra on ki kola ayrýlmýþtýr. Bunlardan el-Þehristani´nin andýðý en tanýnmýþ altýsý el-Abidiye, el-Tuniye, el-Zerriniye, el-Ýshakiye, e-Vahidiye ve el-Heysemiye´dir. Abdülkahir el-Baðdadi ise Kerramiye´nin bütün kollarýný Hakaikiye, Taraikiye ve Ýshakiye adlarýný taþýyan üç ana kol içinde deðerlendirir.
radyobeyan