Ýslam Kavramlarý A-L
Pages: 1
Kahvehane By: armi Date: 26 Þubat 2010, 19:59:18

KAHVEHANE





Günümüzde zaman harcamak, bazý oyunlar oynamak, eðlenmek ve lakýrdý yapmak amacýyla insanlarýn raðbet ettiði yerler.

Ýslâm dünyasýnda kahve içme alýþkanlýðýnýn Yemenli sûfiler arasýnda baþladýðý kaydedilir. Sûfilerin kahveye bu kadar raðbet göstermesi aldýklarý nikotinin kendilerini uyuþturmasýyla açýklanabilir. Bu alýþkanlýk e derece benimsendi ki, ALLAH´ýn sýfatlarým anma merasimleri kahve içme yoluyla yerine getirilir oldu.

Kaynaklara göre Ali b. Ömer el-Þâzilî kahvenin zemzem gibi bir niyetle içilmesi halinde ayný þifâyý vereceðini söyleyerek Þâzilîlerin kahveye raðbetini arttýrmýþ ve zemzem yerine kahve içilir olmuþtur. Bu durum zamanla "vücudunda bir damla kahve ile ölen insan Cehenneme gitmez" gibi bid´at´a varan söz ve fiillerin yaygýnlaþmasýný saðlamýþtýr.

Kahve içiminin Mekke´de yaygýnlaþtýðý dönem olarak 800/1400´lü yýllar gösterilir. Zamanla özel olarak kullanýlan kahve, camilere kadar girerek zikir ve mevlid sofralarýnýn deyim yerindeyse bâdesi oldu.

Söz konusu kahve içme alýþkanlýðý ve bunun dini bir gelenek olduðu inancý, dolayýsýyla halkýn zevk ve eðlence aracý halini aldý. Böylece halk hem eðlenmek, hem de ibadet etmek gibi bir yola baþvurdu.

917/1511 yýlýnda açýldýðý görülen ilk kahvehaneye karþý Mekke ulemasý bu zevk verici içimin "haram"lýðýna fetva vererek kötü gidiþe engel olmaya çalýþtýlar. Bu durum 950/1544´de Osmanlý padiþahý Kanûni Sultan Süleyman´ýn kahveyi mekruh sayan fermanýna raðmen geliþme göstererek kahvehanelerin hýzla yayýlmasýyla tesirini yitirdi.

Osmanlý devletine ilk kahve XVI. yüzyýlda Afrika´dan getirdiði kahve ile Habeþistan valisi Özdemir Paþa tarafýndan Yemen yolunda, baþka bir görüþe göre ise Halepli Hakem ve Suriyeli Þems adýnda iki kiþi tarafýndan Ýstanbul´a getirilmiþtir. Kahve içimi, Þeyhu´l-Ýslâm Ebu´s-Suud Efendinin kahvenin içilmesine þiddetle karþý çýkarak haram olduðuna dair verdiði fetvasýyla yasaklama yoluna gidilmiþtir.

Ancak halkýn kahveye olan alýþkanlýðý, zararýnýn azalmasý ve kahvehanelerin kapatýlmasýyla fetvadan vazgeçilmiþtir.

Varlýklý bazý kiþilerin kahve piþirmekle görevli kimseleri çalýþtýrmasý padiþahlarýn kahvecibaþýlarý aracýlýðýyla özel yaþantýlarýna kahvenin girmesi, halkýn bütün yasaklamalara raðmen bunlara uymamasýna yol açtý. Bütün bunlara raðmen Ýslâm âlimleri kahvehanelere karþý çýkarak halkýn zevk ve safaya dalmasýný önlemeye çalýþtýlar.

Buna raðmen kahvehane bir mekân ve iþyeri olarak Osmanlý toplumuna girdi.

Kahvehane, ilk olarak kahve içilmesi için umuma açýk bir yerin, açýlmasý ile meydana gelmiþti. Ýlk kahvehane Peçevî Tarihi´nde belirtildiðine göre 1554 yýlýnda Kanuni Sultan Süleyman zamanýnda açýlmýþtý. Halebli Hakem ve Suriyeli Þems adýnda iki kiþi, o zamana kadar Arap dünyasýnda bilinen ve kullanýlan kahveyi Ýstanbul´a getirdiler. Kahve halk arasýnda o kadar büyük bir ilgi gördü ki, kýsa zamanda þehrin çeþitli semtlerinde kahvehaneler açýldý.

Ýlk zamanlarda kahvehaneler toplum için zararlý deðildi. Peçevi´nin belirttiðine göre, halk buraya sadece kahve içmek için gelir ve kahvesini içerken de faydalý meþguliyetlerle oyalanýrdý.

Ýlk kahvehanelerde sedirlerde oturulurdu. Kahvehanelerin ortasýndaki fýskiyeli mermer havuz, bilhassa yazýn eþi bulunmaz bir serinlik kaynaðý idi. Bunun çevresinde yer alan sedirler, yahut kerevetler üzerinde diz çökerek baðdaþ kurularak kahve içilirken, meddahlarýn anlattýðý hikâyeler dinlenirdi (Ertan Ünal, "Ýstanbul´da Ýlk Kahvehaneler", Hayat Tarih Mecmuasý, Ýstanbul 1966, sayý 6, s.23).

Kýsa zamanda bu tür yerler önemli devlet memurlarý ve ilim adamlarýnýn uðrak yeri oldu. Bu hâl, Ýslâm alimleri tarafýndan zararlý görülmeye baþlayýnca, kahvehanelere karþý büyük bir tenkit baþladý. XVI. yüzyýl sonlarýnda kahvehanelere karþý bir düþmanlýk meydana geldi. Bunun sebebini, iyi vasýflarýn kaybolmasýnda aramak gerekir. Gerçekten kahvelerde kumar oynanmaya, soygunlar yapýlmaya ve hatta adam öldürülmeye baþlanmýþ, bu sebeple gerçek tiryakiler, kahvelerin semtine uðramaz olmuþlardý. Bu yüzden III. Murad zamanýnda çýkarýlan bir fermanla bütün kahveler kapatýldý. Gizli iþletenler için türlü aðýr cezalar kondu. Fakat bu yasaklara pek fazla riayet edilmedi. Son olarak IV. Murad zamanýnda bir fermanla tütün ve kahve yasaklandý.

Zamanla bununla da kalýnmayarak çalgýlý ve içinde oyun oynanan kahvehaneler ortaya çýktý.

Esnaf kahvesi, ayný çeþit esnafýn devam ettikleri bir kahveydi. Esnaf bu tür kahvelerde oturarak iþ beklerdi. Garipler kahvesi; eskiden kervansaraylarýn yanýnda bugün þehirler arasý otobüslerin durakladýklarý noktalarda bulunan kahvehanelere, müþterileri deðiþtiði, yolculuða çýkan kiþiler olduðu için bu ad verilmiþti. Hemþehri kahvesi ise, büyük þehirlerde Anadolu´nun çeþitli bölge ve þehirlerinden olan kimsenin oturup buluþtuklar kahvehaneye olmaktadýr.

Kahvehanede insanlar, ortak bir hedefe yöre bir araya gelmedikleri için, buralarda bulunan insan topluluðu ayný cinsten deðildir.

XIX. yüzyýlýn ikinci yarýsýnda yeni tip kahvehaneler türedi. Buralarda gazete, mecmua, kitap okunuyor, adýna kahvehane" deniyordu. Buralar özellikle kiþilerin devam ettiði yerlerdi. Buraya gelenlerin çoðu vakitlerini okumakla geçirirlerdi.

Günümüzde Kahvehane


Günümüzde kahvehane tabiri ayný amacý güden cafe, kulüp, okey ve bilardo salonlarý, briç salonlarý gibi isimlerle faaliyetlerini sürdürmektedirler. Bunun yanýsýra, bar, gazino gibi yerlerde de eðlence türü faaliyetler yürütüldüðü için bunlar da kahvehaneden pek farklý deðildir.

Türkiye´de kahvehane ve buna benzer yerler sayý itibarýyla büyük bir artýþ göstermiþ ve bu rakamýn kesin olmamakla birlikte yüzbin civarýnda olduðu tahmin edilmektedir. Kahvehaneler devletin iznine tabi olarak açýlmaktadýr.

Günümüzde kahvehanelerde, çay, kahve, meþrubat, nargile gibi maddeler içilmekte; tavla, domino, bilardo, kaðýt oyunlarý okey vb. oyunlar oynanmaktadýr. Özellikle 1980 yýlýndan sonra hýzla yayýlan kahvehaneler gençliðin raðbet ettiði yerlerdir.

Günümüzde anlaþýlan þekliyle üç "S" kuralýna paralel olarak (spor, seks, sinema) halký pasifize etmek amacýyla kahvehane, spor, sinema ve müzik gibi yollara baþvurulmuþ, bunda da baþarýlý olunmuþtur. Gençlik içinde bulunduðu bunalýmdan yukarýda sýraladýðýmýz yollardan birisine baþvurmakla ve eðlenmekle kurtulacaðýný sanmaktadýr.

Ýslâm, toplumun bütün fertleri arasýnda geçerli olacak köklü bir deðiþim ve yeni bir düzen öngörür. Ýnsanlarýn mutluluðu yolunda çýkan engelleri kökünden çürüten Ýslâm düzeni içinde barýndýrdýðý insan unsurunu da kokuþmuþluk ve gayesizlikten, kurtarmýþtýr. Ýslâm öncelikle insaný eðiterek bu sorunu baþtan halletme yoluna gitmiþ. ALLAH´ýn kanunlarý çerçevesinde insanlarý ebedî dünya ve ahiret kazancý saðlama yoluna teþvik etmiþtir.

Dünün zararsýz görünen kahvehanesi, buðun gerektiðinde haram ve zararlý olan içeceklerin içildiði ve kötü ahlâk ve alýþkanlýklar için birer merkez durumuna gelen bir yer haline gelmiþtir.


radyobeyan