Kaylule By: armi Date: 27 Þubat 2010, 15:30:55
KAYLÛLE
Gündüz istirahatý veya gündüzün evvelinde, kuþluk vaktinde yapýlan istirahat.
Türkçe´de; þekerleme, kestirme denilen ve kiþinin, uykusunu almak, biraz uyuyup uykuya olan ihtiyacýný gidermek için bir aðaç gölgesinde veya bir sedire uzanarak uyumasý anlamýna gelen "kaylûle" sözüne, gerek Rasûlüllah (s.a.s), gerekse O´nun ashabýnýn hayatlarýnda çokça rastlamaktayýz.
Kaylûle Buhâri´de kayýtlý bir hadiste þu ifadelerle anlatýlmaktadýr:
Rasûlüllah (s.a.s) bir gün kýzý Fâtýma (r.anha)´nýn evine geldi. Hz. Ali (r.a)´i evde bulamadý. Fâtýma´ya: "Amcam oðlu Ali nerede? " diye sordu. Fâtýma. "Aramýzda bir þey geçti, birbirimize darýldýk, o da gündüz uykusu (kaylûle)nu benim yanýmda uyumadý" cevabýný verdi. Rasûlüllah (s.a.s), adamýn birine; "Bak bakalým nerededir?" buyurdu. Adam gidip geldi ve: "Ya Rasûlallah! Mescitte uyuyor" dedi. Rasûlüllah mescide gitti, onun, yan tarafýna yatmýþ ve ridasýnýn bir yanýndan sýyrýlmýþ olduðunu, vücûdunun da topraða bulanmýþ olduðunu gördü. Mübarek eliyle vücudundan topraðý silerken; "Kalk ebâ turâb, kalk ebâ türâb! (toprak babasý)" (Buhârî, Salât, 58) diye seslendi.
Peygamber (s.a.s) ve ashâbý, Arabistan´ýn aþýrý sýcaklarýndan korunmak ve gece ibadetlerini yapabilecek gücü kazanmak için, önemli iþleri olmadýðýnda "kaylûle"den yararlanýrlardý. Rasûlüllah (s.a.s)´ýn: "Gündüz orucu için sahur yemeðinden ve gece ibadetine kalkmak için "kaylûle"den yararlanýn" (Ýbn Mâce, Savm, 22) hadisinden bu husus açýkça anlaþýlmaktadýr.
Þu rivâyetler de kaylûle sünnetinin nasýl yapýldýðýný anlatmaktadýr:
Zeyd b. Sabit´in kardeþi Yezîd b. Sabit´ten: Bir gün Rasûlüllah (s.a.s) ile beraber çýktýk. Bakî´a varýnca yeni bir kabir gördü ve kime ait olduðunu sordu. " Falanca kadýnýndýr. " dediler. Rasûlullah onu tanýdý ve: "Neden onun cenazesinden bana haber vermediniz?" diye sordu. Dediler ki: "Sen oruçlu idin ve gündüzün ortasýnda "kaylûle" yapýyordun; bu yüzden sana haber vermek istemedik" (Ýbn Mâce, Cenâiz, 32).
Ýbn Ömer, hac sýrasýnda Kâbe´yi tavaf eder, sonra Mekke´de "kaylûle" yapar, daha sonra kurban bayramý günü Minâ´ya gelirdi (Buhârî, Hacc, 129).
Ebu Ýshak el-Fezârî´nin Humeyd´den naklettiðine göre, Enes (r.a) þöyle demiþtir: "Bizler Cumaya erken davranýr, namazdan sonra da "kaylûle" yapardýk" (Buhâri, Cuma, 40).
Buna benzer bir rivayet de Sehl´den nakledilmiþtir: "Bizler Peygamber (s.a.s)´le birlikte Cuma namazýný kýlardýk, "kaylûle" ondan sonra olurdu" (Buhârî, Cuma, 40).
radyobeyan